Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/633 E. 2022/661 K. 31.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/633
KARAR NO: 2022/661
DAVA : TAZMİNAT (HAKSIZ FİİLDEN KAYNAKLANAN)
DAVA TARİHİ : 08/11/2019
KARAR TARİHİ: 28/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava konusu aracın —–tarihinde maddi hasarlı trafik kazasına karıştığı, sigorta şirketi tarafından yapılan ekspertiz neticesinde aracın onarımı için —– tarihinde davalının yetkili servisi olan dava dış——- bulunamadığından yurt dışından sipariş edildiği ancak ilgili parça geç geldiğinden aracın onarılarak ancak —- teslim edildiği, tedarik için bekleme sebebinin tutanağa geçirildiği, her ne kadar ——-tarihinde tutulan tutanakta bahse konu parçanın—– tarihinde yurtdışından geldiğini ve ———tedarik edilen parçanın araca monte edilip aracın malikine teslim edildiği yazılmışsa da söz konusu aracın onarım sürecinin tamamlanmadığını belirterek, dava konusu aracın karıştığı kaza
neticesinde parça tedarikinin gecikmesi nedeni ile meydana gelen zararın tazmini istemi hakkında fazlaya dair haklar şimdilik saklı kalmak kaydı ile —– davalıdan ——- uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacının bahsetmiş olduğu ——— olduğu, esasen davacının aracının serviste kalmasına sebep de aracın tamir için müvekkilimizin yetkili servisine değil özel bir servise götürmesi olduğu, zira özel servisin parça siparişinde gerekli özen ve dikkati göstermediği, davalı şirketin üretici firma olarak ———– gereği bulundurması gereken yedek parçaları bulundurmakta ve yönetmelikteki sürelerde temin ettiği, davacının aracı için bahsi geçen parça yönetmelikte sayılan parçalar arasında yer almadığı, bu sebeple davacının iddialarının mesnetsiz olduğu, ayrıca parçanın temininde de davalının herhangi bir kusur veya gecikmesi olmadığı, zira davacının aracını kaza sonrası yetkili olmayan Özel servise bıraktığı, özel servis sigorta ekspertiz işlemlerini ve raporlarını beklemiş akabinde davalının yetkili servisinden araç ruhsatı ile başvurup parça tedarik etme imkanı olduğu Halde tamamen başka bir şirket olan ——şirket aracılığı ile ——— başvurarak parça talebinde bulunduğu, satıcı bayinin bu talebi yetkili servise ilettiği, yetkili servisin ise davalıdan “ NORMAL” sipariş talebinde bulunduğu, normal siparişin servislerin stoklarında bulundurmak üzere Yaptıkları bir talep olup aciliyet olmayan durumlar için olduğu, aracın yetkili serviste tamir edilmesi halinde ise yetkili servisin parçayı doğrudan müvekkilimizden tedarik etmekte olduğu,
oysa ki davacının dışarıdan satın alma şeklinde parça tedariki yaptığı, bu eksikliklere rağmen talep edilen parça talep tarihi olan—– tarihinden itibaren mahal iş günü süresi içinde hazır edildiği ve servise bunun bilgisi müvekkilimizce verildiği, ancak parçanın davalıdan —– kadar teslim alınmadığı, dolayısı ile davalıya yüklenecek herhangi bir kusur olmadığı, esasen davalının yönetmelikler gereği hazır bulundurma zorunluluğu olmayan ———-isimli parçayı kendisine gelen talep özelliğine göre makul sürede hazır ettiği ancak, davacının aracı bıraktığı özel servisin hatası ile oluşan neticeden davalının sorumlu tutulamayacağını, davacının dilekçesinde belirttiği aracın geç teslimine dair özel servisin tutanağı tamamen bu servis tarafından hazırlanmış tek taraflı bir tutanak olup 3.şahıs konumundaki davalı yönünden geçerli olmadığı, davacı kazanç kaybında bulunmakla öncelikle kazancını resmi kayıtlar ile yani ticari defterleri ve vergi kayıtları ile ispatlaması gerektiği, ayrıca kabul anlamına gelmemek üzere aracın bu tamir işlemleri için serviste kalması gereken sürelerin de tenzili gerekli olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Bilirkişiden alınan raporda özetle; Dava konusu aracın —– belirtilmiş olup kullanım amacı —- kullanılmakta olup yasal garanti süresinin —– araçların satışı sonrasında verilen hizmetlere dair uygulanacak süreler ve yükümlükler dava konusu—- diğer araç sınıfları için belirtilmediği, her ne kadar —— aynı tarih ve sayılı resmi gazetede yer alan ——– almasa da, aracın davacı yana —– olduğu dikkate alındığında satış sonra hizmetler anlamında ilgili yönetmeliklerin uygulama alanı bulabileceği değerlendirilmiş olup ilgili husustaki Mahkemede olduğu, bu doğrultuda Satış Sonrası Hizmetler Yönetmeliği dikkate alındığında, 4.Maddede “Kullanım ömrü süresince, malın yetkili servis istasyonlarındaki bakım ve onarım süresi azami tamir süresini geçemez.” hükmü ve 12. Maddede de “Üretici veya ithalatçıların, tüketicilerin talebi üzerine yedek parça satışından kaçınamazlar” hükmü bulunduğu, bu açıdan, dava konusu aracın onarımı yapılan yer yetkisiz servis olduğundan onarım açısından herhangi bir azami süre değerlendirmesi yapılmasının mümkün olmadığı değerlendirildiği, diğer yandan ilgili yönetmelikte yedek parça tedariki bakımından üretici açısından tedarikten kaçınamama belirtilse de, talep üzerine tedarik
zamanına dair bir belirleme yapılmadığı, bu doğrultuda dosya içerisinde taraflar arasında satın alma esnasında akdedilmiş olan ve yedek parça temin süresini belirten bir sözleşmenin veya garanti belgesi eki vb.
belgenin dava konusu dosya içerisinde bulunmadığı dikkate alındığında, davalı yanın ——-kendisinden talep edilen parçayı temini için
belirlenmiş net bir yasal süre tespit edilemediği, dosya içerisindeki belgelerden dava konusu aracın yetkisiz serviste onarımına———onay verildiği akabinde sipariş tarihleri belli olmamakla birlikte süreç olarak yedek parçanın yetkisiz servis yedek parça siparişi ——– tarihinde yedek parça siparişinin kendisine ulaştığı ve dava konusu yedek parçanın davalı beyanına göre —— alındığı, eksper beyanına göre ise—— günü araca monte edilebildiği ve aracın aynı gün davacıya teslim edildiğianlaşıldığından, davalının yedek parça tedariki anlamında “parça tedarikinden kaçınmama” yükümlülüğü yerine getirdiği ve bu hususla ilgili
yönetmelikler açısından yedek parça tedarik süresinden kaynaklı olarak oluşan bir zararın oluşmadığını değerlendirildiği, dava konusu aracın —- satıldığı göz önüne alındığında takdir Mahkemeye ait olmak üzere konu olayda —— uygulama alanı bulabileceğinin değerlendirildiği, aracın hasarının yasal garanti süresi ( 2 yıl) içerisinde meydana geldiği, ilgili yönetmeliklerde azami onarım sürelerinin yetkili
servislerdeki onarımlar için düzenlendiği bu nedenle onarım açısından azami tamir süresinin aşılmasından bahsedilemeyeceği, bununla birlikte ilgili yönetmeliklerde parça tedariki açısından üreticinin parça tedarikinden kaçınamayacağının belirtildiği ancak parça temini açısından net bir sürenin belirtilmediği, bu hususla dava konusu yedek parçanın üretici
tarafından temin edildiği ve davalının “yedek parça tedarikinden kaçınmama” yükümlülüğünü yerine getirdiğinin anlaşıldığı dikkate alındığında ilgili yönetmelikler açısından yedek parça tedarik süresinden kaynaklı olarak oluşan bir zararın oluşmadığını değerlendirildiği bildirilmiştir.
Bilirkişiden alınan ek raporda özetle; İlgili yönetmelikler uyarınca davalının azami tamir süresinin aşılmasına imkan vermeyecek şekilde yedek parça stoğu bulundurmak——- zorunda olduğu, ancak ilgili yönetmeliklerde dava konusu araç sınıfı için herhangi bir azami tamir süresi belirtilmediği, bu doğrultuda mevcut durum ve yedek parça tedariki süresi açısından değerlendirme yapıldığı, İlgili yönetmeliklerde konu aracın tipi için azami tamir süresi belirlenmediği dikkate alındığında, tedarik anlamında herhangi bir kısıtlayıcı sürenin olmadığı hususun Mahkeme tarafından kabul edilmesi durumunda yedek parça tedariki anlamında herhangi bir gecikmeden bahsedilemeyeceği ve davalının tedarik yükümlülüğünü yerine getirdiğinden kök raporda da belirtildiği üzere yedek parça tedarik süresinden kaynaklı olarak oluşan bir zararın oluşmadığının değerlendirildiği, ilgili yönetmeliklerde otomobil ve kamyonet taşıtları için azami 30 iş günü tamir süresi belirlendiği dikkate alındığında konu aracın onarımı için yurt dışından tedarik edilecek yedek parçalar için de 30 iş gününü makul tedarik süresi olabileceği mütalaa edilmiş olup 30 iş günü ilgili tedarik süresinin Mahkeme tarafından benimsenmesi durumunda siparişinin davalıya ulaştığı —–tarihini takiben 30 iş günü içerisinde —– tarihine kadar dava konusu yedek parçanın tedarik edilerek davacıya verilmesi gerektiği ancak konu yedek parçanın yurt içi stoklarında bulunmadığından dolayı azami tedarik süresinden —— tarihinde yurt dışından tedarik edildiği ve 30 işi
günü süreyi aşan 14 gün için davacı yan zararından bahsedilebileceği bildirilmiştir.Dava, davacıya ait aracın trafik kazasında hasar görmesi sonucu davalı tarafça parça tedariğinin geciktirilmesi sebebiyle davacının oluşan maddi zararlarının tazminine ilişkindir.
Mahkememizce dosyada bulunan bilgi ve belgeler incelenmiş olup; Dava konusu aracın ——— devam ettiği anlaşıldığı, ——– sonrasında verilen hizmetlere dair uygulanacak süreler ve yükümlükler dava konusu otobüs aracı ve diğer araç sınıfları için belirtilmediği, her ne kadar ————-içerisinde de yer almasa da, aracın davacı yana—— olduğu dikkate alındığında satış sonra hizmetler anlamında ilgili yönetmeliklerin uygulama alanı bulabileceği, bu doğrultuda——- süresi azami tamir süresini geçemez.” hükmü ve 12. Maddede de “Üretici veya ithalatçıların,
tüketicilerin talebi üzerine yedek parça satışından kaçınamazlar” hükmü
bulunduğu, bu açıdan, dava konusu aracın onarımı yapılan yer yetkisiz servis olduğundan onarım açısından herhangi bir azami süre değerlendirmesi yapılmasının mümkün olmadığı değerlendirildiği, diğer yandan ilgili yönetmelikte yedek parça tedariki bakımından üretici açısından tedarikten kaçınamama belirtilse de, talep üzerine tedarik
zamanına dair bir belirleme yapılmadığı, bu doğrultuda dosya içerisinde taraflar arasında satın alma esnasında akdedilmiş olan ve yedek parça temin süresini belirten bir sözleşmenin veya garanti belgesi eki vb.
belgenin dava konusu dosya içerisinde bulunmadığı dikkate alındığında, davalı yanın ——– kendisinden talep edilen parçayı temini için
belirlenmiş net bir yasal süre tespit edilemediği, özetle yönetmelikte otobüsler için bir süre öngörülmediği, davalının parça tedarik etmekle yükümlü olduğu, ancak süresine ilişkin bir kısıtlamanın bulunmadığı, yetkili serviste onarım yapılmış olması durumunda 30 günlük kısıtlamadan bahsedilebileceği, dava konusu aracın özel serviste tamir edildiği görülmüştür. Bir an için parça tedariğine ilişkin 30 günlük sürenin makul olduğu değerlendirecek olsa bile, davalı kendisine —- parça talebinde bulunulduğunu, mahal iş süresinde hazır edildiğini, parçanın—— tarihine kadar teslim alınmadığını belirttiği, dosyada davalının 30 gün içerisinde parçayı tedarik etmediğine ilişkin kesin ve inandırıcı bilgi ve belge bulunmamaktadır. Taraflar dışındaki özel serviste düzenlenen tutanak, parçanın o tarihte hazır edildiğine dair net kanaat oluşturmamaktadır. Açıklanan gerekçelerle ispatlanamayan davanın reddine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı tarafından yapılan 26,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davalı vekille temsil olunmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.000,00 TL vekâlet ücretinin davacılardan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca yatıran tarafa iadesine,
6-Karar tarihinde alınması gerekli 80,70 TL harçtan, davacı tarafça peşin olarak yatırılan 44,40 TL harcın mahsubu ile 36,30-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——— bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde —– Adliye Mahkemesi’ne İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usûlen anlatıldı.28/10/2022