Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/909 E. 2021/776 K. 05.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/909 Esas
KARAR NO : 2021/776

KARAR TARİHİ : 05/11/2021
YAZILDIĞI TARİH : 23/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (kredi sözleşmesinden kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili dava dilekçesinde; Dava dişi asili —-arasında, 31.07.2018 tarihli, ticari amaçlı — Sözleşmesi’nin imzalandığını, sözleşme hükümlerine göre müvekkili şirketin, dava dışı borçlu —- kredi kullandırmayı, davalı borçlunun da krediye müteselsil kefil olmayı taahhüt ettiğini, müvekkili kurumun dava dışı asıl borçlu —– kullandırmak suretiyle sözleşme gereği üzerine düşeni yerine getirdiğini, ancak ne dava dışı asıl borçlu şirketin ne de davalı borçlu müteselsil kefilin taahhütlerini yerine getirmediğini, kredinin geri ödenmemesi üzerine —-hesap kat ihtarının gerek asıl borçluya gerekse müteselsil kefil olan davalı borçluya keşide edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine dava dışı asıl borçlu —- sayılı dosyasından menkul rehininin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibine, davalı borçlu hakkında ise —-sas sayılı icra dosyasından haciz yolu ile icra takibine geçildiğini, davalı müşterek borçlu tarafından borcun ödenmediği gibi davalmın, müvekkili kuruma herhangi bir borcunun olmadığını beyan ederek, borcun tamamına, faizine ve ferilerine itiraz ettiğini, huzurdaki davaya konu icra dosyasının, rehin dosyası ile tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla açıldığından, rehin dosyasından rehinli aracın satışı yapıldıktan ve bedeli dosya borcundan düşüldükten sonra kalan borç miktarı üzerinden itirazın iptalinin talep edildiğini, takip tarihi itibariyle müvekkili şirketin alacağının, asıl alacak ve ferileri ile birlikte 109.421,98 TL olduğunu, rehin dosyasından araç satışından 100.147,93 TL ödeme alındığını, ilamsız icra dosyasında takip talebinde de belirtildiği üzere, rehin dosyası ile tahsilde tekerrür etmemek kaydı ile açıldığından, 100.147,93 TL ödemenin, huzurdaki dava açılırken Türk B. Kanunu’nun 100 maddesi gereği ferilerinden kalan miktarında asıl alacaktan düşülmek —— harca Esas değerin hesaplanarak takibe bu miktar üzerinden devam edilmesinin talep edildiğini, 05.12.2019 dava tarihi itibariyle müvekkili alacağının 9.274,05 TL asıl alacak, 563,86 TL işlemiş faiz ve —- olmak üzere toplam 9.866,10 TL olduğunu, müvekkilinin davalıdan alacağının likit olduğunu, likit bir alacak için davalı borçlunun borca itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunu, davalı borçlunun sözleşmeye kefil olurken kendisine ihtarat yapıldığını ve sözleşmedeki hususların açık olarak yazılı olmasına rağmen davalının kefil olmak istediğini, beyan ederek sözleşmeye müteselsil kefil olarak imzaattığını, sözleşmenin 4. maddesinin “Kredinin Geri Ödenmesi, Muacceliyet ve Temerrüdeİlişkin” bölümünde müşteri ve müteselsil kefilin temerrüde düşmesi durumunda uygulanacak faiz oranının açık olarak belirtildiğini, davalının da temerrüt faizini ödemeyi peşinen kabul ettiğini beyan ederek, davalı borçlunun,—- Esas sayılı dosyası ile tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla açıldığından tahsilat miktarı düşüldükten sonra kalan, 9.274,05 TL asıl alacak, 563,86 TL faizve 28,19 TL—— toplam 9.866,10 TL üzerinden itirazının iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık 6 32,52 oranından işlemiş temerrüt faizi, temerrüt faizinin “4 5gider vergisi üzerinden takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Asıl borçlu şirketin davacı kurumdan kullandığı krediye ilişkin taksit ödemelerini müvekkilinin uzunca süre eksiksiz olarak yaptığını, ancak geçici süreliğine yaşadığı ekonomik dar boğazda bazı taksit ödemelerini geciktirdiğini, davacı kurumun gecikmeyi gerekçe göstermek sureti ile müvekkiline hesap kat ihtarı göndermişse de, usulüne uygun düzenlenmiş bir hesap kat ihtarından bahsetmenin mümkün olmadığını, müvekkiline gönderilen hesap kat ihtarında alacak kalemlerinin sarih olmadığını, faiz tutarları ile—— tutarlarının hatalı yazıldığını, hesap kat ihtarına süresi içinde itiraz edildiğini, davacı kurum tarafından takip eden aylara ait taksit ödemeleri için usule uygun bir muacceliyet ihtarının da müvekkiline gönderilmediğini, usulüne uygun düzenlenmeyen ve itiraz edilen hesap kat ihtarnamesinin, ayrıca muacceliyete ilişkin bir ihtarda bulunulmaması nedeniyle vadesi gelmeyen alacağın takibe konu edilmesinin usulsüz olduğunu, davacı tarafından anaparaya uygulanan faiz miktarı ve bu kapsamda icra takibine konu edilen miktarın hatalı olduğunu, savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Tarafların uhdesinde olan tüm delilleri ibraz ettikleri, getirtilmesi gereken delilleri ilgili yerlerden getirtilerek dosya içine alınmıştır.
Dosya tüm delillerin ibrazından sonra konusunda uzman teknik bilirkişiye tevdi edilmiş, teknik bilirkişi ayrıntılı raporunu ibraz etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Huzurdaki dava, kredi sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptaline ilişkindir.
Ticari davalarda —– son tutanak aslı dosyaya sunulmuştur.
—– Esas sayılı dosyası celp edilmiştir.
Mahkememizce işbu dosyada, tarafların 2019 yılına ait ticari defterleri üzerinde Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişisi marifeti ile inceleme yaptırılmasına karar verilmiş ve bilirkişi raporu dosya arasına alınmıştır. SMMM bilirkişi tarafından tanzim edilen bilirkişi raporunda özetle; Davacı Şirket’in, “dava tarihi itibariyle” alacağı: Takıp tarihinden sonra,—-tahsilat, ait olduğu tarihte, öncelikle faiz, —- masrafına sonrasında asıl alacağa mahsup edilmek suretiyle, asıl alacak tutarı üzerinden, 20.02.2019 takip tarihinden – 05.12.2019 dava tarihine kadar olan—— davacı ..——– muaccel olan işbu dava konusu—- Krediye uyguladığı yıllık %32,52 gecikme faiz oranından hesaplanmış, 715,42 TL (kalan) temerrüt faizi, 35,77 TL temerrüt faizinin (kalan) “6 5 gider vergisi ve 10.420,83 TL (kalan) asıl alacak olmak üzere; davacı …—– dava tarihi itibariyle, davalı – müteselsil kefil …—- dava dışı—numaralı taksitli—-) kredisinden kaynaklanmış, toplam 11.172,02 TL (kalan) alacağının bulunduğu hesaplandığını,—- temerrüt faizinin “4 5 gider vergisi olmak üzere; toplam 11.172,02 TL alacağının olduğu, Davacının, “dava tarihi itibariyle” |hesaplanan| alacağı —-asıl alacak, 563,86 TL temerrüt faizi ve 28,19 TL temerrüt faizinin » 5 gider vergisi olmak üzere; toplam 9.866,10 TL olduğu ve davacının talebi ile bağlı olacağı, davacının, dava dilekçesinde yazılı alacak talebi—- Tahsilde tekerrür oluşturmamak ve Türk Borçlar Kanunu’nun 100. maddesi uyarınca; dava tarihinden sonra yapılabilecek kısmi tahsilatların öncelikle işlemiş faiz, masraf ve borcun ferilerine mahsubu sağlanmak kaydıyla, 9.274,05 TL asıl alacak tutarına, dava tarihinden asıl alacağın tamamen ödendiği tarihe kadar, davacı Şirket’in işbu, muaccel olan dava konusu,———numaralı taksitli ticari krediye uyguladığı yıllık 32,52 gecikme faiz oranı üzerinden temerrüt faizi hesaplanmak suretiyle, takibin bu rakamlar üzerinden devam edeceği; sonuç ve kanaatine varılmış olduğunu, belirtmiştir.
Mahkememiz tarafından dosyada bulunan tüm bilgi ve belgeler ile alınan bilirkişi raporu bir bütün olarak değerlendirilmiş olup; davacı — kredisi ve rehin sözleşmesi uyarınca, adı geçen dava dışı şirkete, — 18 ay eşit taksit ödemeli, yıllık %21,72 faiz oranlı, —- numaralı taksitli ticari taşıt kredisi kullandırıldığı, davalının kefil olduğu, hesap kat ihtarnamesinin davalı müteselsil kefil ….—- tarihinde tebliğ edildiği, bu sözleşmeden kaynaklı borcun ödemediği, davacı şirket tarafından kredinin kat edildiği, temerrüdün 04/01/2019 tarihi itibariyle gerçekleştiği, Asıl Alacak —-Tahsilde tekerrür oluşturmamak ve Türk Borçlar Kanunu’nun 100. maddesi uyarınca; dava tarihinden sonra yapılabilecek kısmi tahsilatların öncelikle işlemiş faiz, masraf ve borcun ferilerine mahsubu sağlanmak kaydıyla, 9.274,05 TL asıl alacak tutarına, takip tarihinden asıl alacağın tamamen ödendiği tarihe kadar, davacı —–işbu, muaccel olan dava konusu,—–numaralı taksitli ticari krediye uyguladığı yıllık 32,52 gecikme faiz oranı üzerinden temerrüt faizi hesaplanmak suretiyle takibin devamına ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Öte yandan, davacı tarafından talep edilen para alacağı belirlenebilir (likid) -muayyen- olduğundan; davacının icra inkar tazminatı talebi dikkate alınarak; İcra İflas Kanunu madde 67/2 uyarıca asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2—– Esas sayılı icra dosyasına yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, duran takibin 9.274,05 TL asıl alacak, 563,86 TL işlemiş faiz, 28,19 TL—— olmak üzere toplam 9.866,10 TL üzerinden, asıl alacağa işletilecek takip tarihinden itibaren %32,52 gecikme faizi ile birlikte DEVAMINA,
3-Asıl alacak olan 9.274,05 TL üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalı şirketten tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk — arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
5-Karar ve ilâm harcı olan 633,51-TL harçtan peşin alınan 168,49-TL harcın mahsubu ile bakiye 465,02-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
6-Davacı vekille temsil olunmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan — vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan 800,00 TL bilirkişi ücreti ve 85,40 TL müzekkere ve posta gideri olmak üzere toplam 845,40 TL yargılama gideri ve 168,49 TL peşin harç toplamı 1.013,89-TL ‘nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
8-Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca yatıran tarafa iadesine,
Dair,davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usûlen anlatıldı.