Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/447 E. 2021/146 K. 25.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/239 Esas
KARAR NO : 2021/138
DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 25/09/2019
KARAR TARİHİ : 17/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP VE DAVA:
Davacı dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerine, davalı Şirket kurucu ortakları olan —– adresinde kiralanan—- halinde işletilmesi teklifi üzerine — sözlü olarak adi ortaklık akdedildiğini, — vereceği nakit sermaye mukabilinde %10 ve ipotek karşılığı olmak üzere %20 hisse ortaklığı vermeyi taahhüt ettiğini, diğer —– nakdi sermaye vermek suretiyle söz konusu teklifi kabul ettiğini, müvekkili — tarafından, işletmenin açılabilmesi için —para yatırıldığını, —- gerekli likit içecek tedariğinin sağlanmasını teminen müvekkilin annesi —- olan — tutarında —- arsa paylı —- niteliği mesken olan bağımsız bölüm üstünde müvekkilin annesinin verdiği vekaletnamedeki yetkilerine istinaden —-tarihinde davalı şirket yararına —- yevmiye nolu kayıt ile — lehine ipotek tesis edildiğini, davalı firma yönetici ortakları tarafından Müvekkil —- açılışı öncesi her türlü işlerini yürütmek üzere yetkilendirildiğini, müvekkil — İşletmede yönetici olarak aylık —-maaş ile iş teklif edildiğini, kendisinin —- tarihine kadar çalıştığını, taahhüt edilen sigorta prim ödemelerinin yapılmadığını, müvekkilini sonrasında farklı iş teklifi ve taşınma kararı üzerine —-dışında yaşamaya başladığını , davalıdan alacaklarını tahsilini talep ettiğini ancak karşılık bulamadığını, diğer müvekkili — de davalı firma ortaklarıyla anlaşması üzerine —– nakdi sermaye verdiğini, koyduğu sermayesine ilişkin hiçbir kar payı ve sair hakkı ödenmediğini, sonradan İşletmeye yatırmış olduğu —- ——-olmak üzere tamamlanarak müvekkile iade edildiğini, muhatap şirket yönetici ortağı tarafından Müvekkil — ortaklık akdinde Müvekkil adına —- açılacağı ve prim ödemelerinin yapılacağı taahhüdünde bulunulmasına rağmen Müvekkilin ortaklık ilişkisini devam ettirdiği ——–tarihleri arasında hiçbir prim ödemesi yapılmadığını, Söz konusu sermaye tutarı taksitler halinde ve hiçbir şekilde kar payı hakkı gözetilmeksizin iade edildiğini, tüm bu nedenlerle, müvekkil — müvekkilin davalı tarafa sermaye olarak vermiş olduğu tutarın ve bu tutarın —-açılış ve işletilmesinde ticari olarak kullanılmasından doğan ancak Müvekkile taahhüt edilmiş nakit sermaye mukabilinde ———– —-niteliği mesken olan bağımsız bölüm üzerinde ipotek tesisi karşılığı olmak üzere %20 hisse ortaklığı karşılığı ödenmemiş olan kar ve gelirlerin davalılar nezdinde ticari olarak sağladığı faydanın davalılardan tahsilini teminen ticari işlerde uygulanan en yüksek faiz ile birlikte hesaplanmak üzere tespitine, ———- niteliği mesken olan bağımsız bölüm üzerindeki ipoteğin fekkine ilişkin tespit ve karar verilmesini, müvekkilin —– açılış ve işletilmesinde çalışma emeği karşılığı hak ettiği aylık tutar ve buna istinaden toplam alacağının davalılardan tahsilini teminen tespitini, Müvekkil adına —- yatırılmaması nedeniyle buna ilişkin Müvekkilin ödenmeyen primler ve buna ilişkin zararının yasal faizi ile birlikte hesaplanmak üzere tespitine , Müvekkil —– davalılarca ticari olarak kullanması ve buna mukabil devri yapılmayan %10 hisse için vaatlerini yerine getirmemelerinin neticesinde hisse ortaklığı karşılığı ödenmemiş olan kar ve gelirlerin davalılar nezdinde ticari olarak sağladığı faydanın davalılardan tahsilini teminen ticari işlerde uygulanan en yüksek faiz ile birlikte hesaplanmak üzere tespitine, müvekkil adına yatırılacağı taahhüt edilen ancak yatırılmamış olan Müvekkilin ödenmeyen —- ve buna ilişkin zararının yasal faizi ile birlikte hesaplanmak üzere tespitine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı işveren tarafına yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Mahkememiz tarafından, deliller toplanılmış, ilgili karar ve belgeler celp edilerek dosya içerisine alınmıştır.
Mahkememizde açılan işbu dava, davacı —
a- İşbu davacının, davalı tarafa sermaye olarak —— açılış ve işletilmesinde ticari olarak kullanılan nakit sermaye mukabilinde davalıya devri taahhüt edilen %10 hissenin,
b- Davalı şirket hesabına ——–hisse ortaklığı karşılığı olarak,
Davacının davalı yana sağladığı fayda nedeniyle kar ve gelirleri davalılar nezdinde ticari olarak faiziyle birlikte hesaplanarak tespiti,
c- Davacıya ait iken üçüncü şahıs lehine ipotek tesis edilen b bendinde bahsi geçen bağımsız bölüm üzerine konulmuş olan ipoteğin tespit ve karar verilmesine,
d- Davacının işletmesinin açılış ve işletmesinde çalışma emeği olarak hak ettiği aylık tutar ve buna istinaden toplam alacağın davalılardan tahsili ile tespiti,
e- Davacı adına — yatırılmaması nedeniyle, davacının ödemesi gereken primler ve buna ilişkin yasal faizlerine tespiti,
Davacı —-
a- İşbu davacının, davalı tarafa — açılış ve işletilmesinde ticari olarak kullanılan nakit sermaye olarak verdiği —- karşılığı davalıya devri taahhüt edilen %10 hissenin ve bu hissenin karşılığı olarak ödenmemiş olan kar ve gelirlerin davalılar nezdinde ticari olarak sağladığı faydanın davalılardan tahsilini teminen ticari faizi ile birlikte hesaplanarak tespiti,
b- Davacı adına yatırılacağı taahhüt edilen —ve buna ilişkin zararın yasal faiziyle birlikte tespiti talep edilmiştir.
Mahkememiz tarafından, dava konusu ipoteğe konu kayıtların celbi için ,—- müzekkereye cevap verildiği,—- taşınmazda —– — yevmiyeli ipotek ile taşınmaz maliki —arafından,—- vekaleten işleme katılan davacı ——– akdettiği/ akdedeceği sözleşmelerden, verilen ve verilecek taahhütler ile taraflar arasındaki ticari ilişkile ile ——-imzalanacak protokol , sözleşme gibi akitlerin ihlalinden doğacak cezai müeyyideler de dahil —– doğmuş ve doğacak bilcümle borçların teminatı olarak ——– ipotek tesis edildiği, ipoteğin halen taşınmaz kaydında şerh edilmiş olduğu ve ipoteğin halen devam ettiği mahkememizce tespit edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda ;
Mahkememizde davacıların açtıkları yukarıda özetlenen tespit talepleri yönünden mahkememizce yapılan inceleme sonucu ;
Tespit davası, eda davasının öncüsü durumunda olup, 6100 Sayılı HMK’nın 106. Maddesinde, ” Bir hakkın veya bir hukuki ilişkinin var olup olmadığını yahut bir belgenin sahte olup olmadığını belirlenmesi için açılan bir dava türüdür.”
HMK’nın 106/2. fıkrası uyarınca, eda davası açılması mümkün olan hallerde davacının tespit davası açmakta hukuken korunmaya değer güncel bir yararının bulunması şarttır. Hukuki yararın varlığının kabulü için ise, talepte bulunanın hakkının tehlike altında bulunması ve verilecek bu tespit kararının bu tehlikeyi bertaraf edici nitelikte bulunması gereklidir.
Somut uyuşmazlıkta; davacı yan davalılar tarafından kendilerine hisse devirlerinin yapılmasının taahhüt edildiği ve bu hisse devirleri karşılığında isabet edecek olan kar ve ödenecek ücretlerin, kendilerinin sigorta yapılması taahhüt edilerek, çalışmalarının karşılığında, ödenmesi gereken sigorta primlerinin ve faizlerinin tespitini talep edilmektedir.
6100 sayılı HMK’nın 106.maddesi gereğince, hemen tespit edilmemesi halinde davacının hukuki durumunun halihazırda bir tehlike ve tehdit altında olması gerektiği, dava konusu olayda, böyle bir tehlikenin varlığı iddia ve ispat edilemediği gibi, davacının davalılarla olan hukuki ilişkisini ve hak ettiğini ileri sürdüğü hak ve alacaklarını, zamanaşımı süresi içince her zaman eda davası açabileceği bu sebeplerle, davacının tespit davası açmakta hukuki yararının bulunmadığı dikkate alındığında, davacının tespit davası açmada hukuki menfaati bulunmadığı mahkememizce benimsenmiş ve tespite ilişkin istemler yönünden davanın reddi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Ayrıca davacıların mahkememizde açtığı ipoteğin fekki yönünden, ipoteğe konusu taşınmazın maliki ve lehtarı davada taraf olmadığından, davacı yanın açtığı davanın ipoteğin fekki talebi yönünden aktif husumet yönünden reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak, 6100 Sayılı HMK’nın 114 /e,h ve 115/2 maddeleri gereğince aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı yanın mahkememizde açtığı ipoteğin fekki yönünden, ipoteğin konusu taşınmazın maliki ve lehtarı davada taraf olmadığından, davacı yanın açtığı ipoteğin fekki talebine ilişkin davanın aktif husumet yönünden REDDİNE,
2-Davacıların tespit taleplerine ilişkin istemlerinin, istem konusu talepleri tespitinde güncel bir hukuki yararın bulunmadığı, icrai dava açmak suretiyle işbu talepleri talep edilebileceği anlaşılmakla davacı yanın açtığı tespit davasının hukuki menfaat yokluğu nedeniyle REDDİNE,
3- Karar ve ilam harcı olan olan 59,30-TL harçtan peşin alınan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90-TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye İrat KAYDINA,
4-Yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca yatırana İADESİNE,
6-Kamu düzeni ve yasanın aradığı mütekabiliyet kayıtlarına ilişkin dava ön şartları gerçekleşmediğinden davanın usul yönünden red edilmiş olması nedeniyle davalı yararına taktir olunan 4.080- TL ücreti vekaletin davacı taraftan alınarak DAVALI TARAFA VERİLMESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, verilen kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içeresinde——-ilgili dairesinden istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.17/02/2021