Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/422 E. 2020/90 K. 18.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/422 Esas
KARAR NO: 2020/90
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 16/10/2019
KARAR TARİHİ: 18/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili olan davacı şirketin taşıma sektöründe hizmet veren bir şirket olduğunu, davalı şirketten taşıma hizmeti aldığını, davacı şirketin söz konusu malları eksiksiz, ayıpsız ve hasarsız olarak taşıma işlemini tamamladığını, eksiksiz bir şekilde taşıma işlemin yerine getirmesine rağmen davalı şirketin ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediğini, bu nedele davalı aleyhine — ——- İcra Dairesi’nin ——– Esas sayılı dosyasında icra takibine başlanıldığını,borçlunun takibe itiraz etmesi üzerine icra takibinin durduğunu, haksız ve yersiz yapılan takibe itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ——- İcra Müdürlüğü’nün ——– Esas sayılı dosyasından davalı müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, ödeme emri tebliğ edildikten sonra, yasal süresi içinde, takibe, ödeme emrine, asıl alacağa, talep edilen faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itirazda bulunduklarını, davacı tarafından müvekkilinden talep edilen alacak tutarı ile davalı şirket kayıtlarının birbiriyle örtüşmediğini, davacının faturalarda yer alan hizmetleri müvekkili şirkete sunup sunmadığını, bir hizmet verilmişse bu iş için müvekkilinin onayının olup olmadığını açıklayamadığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Konişmento, Türk Ticaret Kanunu’nun Denizde Taşıma Senetleri başlıklı altıncı ayrımında yer alıp 1228 ve devamı maddelerinde düzenlenmektedir.
TTK madde 1228- (1): “Konişmento, bir taşıma sözleşmesinin yapıldığını ispatlayan, eşyanın taşıyan tarafından teslim alındığını veya gemiye yüklendiğini gösteren ve taşıyanın eşyayı, ancak onun ibrazı karşılığında teslimle yükümlü olduğu senettir.”
Eldeki uyuşmazlık, denizde taşıma sözleşmesinden bir diğer deyişle deniz ticaret hukukundan kaynaklanmaktadır. Davacı taraf, deniz ticaretinden doğan alacağının davalıdan tahsilini talep etmektedir.
[“…6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun, görev hususunu düzenleyen 5. maddesinin ikinci fıkrasında ” Bir yerde asliye ticaret mahkemesi varsa, asliye hukuk mahkemesinin görevi içinde bulunan ve 4. madde hükmünce ticari sayılan davalarla özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer işlere asliye ticaret mahkemesinde bakılır. Bir yerde ticaret davalarına bakan birden çok asliye ticaret mahkemesi varsa, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca, asliye ticaret mahkemelerinden biri veya birkaçı münhasıran bu Kanundan ve diğer kanunlardan doğan deniz ticaretine ve deniz sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilebilir.” hükmü getirilmiştir.
Deniz alacağı hususunda, 6102 sayılı TTK’nın 1352/1. maddesinde “Deniz alacağı; aşağıda sayılan hususların birinden veya birkaçından doğan istem anlamına gelir: ” ve aynı maddenin 1-m bendinde “Geminin yapımı, yeniden yapımı, onarımı, donatılması ya da geminin niteliğinde değişiklik yapılması.” hükümleri mevcuttur.
Somut olayda; davacı, davalının donatanı olduğu olduğu gemiye verilen tamir, bakım ve montaj işleri nedeniyle düzenlenen fatura bedelinin tahsilini talep ettiği, birleşen davada davalının verilen hizmetin ayıplı ve eksik olması nedeniyle zararının tahsilini talep ettiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın yukarıda anılan madde uyarınca deniz alacağına ilişkin olduğu ve denizcilik ihtisas mahkemesinin görev alanına girdiği anlaşıldığından, davanın denizcilik ihtisas mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 17. Asliye Ticaret (Denizcilik İhtisas Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 03/02/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.
——-ADLİYE MAHKEMESİ— HUKUK DAİRESİ, —— E.,—- K., ——- T.]
Deniz ticareti hukukundan doğan davalarda, —— ilinde Denizcilik İhtisas Mahkemesi sıfatıyla ——- Asliye Ticaret Mahkemesi görevlidir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/1-c maddesine göre, görev bir dava şartıdır. Yine aynı kanunun 115. maddesine göre, dava şartlarının mevcut olup olmadığının davanın her aşamasında Mahkemece re’sen araştırılması, bulunamadığı takdirde davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğinden Mahkememizin görevsiz olması nedeniyle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davaya bakmaya Mahkememiz görevli olmadığından dava şartı yokluğu sebebiyle davanın USÛLDEN REDDİNE,
2-Davaya bakmaya ——- Asliye Ticaret (Denizcilik İhtisas Mahkemesi Sıfatı İle) Mahkemesi’nin GÖREVLİ VE YETKİLİ OLDUĞUNUN TESPİTİNE,
3-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 20/1 maddesi uyarınca, kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin Mahkememize başvurması halinde dosyanın görevli ve yetkili ——– Asliye Ticaret (Denizcilik İhtisas Mahkemesi Sıfatı İle) Mahkemesine gönderilmesine, dosyanın görevli ve yetkili Mahkemeye gönderilmesi için başvurulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-Yargılama gideri ve vekalet ücreti hususlarında görevli ve yetkili Mahkemece değerlendirme yapılmasına,
Dair, taraf vekilllerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde ———- Adliye Mahkemesi’ne İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usûlen anlatıldı. 18/02/2020