Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/491 E. 2022/109 K. 04.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/491 Esas
KARAR NO : 2022/109

KARAR TARİHİ : 04/03/2022
YAZILDIĞI TARİH : 08/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili—ile sigortalanan —- — sevk edilmek üzere teslim alınan—— — sırasında kaybolduğunu, sigortalının zarara uğradığını– adresine sevk edilmek istendiğini,— sorumluluğunda yapılan — kaybolduğunu, fatura ve yapılan tespitler—- zararı, müvekkili şirket tarafından tazmin edildiğini, TTK ve ——– talebi gereğince TBK ilgili hükümleri temlik esasına göre sigortalısının haklarını devralan müvekkilin TTK ve ilgili —– davalıya rücu hakkı doğduğunu, davalılara müracaatta bulunulduğunu, ——– yapılmış ancak sonuç alınamadığını, davalı —–sıfatıyla tüzel kişilik olarak dava açıldığını,——-Sayılı dosyası ile 19.09.2018 tarihinde icra takibi başlatılmıştır. ——– tahsil talebini içeren icra takibine davalı — tarihinde borca itiraz ettiğini, bu sebeple hukuki —- olup ve işbu davanın açılması gereği doğduğunu, müvekkilinin davalıdan olan —— dosyasına vaki itirazın iptali ile takibin devamına, dava dışı sigortalıya ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte davalılardan tahsiline, alacağın likit ve belirlenebilir olduğundan % 20 den az olmayan oranda icra inkar tazminatı ve yargılama giderlerinin davalılara yükletilmesine, — —– Kanunu uyarınca karşı taraf ——– — hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafından herhangi bir cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, —– rucüen tahsil istemine ilişkin başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce alınan bilirkişi — raporunda: dava konusu —— poliçe vadesinde ve teminat kapsamında meydana geldiği, dava dışı — belirtilen hasar ihbar yükümlülüğünü yerine getirdiği, davacı şirketinde yasa ve yönetmeliklere uygun olarak —– görevlendirmesi—kapsamında ödenebilir — hesap edildiği, —–davalı —- sorumluluğunda meydana geldiğinden ve davacı şirketin ödenebilir tazminat tutarını davacı şirkete ödeyerek haklarına halef olduğundan hasarın——– değişik —ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ilgili hükümlerinin birlikte uygulama alanı bulacağını, dava dışı — ait tam zıyaı hasara uğrayan —davalı — m.18/1 uyarınca meydana gelen zıyaı hasarda geçici zilyetliğin — göstermeyerek edimini ifa etmediği, dolayısıyla hata ve kusurlu olduğu değerlendirildiğini, konvansiyon m. 23/3 ve24/1 atfı ile davalı —– meydana gelen zıyaı hasarı sebebi ile zıyaı uğrayan — ile sınırlı sorumlu olduğunu, davacı yanın davalıdan— tazminatı talep edebileceğinin değerlendirildiğini görüşünü beyan etmiştir.
Mahkememiz tarafından dosyada bulunan bilgi ve belgeler, iddia ve savunmalar incelenmiş olup; davalı — m.18/1 uyarınca meydana gelen zıyaı hasarda geçici zilyetliğin taşıdığı — borcunu göstermeyerek edimini ifa etmediği, dolayısıyla hata ve kusurlu olduğu değerlendirildiği, konvansiyon m. 23/3 ve24/1 atfı ile davalı taşıyıcının meydana gelen zıyaı hasarı sebebi ile —– olarak hesap edildiği, davacı yanın davalıda—– davalının icra dairesinde borca kısmi itirazda bulunduğu,— ödeme tarihindeki — icra dairesine ödemiş olduğu, dolayısıyla davacının talep edebileceği miktarın kalmamış olduğu görülmekle, usulüne uygun bilirkişi raporu hükme esas alınarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Açıklanan gerekçelerle ispatlanamayan davanın reddine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar ve ilâm harcı olan 80,70 TL harcın peşin alınan 380,81-TL harçtan mahsubu ile bakiye 300,11-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı vekille temsil olunmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan – vekâlet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6-Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca yatıran tarafa iadesine,
7-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile ——–ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
Dair,davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usûlen anlatıldı.