Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/79 E. 2022/148 K. 18.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/79 Esas
KARAR NO : 2022/148

KARAR TARİHİ : 18/03/2022
YAZILDIĞI TARİH : 30/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;— tarihinde, —-meydana geldiğni, taraflar kendi aralarında dosyada mevcut olan Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağı tanzim ettiklerini, taraflardan—Trafik Kazası Tespit Tutanağı —Bölümde Kazanın oluş biçimi çizimi ile —- Bölüm sürücü görüşü|lbölümünde “kendi sevk ve idaresindeki — içinde asfalt çalışması olduğu için yine aynı köyün yan yolundan köye giriş yapmak için seyir holinde iken karşısından gelen —– plaka sayılı — otomobilin geldiğini görünce durduğunu–sevk ve idaresindeki aracı durduramayarak kendisine çarptığını”—-” beyanında—olarak kendi yolunda tek yönlü yolda seyir halinde iken karşısına — plaka sayılı —- sevk ve idaresindeki aracın çıktığını ve frene bastım araç durmadı çarpıştık” şeklinde beyanda bulundukları, kaza sebebi ile oluşan hasar onarım alacaklarının şimdilik 5.000,00-TL sinin ticari işlerde uygulanan en yüksek faiz oranı üzerinden ve kaza tarihinden kabul görülmez ise ihtar tarihinden itibaren işletilecek en yüksek tümerrüt faizi, 378,78-TL ekspertiz ücretinin ve yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı taraf 16.08.2018 tarihinde meydana gelen, kendi şirketlerince sigortalı aracın da karıştığı trafik kazası sonrası aracın maddi hasara ve değer kaybına uğradığı iddiası ile bu bedellerin tahsili için iş bu davayı açtıklarını, dava konusu trafik kazasına karışan —poliçe numaralı —poliçe ile sigortalı olduğunu herhangi bir kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkil sigorta şirketinin sorumluluğu teminat limitleri ile sınırlı olduğunu, davacının müvekkili şirkete —dosyası açıldığını, hasar dosyası kapsamında başvuru sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğu gerekçesiyle reddedildiğini, hasar red sebepleri haklı olduklarını, davanın da reddedilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin poliçe limitleri ile sınırlı olmak kaydıyla sigortalı araç sürücüsünün kusuru nispetinde sorumlu olduğunu, dolayısıyla kusur tespiti büyük önem taşıdığını, —– Kaza Tespit Tutanağı uygulamasından da anlaşılacağı üzere kazanın nasıl meydana geldiği ve sigortalı araç sürücüsünün kusur oranının belirsiz olduğunu, sigortalı şirketler arasında bir mutabakat ortaya konulamadığını, kazanın meydana geldiği — yola beyanı ile ilgili yolun yol durumunun belgelendirilmesi gerektiğini, dava dilekçesinde belirtilen haksız ve mesnetsiz talebin reddi ile red sebepli vekalet ücretinin davacı aleyhine lehlerine takdir edilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan zararın karşı taraf aracın —-sorumluluk Sigorta şirketinden tazmini istemine ilişkindir.
— şirketince sunula—-tarafından düzenlenmiş sigortasının olduğu açıktır.
Mahkememizce işbu dosyada Trafik bilirkişisince tanzim edilen bilirkişi raporunda özetle;
—-plaka soyılı—- kazaya müteakip aralarında tanzim ettikleri dava dosyasında mevcut Maddi Hasarlı Trafik Kazası — araç sürücüsü ——plakalı araç çıktı frene bastım durmadı araç çarpıştık” beyanına istinadeh yapılan — köyünün — bir köy olup olmadığı ve bu köy içerisinde ve çevresindeki yolların tek yön şeklinde veya yön tayinleri konusunda bir ulaşım kararı olup olmadığı bizzat tarafımdan şifa i olarak sorulmuş, — içerisinde bulunan ve köy içerisinden geçen tüm yolarla ilgili tek yön kararının olmadığını tüm yoların gidiş gelişli yol olduğunu” beyan edilmesi üzerine ,——– uygunluğunu sağlamak , Hızlarını kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, havt ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak, kuralını ihlal etmekten 1.Dereceden asli kusurlu olduğu, rakamsal yönden %75 (YETMİŞBEŞ) Kusurlu olduğu kanaati hasıl olduğu, —-plaka sayılı otomobil sürücüsü– önlenebilir bir kazayı önleyememek öngörüsüyle 2. dereceden tali kusurlu olduğu,—-yönden % 25 kusurlu olduğu kanaatine varıldığı görüşünü beyan etmiştir.
Mahkememizce işbu dosyada Makine Yüksek Mühendisi bilirkişisince tanzim edilen bilirkişi raporunda özetle; Mahkemenin, davacının —-maddi zararı olduğu kanaatine varması durumunda; dosya içinde bulunan kusur raporuna göre, bu zarardan —plakalı —- — otomobil Mali Mesuliyet Ekspertiz Raporuna göre, -Ana parçalarda değişim olmadığı, Diğer parçlarda kaynak/düzeltme olmadığı,— Bu değer kaybına göre; değer kaybı zararından——– —— olduğu kanaat ve görüşünü beyan etmiştir.
Mahkememiz tarafından dosyada bulunan bilgi ve belgeler, alınan raporlar incelenmiş olup; davaya konu araçta dava öncesi alınan ekspertiz raporunda belirtilen tutarda tamir-onarım-parça değişimi ve işçilik işlemlerinin olduğunu doğrulayan yetkili veya yetkisiz başka bir araç tamir-onarım servisine yapılmış ödemesine ilişkin belge dosyada bulunmadığı, davaya konu — aracın hasarına ilişkin fotoğraflarda —- kısmı sökülmüş durumda olsa da, servis işlem ve fatura belgesi bulunmadığı, sadece — ve — görüntüleri ile trafik kazası sebebiyle oluşan bir zarar kanaatinin oluşmayacağı, bu yöndeki usul ve yasaya uygun bilirkişi raporunun hükme esas alındığı, açıklanan gerekçelerle ispatlanamayan davanın reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar ve ilâm harcı olan 80,70 TL harcın peşin alınan 85,39-TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 4,69-TL harcın kararın kesinleşmesini müteakip ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı vekille temsil olunmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan –vekâlet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7-Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca yatıran tarafa iadesine,
8-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile –arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibari ile kesin olmak üzere karar verildi.