Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/167 E. 2021/708 K. 08.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/167 Esas
KARAR NO : 2021/708

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/01/2020
KARAR TARİHİ : 08/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;—- plaka sayılı aracın karışmış olduğu yaralanmalı trafik kazasında müvekkil ağır şekilde yaralandığını, kaza sonrasında —- — tedavi gördüğünü, müvekkilde oluşan kalıcı iş göremezlik oranı mahkemece aldırılacak sağlık kurulu raporundan sonra netlik kazanacağını, kazadan sonra düzenlenen Trafik Kazası Tespit Tutanağına göre ——plaka sayılı araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğu tespit edildiğini, —- plaka sayılı aracın kaza tarihini —–davalı … şirketinde mevcut olduğunu, —- tarihinde kabul edilen 6704 sayılı yasanın MADDE 5- 2918 sayılı Kanunun 97 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.“MADDE 97- Zarar görenin, zorunlu—öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili —- yazılı başvuruda bulunması gerekir. —- başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde —-başvurabilir.” gereğince davalı … şirketine işbu dava konusu taleplerimizi içerir yazılı başvurumuzu yapmış bulunmaktayız. Yazılı başvurumuz — şirketi tarafından bir kısım ödeme yapılmış ancak yapılan ödeme müvekkilde oluşan gerçek zararı karşılamadığından işbu davayı açmak zorunluluğu doğduğunu, fazlaya ilişkin hak ve alacaklarımız saklı kalmak kaydı ile 100 TL. maddi tazminatın (kalıcı iş göremezlik bakiye tazminatı ) olay tarihi olan 07/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı ….—- tahsili ile müvekkile ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; huzur da görülen davanın öncelikle davaya konu tazminat bedelinin ödenmiş olması sebebiyle reddi gerektiğini, davacı tarafından huzurda görülen davadan önce müvekkil şirkete başvurulduğunu, —– hasar dosyası açıldığını, dosya kapsamında yapılan incelemeler sonucunda sigortalı aracın kusur oranı da dikkate —- davacıya ödendiğini, ödeme dekontu ekte sunulduğunu, yapılan ödeme ile müvekkil —-davaya konu edilen poliçeden doğan sorumluluğunun sona ermiş olması sebebi ile huzurda görülen davanın öncelikle açıklanan sebeple reddi gerektiğini, sigorta şirketinin sigortalısının kusuru oranında tazminat ödemesi yapmakla yükümlü olduğu gözönüne alınarak öncelikle davacı tarafından müvekkil —- araç sürücüsünün kusuru bulunduğunun ispat edilmesi gerektiğini, davacının sürekli sakatlık durumu —- ve maluliyetin tespiti halinde tazminat hesabı —– sahip bilirkişi tarafından yapılması gerektiğini, davacının dava konusu kaza nedeniyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gerekli olduğunu, geçici iş göremezlik zararları, bakıcı ve tedavi giderleri müvekkil şirketin sorumluluğu olmadığından davacı yanın bu yöndeki taleplerinin de reddi gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkil şirketin sigorta bedelini ödeme yükümlülüğü dava tarihinde muaccel hale gelmiştir. bu sebeple sayın mahkemenizce faize hükmedilmesi halinde hükmedilecek faiz dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiz olduğunu, davanın usulden reddine, aksi halde esasa ilişkin itirazlar kapsamında davanın reddine, karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 31/05/2021 tarihli dilekçesi ile; davalarında sulh olduklarını, sulh nedeni ile feragat ettiğini, feragat beyanı gereği karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Davacı vekili 31/05/2021 tarihli dilekçesi ile açtığı davadan feragat talep ettiğini bildirmiştir. Davacı vekilinin dosyada mevcut vekaletnamesinde feragat özel yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir (HMK md. 307). Feragat, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragatin hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Feragat, kayıtsız ve şartsız olmalıdır. (HMK md. 309/1, 2, 4). Feragat, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir (HMK md. 310). Feragat, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur (HMK md. 311). Feragat beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir (HMK md. 312/1). Davacı vekilinin feragat dilekçesi sunduğu, feragatin davayı sona erdiren taraf usul işlemi olması ve feragat beyanından sonra yargılamaya devam edilmesi sözkonusu olamayacağından feragate göre aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nun 307.maddesi uyarınca davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca yatırana iadesine,
3-Karar tarihinde alınması gerekli 59,30 TL harcın peşin yatan 54,40 TL’den mahsubu ile bakiye 4,90 TL harcın kararın kesinleşmesini müteakip ve talep halinda davacıya iadesine,
4-Sulh nedeni ile davalı tarafa vekalet ücreti ve yargılama gideri hususunda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk ——– —- ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
Dair, HMK 138 maddesi gereği dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; kararın tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.