Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/797 E. 2020/373 K. 19.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/797
KARAR NO:2020/373
DAVA : ALACAK (HİZMET SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN)
DAVA TARİHİ : 26/11/2019
KARAR TARİHİ: 19/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin cephe kaplama ve alüminyum doğrama işleri yaptığını, davalı şirketinde——— oluşan——– isimli konut projesinin müteahhitliğini yürütmekte olduğunu, bu inşaat projesindeki ———– cephe kaplama-giydirme, küpeşte, alüminyum doğrama işlerini müvekkil-firma, alt yüklenici olarak davalıyla yaptığı sözleşmeyle üstlendiğini, davacı şirketin bu konuda taraflar arasında —– tarihinde tanzim edilen ————- tarihli süre uzatım ve fiyat farkı içeren ek protokol kapsamında yer alan işleri yapmış, ayrıca davalı tarafın talebiyle aşağıda detaylıca beyan edilen, yazılı sözleşme dışında ve proje haricinde başka yerlerdeki bir kısım işleri de şifahi anlaşma ile yapıldığını,——– projesinde davacıya verilen işlerin bedelinin sözleşmeden de anlaşılacağı gibi toplam ——— olduğunu, bu proje başladıktan sonra davalının imar ruhsatına aykırı imalatları nedeniyle ——-tarihleri arasında ——– projesindeki inşaatı durdurup ve mühürlediğini, bu gecikme nedeniyle taraflar arasında ———— başlıklı ek protokol imzalanmış ve bu ek protokolle de işin davacı-alt yükleniciden kaynaklanmayan, bilakis davalıdan kaynaklanan nedenlerle gecikmesi yüzünden kurlardaki artışdan dolayı malzeme fiyatları arttığı için — bloktaki imalatlara fiyat farkı uygulanacağı, işin teslim süresinin de ——–uzayacağı konusunda taraflar anlaşmıştıkları, ancak bu inşaatın—- sonunda tekrar mühürlendiğini, İnşaatı belediye tarafından durdurulup mühürlenen davalı-firma davacıya yapması gereken ödemeleri zamanında ve tam olarak yerine getirmemiş, davacı şirketinin ticari hayatını bitirdiğini, davacı şirketin çeklerinin yazılmadığını, davacı şirket sahibinin ve yetkilisi hapis tehdidi altında olduğunu, sözleşme gereği -7.2.1 (Shf/6) maddesince- davacıya yapılacak olan ödemeler, hakediş oranında kesilecek olan faturaların teslim tarihinden itibaren bir hafta içinde ödenmesi şeklinde olacak iken davalı taraf bu ödemeleri zamanında ve tam olarak yapmadığını, davacı tarafından bahsi geçen alacakların tahsili için davalı şirkete, ———— yevmiye nolu ihtarname gönderilmiş fakat bugüne kadar hiçbir netice alınamadığını, bu sözleşmeyle ilgili olarak davalı-şirket, sanki kendisi haklıymış gibi davacıya birçok haksız dava açmış ve icra takibi başlattığını, yani ——— projesiyle ilgili olmasına rağmen davalının farklı farklı mahkemelerde açtığı bu davalar olduğunu, şimdilik—– alacağın noter ihtarının gönderildiği —– tarihinden(temerrüt tarihi) itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı yanın huzurdaki dava talepleri ile birebir aynı ———— sayılı dosyada dava açmış olup, işbu davanın derdest olduğunu, bu davanın kısmi dava olarak açılmasının hukuka aykırı olduğunu, davacı yanın şimdilik — tutarında kısmi dava açtığını, ancak—– yevmiye nolu ihtarnamesinde ——talep ederek, talep konusunu belirlediğini, huzurdaki davanın kısmi dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığını, davacı yanın, — projesi başladıktan sonra davalının imar ruhsatına aykırı imalatları nedeniyle —– tarihleri arasında ve ————- projesindeki inşaatı durdurmuş ve mühürlendiğini iddia ettiğini, davacının iddia ettiği şekilde —– sonlarında inşaatın mühürlenmesi söz konusu olmayıp, yapı denetim değişikliği sebebi ile ruhsat süreci beklendiğini, bu hususun —–celbi talep edilen evraklardan da görüleceği, —–yılında inşaat müvekkilden kaynaklanmayan sebeplerle mühürlendiğini, fakat bu tarihlerde ortada herhangi bir imalat yokken davacıya ön avans olarak ——– tarihli çeklerle —– ödeme yapıldığını, —– hiçbir iş ve işlem yapılmamış olmasına rağmen davacı tarafından tahsil edildiğini, davacının mühürlemeden dolayı herhangi bir zarara uğramış olmasının mümkün olmadığını, projenin mühürlenmiş olması sebebiyle davacı çalışmaya devam etmiş ve bu sebeple davalı mühür fekki nedeniyle tutanak tutulmuş, davalıya ceza düzenlenmiş ancak bilahare ruhsat alınmış olması sebebiyle mühür fekki nedeniyle tahakkuk edilen cezanın kaldırıldığını, davacının inşaatın mühürlendiğini iddia ettiği tarihlerde çalıştığına dair —– kayıtlarının bulunduğunu, davalıya mühürleme döneminde kesilen ceza karar ve tutanakları incelendiğinde davacının inşaatta çalışmaya devam etmesi sebebi ile davalıya—–ceza kesildiğini, bu husus————— Kararında da açıkça belirtildiğini, davacı firma gerek Sözleşme konusu yerde ve gerekse dışarıda inşaatta kullanılacak malzemelerin imalatlarına devam etmiş olup mühürleme nedeni ile zarar gördüğü iddiası gerçeğe, resmi tutanaklara ve fiili duruma aykırı olduğunu, davacı firmaya tam ve eksiksiz ödenen hak edişlerin onay sürecinden de görüleceği üzere, hak edişler ve protokoller incelendikten sonra en son müvekkil firmanın yetkilisi ———–önüne gelmekte, kendisi onay verdikten sonra imzalanarak işleme konulduğunu, ek protokolü imzalayan —– davalı firma ile işbirliği yapmış, davalı firmanın aleyhine ve firmanın bilgisi dışında hareket etmiş ve bu sebeple hizmet akdine son verildiğini, —– davalı firma ile işbirliği içinde olduğunun tespiti üzerine işine son verilmiş, söz konusu ek protokolü müvekkil firmada işine son verildikten sonra imzalandığını, davalı firma yetkilisince imzalanmış bir protokolün mevcut olmadığını, davacı şirket yetkilisi————-dosyasının soruşturma sürecinde emniyette verdiği ifadede fiyat güncellemesi istediğini belirtmesinden de görüldüğünü, davacının kendisi, bir protokolün mevcut olmadığını, sadece kendisinin böyle bir talebi olduğunu ikrar ettiğini, davalı firma hiçbir şekilde yapılan bu ek protokolden sorumlu olmadığını, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemekle birlikte, bir an için ek protokolün geçerli olduğu kabul edilse dahi davacı firma bu ek protokol kapsamında da yükümlülüklerini yerine getirmediğini, kabul anlamına gelmemek üzere söz konusu ek protokol ikinci blok için yapılmış olup, davacı firmanın — bloğu tamamlamasına engel oluşturmamakta olduğunu, oysa davacı firma,— bloğu dahi tamamlayamadığını, bu durum ——- dosyasında yapılan tespit ile de sabit hale geldiğini, davalı şirket davacı yana toplamda —ödeme yaptığını, buna karşılık davacı sadece—– tutarında iş yapmış bulunduğunu, bu hususun——– dosyasında yapılan bilirkişi incelemesinde mevcut durum tespit edildiğini, tespit raporu davacıya tebliğ edilerek kesinleştiğini, tespit edilen eksik işler nedeniyle davalı tarafından alınan özel rapora göre yapılan tüm işlerin bedeli ——- olup davacı davalıya fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla halihazırda ——– borçlu olduğunu, davacının aynı konu ile ilgili bilahare davalıdan habersiz olarak yaptırdığı tüm tespitlere itiraz edilmiş bulunduğunu, davacı pursantajları ve hatalı yapılan işler dikkate alındığında, yapılan işlerin tutarı——- çok daha az çıkmakta olduğunu, davacı tarafından huzurdaki davada taleplerin reddi gerektiğini, davalının davacıdan alacakları için ———– dosyası ile istirdat, —————- sayılı dosyaları ile tapu iptali ve tescil davaları açıldığını, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı mahkememize dava açmadan önce ———sayılı dosyasında tarafları, konusu ve dava sebepleri aynı olan davayı açmış olduğu,——– kararında davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasında hukuki yarar olmadığından usulden reddine karar verildiği, henüz ———- Mahkemesinin kararı kesinleşmeden davacının aynı davayı kısmi alacak davası olarak mahkememizde açmış olduğu görüldü. Mahkememiz tarafından———- ilgili dosyanın kesinleşip kesinleşmediği sorulmuş olup, ilgili cevabi müzekkerede dosyada henüz kesinleşme şerhinin düzenlenmemiş olduğuna dair yanıt verildiği görülmüştür.———–dosyası fiziken mahkememize ——– tarihinde gönderilmiş olduğu, fiziki dosyanın incelendiğinde gerekçeli karar verildikten sonra dosyada taraflara tebliğine dair herhangi bir kaydın bulunmadığı, ilgili dosyanın uyap üzerinden incelenmesinde,———- dosyasındaki gerekçeli kararın taraflara mahkememizde davanın açıldığı tarihten daha sonraki tarihlerde tebliğ edildiği, dolayısıyla mahkememiz dosyasında dava açıldığında henüz———–kararının kesinleşmediği görüldü.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 114/1-ı uyarınca aynı davanın daha önceden açılmış ve halen görülmekte olmaması bir dava şartıdır. Yine aynı kanunun 115. maddesine göre, dava şartlarının mevcut olup olmadığının davanın her aşamasında Mahkemece re’sen araştırılması, bulunamadığı takdirde davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmektedir. Mahkememizin dosyasında davanın açıldığı tarihte, ———- sayılı dosyasında verilen kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmakla, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın,———— sayılı dosyasının henüz kesinleşmeden davanın açılmış olması sebebiyle derdestlik dava şartı yokluğu nedeniyle 6100 sayılı HMK 114/1-i maddesi gereğince aynı davanın usulden REDDİNE;
2-)Yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-)Karar ve ilâm harcı olan olan 54,40-TL harcın peşin alınan 170,78-TL harçtan mahsubu ile bakiye 116,38-TL harcın kararın kesinleşmesini müteakip ve talep halinde davacıya iadesine,
4-)Davalı vekille temsil olunmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 3.400-TL vekâlet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-)Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-)Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca yatıran tarafa iadesine,
7-)——– sayılı dosyası,——-sayılı dosyası, ——- sayılı dosyalarının iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde———– Adliye Mahkemesi’ne İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.19/10/2020