Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/600 E. 2021/757 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/600 Esas
KARAR NO : 2021/757
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 06/11/2019
KARAR TARİHİ : 02/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili olan davacının, davalıdan alacağının tahsili için—-dosyasından icra takibine başlandığını, icra takip dosyasında düzenlenen ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini ve davalının icra dosyasında süresi içerisinde yetki itirazında bulunduğunu ayrıca davalının icra takibine haksız ve yersiz olarak itiraz ettiğini, takibin durduğunu, daha sonra başlatılan icra takibi dosyasının yetkili —– kaydedildiğini, uyuşmazlığın çözümü için arabuluculuk yoluna başvurduklarını ancak arabuluculuk görüşmesinden sonuç alınamadığını, takibe ve davaya konu faturanın da mevcut olduğunu, davalı tarafından yapılan itirazın haksız olduğunu dermeyan etmiş, itirazın iptaline, takibin devamına, davalının %20 den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; alacaklı olduğunu iddia eden davacının ilk olara—- müvekkili olan davalı aleyhine ilamsız icra takibi başlattığını, ancak müvekkili olan davalının davacı ile hiçbir hukuki ilişkiye girmediğinden, hiçbir mal veya hizmet temin etmediğinden, müvekkil tarafından borca ve —– yetkisine itiraz edildiğini, icra dosyasının yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesi talep edilmiş ve dosya—- dosyasına kaydolduğunu, yetkisiz icra dairesindeki hiçbir takip işleminin yetkili icra dairesince geçerli sayılamayacağından —- müvekkile yeni bir ödeme emri tebliğinin zorunlu olduğunu, ancak müvekkili olan davalıya yeni bir ödeme emri gönderilmediğini, müvekkili olan davalının davacıyı tanımadığını, aralarında hiçbir hukuki iş ve işlem gerçekleşmediğini, müvekkili olan davalının davacıya bir borcu bulunmadığını beyan etmiş, öncelikle davanın usulden reddine, aksi takdirde davanın esastan reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Arabuluculuk son tutanak aslı dosya içerisinde mübrezdir.
Davaya konu edilen— dosyası celp edilerek dosya arasına alınmıştır.
Taraflar arasındaki ticari ilişkiyi gösterir —– formları celp edilerek dosya arasına alınmıştır.
Mahkememizin —-tarihli ön inceleme duruşması — nolu arar kararı gereğince HMK md. 222 kapsamında davalıya — yılına ait ticari defterlerini sunmaları için iki haftalık süre verilmiş, ticari defterler sunulduğunda ticari defterler üzerinde HMK. m. — uyarınca yerinde inceleme—-, tarafların iddia ve savunmaları kapsamında varsa alacak ve borç kalemlerinin tespiti ve hesaplanması hususlarında rapor tanzim etmesine dair ara karar tesis edilmiştir.
Taraflar tacir olup, uyuşmazlık tarafların ticari işletmesinden ve ticari bir işten kaynaklanmakta olduğundan davaya bakmaya Mahkememiz görevlidir.
Mahkememizce, davalının— yılına ait ticari defterleri üzerinde inceleme yaptırılmasına karar verilmiş, —– tarafından düzenlenen bilirkişi raporu Mahkememize ibraz edilmiştir. Mahkememize sunulan bilirkişi kök raporunda özetle; “… davacı yan defterlerinin —- ilinde olması nedeni ile incelenemediği, davalı yasal defterlerinde davacı—, takip tarihinde borçlu ya da alacaklı olmadığı, davacı yanca keşide edilerek davaya konu edilen alacak bakiyesini oluşturan —-numaralı satış faturasını yasal defterlerine işlemediği …” belirtilmiştir.
Mahkememizin —– nolu ara kararı ile davacının defterlerinin incelenmesi yönünden—davacının takip tarihi itibariyle—– alacağının tespiti yapılamadığı, dava dosyasında tahsilat ile ilgili herhangi bir kayıt ve belge görülmediği…” belirtilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; davaya dayanak icra dosyasının —- açılıp, borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine ve borca itirazı üzerine alacaklı vekilinin dosyanın — — edilerek gelen dosya içerisinde borçlu/davalı adına düzenlenen bir ödeme emrine, bunun tebliğine ve borçlunun buna itirazına dair evrak bulunmadığı görülmüştür. Mahkememizin — tarihli celsesinde —- ödeme emrinin düzenlendiği, ancak yine bunun tebliğine ya da borçlu/ davalı tarafından yapılmış itirazına dair taranmış bir evrak bulunmadığı anlaşıldığından bu hususta anılan icra dairesine borçlu adına ödeme emri düzenlenip düzenlenmediği, düzenlenmiş ise borçluya tebliğ edilip edilmediği, ödeme emri borçluya gönderilmiş ise bir itiraz beyanının ve devamında icra müdürlüğünün takibin durdurulmasına ilişkin bir karar verilip verilmediği sorulmuş, İcra Müdürlüğünce Mahkememize gönderilen cevabi yazıda hazırlanan herhangi bir tebligat bulunmadığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Duruşma gün ve saati usulüne uygun olarak davacı vekiline tebliğ edilmesine karşın, Mahkememizin —- tarihli celsesine davacı vekili katılmamış, ancak huzurda bulunan davalı vekili tarafından davayı takip ettikleri beyan edildiğinden açık yargılamaya devam edilmiştir.
6100 sayılı HMK 114/1. maddesinde dava şartları tek tek düzenlenmiş olup, 114/2. Maddesinde “Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır.” denilmiştir.
İtirazın iptali davaları HMK 114/1 maddesinde belirtilen genel dava şartları yanında; Geçerli bir ilamsız icra takibinin bulunması, Borçlunun geçerli bir itirazının bulunması, Davanın süresinde açılmış olması, Hukuki yarar bulunması, Takibi geçersiz kılacak diğer sebeplerin bulunmaması şeklinde özel dava şartlarına tabidir.
Davaya dayanak icra dosyasının ——- açıldığı, borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine ve borca itirazı üzerine alacaklı vekilinin dosyanın —– gönderilmesini talep ettiği ve dosyanın tevzi edildiği, ancak yetkili olarak gönderilen—- borçluya ödeme emri gönderilmeden huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı, dolayısıyla geçerli bir ilamsız icra takibi ve borçlunun geçerli bir itirazının bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmış olup, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-)Davanın, dava şartı yokluğu nedeniyle USÛLDEN REDDİNE,
2-)Karar ve ilâm harcı olan 59,30-TL harcın peşin alınan 141,07-TL harçtan mahsubu ile bakiye 81,77‬-TL harcın kararın kesinleşmesini müteakip ve talep halinde davacıya iadesine,
3-)—– bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
4-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-)Davalı vekille temsil olunmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Genel Hükümler madde 13/1-2 ve A.A.Ü.T. uyarınca 4.080-TL vekâlet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6-)Davalı tarafından yatırılan 6,40-TL vekâlet harcının davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7-)Kullanılmayan gider avansının HMK. madde 333/1 uyarınca yatıran tarafa iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde —— Adliye Mahkemesi’ne İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 02/11/2021