Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/99 E. 2020/545 K. 17.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/99 Esas
KARAR NO: 2020/545
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/09/2019
KARAR TARİHİ : 17/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davacı müvekkil şirkette —- faaliyetleri yürütüldüğünü, davacı müvekkili şirket ile davacı şirketin üstlendiği taşıma işinin davalıya yaptırılması konusunda şifahen anlaştıklarını, bu anlaşma gereğince davalıya davacı şirket tarafından ön avans olarak — tarihinde — tarihinde —— tarihinde — olmak üzere toplam —- havale edildiğini, davacı şirketçe taşıma işi için davalıya avans gönderilmesine rağmen davalı tarafından taşıma işi yapılmadığını, bu itibarla davalının taşıma için aldığı ön avansları iade etme yükümlülüğü bulunmadığını, bunun için davacı şirket tarafından —-yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ihtar çekildiğini ancak davalının aldığı ön avansları iade etmediğini, ön avansın iadesi hususunda —— sayılı dosyasıyla dava açtıklarını, davalının itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalının yaptığı itiraz haksız ve kötü niyetli olduğunu, %20 sinden aşağı olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesi ile davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizce taraf teşkilinin usulüne uygun sağlandığı görüldü.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili — halihazırda vekil ile temsil edildiği icra dosyasına yapılan itiraz ve arabulucu süreci ile —- olduğunu, davalı müvekkil —- arasında görülmekte olan ve aynı hukuki ilişkiden kaynaklanan —– sayılı dosyasında,—- vekili olarak görev yaptığının davacı vekilince bilinen bir durum olduğunu, bu davada müvekkil —- gelen müzekkere talebinden sonra davacı yan kötüniyetli bir şekilde yeni bir dava ikame ederek müvekkili zor duruma düşürmek istediğini, icra dosyasında görüleceği üzere borca itiraz dilekçelerinin vekaleten tarafımıza verildiğini, arabulucu görüşmesine de yine tarafımızca iştirak edildiğini, uyuşmazlığın müvekkil şirket adına vekaletin takip edildiği açık olduğu halde tarafımıza dava dilekçesinin tebliğ edilmemiş olmasının usule aykırı olduğunu, —— dosyasında görülmekte olan itirazın iptali davasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, müvekkil şirket tarafından davacı tarafın yerine getirilmediğini iddia ettiği nakliye işi sözleşmeye uygun şekilde ifa edildiğini, bu itibarla huzurdaki dava haksız ve kötü niyetli olduğunu, davacı tarafça kötü niyetli olarak sözleşme konusu nakliye işinin yerine getirilmediği iddiası ileri sürelerek sözleşme bedelinin bakiye kısmı ödenmediğini, bu nedenle müvekkil tarafından —- Sayılı dosyası ile —- asıl alacağın tahsili için davacı şirket aleyhine—- icra takibi başlatıldığını, davacı tarafından haksız ve kötü niyetli olarak borca itiraz edilmesi üzerine ikame edilen itirazın iptali davası hala— dosya üzerinden devam ettiğini, söz konusu davanın bilirkişi aşamasında olduğunu, bu kapsamda her iki davaya konu olan uyuşmazlığın “müvekkil tarafından sözleşme konusu taşıma işinin ifa edilip edilmediği” noktasında toplandığı açık olduğunu, —— Sayılı dosyasından verilecek olan kararın Sayın Mahkemeniz dosyasını doğrudan etkilemesi söz konusu olduğunu, bir davada hüküm verilebilmesi, başka bir davaya, idari makamın tespitine yahut dava konusuyla ilgilinin hukuki ilişkinin mevcut olup olmadığına kısmen veya tamamen bağlı ise mahkemece o davanın sonuçlanmasına veya idari makamın kararına kadar yargılamanın beklenmesi Hukuk Muhakemeleri Kanunu 165. Maddesi uyarınca esas olduğunu, halihazırda her iki dava da özünde taşıma sözleşmelerinin gereği gibi ifa edilip edilmediği ihtilafını barındırdığından daha önce başlayan ve devam etmekte olan yargılamanın ikinci mahkeme tarafından beklenmesi birbirinden farklı sonuçlar çıkmaması adına elzem olduğunu, müvekkil şirket tarafından taşıma sözleşmelerinde belirtilen hizmetler yerine getirilmediğini, davalı şirket ile —— yapılan sözleşme uyarınca taşınan ürünler—- teslim edildiğini, davalı şirket ile müvekkil arasında yapılan ——- firmasına ait ürünlerin taşınması için yapılan sözleşmeyi dilekçemiz ekinde ibraz ettiklerini,—– plakalı araçla taşıma—- teslim götürüldüğünü,— ait ürünlerin müvekkilin — plakalı aracı ile — tarihleri arasında —- taşındığı çıkış gümrüğü olan —- ile sabit olduğunu, 1.2 davalı şirketle adalı cam firması arasında yapılan sözleşme uyarınca taşınan ürünler batum’da teslim edildiğini, davalı şirket ile müvekkil arasında yapılan —- firmasına ait ürünlerin taşınması için sözleşme yapıldığını, —- plakalı araçla taşıma— götürüldüğünü,— ait ürünlerin müvekkilin–plakalı aracı ile —- tarihleri arasında — taşındığı çıkış gümrüğü olan —– ile sabit olduğunu, müvekkil tarafından sözleşmelere konu hizmetin yerine getirildiği davalıya teslim edilen CMR belgesiyle de sabit olup davacı da bu hizmet karşılığı müşterilerine fatura düzenlendiğini, davacı şirket tarafından müşterileri olan —- firmalarına yapılan hizmet karşılığı olarak fatura düzenlendiği ve bu faturaların bedellerini tahsil ettiği bilindiğini, —-dosyasının bekletici mesele yapılmasına, davalı şirket tarafından—- dosyasına yapılan itirazın kabulüne, davalı şirketin kötü niyetli olarak icra takibi başlatması nedeniyle %20 kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
—- dosyanın bir örneği incelenmek üzere dosya arasına celp edildiği, davanın —- tarihinde açıldığı görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE :
—-sayılı dava dosyası ile işbu dava dosyasının aralarında fiili ve hukuki bağlantı bulunduğu, her iki davanın derdest olduğu görülmüştür.
HMK’nın 166. maddesi hükmü gereğince görülmekte olan davalar aralarında bağlantı bulunması halinde istek üzerine veya kendiliğinden mahkemece birleştirilebilir. Davaların aynı sebepten doğması veya biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması halinde davalar arasında bağlantı bulunduğu varsayılır.
Dosya taraflarının aynı olduğu, aralarında bağlantı bulunduğu, biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte olduğu, bu davaların birlikte görülmelerinin zorunlu olduğu sonucuna varılmış olmakla, Mahkememizin iş bu — Sayılı dosyası ile—— sayılı dosyasının birleştirilmesine, yargılamanın bu dosyası üzerinden yürütülmesine karar verilmesi uygun görülerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememiz —- dosyasının—-sayılı dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE, mahkememiz dosya esasın bu şekilde kapatılmasına,
2-Yargılamaya birleştirilen —– sayılı dosyası üzerinden devam edilmesine,
3-Birleştirme kararının taraflara tebliğe çıkarılmasına,
4-Yargılama gideri ve vekalet ücretinin birleşen davada nihai kararla değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin yokluğunda davalı vekilinin yüzüne karşı verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde —– Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/12/2020