Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/610 E. 2022/646 K. 25.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/610 Esas
KARAR NO: 2022/646
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan), İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 06/11/2019
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 15/11/2019
KARAR TARİHİ: 25/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan), İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili olan davacı —– sayılı araçlar ile davalı adına —–işi yaptığını, İlgili —- lehine taşımacılık işi yapılan firmanın —— Yevmiye sayılı ihtarnamesi ile davalı ile olan sözleşmesini sonlandırdığını, bu ihtarnameden davacının sonradan haberdar olduğunu, davalı tarafın ilgili okul ile olan sorununu davacıya bildirmediğini, davacının — yılı sonuna kadar —— devam ettiğini, davalı tarafın davacıya —–Yevmiye numaralı ihtarnamesini gönderdiğini, bu ihtarnamenin davacıya —- Tarihinde tebliğ edildiğini, —-Tarihinde —— dönemi bittiğinden ve taşıma işlemi sonlandığından davacının alacağını alamadığından mağdur olduğunu, davalı tarafın eğitim öğretim sezonunun bitmesi, yasal olarak taşıma —–eksiklikleri ve —— şirketi ile sözleşmesinin sonlanması sebebi ile davacıya belirtilen bakiye ücreti ödemek istemediğini, davalı tarafa —– Yevmiye sayılı ihtarname ve fatura tebliğine dair ihtarının gönderildiğini, davalının temerrüde düştüğünü, bu nedenle davalı aleyhine —–dosyasında icra takibine başlandığını, itiraz edilmesi nedeni ile takibin durduğunu, arabuluculuk yoluna gidildiğini ancak anlaşma sağlanamadığını ileri sürerek yapılan haksız ve hukuka aykırı itirazın iptal edilmesine ve takibin devamına ,haksız ve hukuka aykırı olarak yaptığı itiraz sebebi ile davalının asıl alacağın %40’dan az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili olan davalı şirketin —— yaptığını, davalı ile dava dışı —— arasında öğrenci — yapıldığını, bu kapsamda davacının ——davalı şirketin taşeronu olarak hizmet verdiğini ve halen devam ettiğini, davalı ile davacı — arasında davacı adına kayıtlı—— araca ait taşıma sözleşmesi imzalandığını, davalı şirketin davacıyla ve dava dışı —– olan —- yıllık hizmet sözleşmesi devam ederken — ve davacının iş bu sözleşmeyi ihlal ederek davalıyı devre dışı bırakarak ticari ahlaka aykırı şekilde başka bir şirket üzerinden birlikte çalışmaya devam ettiklerini, —– yaşanan ihtilaftan dolayı —- —–savcılığa şikayet edildiğini, ayrıca ticari alacağa ilişkin ——–dosyada devam eden dava bulunduğunu, davalı şirketin servis araçlarının —- alınmadığını, bunun üzerine servis araçlarının —–için davacı —— arandığını, davacının başka bir firma ile anlaşma yaptığını ve bu şirket üzerinden —- çalışacağını davalı şirkete bildirildiğini, bunun üzerine konu ile ilgili olarak tutanak tutulduğunu, Davacı tarafın olan bitenlerden haberi olmadığı iddiasının tamamen gerçek dışı olduğunu, Davacının çalışmaya halen devam etmekte olup, bu durumu inkar etmediğini, Ayrıca davacı—- davalı şirket —– —- olan telefon görüşmesi söz konusu olduğunu, davacının bu görüşmede — yaşanan sorundan haberdar olduğunu, Davacı ile müvekkili olan davalı şirket arasında — araç için imzalanan sözleşmenin — Maddesi uyarınca; imzalanan — ayrı taşıma sözleşmesinin ihlalinden kaynaklı toplam —– tazminat bedelinin —iş günü içerisinde müvekkili olan davalı şirkete ödenmesi için davacıya —– tarihinde —– yevmiye no ile ihtarname gönderildiğini ancak davacı tarafından ödeme yapılmadığını,davacının sözleşmeyi ihlal ettiği bu kadar açıkken iş bu davayı açmasının haksız ve yersiz olduğunu, sözleşme maddesindeki cezai şarta ilişkin davalının davacı olduğu, davacı — ise davalı olduğu ——- yargılamanın devam ettiğini beyan ederek haksız ve dayanaksız olan davanın reddine, icra takibinin iptali ve davacının kötü niyetle takip başlatılması sebebiyle %20’den az olmamak üzere tazminatına mahkum edilmesine yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA :
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin—- işi yaptığını, dava dışı—- imzaladıklarını, müvekkilİ şirketin bu sözleşme kapsamında taşeron olarak hizmet vermesi için davalı —-imzaladıklarını, müvekkilİ şirketin davalıyla ve—- yıllık hizmet sözleşmesi devam ederken davalının müvekkili ile sözleşmeye aykırı olarak müvekkilini devreden çıkartıp direk olarak —-çalışmaya başladığını, müvekkilİ şirketin bu durumu fark ettiği anda —–önünde tutanak tuttuğunu, davalıya — ayrı taşıma sözleşmesinin ihlalinden kaynaklı toplam —- tazminat bedelinin— iş günün içerisinde ödenmesi için —tarihinde —– no ile ihtarname gönderildiğini, geri dönüş olmayınca icra takibi başlatıldığını, arabulucuğa başvurduklarını ancak anlaşamadıklarını ileri sürerek tüm bu nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak kaydıyla davalı aleyline icra inkar tazminatına hükmedilmesi, yargılama giderleri ile vekalet ücretini karşı tarafa yükletilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP :
Müvekkili tarafından aynı konu ve sebeplere dayalı olarak servis taşımacılığından kanaklı alacağını alamadığından bahisle —– sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, borçlunun bu takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, bunun üzerine müvekkili tarafından —– itirazın iptali davası açıldığını, davanın halen derdest olduğunu, müvekkilinin—- yapılan takip dosyası üzerinden —-alacağının olduğunu, müvekkilinin iş bu alacağına istinaden arabuluculuğa başvurduğunu ancak anlaşamadıklarını, müvekkilinin araçları ile davacı adına —– işi yaptığını, ilgili firmanın——–sayılı ihtarname ile davalı ile olan sözleşmesini sonlandırdığını, bu ihtarnameden müvekkilinin sonradan haberder olduğunu, davacı tarafın ilgili—– sorununu müvekkiline bildirmediğini, müvekkilinin —– kadar taşımacılık işine devam ettiğini, tüm bu nedenlerle davanın redddine, mahkememiz dosyası ile fiili ve hukuki bağlantı bulunması nedeniyle ——dosyasının birleştirilmesine, davacının asıl alacağın %40’dan az olmamak kaydı ile İcra İnkar Tazminatına mahkum edilmesine yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını beyan ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asıl Dava, taşıma sözleşmesinden doğan alacağın tahsili istemine dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali istemi, birleşen dava ise sözleşmenin ihlali iddiasına dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Arabuluculuk son tutanak aslı dosya içerisinde mübrezdir.
—- sayılı ve —- sayılı dosyası —– sisteminden celp edilmiştir.
—– yevmiye sayılı ihtarnamesi ile—–yevmiye numaralı ihtarnamesinin onaylı suretleri celp edilmiştir.
— tarihli cevap yazında; Davacı ——- tarihinde dairelrine nakil geldiği,———– dönemlerinde işletme esasına göre defter tuttuğu ve —— itibariyle bilanço esasına göre defter tuttuğu görüldüğü bildirilmiştir.
—– tarihli cevap yazısnda;Davacı —- kayıt olduğu ve bu kaydını — tarihinde kapattığı görülmüştür. —– tarihinde aynı sicil numarası ile aynı odaya tekrar kayıt olduğu ve bu kaydının halen devam ettiği tespit edildiği bildirilmiştir.
Asıl ve birleşen davalarda uyuşmazlığın, taraflar arasındaki taşıma sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmakla taşıma sözleşmesinin 6102 sayılı TTK kapsamında düzenlendiği dikkate alındığında ihtilafta mahkememiz görevlidir.
Ticari defterler ve sahibi lehine delil olabilme koşulları, 6100 sayılı HMK madde 222 ve devamı ile 6102 sayılı TTK madde 64 ve devamında açıkça düzenlenmiştir. Tacirler, Türk Ticaret Kanunu’nun amir hükmü uyarınca ticari defter tutmak zorundadır.
6100 sayılı HMK. 222/1. Maddesi ve 6102 sayılı TTK 64 ve 83/1. Madde uyarıca ticari uyuşmazlıklarda Mahkeme re’sen ya da taraflardan birinin istemi üzerine ticari defterlerin ibrazına karar verilebileceği hüküm altına alınmıştır. Anılan hükümler çerçevesinde değerlendirme yapıldığında; Tarafların tacir sıfatını taşıdıkları, uyuşmazlığın iki tarafın ticari işletmesinden kaynaklandığı, her iki tarafın da ticari defter tutmak zorunda olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizin —- tarihli celse ara kararı ile 6100 sayılı HMK 222. Madde kapsamında taraflara —— yıllarına ait ticari defterlerini sunmaları için iki haftalık süre verilmiş, ticari defterler sunulduğunda ticari defterler üzerinde HMK 278/3 maddesi dikkate alınarak yerinde inceleme yetkisi —-bilirkişiye verilmiş,—–bilirkişinin tarafların iddia ve savunmaları kapsamında varsa alacak ve borç kalemlerinin tespiti ve hesaplanması hususlarında rapor tanzim etmesine dair karar verilmiştir.
—— sayılı dosyası Mahkemesinin——- tarihli kararı ile birleştirilmesine karar verilerek Mahkememiz dosyasına gönderilmiştir.
—– bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle; —–Esas dosya davacısı ——,—— uyarınca ikinci sınıf gerçek kişi tacir olup, Davacının —– kadar işletme usulü defter tuttuğu, —– de birinci sınıf tacir statüsüne geçerek bilanço usulüne göre defter tuttuğu, davacı ticari delterinde —- tarih itibariyle tahsil edemediği ——Şüpheli Alacaklılar hesabına aklararak, karşılık ayırmak karşılık giderlerine işlediği, Davalı şirket ticari defter kayıtlarından —- sonu itibariyle davacı tarafa —– borçlu olduğunun görüldüğü, Davalı tarafın ticari defter kayıtlarında, davacı tarafı düzenlemiş olduğu —— nolu faturalarının olmadığının tespit edildiği, İnceleme sırasında davalıya bu faturaların neden işlenmediği sorulduğunda faturaları kabul etmediğinin ve geri çevirdiğinin söylendiğini,——Asıl Dava yönünden; Taraflar arasında akdi ilişkinin bulunduğu, Davacı tarafın takip tarihi itibariyle raporun önceki bölümünde tabloda gösterilen fatura bakiyelerinden cari hesap bakiye alacağının —- olduğu, Davalı tarafın ticari defter cari hesap bakiye borcunun —– olduğu, Taraflar arasında söz konusu ticari ilişkisi olduğu ancak, dava konusu faturalar davacı tarafından davalıya teslim edildiğine dair yazılı bir belge veya delil niteliğinde bir teslim şerhi olmadığından taraflar arasındaki ticari ilişkinin miktarının tespiti mümkün olmadığı, davacının davalıdan ne miktar alacağının olduğunun tespit edilemediği, Birleşen Dava yönünden; davalı ile davacı şirket arasında imzalanan —–koşullarının ve cezai şartlarının oluşup oluşmadığının sayın mahkemenin takdirinde olduğu…” belirtilmiştir.
Tanzim edilen bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiştir. Davalı-birleşen dosya davacısı tarafından rapora karşı itiraz dilekçesi sunulmuştur.
Mahkememizin —- tarihli celsesinde taraf tanıklarının dinlenmesine karar verilmiştir.
Davacı-birleşen dosya davalısı tanığı —– tarihli celsesinde alınan beyanında; ”Ben servis şöförü olarak davacının yanında çalışmaktayım. — ile uzun yıllardan beri çalışırız. —- yılında servis işi yaptık. İş —-gibi sona erdi. —- ayında ——- bittikten sonra iş sona erdi. —–ayında yanılmıyorsam—— servis taşımaya başlamıştık diye hatırlıyorum. ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı-birleşen dosya davalısı tanığı —- tarihli celsesinde alınan beyanında; ”Ben —– emekliyim. Ancak şu anda şöför olarak çalışıyorum. — yanında —- olarak —– yılından beri çalışıyorum. Halen de çalışmaktayım. Ben ——— önce —- götürdüm. —- ayında başladık. —– kadar devam ettik. Daha sonra devam eden —— —– taşıma işi yaptık.—– taşıma işi yaparken okulun orda bir kere gördüğümü hatırlıyorum. Bildiğim kadarı ile—– bizim taşıma yaptığımız şirketin sahibi idi. Benim başkaca bir bilgim yoktur. Davalı vekilinin —– tarihinde bana sorduğunuz olayı ben görmedim bilmiyorum.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı- birleşen dosya davalısı tanığı ——tarihli celsesinde alınan beyanında;”Ben servis şöförü olarak çalışmaktayım. —- oğlunun yanında çalışıyorum,—- beri çalışmaktayım. Halen de çalışıyorum. Ben ———–taşıma yaptım.—- yılında —– taşıma yaptık. —–firmasının sahibi olarak tanımaktayım. Onlar da taşıma işi yapmaktadır. —— almış biz de buna istinaden taşıma işini yaptık. —- kapanmasına birkaç gün kala okula—– cep telefonumdan arayarak öğrencileri almaya gitmemem gerektiğini söyledi. Ben de —- arayarak durumu ilettim. —- bana sabah getirdiğimiz öğrencileri akşam evine bırakacağız git al dedi. —–firmasına ait araçlar okulun önünde idi. Ben aracım ile okulun içine girdim. Bahçesine girdim. —– alıp evlerine bıraktım. Bu şekilde sorunlu olarak bir iki gün taşıma yaptık zaten ondan sonra da okullar kapanmıştı.—— polis tarafından engellenmesi hususunda bir bilgim yoktur. Bu sorunlar çıktığında okul kapanma tarihine bir iki gün vardı. Bir iki gün taşıma yaptık ve bitti. ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı-birleşen dosya davacısı tanığı —- Mahkememizin —- tarihli celsesinde alınan beyanında:” Ben———firmasında çalışmakta idim. Ancak pandemiden sonra bir yıldır emekliyim evde oturuyorum.—— taşıma işi yaptık. Ben o dönem —– yanında çalıştığımdan —— olarak hizmet verdim. Aynı dönemde—– yaptığından servis hizmeti veriyordu. —– —- kadar kala bizim araçlarımızı okul içine almadılar. İçeride başka bir firmanın araçları —- ait olan —- vardı. — girmemize polis izin vermedi. Ben de durumu —– sorumlusu—-aktardım. O da bana —— başka firma ile anlaşma yaptığını söyledi. —– başka bir firma ile anlaşma yaptığını bana söyledi. Ben——bana söylediklerinden dolayı biliyorum.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı- birleşen dosya davacısı tanığı —– tarihli celsesinde alınan beyanında;” Ben —– olarak görev yapmakta idim. —- aracı bizim firmamızda bağlı olarak çalışıyordu. —- son zamanları diye hatırlıyorum. Beni telefon ile aradılar. ——— giremediğini söylediler. — oraya gittiğimde polisler vardı. —- bizim araçlarımızın içeri alınmak istenmediği polise bildirilmiş, bu sebeple biz giremedik. Ancak ben —-araçlarının içeriye girdiğini gördüm. Polislere —– zaten bizim ile çalışıyor. Araçları içeriye girmiş diye söylediğimde polisler bana ——-bu şekilde talep olduğunu söylediler. Telefon ile——–aradım. Yapacak birşey yok böyle dedi. Biz de kendi aramızda firma araçlarının içeri alınmadığına dair tutanak tuttuk. Bilgim görgüm bundan ibarettir. ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Taraf vekillerince tanık beyanlarına karşı beyan dilekçeleri sunulmuştur.
Davacı vekili Mahkememizin —–tarihli celsesinde önceki beyanlarını tekrarla asıl davanın kabulü ile birleşen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili Mahkememizin —- tarihli celsesinde davacının müvekkili olan davalı ile sözleşmesin ihlal ettiğini ve fatura kesmeye devam ettiğini,—-dava konusunun o dosya davalısı —–sözleşmenin erken feshinden dolayı başta ödenen —– bedelinin iadesi istemine ilişkin olduğunu beyan etmiştir.
İddia, savunma, kurumlardan celp edilen bilgi ve belgeler, Mahkememizce alınan bilirkişi raporu, tanık beyanları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Dosyaya sunulu —— arasında imzalandığı, davalı —–taşıma işini üstelendiği, yine dosyada mübrez ——ayrı ayrı düzenlendiği anlaşılan ————- huzurdaki davanın tarafları arasında taşımadan doğan ——- kurulduğu, işbu sözleşme ile davacının alt taşımacı olarak taşıma işini üstlendiği anlaşılmıştır.
Sunulu —– tarihli tutanak başlıklı belgede özetle;—- tarihinde servis taşımacılığı yapılan —– çalışan firmanın sürücülerinden—– aramak suretiyle —— tarafından araçlarının bahçeye alınmadığının beyan edilmesi üzerine okula gelindiğinde aynı olayın beyan edildiği, okulun sözleşmeli taşıma firması olması söylenmesine rağmen polisler tarafından okulun başka firma ile anlaştığının ve kendilerini —– çağırdığını beyan ettikleri, akabinde firmaları ile çalışan —— aracın içeri girdiğinin görülmesi üzerine polise durumun iletildiği , okul tarafından yeni firmanın bu araçlarla anlaştığının iletildiği, sözleşmeli taşınan hiçbir öğrencinin araçlarına bildirilmediği, tanımadıkları belgesiz korsan araçlarla okul öğrencilerinin taşındığı, polislerden zabıt tutulmasının istenildiği ancak tutulmadığı, firma personeli ile bu durumun imza altına alındığının yazılı olduğu, tutanağın——isimleri tarafından imzalandığı görülmüştür.
Dava dışı —- tarafından davalı ——– yevmiye sayılı ihtarnamesi ile sözleşmenin dava dışı şirket tarafından tek taraflı olarak fesih dildiği,
—–yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalı —- davacı taraftan sözleşmeyi ihlal nedeni ile —- tazminatın – işgünü içerisinde ödenmesinin talep edildiği, ihtarnamenin davacı tarafa —– tarihinde tebliğ edildiği,
Davacı — tarafından davalı—–yevmiye numaralı ihtarnamesi ile —-faturalara dayalı olarak toplam——işgünü içinde ödenmesinin talep edildiği,
Mahkememizce re’sen alınan bilirkişi raporu ile davacının —- başından itibaren birinci ——– göre defter tuttuğu ve —– ilişkin ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yapıldığı ve davaya konu ticari defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, davacı — ait ticari defterlerde davacının —- alacaklı olduğu, davalı tarafından ibraz edilen —- yıllarına ilişkin ticari defterlerinin noter açılış ve kapanış onamalarının sürelerinde yaptırılmış olduğu ve defterlerin usulüne uygun tutulduğu ve birbirini teyit ettiği, davalı ticari defterlerine göre ise —–bakiye borç bulunduğu, —— ilişkin faturaların defterlerde kayıtlı olmadığının tespit edildiği,
—— incelenmesinden; Davacının —-davalının —-olduğu, dava dilekçesinde araç kiralama için toplam bedeli olarak — davalı taraf sözleşmeyi haksız şekilde feshetmesine rağmen—- bedeli olarak aldığı —- iade edilmediği, alacaklara istinaden kısmi ödemeler yapıldığını ve ödemeler mahsup edildikten sonra ortaya çıkan güncel bakiyenin —- olduğu iddiası ile alacağın konu edildiği takibe yapılan itirazın iptali davası olduğu anlaşılmıştır.
ASIL DAVADA; Taşımadan kaynaklı ücret alacağının ödenmediğini ileri sürülerek takibe yapılan davalı itirazının iptali talep edilmiş olup, asıl davaya konu —- sayılı dosyası incelendiğinde; —- asıl alacak üzerinden icra takibi başlattığı, davalı tarafından borca ve fer’ilerine itiraz edilerek takibin durduğu, davacı tarafından yasal süre içerisinde —-harca esas değer üzerinden davanın açıldığı anlaşılmıştır.
İddia kapsamından talebe konu alacağın —– faturalara dayandığı, yapılan bilirkişi incelemesi ile davalı ticari defter kayıtlarında davalının —borçlu olarak görüldüğü ve—- aylarına ait faturaların davalı defterlerinde kayıtlı olmadığının tespit edildiği, ancak dosyada mübrez —tarihli tutanak başlıklı belge ve dinlenilen tanık beyanlarından, davacının —- sonuna kadar taşıma hizmeti vermiş olduğunun anlaşıldığı, bu kapsamda davacı tarafından davaya konu ——- aylarına ilişkin hizmet verildiği ve takibe konu hizmet bedelini talep hakkı bulunduğu anlaşılmakla asıl dava yönünden alacak talebinin kabul edilmesi gerekmiş ve faturaya dayalı alacak likid olmakla davalı aleyhinde icra inkar tazminata hükmedilmesi gerekmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA; Birleşen davada ise sözleşmenin ihlali iddiasına dayalı olarak maddi tazminat isteminin konu edildiği takibe yapılan tirazın iptali talep edilmiştir.
Birleşen davaya dayanak—- icra takibinde;—– cezai şart bedeli üzerinden icra takibi başlatıldığı, —- takibe, borca, faize ve ferilerine itiraz edilerek takibin durduğu, davacı tarafından yasal süre içerisinde —– harca esas değer üzerinden davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki sözleşmenin —–; Taşıyıcı çalıştığı yada çalışacağı —– işten ayrılsa dahi velilerle yada taşınan işletme ile irtibata geçip anlaşarak ,kendisinin yada şoförünün çalışacağı herhangi bir araç yada araçlarla sözleşme bitiş tarihinden itibaren —– boyunca taşımacılık hizmeti veremez, aksi takdirde kayıtsız şartsız firmaya —– tazminat ödemeyi ve içerideki o anki alacağından vazgeçmeyi kabul eder. Firmanın sözleşme bitiş tarihinden —– yıl sonra bu maddeye istinaden sözleşme tazminat hakkı ve içerideki alacağın ödenmemesi ile ilgili bir hakkı kalmaz.” şeklinde düzenleme bulunduğu görülmüştür.
Cezai şart yönünden ———- kararlarında; —— devamı maddelerinde düzenlenen şart, sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi halinde borçlunun belirli bir miktar para ödeme taahhüdüdür. Anılan maddenin —— fıkrasında ise ifaya eklenen şart düzenlenmiştir. Seçimlik şartın düzenlendiği Borçlar Kanunu’nun 179. maddesinin 1. fıkrasında, “Bir sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi durumu için bir cezai şart kararlaştırılmışsa, aksi sözleşmeden anlaşılmadıkça alacaklı, ya borcun ya da cezanın ifasını isteyebilir.” hükmü mevcut olup, madde metninden de açıkça anlaşıldığı üzere sözleşme gereği hiç ya da gereği gibi yerine getirilmediği takdirde aksine kararlaştırma yoksa alacaklı ya edimin ifasını ya da cezai şartın ödenmesini isteyebilir. İkisini birarada talep etmesi mümkün değildir. İfaya eklenen ceza koşulu maktuen belirlenir….” belirtilmiştir.
Bu kapsamda, birleşen davada sözleşmenin ihlaline dayalı cezai şart isteminin konu edildiği, ihlale konu tutanak tarihinin — olup, birleşen dosya davacısı tarafından —-tarihli ihtarname ile taraflar arasındaki sözleşme fesih edilmeksizin cezai şart talep edildiği, ihtarnamenin —- tarihinde davalıya tebliğ edildiği, davalının —– kadar alt taşıyıcı olarak hizmeti ifa ettiği anlaşılmıştır.
TBK 179. Madde hükmü ve taraflar arasındaki sözleşmede aksi bir düzenleme bulunmadığından davacının ya edimin ifasını ya da cezai şartın ödenmesini isteyebileceği, birleşen dosya davacısının taraflar arasındaki sözleşmenin feshine yönelik beyan ve iradesi dosya kapsamında bulunmadığı, davacının eğitim ve öğretim yılı sonuna kadar alt taşıma hizmeti verdiği dikkate alındığında ifayı talep eden birleşen dosya davacısının aynı zamanda cezai şartı talep hakkı bulunmadığı, bu kapsamda değerlendirme yapılmakla——- devam eden davanın konusu ve tarafları yönünden huzurdaki davaya olumlu/olumsuz etkisi bulunmadığından neticesinin beklenilmesinin dosyaya katkı sağlamayacağı anlaşılmakla birleşen davanın reddine karar verilmesi gerekmiş, davaya konu alacağın yargılamayı gerektirdiği ve takibin kötü niyetle yapıldığına ilişkin dosya kapsamında delil bulunmadığı anlaşılmakla kötü niyet tazminatı talebin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm krulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-)Asıl Dava yönünden;
1.A)Asıl Davanın KABULÜ ile davalının —— takibe yaptığı itirazın İPTALİ ile takibin takip talebindeki koşullar ile DEVAMINA,
1.B)Alacak likit ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen alacağın %20’si tutarında olan — icra inkâr tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2)Birleşen Dava (——–) yönünden;
2.A)-Birleşen Davanın REDDİNE,
2.B)-Şartları oluşmadığından kötü niyet tazminatı isteminin reddine,
Asıl Dava Yönünden;
3-)Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——-bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin asıl dosya davalısından tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
4-)Karar ve ilâm harcı olan 1.808,94-TL harçtan peşin alınan 319,83-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.489,11-TL harcın asıl dosya davalısından tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
5-)Davacı vekille temsil olunmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Genel Hükümler madde 13/1-2 ve A.A.Ü.T. uyarınca hesaplanan 9.200,00-TL vekâlet ücretinin asıl dosya davalısından tahsili ile asıl dosya davacısına ödenmesine,
6-)Davacı tarafça yatırılan 377,03-TL harç ve 1.263,10-TL bilirkişi ücreti posta, tebligat gideri olmak üzere, toplam 1.640,13‬-TL yargılama giderinin asıl dosya davalısından tahsili ile asıl dosya davacısına ödenmesine,
Birleşen Dava Yönünden;
7-)Karar ve ilâm harcı olan 80,70-TL harçtan peşin alınan 362,33-TL harcın mahsubu ile bakiye 281,63-TL harcın kararın kesinleşmesini müteakip talep halinde birleşen dosya davacısına iadesine,
8-)Birleşen dosya davacısı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
9-)Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —– ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin birleşen dosya davacısından tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
10-)Kullanılmayan gider avansının HMK. madde 333/1 uyarınca yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde asıl ve birleşen dava yönünden———- Adliye Mahkemesi’ne İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 25/10/2022