Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/961 E. 2021/679 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/961 Esas
KARAR NO: 2021/679
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/12/2019
KARAR TARİHİ: 30/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki satış —— tarihinde gerçekleştirildiğini, müvekkil şirket tarafından faturalandırıldığını, davalı tarafça faturaya yasal süre içinde itiraz edilmediğini, fatura alacağının kesinleşmesine rağmen ödeme yapılaması üzerine davalıya — tarihli ihtarname gönderildiğini, ödeme yapılmaması üzerine—— esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı şirket tarafından icra takibine itiraz edildiğini, itirazın iptali ile takibin devamına, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı vekili duruşmalardaki beyanında ; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Tarafların uhdesinde olan tüm delilleri ibraz ettikleri, getirtilmesi gereken delilleri ilgili yerlerden getirtilerek dosya içine alınmıştır.
Dosya tüm delillerin ibrazından sonra konusunda uzman teknik bilirkişiye tevdi edilmiş, teknik bilirkişi ayrıntılı raporunda;
1)Taraflar arasında tehlikeli atıkların kaldırılmasına, giderilmesine ve nakliyesine ilişkin — tarihli sözleşmenin bulunduğu, davacının davalı adına takip dayanağı —- açıklamalı e-faturayı düzenlediği, takip dayanağı faturanın davacının kesin delil vasfı taşıyan ticari defter ve yardımcı kayıtlarında kayıtlı olduğu, davacı kayıtlarında davacınm davalıdan — takip tarihi itibariyle—– alacaklı gözüktüğü, takip dayanağı faturanın taraflar arasındaki sözleşmeye uygun olarak düzenlendiği,
Davacının davalı adına düzenlediği takip dayanağı—- davacı tarafından —– düzenlendiğinden davalıya sistem üzerinden elektronik ortamda iletildiğinin ve davalıya tebliğ edildiğinin anlaşıldığı, davalının takip dayanağı faturaya itiraz ettiğini, faturayı kabui etmediğini gösterir herhangi bir itiraz belgesini dava dosyasına delil olarak sunmadığı, davalr tarafından takip dayanağı faturaya itiraz edilmediğinin anlaşıldığı,
2)Taraflar arasında tehlikeli atıkların kaldırtmasına, giderilmesine ve nakliyesine ilişkin — bulunması, davacı tarafından davalı adına düzenlenen — bedelli ——-açıkiamalı takibe dayanak —– ortamda davacı tarafından davalıya tebiiğ ediimiş olunması ve davalının takip dayanağı faturaya itiraz etmemesi gözetilerek, takip dayanağı faturaya konu hizmetin davacı tarafından davalıya verildiği kanaatine varıldığı,
Diğer taraftan —– tarafından davalıdan ticari defter ve kayıtlarını sunması ve incelenmek üzere ibrazının istendiği, davalının incelememize katılmadığı, yerinde inceleme talebinde de bulunmadığı, dava dosyasına da herhangi bir ticari defter kaydı ve belge sunmadığı, incelemenin davacı kayıtlan ile sınırlı olarak yapıldığı hususlarının değerlendirilmesinin münhasıran Yüce Mahkemenizin takdirlerinde bulunduğu,
—– üzeri alış ve satışları kapsadığından, takip dayanağı fatura —- tutarlı olduğundan taraflara ait — gözükmediği,
3)Davacı davalıya —- tarihli ihtarnameyi keşide ederek Özetle;” İşbu ihtarın tebliğini takip eden —- gün içinde vadesi geçmiş —- borcunuzun ödenmesi, Ödeme yapılmaması halinde yasal yollara başvurulacağı.” İhtarında bulunmuşsa da ihtarnamenin davalıya gönderilişine ve tebliğine ilişkin dava dosyasında belge bulunmadığı, taraflar arasındaki sözleşmede faturaların —- gün içinde ödenmesi kararlaştırılmış olunup, sözleşmeye ve—-hükmüne göre davalının fatura tarihinden itibaren —- günlük süre sonunda temerrüde düştüğü, bu kapsamda yapılan hesaplamalar sonucunda,
4)—- davalı —- talep ve tespitlerimiz gibi—- asıl alacak ve taleple bağlı olarak —alacaklı olduğu, —-takip tarihinden itibaren —— belirlenen değişen oranlarda faiz talep edilebileceğini bildirir görüş ibraz etmiştir.
DELİLLER
—–
—–
—-
—-
—-
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava; davacı tarafından başlatılan icra takibine davalının yaptığı itirazın iptaline ilişkindir.
———- icra dosyası celp edilerek incelenmiştir.
Taraflara ticari defterlerini sunmak üzere ihtaratlı kesin süre verilmiş, davacı ticari defter ve kayıtlarını sunmuş, davalı şirketin ticari defterlerini bilirkişiye ibraz etmediği anlaşılmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu/ Ticari Defterlerin İbrazı ve Delil Olması – Madde 222 – (1): “Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.”
(2): “Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.”
(3): “İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. ——- Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
(4): “Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.”
(5): “Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.”
Türk Ticaret Kanunu madde 64- (1): ——-Her tacir, ticari defterleri tutmak ve defterlerinde, ticari işlemleriyle ticari işletmesinin iktisadi ve mali durumunu, borç ve alacak ilişkilerini ve her hesap dönemi içinde elde edilen neticeleri, bu Kanuna göre açıkça görülebilir bir şekilde ortaya koymak zorundadır. Defterler, üçüncü kişi uzmanlara, makul bir süre içinde yapacakları incelemede işletmenin faaliyetleri ve finansal durumu hakkında fikir verebilecek şekilde tutulur. İşletme faaliyetlerinin oluşumu ve gelişmesi defterlerden izlenebilmelidir.”
(2): “Tacir, işletmesiyle ilgili olarak gönderilmiş bulunan her türlü belgenin, fotokopi, karbonlu kopya, mikrofiş, bilgisayar kaydı veya benzer şekildeki bir kopyasını, yazılı, görsel veya elektronik ortamda saklamakla yükümlüdür.”
Madde 83- (1): “Ticari uyuşmazlıklarda mahkeme, yabancı gerçek veya tüzel kişi bile olsalar, tarafların ticari defterlerinin ibrazına, resen veya taraflardan birinin istemi üzerine karar verebilir.”
Ticari defterler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 222 ve devamı ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu madde 64 ve devamında açıkça düzenlenmiştir.
Ticari defterlere anılan Kanun’larda delil olarak hüküm ve sonuç bağlanmıştır.
Tacirler, Türk Ticaret Kanunu’nun amir hükmü uyarınca ticari defter tutmak zorundadır.
Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK. m. 222/1).
Yine Türk Ticaret Kanunu madde 83/1’de ticari uyuşmazlıklarda Mahkemenin ticari defterlerin re’sen ibrazına karar verebileceği, Mahkeme re’sen ticari defterlerin ibrazına karar vermese dahi taraflardan birinin istemi üzerine ticari defterlerin ibrazına Mahkemece karar verilebileceği hüküm altına alınmıştır.
Ticari defterler, bazı şartların varlığı durumunda sahibi lehine delil olarak kullanılabilir. Şöyle ki: Uyuşmazlık ticari bir işten kaynaklanmalıdır. Bu iş, her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmelidir. Taraflardan yalnızca biri için ticari iş niteliğinde olan uyuşmazlıklarda, arada sözleşme olsa bile defterler lehe delil olarak kullanılamaz. Uyuşmazlığın her iki tarafı da tacir sıfatını haiz olmalıdır. Taraflardan birinin ya da her ikisinin tacir olmaması halinde ticari defterler lehe delil olarak kullanılamaz. Öte yandan ticari defterler Kanun’a uygun tutulmuş olmalıdır. Tutulması zorunlu defterler eksiksiz, usulüne uygun tutulmalı, açılış kapanış onayları yapılmış olmalıdır. (TTK. m. 64) Ayrıca, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (HMK. m. 222/3)
Davacı taraf bir ticaret şirketidir. Davalı taraf da bir ticaret şirketi olup tacirdir. Uyuşmazlık tarafların ticari işletmesinden ve ticari bir işten kaynaklanmaktadır.
Dosya tüm delillerin ibrazından sonra konusunda uzman teknik bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişi raporu alınmıştır.
Taraflar arasında—— kaldırılmasına, giderilmesine ve nakliyesine ilişkin———– kurulduğu, davacının davalı adına takip dayanağı ——- ——-faturayı düzenlediği, takip dayanağı faturanın davacının kesin delil vasfı taşıyan ticari defter ve yardımcı kayıtlarında kayıtlı olduğu, davacının kayıtlarında davacının davalıdan takip tarihi itibariyle —- alacaklı olduğu,davacının davalı adına düzenlediği takip dayanağı—- bedelli e-fatura davacı tarafından —— düzenlendiğinden davalıya sistem üzerinden elektronik ortamda iletildiğinin ve davalıya tebliğ edildiğinin anlaşıldığı, davalının takip dayanağı faturaya itiraz ettiğini, faturayı kabui etmediğini gösterir herhangi bir itiraz belgesini dava dosyasına delil olarak sunmadığı, davalr tarafından takip dayanağı faturaya itiraz edilmediğinin anlaşıldığı, itiraz edilmeyen faturanın içeriği davalı tarafından kabul edilmiş sayıldığı ve davaya konu fatura içeriğindeki hizmetin davalıya verildiği kanaatine varıldığı, davalının verilen kesin süre içerisinde ticari defterlerini sunmadığı gibi davaya cevap vermediği, ödeme iddiasında bulunmadığı hususları bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacının takip tarihi itibariyle davalıdan — fatura alacağının ve —– faiz alacağının bulunduğu, davalının takibe yapmış olduğu itirazın haksız olduğu kanaatine varılmakla davanın kabulüne karar verilmiştir.
Alacağın likit (bilinebilir) mahiyette bulunduğu gözetilerek İcra İflas Kanunu madde 67/2 uyarınca asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesi kararlaştırılmış olup aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜNE;
1-Davalının—- dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin ——– alacak ve işleyecek faiz yönünden asıl alacağı takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek değişen oranlarda avans faiziyle devamına,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Yeteri kadar harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4——bütçesinden ödenen —- arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan başvuru gideri, tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.073,90 TL yargılama gideri ve davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40 TL harç toplamı 1.118,30 TL nin davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 625,21 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı miktar itibariyle kesin olarak karar verildi. 30/09/2021