Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/415 E. 2020/316 K. 30.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2019/415 Esas
KARAR NO : 2020/316

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/10/2019
KARAR TARİHİ : 30/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA /TALEP :
Davacı vekili 15/10/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı ile müvekkili banka —— imzalandığını, davalı firmaya kredi tahsisi yapıldığını, … tarafından müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığını, müvekkil bankadan çekilen kredilerin ödenmediğini, davalılara Beşiktaş —-. Noterliği’nin —yevmiye numaralı ihtarname keşide edilerek hesap özeti gönderildiğini, ihtarnameye rağmen ödeme yapmayan davalılar hakkında T.C İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün — Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, ödeme emri ve dayanak belge suretlerinin davalı ….—– tarihinde diğer davalı firmaya 22.08.2019 tarihinde tebliğ edildiğini, davalıların vekilleri aracılığıyla 23.08.2019 tarihinde borcun tüm ferilerine itiraz ettiklerini, dava şartı olan zorunlu arabuluculuk evresinin müvekkili tarafından tüketildiğini, davalıların icra dosyasına itirazlarının iptaline, takibin devamına ve alacak likit olduğundan %20den az olmayacak inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava edilmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili 30/10/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle;Davacı vekili tarafından dosyaya sunulan ve davanın dayanağı olarak sunulan kredi yapılandırma sözleşmesinin yetkiyi düzenleyen 11. maddesi dikkate alındığında yetkili mahkemenin İstanbul Mahkemeleri olarak tayin edildiğini, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, bu nedenle davanın öncelikle yetki yönünden incelenerek reddine, söz konusu yetki sözleşmesini kefil sıfatı ile imzalayan diğer davalı … yönünden de TTK 7. Maddesinde öngörülen teselsül karinesi gereğince geçerli olduğunu, davanın yetki yönünden reddine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememiz tarafından tarafların dava ve cevap dilekçeleri ile işbu dilekçeler ekinde sunulmuş sözleşme örnekleri ve tüm deliller incelenmiştir.
Mahkememizde açılan işbu dava ; Davalı ile müvekkili banka arasında ——- seri numaralı —Sözleşmesi imzalandığını, davalı firmaya kredi tahsisi yapıldığını, … tarafından müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığını, yapılan ihtarnamelere rağmen de ödeme yapmayan davalılar hakkında yapılan icra takibine davalının yapmış bulunduğu icra dairesinin yetkisine ve borca itirazının iptali ve %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkindir.
Mahkememiz tarafından celp ve incelenen İstanbul Anadolu ————— İcra Dairesi’nin———–Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde davacı alacaklının davalı —— ihtarname masrafı olmak üzere toplam 1.170.031,75 TL üzerinden asıl alacağa yıllık %50 oranında avans faizi uygulanması talepli ilamsız icra takibi yapıldığı ve borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine davalı … ile … vekili tarafından, ödeme emrinde belirtilen borç ve ferilerine yönelik de davacıya herhangi bir borçlarının bulunmadığı suretle itiraz edildiği icra dosyasının kapsamının incelenmesiyle itirazın yasal süre içerisinde yapıldığı mahkememizce yapılan inceleme sonucunda belirlenmiş ve icra müdürlüğünce takibin 23/08/2019 tarihinde İİK 66,269 ve 274 maddeleri gereğince durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememiz tarafından davalıya, dava dilekçesinin tebliği üzerine davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde mahkememizin yetkisine, yetkili mahkemenin İstanbul Ticaret Mahkemeleri olduğunu, öncelikle yetki yönünden reddi gerektiğini, dava konusu edilen alacak ile ilgili dosyaya sunulan ihtarname ve takip dosyası dikkate alındığında ihtarname tutarlar ve alacak talebi arasında tutarsızlıklar bulunduğunu belirterek esas yönünden de reddi gerektiği ileri sürülmüştür.
Mahkememiz tarafından ön inceleme duruşmasını yapıldığı 30/09/2020 günlü duruşmada davalı vekilinin ilk itirazları 6100 sayılı HMK’nın 114 ve 116. Maddeleri gereğince incelenmiş, mahkememiz yetkisine ve icra dairesine itirazın süresinde olduğu mahkememizce öncelikle, kendi mahkememizin yetkili olup- olmadığının incelenerek karar bağlanması gerektiği, icra dairesinin yetkisine ve husumete yönelik itirazın ise görevli ve yetkili mahkemece karara bağlanması gerektiği tespit edilmiş ve mahkememizin yetkili olup- olmadığı incelenmiştir.
Mahkememiz dosyasına sunulan genel kredi sözleşmesi ve protokol ve yeniden yapılandırma sözleşmesinin incelenmesinden sözleşmenin taraflarının davacı banka ve asıl borçlu —– sözleşmede kefil sıfatıyla yer aldığı ve her iki davalının birlikte mahkememizin yetkisine itiraz ettiği, genel kredi sözleşmesi ve kredinin yeniden yapılandırılmasına ilişkin prootokün 11. Maddesinde İstanbul mahkeme ve icra dairelerinin yetkili olduğu, taraflarca kabul ve beyan edilmiştir.
Mahkemelerin yetkisi 6100 sayılı HMK’nın 5 ve 18 maddelerinde düzenlenmiş olup, yetki itirazı ve yapılacak işlemler aynı kanunun 19 ,20,21, 22,23 Maddelerinde belirlenmiştir. Genel kural olarak HMK’nın 5. Maddesinde, mahkemelerin yetkisi diğer kanunlarda yer alan diğer yetkiye ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla bu kanundaki hükümlere göre belirleneceği düzenlenmiştir.
Mahkemelerin yetkisini düzenleyen genel hüküm 6100 sayılı HMK madde 6- yer almakta olup buna göre (1): “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.
Kaldı ki tarafları arasındaki sözleşmenin, 11. maddesinde yetkili mahkeme ve icra dairelerinin İstanbul mahkemeleri ve icra daireleri olduğu benimsenmiştir.
6100 sayılı HMK 17- (1): “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” ve
6100 sayılı HMK Madde 18- (1): “Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyecekleri konular ile kesin yetki hâllerinde, yetki sözleşmesi yapılamaz.”
(2): “Yetki sözleşmesinin geçerli olabilmesi için yazılı olarak yapılması, uyuşmazlığın kaynaklandığı hukuki ilişkinin belirli veya belirlenebilir olması ve yetkili kılınan mahkeme veya mahkemelerin gösterilmesi şarttır.” şeklindeki yasal düzenlemeler nedeniyle taraflar arasındaki sözleşmelerle yetkili mahkeme ve icra dairesi İstanbul mahkeme ve icra daireleri olarak belirlendiğinden, HMK 6 ve 10. Maddedeki genel yetki kuralları ve sözleşmenin ifa yeri ve borcun ödeme yerine ilişkin kuralların , taraflar arasındaki yetki sözleşmenin bulunduğu hallerde, HMK 17. Maddesinde, “Açıkça tarafların sözleşmede aksi kararlaştırılmadıkça dava sözleşme ile belirlenen bu mahkemede açılır.” şeklindeki düzenleme nedeniyle uygulama yeri bulunmamaktadır.
Bu nedenlerle tarafların sıfatı, taraflar arasındaki yetki sözleşmesi kapsamı göz önüne alınarak 6100 sayılı HMK’nın 6,17,114 ve 115. Maddeleri gereğince davalının mahkememizin yetkisine yönelik itirazının , taraflar arasındaki sözleşmenin tarafların tacir olması ve sözleşmede açıkça diğer genel yetki kurallarını uygulanacağına ilişkin bir düzenlemenin yer aldığı iddia ve ispat edilmediğinden, davalıların yetki itirazının kabulü ile dosyanın yetkili ve görevli İstanbul Nöbetçi Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış, aşağıdaki gibi hüküm tesis etmek gerekmiştir.
H Ü K Ü M:Yukarıda izah edilen nedenlerle,
1-Davalının yetki itirazının KABULÜ ile;
Mahkememizde davacının, davalı aleyhine açtığı kredi sözleşmesine dayalı alacağın tahsiline ilişkin dava da, taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesinde İstanbul Mahkemelerinini yetkisi benimsendiği anlaşılmakla, 6100 sayılı HMK’nun 5 ve 17.maddesi gereğince, İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yetkili olduğu anlaşılmakla, dava dilekçesinin 6100 Sayılı HMK’nun 114 ve 115. Maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeni ile YETKİ YÖNÜNDEN REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın İstanbul Nöbetçi Asliye —- Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
3-Harç ve yargılama giderine yönelik taleplerin 6100 sayılı HMK 331/2. Mad. ger. görevli ve yetkili mahkemece karara BAĞLANMASINA,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, verilen kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içeresinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.