Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/550 E. 2021/357 K. 20.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/550 Esas
KARAR NO: 2021/357
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 31/10/2019
KARAR TARİHİ: 20/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA /TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı tarafın cinsi, adedi, ağırlığı belirli olan malların gönderici davalı adına dava dışı —— adresine teslim edilmesine dair taşıma hizmeti hususunda anlaşmaya vardıklarını, sunulu fatura, CMR belgeleri, gümrük giriş çıkış belgeleri, taşımacılık belgeleri ile görüleceği üzere taşımacılık hizmetinin müvekkili şirket tarafından eksiksiz gerçekleştirildiğini, ancak davalı tarafa karayolu navlun bedeli ve gümrükleme bedeline konu fatura alacağının toplamı olan —– kabul edilmesine rağmen davalının bu bedeli ödemediğini, bu nedenle davalı hakkında —— Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, ancak davalının kötü niyetli itirazı ile takibin durduğunu dermeyan ederek fazlaya ilişkin hak ile alacakları saklı kalmak kaydıyla borçlu davalı tarafın ——— Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptalini, takibin devamını, kötü niyetli itirazı ile takibi durduran davalı tarafın itiraz tarihinde geçerli olan mevzuat gereği alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra-inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı taraftan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı tarafından verilmiş cevap dilekçesi bulunmamaktadır. HMK. m. 128/1 uyarınca, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamının davalı tarafından inkâr edildiği varsayılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacı tarafından başlatılan icra takibine davalının yaptığı itirazın iptaline ilişkindir.
—— sayılı icra takip dosyası celp edilmiştir.
Taraflar arasındaki ticari ilişkiyi gösterir ———- celp edilmiştir.
— tarihli celsenin —— ait ticari defter ve kayıtlarını Mahkememize sunmaları için iki haftalık süre verilmiş, verilen ara karar gereğince davacı şirketçe ticari defterin sunulduğu, ara kararın davalı şirkete tebliğ edildiği ancak davalı tarafça ticari defterlerin Mahkememize sunulmadığı görülmüştür.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu/ Ticari Defterlerin İbrazı ve Delil Olması – Madde 222 – (1): “Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.”
(2): “Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.”
(3): “İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. ——-Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
(4): “Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.”
(5): “Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.”
Türk Ticaret Kanunu madde 64- (1):———-Her tacir, ticari defterleri tutmak ve defterlerinde, ticari işlemleriyle ticari işletmesinin iktisadi ve mali durumunu, borç ve alacak ilişkilerini ve her hesap dönemi içinde elde edilen neticeleri, bu Kanuna göre açıkça görülebilir bir şekilde ortaya koymak zorundadır. Defterler, üçüncü kişi uzmanlara, makul bir süre içinde yapacakları incelemede işletmenin faaliyetleri ve finansal durumu hakkında fikir verebilecek şekilde tutulur. İşletme faaliyetlerinin oluşumu ve gelişmesi defterlerden izlenebilmelidir.”
(2): “Tacir, işletmesiyle ilgili olarak gönderilmiş bulunan her türlü belgenin, fotokopi, karbonlu kopya, mikrofiş, bilgisayar kaydı veya benzer şekildeki bir kopyasını, yazılı, görsel veya elektronik ortamda saklamakla yükümlüdür.”
Madde 83- (1): “Ticari uyuşmazlıklarda mahkeme, yabancı gerçek veya tüzel kişi bile olsalar, tarafların ticari defterlerinin ibrazına, resen veya taraflardan birinin istemi üzerine karar verebilir.”
Ticari defterler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 222 ve devamı ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu madde 64 ve devamında açıkça düzenlenmiştir.
Ticari defterlere anılan Kanun’larda delil olarak hüküm ve sonuç bağlanmıştır.
Tacirler, Türk Ticaret Kanunu’nun amir hükmü uyarınca ticari defter tutmak zorundadır.
Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK. m. 222/1).
Yine Türk Ticaret Kanunu madde 83/1’de ticari uyuşmazlıklarda Mahkemenin ticari defterlerin re’sen ibrazına karar verebileceği, Mahkeme re’sen ticari defterlerin ibrazına karar vermese dahi taraflardan birinin istemi üzerine ticari defterlerin ibrazına Mahkemece karar verilebileceği hüküm altına alınmıştır.
Ticari defterler, bazı şartların varlığı durumunda sahibi lehine delil olarak kullanılabilir. Şöyle ki: Uyuşmazlık ticari bir işten kaynaklanmalıdır. Bu iş, her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmelidir. Taraflardan yalnızca biri için ticari iş niteliğinde olan uyuşmazlıklarda, arada sözleşme olsa bile defterler lehe delil olarak kullanılamaz. Uyuşmazlığın her iki tarafı da tacir sıfatını haiz olmalıdır. Taraflardan birinin ya da her ikisinin tacir olmaması halinde ticari defterler lehe delil olarak kullanılamaz. Öte yandan ticari defterler Kanun’a uygun tutulmuş olmalıdır. Tutulması zorunlu defterler eksiksiz, usulüne uygun tutulmalı, açılış kapanış onayları yapılmış olmalıdır. (TTK. m. 64) Ayrıca, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (HMK. m. 222/3)
Davacı taraf bir ticaret şirketi olup tacirdir. Davalı taraf bir ticaret şirketi olup tacirdir. Uyuşmazlık tarafların ticari işletmesinden ve ticari bir işten kaynaklanmaktadır. Tacirler arasındaki huzurdaki ticari davaya bakmaya Mahkememiz görevlidir. Öte yandan, davacı ve davalı tacirler arasındaki uyuşmazlıkta; tarafların ticari defter içerikleri taraflar yönünden yargılamaya esas olacaktır.
Bu açıklamalar ekseninde değerlendirme yapıldığında; davacı ile davalı tarafın birer ticaret şirketi olduğu, tacir sıfatını taşıdıkları, uyuşmazlığın iki tarafın ticari işletmesinden kaynaklandığı, her iki tarafın da ticari defter tutmak zorunda olduğu anlaşılmıştır.
—- bilirkişi —– tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…Davacının davalı adına dava dışı —- adresine ——– ürünlerin teslim edilmesi hizmeti verdiğini, bu durumun sunulu fatura, CMR belgeleri, gümrük giriş çıkış belgeleri, taşımacılık belgeleri ile anlaşıldığını, ilgili taşıma hizmeti için ——- tarafından verilen navlun hizmeti için davacı şirket adına ———- faturasının keşide edildiğini, davacı şirketin yasal defter ve belgelerinin incelenmesi üzerine ibraz edildiği ve açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresi içinde yapılmış olduunu, sahibi lehine delil olmaz özelliğine haiz olduğunu, davalı şirketçe incelemeye ibraz edilen yasal defter ve belgenin bulunmadığını, davacı yasal defterlerine göre takip tarihi olan — tarihinde davalıdan — alacaklı olduğunu, takip tarihinde ——-alacaklı olduğunu—- belirtmiştir.
Davalı şirketin adresinin bulunduğu —– istinabe yazılmış ve davalı şirketin —– yıllarına ait ticari defterlerini bilirkişi incelemesi için istinabe Mahkemesine ibrazı istenmiştir. ———— istinabe dosyasının bila ikmal Mahkememize iade edildiği, davalı şirketin ticaret sicilde kayıtlı adresine Tebligat Kanunu m.35 kapsamında çıkarılan tebligata rağmen 2 haftalık süre içerisinde davalı şirketin herhangi bir belge, defter, dilekçe sunmadığının istinabe Mahkemesince bildirildiği görülmüştür.
Dosyaya sunulu bilgi ve belgeler, bilirkişi incelemesine sunulan davacı tarafın ticari defter içeriği ve mübrez bilirkişi raporu dosya kapsamıyla birlikte kül halinde düşünülüp değerlendirildiğinde; davacı ile davalı şirket arasında ticari ilişki bulunduğu, davacının ticari defterlerini ibraz ettiği, davalının ara karara ve tebligata rağmen ticari defterlerini bilirkişi incelemesi için Mahkememize ibraz etmediği, hâl böyleyken davalının HMK. m. 222/3 uyarınca davacının ticari defter içeriğini kabul ettiği, davacı şirketin —- davalıya yaptığı satışı —- beyan ettiği, davacının ticari defterlerine göre taşıma işinden kaynaklı davacının, davalıdan —–alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varılmış ve davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacı vekili, dava dilekçesinde dava değerini —— olarak beyan etmiştir. Davanın açıldığı — —- Dava harçlarının hesaplanması ve tahsili Kamu düzeninin bir gereği olduğundan harç hesaplaması ——dava tarihindeki karşılığı olan —- üzerinden gerçekleştirilmiştir.
Davacının, davalıdan para alacağı bulunduğu, işbu alacağın likit (bilinebilir) -muayyen- mahiyette olduğu gözetilerek; İcra İflas Kanunu madde 67/2 uyarınca asıl alacak ——- üzerinden %20 icra inkâr tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesi kararlaştırılmış, yabancı ülke parasına faiz uygulanması dava dilekçesinde talep edildiğinden——hesabına ödediği en yüksek faiz oranı —— uygulanmak suretiyle takibin devamına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-)Davanın KABULÜNE,
2-)——— sayılı takip dosyasında takibe yapılan itirazın İPTALİNE,
3-)—— mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı uygulanmak suretiyle takibin —- üzerinden DEVAMINA,
4-)Asıl alacak olan ——üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-)Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ———– bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
6-)Karar ve ilâm harcı olan 1.639,73-TL harçtan peşin alınan 284,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.354,83-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
7-)Davacı vekille temsil olunmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Genel Hükümler madde 13/1 ve A.A.Ü.T. uyarınca 4.080-TL vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
8-)Davacı tarafça yatırılan 335,70-TL harç ile 889-TL bilirkişi ücreti, posta, tebligat gideri olmak üzere toplam 1.224,70-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
9-)Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK. madde 333/1 uyarınca yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde ———– Adliye Mahkemesi’ne İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.20/04/2021