Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/120 E. 2022/41 K. 02.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/120
KARAR NO: 2022/41
HARCA ESAS DEĞER: 307.602.34-TL
DAVA: İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ: 15/01/2020
KARAR TARİHİ: 02/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasında yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı —– olduğunu, sözleşmeleri delil listesi ile sunduklarını, davalı —- işveren olduğunu, dava dışı —- sahibi, Davacı—- olarak yer aldığını, davacı —- üstlendiğini, davacı edimlerini sözleşmelere uygun olarak süresinde ifa ettiğini, tüm sözleşmelerin geçici kabulleri —- sözleşme, şartname ve projesine uygun olarak yapıldığı ve geçici kabulün yapılmasına engel olabilecek herhangi bir eksiklik, kusur veya arızanın bulunmadığının anlaşıldığı kaydı ile yapıldığını, beş ayrı sözleşme için beş ayrı geçici kabul zaptı delil listesi ile sunulduğunu, yine tüm sözleşmelerin kesin kabulleri, herhangi bir kusur ve aksaklık görülmediği kayıt altına alınarak —- günü yapıldığını, beş ayrı sözleşme için beş ayrı kesin kabul zaptı delil listesinde sunduklarını, Davalı — taraflar arasındaki —- göre hak edişlerden — nakit teminat tuttuğunu, davalı — tüm sözleşmeler için tuttuğu nakit teminat toplamı — olduğunu, yine taraflar arasındaki — — göre tutulacak nakit teminat tutarları, geçici kabul şartlarının sağlanması ile alt işverene iade edilecektir>. Bu madde—-tutulacak nakit teminat tutarlarının, geçici kabul şartlarının sağlanmasından sonra — içinde yükleniciye iadesi olarak düzenlendiğini, davacı —-günü davalı —-cari hesap mutabakat mektubu gönderdiğini, davalı— cari hesapta mutabık kalarak — borcu olduğunu kabul ettiğini, davacı —, Davalı —olan nakit teminat tutarını taraflar arasındaki —- itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte ödenmesini Davalı—talep etmiş, bu talebini iadeli taahhütlü posta ile ihbar ettiğini, ihbarın —- ulaştığını, davalı — günlü geçici kabulü takip eden —- düştüğünü, davalı yan icra müdürlüğüne itiraz dilekçesi vererek —- ifasında iki işçinin iş kazası geçirdiğini, bu kazalarda Davalı —- üst işveren olarak sorumlu olduğunu ve sözleşme gereği işçilerden ayrı ayrı alınmış ibranamelerin ibrazı gerekirken bunun ifa edilmediği gerekçesi ile takibe itiraz ettiğini, itirazının haksız ve dayanaksız olduğunu, taraflar arasındaki sözleşmelerin alt İşverenin iş kazalarından ve üçüncü şahısların zararlarından sorumluluğu başlığı —- buna rağmen işverenin ödemek zorunda kalabileceği tazminat ceza vb. gibi ödemeleri, işverenin ilk yazılı talebini izleyen —- itirazsız ve çekişmesiz olarak nakden ve defaten ödeyeceğini, ödemediği taktirde işveren in bu tutarları alt işveren in her türlü hak ve alacaklarına mahsup edebileceğini kabul beyan ve taahhüt eder hükmüne havi olduğunu, bu halde Davalı —, Davacı —nakit teminatını ödemekten kaçınması, işçiye ödeme yapmak zorunda olma şartına bağlandığını, davalı —- işçiye tazminat demesi yapmadığından ve böyle bir talep ile dahi karşı karşıya kalmadığından, ileri sürdüğü itiraz gerekçesi, taraflar arasındaki — maddesine aykırı olduğunu, davalı — yapılan görüşmelerde davalı— nakit teminatları ödemeden imtina etme gerekçesi olarak —–maddesine işaret ettiğini, ——-maddesi iş kazaları ile ilgili açık düzenleme getirdiğinden, iş kazaları ile ilgili artık —-maddesinde yer alan işçi sağlığı ve iş güvenliğinde alt işverenin eksiklik ve zararının bulunmadığı gibi muallak bir hüküm uygulama alanı bulamayacağını, kabul anlamına gelmemek üzere bir an için davalı —- savunduğu gibi iş kazalarının, nakit teminatı ödemeye engel olduğu kabul edilse bile, bu kez davacının iş kazası geçiren işçiler ile ilgili edimlerin ifa etmiş olması, bu hususun davalı —bilgisinde olduğu gerekçesi ile, davalı —itirazının haksız olacağını, Müteveffa işçi —vefatı nedeni ile doğan hak ve alacaklar, davacı ve davalının —- dava dışı —- kaza geçiren işçilerden müteveffa işçi—- varislerine iş kazası sebebiyle doğan destekten yoksun kalma, maddi ve manevi tazminatlara karşılık gelmek üzere — ödeme yapıldığını, ödeme sonrası varislerden ibraname ve feragatname alındığını, davalı— müteveffa —varislerine yapılan —ödeme ve ibraname ve feragatnameden haberi olmadığını düşünülemeyeceğini, çünkü bu ödeme davacı ve davalının ortak sigortacısı dava dışı— tarafından yapıldığını, öte yandan davacı —- yaptırdığı tüm işveren sorumluluklarından doğacak riziko için tanzim ettirdiği poliçede mevcut olduğunu, bu poliçe kapsamında davacı bünyesinde çalışan —- altına alındığını, her bir işçi için teminat bedeli kaza başı; —maddi, — manevi tazminat olduğunu, poliçede yer alan teminatların hiç birinin kullanılmadığını, davacı ile davalının ortak sigortası ile, davacının ayrıca yaptırdığı sigortadaki kaza başı —maddi, — manevi teminatlar bu dosya için de geçerli olduğunu, ancak işçi iyileşmiş ve maluliyeti doğmadığını, davalı —-no lu dosyasına yaptığı itiraz dayanaksız ve haksız olduğunu ileri sürerek fazlaya ilşkin haklarım saklı olmak üzere davalının—— dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin, takipteki talepler ile kaldığı yerden devamına, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, takip bedelinin %20 sinden az olamayacak icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın haksız ve mesnetsiz olup kabulünün mümkün olmadığını, taraflar arasında akdedilen alt işveren sözleşmesi gereği davacı alt işverenin iş kazalarından ve üçüncü şahısların zararlarından sorumlu olduğunu, taraflar arasında akdedilen ——-nakit teminat kesintisinin yapılacağını, işveren, alt işveren hakedişlerinden kesilecek olan nakit teminatı geçici kabul şartlarının sağlanması ile alt işverene iade edeceğini, fakat, sözleşmede istenilen şartların alt işveren tarafından sağlanamaması durumunda, işveren nakit teminat kesintisinin iadesini sözleşme şartlarının yerine getirilmesine kadar erteleyebilir” denilmekle sözleşmede istenilen şartların davacı alt işveren tarafından sağlanamaması halinde davalı işveren firmanın nakit teminat kesintisi iadesini sözleşme şartlarının yerine getirilmesine kadar erteleyeceği hususunda anlaşma sağlandığını, nakit teminatın iade şartlan sözleşmenin genel hükümler, ödemeler, nakit teminat, geçici kabul, sigorta yükümlülüğü kısımlarında ayrıntılı olarak düzenlendiğini, davacı alt taşerona ihale edilen iş esnasında alt taşeronun uhdesinde çalışan—— işçinin geçirdikleri iş kazası nedeniyle kazazede işçinin ve müteveffa işçinin desteğinden yoksun kalan kişilerin her türlü maddi, manevi, cismani zarar ve ziyanlarından doğrudan doğruya hukuki, cezai, idari ve mali bakımdan, tek ve yegâne sorumlu olduğunu, anılan —– işçinin geçirdikleri iş kazası ile ilgili, asıl işveren ile alt işveren arasında akdedilen alt işveren sözleşmesi hükmü gereği kazazede işçilerin alt işverenden hak ve alacağı bulunmadığını içerir ve her işçi ve/veya üçüncü kişiler için ayrı ayrı düzenlenmiş ibranamelerin müvekkili şirkete ibraz edilmesi gerektiğini, iddiayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile; davacı dava dilekçesinde ikrar ettiği birisi ölümlü olmak üzere —işçinin geçirdikleri iş kazasına sebebiyle, işverene karşı —- maddesinde yazılı sorumluluklarını yerine getirmediğini, işbu iş kazaları ile ilgili hak sahiplerine gerekli ödemelerin yapıldığını, ibranamelerin mevcut olduğunu iddia etmiş ise de huzurdaki dava dosyasına iddia olunan evrakları ibraz etmediğini, davacının delillerine karşı cevap sunma ve ek delil ibraz etme hakkı saklı kalmak kaydıyla, davalı müvekkil ile davacı şirket arasında akdedilen alt işveren sözleşmesi gereği, davacı alt işverenin üstlendiği edimleri yerine getirmemesine karşın nakit teminatın iadesi talebi ile açmış olduğu dava haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olup davanın reddi gerektiğini, davalı müvekkil ile davacı arasında işveren-alt işveren ilişkisi kurulmuş olup işbu sözleşme gereği işveren personelinin her türlü ücret, maaş, vergi, stopaj, ——– istihdam ettiği kişilerin faaliyetleri esnasında gerek işyerinde gerekse işyeri dışında iş ile ilgili ortaya çıkabilecek her türlü kaza. iş kazası, meslek hastalığından ya da haksız fiilden alt işverenin sorumlu olduğu hususunda taraflar arasında mutabakata varılmış olmasına rağmen, kabul anlamına gelmemek kaydı ile alt işverenin işçileri tarafından işçilik alacağı talebi ile açılan davalarda ve iş kazasından kaynaklanan tazminat davalarında tamamen kötü niyetli olacak şekilde alt işveren firmaya husumet yöneltilmeyip davalı işveren firma aleyhine dava açıldığını, ayrıca, şantiyelerde meydana gelen kazaların —- davalı işverene bildirilmeyip gizlenmekte iş bitiminden sonra yine alt işveren firma çalışanı kazazede işçiler davalı işveren firmaya husumet yönelttiklerini, davaya konu —- alanında projenin bitimine dek yüzlerce alt işveren firmaya iş ihale edildiğini, binlerce alt işveren firma işçisinin bu şantiyelerde çalıştığını, yine aynı şekilde yüzlerce alt işveren firma çalışan işçilik alacağı talebi ve iş kazası talebi ile davalı müvekkile dava açtığını, yukarıda arz ve izah edilen sebepler ile, nakit teminat iadesinin gerçekleşebilmesi için ayrıntısını izah edilen yükümlülüklerin gereği yerine getirilmediğinde nakit teminat iadesinden bahsedilmesinin mümkün olmadığını, taraflar arasında akdedilen —— ihale edilen ve sözleşmede kararlaştırılan bitim tarihinden sonra geç teslim edilen işler ve sözleşmede kararlaştırılan cezai şart hükümleri gereği tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile izah edilen sebepler ile, taraflar arasında akdedilen —- gereği davacı alt işveren firmanın sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemesine karşın işbu sözleşmeye dayanan alacak iddiasının kabulü mümkün olmayıp, haksız davanın reddi ile davacı tarafından kötü niyetli olarak başlatılan —–sayılı icra takibi nedeniyle yapılacak olan yargılama neticesinde alacağın yüzde yirmisinden az olmamak üzere davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi gerektiğini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememiz tarafından tarafların delil listesinde gösterdikleri tüm deliller toplanmış, icra dosyası getirtilerek bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Mahkememizde açılan işbu dava, davacı —arasında— dayalı olarak, davalı tarafından —— olarak yer aldığı,——- bedelini tahsil etmek için kestiği fatura bedellerinin sözleşme gereği süresinde ödenmemesi nedeniyle sözleşme şartlarına göre, davalının asıl işi üstlenen davalı müteahit şirket aleyhine yaptığı ilamsız icra takibine davalının süresinde borca, faize, faiz oranına, temerrüt tarihine itiraz ederek ilamsız icra takibinin durmasına sebebiyet verdiği, davacının davalının yaptığı itirazın—– Maddesi gereğince iptali ve takibin devamı için işbu davayı yasal —— Maddesinde öngörülen — yıllık hak düşürücü süre içinde açtığı tartışmasızdır.
Mahkememiz tarafından celp ve incelenen—-incelenmesinde;
—– tutarındaki toplam alacağın —– tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek —- avans faizi, faiz ile tahsili talepli ilamsız icra takibi yapıldığı, davalı şirket vekili tarafından yapılan takibe “borca, asıl alacağa, faize, faiz oranına, faiz başlangıcına ve tüm fer’ilere itiraz etmesi üzerine takibin durduğu, icra dosyasının kapsamının incelenmesiyle itirazın —- günlü itirazın yasal süre içerisinde yapıldığı Mahkememizce yapılan inceleme sonucunda belirlenmiştir.
Mahkememiz tarafından yukarıda tarih ve sayıları belirtilen —- adet sözleşme ile dosyaya sunulan delillerin değerlendirilmesinden, davacı taşoren sıfatıyla davalı yana hizmet vermiş olduğu,
—maddesinde sözleşme bedeli, —maddede cezai şart, –maddede teminat,— maddede geçici kabul ve —madde de kesin kabul düzenlenmektedir.
Her bir sözleşme için ——-denilmiş ve tutanaklar yüklenici—- ve kabul heyeti ——- tarafından imzalanmıştır. Yine —- tarihli Kesin kabul tutanağı düzenlenmiştir ve bu tutanaklarda, tarafların katılımı ile—- tarihinde işyerine gidilerek kesin kabul bakımından gerekli inceleme ve deneyleri yapılmış ve geçici kabulden bu yana işte oluşmuş herhangi bir kusur ve aksaklık görülmemiştir” denmiş ve tutanaklar taraflarca imzalandığı belirlenmiştir.
Mahkememiz dosyasına sunulan;
Taraflar arasında —-itibariyle —— düzenlenmiş olup, davalının teminat hesabında—- borçlu olduğu hususunda mutabık kalınmıştır. Davalının mutabakat metni altında kaşesi ve imzası bulunmakta olup, bunlara herhangi bir itirazı bulunmamaktadır. Davacı taraf —tarihli ihtarıyla nakit teminat tutarı olan —sözleşmelerin — maddesi gereğince hesaplanan—-tarihinden itibaren işleyen faizi ile ödenmesini ihtar ve talep edildiği, incelenen ihtarname kapsamından anlaşılmıştır.
Mahkememiz tarafından;
“Tarafların dosyaya sunduğu deliller, taraflar arasındaki —-günlü davalı işveren ve alt işveren arasındaki sözleşme hükümleri , taraf ticari defter ve kayıtları incelenerek;
a— Maddesi gereğince hakedişlerden kesilen nakdi teminatların miktarının belirlenmesi,
b-Sözleşmenin —– ile taraf iddia ve beyanlarına göre kesinleşen hakedişlerden kesilen nakdi teminatın iadesi koşullarının oluşup-oluşmadığı , her bir hakediş yönünden ve kesilen teminatlar bakımından gerekli denetlemenin yapılarak davalının yaptığı eser sözleşmesinin geçici kabullerinin yapılma koşullarının oluşup-oluşmadığı ve özellikle icra takip tarihi belirlenerek geçici kabulün ne zaman yapıldığı veya geçici kabul koşullarının oluştuğu tartışılarak nakdi teminat miktarının icra takip tarihi itibariyle talep edilip-edilmeyeceğinin belirlenmesi,
c-İade koşulları oluşmuşsa icra takip tarihi itibariyle asıl borç ve ferilerinin tespiti,
d-Ayrıca davalının cevap dilekçesi ve delillerinde ve takip dosyasına verdiği itiraz dilekçesi kapsamına göre dava konusu işin yapıldığı işyerinde meydana gelen iş kazasında —tarihinde vefat eden işçi — tarihinde iş kazası geçiren işçi —- ibra alınmasına ilişkin iddia ve itirazların dava konusu sözleşme kapsamına göre nakdi teminatın iade edilip- edilmemesinin sözleşme koşullarına göre haklı sebebi olup- olmayacağının raporda tartışılması ve bahsi geçen işçilerin ve dosyadaki delillere göre davacı taşeronun ibra edip-etmedikleri veya ibra koşullarının oluşup-oluşmadığının davalı için, bu iş kazalarından ötürü herhangi bir tazminat ödeme riskinin icra takip tarihi ile doğup doğmadığı veya halen davalı yönünden borcun ödeme yapılması riskinin bulunup-bulunmadığının riskinin raporda tartışılması için” dosya bilirkişi kuruluna tevdii edilmiştir.
Mahkememizce dosya kendilerine tevdi edilen;
—— tarihli raporunda özetle;
“Taraflar arasında — itibariyle Cari Hesap Mutabakatı düzenlenmiş olup, davalının teminat hesabında— borçlu olduğu hususunda mutabık kalınmıştır. Davalının mutabakat metni altında kaşesi ve imzası bulunmakta olup, bunlara herhangi bir itirazı bulunmamaktadır. Davacı taraf —tarihli ihtarıyla nakit teminat tutarı olan —sözleşmelerin —maddesi gereğince hesaplanan — tarihinden itibaren işleyen faizi ile ödenmesini ihtar ve talep etmiştir. İhtarın —- tarihinde davalıya tebliğ edildiği dosyadan görülmektedir.
— tarihinde vefat eden — kanuni mirasçılarını tespit eden ve — –sayılı Mirascılık Belgesi dosyada yer almaktadır. Dava dışı — tarafından tanzim edilen —–mirasçılarına mirastaki paylarına göre banka kanalı ile yapılan ödemeleri gösterir banka dekontları ve tüm mirasçılarca kabul ve imza edilmiş tazminat—- İbraname yer almaktadır. Bu ibranamelerde mirasçılar bedelin tamamını aldıklarını ve başkaca bir alacakları kalmadığına dair sigortacıyı ibra ettiklerini beyan etmektedirler. Ayrıca davacının —- yaptırdığı tüm işveren sorumluluklarından doğacak riziko için tanzim ettirdiği poliçe yer almakta olup, bu poliçe kapsamında davacı bünyesinde çalışan — işçinin sigorta teminatı altına alındığı, her bir işçi için teminat bedelinin kaza başı —-maddi, —-manevi tazminat olarak tespit edildiği görülmektedir.
Taraflar arasındaki sözleşmelerin —-maddesine göre alt işveren davacı hak edişlerinden — oranında nakit teminat kesintisi yapılacaktır. Mutabakat mektubuna göre kesilen nakit teminat toplamı —-Yine taraflar arasındaki sözleşmelerin —maddesine göre —– içerisinde alt işverene iade edecektir Fakat sözleşmede istenilen şartların alt işveren tarafından sağlanamaması durumunda işveren nakit teminat kesintisinin iadesini sözleşme şartlarının yerine getirilmesine kadar erteleyebilir.
Davalı taraf proje ifasında iki işçinin iş kazası geçirdiğini, bu kazalarda kendisinin (davalının) üst işveren olarak sorumlu olduğunu ve sözleşme gereği işçilerden ayrı ayrı alınmış ibranamelerin ibrazı gerekirken bunun ifa edilmediğini ve bu nedenle kesintilerin iade edilmemesinin haklı olduğunu savunmaktadır. Taraflar arasındaki sözleşmelerin—- rağmen İşverenin ödemek zorunda kalabileceği tazminat ceza vb. gibi ödemeleri, İşverenin ilk yazılı talebini izleyen —- günü içinde itirazsız ve çekişmesiz olarak nakden ve defaten ödeyeceğini, ödemediği takdirde İşverenin bu tutarları alt İşverenin her türlü hak ve alacaklarına mahsup edebileceğini kabul beyan ve taahhüt eder” hükmü yer almıştır. Bu hükümde davalının davacının nakit teminatını ödemekten kaçınması, işçiye ödeme yapmak zorunda olma şartına bağlanmıştır. Halbuki davalının kazaya uğrayan işçiye tazminat ödemesi yapması ve hatta böyle bir talep ile karşı karşıya kalması söz. konusu olmamıştır.
Dava konusu ——-yapıldığı işyerinde meydana gelen iş kazasında — tarihinde vefat eden işçi —- mirasçılarına dava dışı sigorta şirketi tarafından toplamda —sigorta tazminatı ödenmiş ve gerek mirasçılardan alınan İbraname ve Feragatname, gerekse — tarihinde iş kazası geçiren işçi — durumunun iyi olduğuna ve herhangi bir talebinin bulunmadığına dair yazılı beyanını içeren —tarihli İbraname alınmıştır. Dolayısıyla dava konusu sözleşme kapsamına göre nakdi teminatın iade edilmemesinin, sözleşme koşullarına göre haklı sebebi bulunmamaktadır. Bahsi geçen işçilerin dosyadaki delillere göre davacı taşeronu ibra etikleri, ibra koşullarının oluştuğu görülmektedir.
Ayrıca davacı taşeron, dava dışı —- şirketine tüm işveren sorumluluklarından doğacak rizikonun teminatı için tanzim ettirdiği sorumluluk sigortası poliçesi kapsamında, bünyesinde çalışan —işçisini iş kazalarından doğabilecek rizikoya karşı sigorta teminatı altına almış olup, her bir işçi için teminat bedeli kaza başı —– maddi, —— manevi tazminat olarak düzenlenmiştir. Bu ikinci sigorta kapsamında, davacıya kazaya uğrayan işçiler ve yakınları tarafından yöneltilen herhangi bir talep söz konusu olmamıştır. Dolayısıyla bu ek sigorta teminatı da nazara alındığında, davalı için, dava konusu iş kazalarından ötürü herhangi bir tazminat ödeme riskinin icra takip tarihi ile doğmadığı, halen davalı yönünden kazaya uğrayan işçilere ve yakınlarına herhangi bir tazminat borcu ödenmesi riskinin bulunmadığı kanaatine ulaşılmaktadır. Davalı taraf kaza geçiren işçilere herhangi bir tazminat ödemesi yapmadığı gibi böyle bir taleple karşı karşıya kalma ihtimali de bulunmadığından, yedilideki teminat kesintilerini iade etmemesi, taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine aykırılık oluşturmaktadır. Davacı yan, davalının yaptığı teminat kesintilerinin iadesini, Sözleşmelerin —- maddesine göre davalıdan istemekte haklıdır. Davalının teminat kesintisinin iadesini sözleşme şartlarının yerine getirilmesine kadar erteleyebileceği hükmünün olayda uygulanmasına olanak bulunmamaktadır.
Tarafımızca yapılan hesaplamaya göre, davacının talep etmiş olduğu icra takibine konu asıl alacak olarak — ve işlemiş faiz olarak — olmak üzere toplam —-talep edilebileceği” yönünde görüş bildirmişlerdir.
Mahkememizce alınan işbu rapor taraflara tebliğ edilmiş, davalı vekilinin rapora itiraz etmesi üzerine dosya bilirkişi kuruluna tevdi edilmiş, bilirkişiler — tarihli ek rapor alınmasına karar verilmiş, dosya yeniden kendilerine tevdi edilen bilirkişi kurulu tarafından tanzim edilen — günlü ek raporlarında özetle;
“Yapılan hesaplamaya göre; davacının talep etmiş olduğu icra takibine konu asıl alacak olarak——- talep edebileceği, davacı vekilinin kök rapora itirazında konu ettiği —- fairk bahsedildiği gibi icra takibinindeki faiz hesaplaması ile yapılan hesaplama arasında — ay fark olmasından kaynaklı olmayıp; — tarihleri arasında uygulanması gereken fiaiz oranı — olarak uygulanmış olmasından kaynaklanmaktadır. — icra takibinde de faiz başlangıç tarihi —- şeklinde rapor tanzim edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda;
Mahkememizde açılan işbu davada, davacı şirket alt yüklenici olarak davalının müteahit olarak —– işlerini üstlendiği, davacı tarafından ifa edilen işin geçici kabullerinin —– günü yapıldığı, sonrasında tüm sözleşmelerin kesin kabullerinin, herhangi bir itiraz olmaksızın, —-yapıldığı tartışmasızdır.
Taraflar arasındaki sözleşmelerin —maddesi gereğince, sözleşmenin— maddesine göre hak edişlerden —- nakit teminat kesintisini, geçici kabul şartlarının sağlanması ile müteahit tarafından alt iş verene ödeneceği, — sözleşme ile geçici kabulden itibaren —içinde yükleniciye iade edileceği düzenlenmiştir. Davalı — sözleşmeler ile toplam davacı hak edişlerinden — kesinti yaptığı ve kesintinin yapıldığı tarihlere göre sözleşme gereği oluşan temerrüt tarihleri gerek asıl gerekse ek rapor da aynı şekilde belirlendiği, işlemiş faizin ise temerrüt tarihlerinden icra takibine göre ayrı ayrı usulüne uygun olarak avans faizi uygulanmak suretiyle, — olmak üzere toplam talep edilebilecek tutarın — olarak hesaplandığı tartışmasızdır. Yapılan hesabın dosya kapsamı ile delillerle uyumlu olduğu, raporda davacının toplam — olarak hesap edilmiş ise de, davacının icra takibinde —– talep ettiği, aradaki faiz farkının, asıl alacak miktarında — davacının fazla talep ettiği ve yine — fazla faiz talep etmiş olup, —günlü ek raporda bunun sebebinin — tarihleri arasında uygulanması gereken avans faizinin — olmasına rağmen hataen— yıllık faiz uygulanması gerektiğinden kaynaklandığına ilişkin tespit dosya kapsamı ile uyumlu olduğundan davacının asıl alacak ve faiz olarak —- fazla talepte bulunduğu Mahkememizce de benimsenmiş olup, davacının sözleşmeleri gereği hak edişlerinden kesilen teminat avanslarını işin geçici kabullerinin yapılmış olması nedeniyle talep etme hakkının sözleşme hükümlerine göre raporda usulüne uygun olarak tespit edilerek, geçici kabul ve —sözleşme nedeniyle yapılan kesintiye geçici kabul—– temerrüt oluştuğu kabul edilerek yapılan hesaplamanın taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine uyumlu olduğu Mahkememizce benimsenmiştir.
Bu nedenle davacının açtığı davanın, Mahkememizce alınan bilirkişi raporlarına itibar edilerek, —– üzerinden davanın kabulü ile, davalının itirazının işbu miktar üzerinden iptali ile takibin takip talepnamesindeki koşulları ile birlikte devamına, fazlaya ilişkin —- üzerinden talebin ise reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Ayrıca davacının davalının icra takibine haksız olarak itiraz ettiği, alacağın likit ve belirlenebilir olduğu anlaşılmakla İİK.nun 67.maddesi gereğince asıl alacağın % 20 oranına isabet eden—- icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
Davalının —- sayılı icra takibine yaptığı itirazın; — üzerinden iptali ile takibin takip tarihinden itibaren asıl alacağı yıllık —– faiz oranı ile başlayan ve değişen oranlarda avans faizi oranı uygulanmak suretiyle takip talepnamesindeki diğer koşullarla birlikte DEVAMINA,
-Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Davalının icra takibine haksız olarak itiraz ettiği, alacağın likit ve belirlenebilir olduğu anlaşılmakla İİK.nun 67.maddesi gereğince asıl alacağın % 20 oranına isabet eden 52.104,18-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
3-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——— bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Karar ve ilâm harcı olan 20.980,88-TL harçtan peşin alınan 3.715,07-TL harcın mahsubu ile bakiye 17.265,81-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 3.715,07-TL peşin nisbi harç+ 54,40-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 3.769,47-TL harcın DAVALIDAN TAHSİLİ İLE DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan 7,80-TL vekalet harcı, 3.000,00-TL bilirkişi ücreti ki toplam 3.007,80-TL’nin kabul ve ret miktarlarına göre 2.977,72-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE, kalan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve kabul oranına göre belirlenen 29.949,94-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre, red edilen miktar göz önünde bulundurularak, davalı lehine hükmedilecek ücreti vekalet red edilecek miktarı geçemeyeceğinden 460,30-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
8-Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesinden itibaren, 6100 sayılı HMK’nın 331/2 maddesi gereğince resen davacının bildireceği hesaba İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içeresinde ————– ilgili dairesinden istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.02/02/2022