Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/393 E. 2022/416 K. 15.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/393 Esas
KARAR NO : 2022/416
DAVA: İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA DEĞERİ :81.000,00TL
DAVA TARİHİ :11/10/2019
KARAR TARİHİ:15/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle : Davalı tarafın müvekkili şirkette hissedar olup şirket
bünyesinde yönetici sıfatıyla işleri yürüttüğünü, Müvekkili şirketin tasfiye aşamasına girmiş olduğunu şirket aktif olduğu dönemde davalı taraf şirketten yüklü miktarda ve farklı farklı dönemlerde avanslar alındığını fakat davalı tarafın almış olduğu bu avansların takip konusu miktar kadar olan —- her türlü talebe rağmen ödemediğini talep ve dava etmiştir
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle ; Davalı müvekkili —- —–%25 ortağı olduğunu, müvekkilimnin şirketin ilk ortağı olduğu tarihten itibaren satış müdürü ve aktif çalışanı olarak görevini sürdürdüğünü, bu şekilde çalışmasına rağmen müvekkilinin maaşı huzur hakkı bordrosu altında düzenlenip ödemesi yapılmış ve müvekkili emekli olduktan sonra ki süreçte dahi kendisine emekli çalışanı bordrosu düzenlenmediğini, bununla dahi kalmayıp ilgili şirketin tasfiye sürecine girmesi ile müvekkiline ödenmesi gereken kıdem tazminatının da şirket hesaplarına dahil edilmediğini, davacının iddia ettiğinin aksine müvekkilinin şirketten alacağının bulunmadığını, Müvekkilinin yıllardır emek verdiği şirketten hak ettiği gerçek payını öğrenebilmek için hukuki yollara başvurduğunu, bu nedenlerle de açılmış olan hak davalarının neticelenmesi ve bu davaların sonuçlanmasını talep ettiklerini, Şirketin mali tablosu uzunca bir süre kar ve zarar dengesinde kalmasına rağmen —— senesinde ani bir kar kaybı yaşayarak — gibi büyük bir zararla kapatılması herhangi bir tasfiye belirtisi dahi yokken davacı şirket ortakları müvekkili aleyhine tutum izleyerek mevcut duruma müvekkilinin sebep olduğunu iddia ettiğini, müvekkilinin konudan bir haber olduğunu, ——- yeminli mali müşaviri tarafından tespit edilen bazı personelleri zimmetlerine hile usulsüzlüklerle para geçirme hususu daha detaylı incelenerek gerçek zararın tespit edilmesiyle mevcut durumun ortaya çıkacağını beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememiz dava dosyasının konusunun ödünç verme sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali davası olduğu görüldü. Dava dosyası taraflarınca, delil listesinde gösterdikleri tüm deliller ve incelenmiş, icra dosyası celp edilmiş ve dosya içerisine alınmıştır.
Mahkememizde açılan işbu dava, davacı ile davalıların arasında ticari ilişki mevcut olup, icra takip tarihi itibariyle davalılardan alacağının tahsili için yapılan icra takibine, davalıların itirazının İİK.nun 67.maddesi gereğince iptali istemine ilişkin olup, icra dosyası kapsamı ile davanın —yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı sabittir.
Mahkememiz tarafından celp ve incelenen—- dosyasının incelenmesinde; İcra takibinin yasal süre içerisinde açıldığı, alacaklı —–, Borçlu —-olduğu, davacı tarafından — asıl alacağın tahsili talebiyle takip başlatıldığı, davalı/borçlu —– tarafından süresi içinde borca, faize itiraz sonrasında takibin durduğu ve itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
HMK’nın 141. maddesi gereğince tarafların, karşı tarafın muvafakati dahilinde iddia ve savunmalarını genişletmedikleri veya değiştirmedikleri tespit edilmiştir.
Dava dosyasında davacı şirketin davalı yana yaptığı ödemelerin icra takip tarihi ve dava tarihi itibariyle ortaklar defteri, karar defteri ve genel kurul kararlarının incelenmesi için dava dosyası bilirkişiye tevdii edilmiştir.
Bilirkişi raporunda özetle; davacının davalıdan ——–alacağı olduğu;davacı şirketin davalıya yapması gereken ödemelere ilişkin dekont sunamaması sebebi ile davalının da davacı şirketten — kar payı alacağı ve ——– işçilik alacaklarından kaynaklanan alacağı olduğunu rapor etmiştir.
Mahkememizce yapılan değerlendirme sonucunda;
Mahkememizde açılan iş bu dava da davalı şirket, davalı ——— davalı şirketin hissedar olup, davacı şirketin yönetici sıfatı ile işlerini yürütürken şirketin faaliyetin aktif olduğu dönemde , davacı şirketten yüklü miktarlarda avans aldığını ve bu avanslardan —- ödenmediğinden bahisle davalı şirket ortağı aleyhine yapılan icra takibine, davalının yaptığı itirazın iptali istenilmektedir.
Mahkememiz tarafından alınan bilirkişi raporu ile,— günlü ile, davacı şirketin — yılına ait ticari defter kayıtların usulüne uygun olarak tutulduğu 6100 sayılı HMK’nın 222 /2 maddesi gereğince davacı lehine kesin delil niteliğini taşıdığı mahkememizce benimsenmiş olup, davacı ticari defter kayıtlarında davacının davalıya———-avans ödemesi yaptığı, davacının temmuz —-bu tarihten sonra —- huzur hakkı olduğu, huzur hakları mahsup edildikten sonra davacının ticari defter kayıtları ile icra ve dava tarihi itibariyle davalıdan —– alacağının kaldığı ve bunun ödendiğine ilişkin davalı taraıfından her hangi bir delil ve belge ibraz edilmediği ve mahkememiz dosyası kapsamı ile sabittir.
Davalı tarafından verilen cevap dilekçesinde, davacı şirketin % 25 ortağı olduğunu ve ——– esas sayılı dosyasında şirket ortaklık payı alacağının tahsili kaynaklı davacı aleyhine dava açtığını, henüz bu davanın sonuçlanmadığı belirtilerek ve yine—- sayılı dosyasında hak etmiş olduğu ve tarafına ödenmeyen kıdem ve ihbar tazmitanın davacı şirketten tahsili için açtığı davaların devam ettiğini, belirterek ——-esas sayılı dava dosyasındaki talep yönünden kararın kesinleşmesinin beklenilmesine talep edilmiştir.
Mahkememiz tarafından davalı tarafından bekletici mesele yapıldığı —— karar verildiği, ” iş dosyada davacı mahkememizdeki dosyada davalı ———- davamızın davacısı, şirket aleyhine açtığı davada ortaklık payı alacağının tespiti ve tahsilini talep ettiği mahkemece davalı şirketin tasfiyesi devam ettiği tespit edilerek , tasfiye sonucunda davacının hissesine isabet edecek gerçek ortaklık yapının şirket ticari defter kayıtları ile belirlenerek davacı ve diğer paydaşlara borç ve diğer giderler ödendikten sonra ortaklık payının ödeneceğini davacının henüz ortak olup ortaklıktan ayrılmadığını bu nedenle TTK 641/1 maddesi ile ortaklık payının tahsilini talep edemeyeceği gibi TTK 635 ,397 ve devamı maddeleri g ğereğince ve özellikkle TTK 397 maddesindeki düzenlemeler karşısında davacının tespit davası süresi ile şirket defter kayıtları ile mali tabloların incelenmesinde hukuki yararın bulunmadığı gerekçesi ile 6100 sayılı HMK ‘NIN 114/1-h maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usul yönünden reddine karar vermek gerektiği” gerekçesi ile davanın reddine karar verlidiği kararın —— tarihinde kesinleştiği mahkemize gelen bilgilerden anlaşılmıştır.
Ayrıca davacının kıdem ve ihbar tazminatı yönünden açtığı ———sayılı dosyasında yargılamanın devam ettiği ve henüz bu konuda kesinleşmiş bir kararın verilmediği dosyadan anlaşılmıştır.
Bu nedenle davacının icra takip ve dava tarihi itibarıyla halen davalıdan talep edebileceği kesinleşmiş bir alacağın mevcut olmadığı, kar payı ve işçilik alacakları yönünden rapordaki tespitlerin alacağın varlığı için yeterli bulunmadığı, mahkememizce benimsenmiş — aranan takas ve mahsup koşulların oluşmadığından davacının sübuta eren——— davalıya yaptığı avans ödememelerinden kaynaklanan alacağa ilişkin icra takribine davalının yaptığı itirazın iş bu miktar üzerinden itirazın iptali ile takibin devamına ,fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerektiği sonucuna varılmıştır.
Ayrıca dava konusu alacağın varlık ve tahsil edilebilir koşullarının tespiti yargılamayı gerektirdiğinden İİK.67.maddesi gereğince icra inkar tazminatı isteminin REDDİNE, karar vermek gerektiği mahkememizce benimsenmekte aşağıdaki gibi aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜ K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davalı aleyhine açtığı itirazın iptali davasının KISMEN KABULÜ ile —-icra takibine davalının yaptığı itirazın ——-üzerinden iptali ile takibin işbu miktar üzerinden takip talepnamesindeki koşullarla birlikte DEVAMINA,
2-Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
3-Dava konusu alacağın varlık ve tahsil edilebilir koşullarının tespiti yargılamayı gerektirdiğinden İİK.67.maddesi gereğince icra inkar tazminatı isteminin REDDİNE,
4-)Karar ve ilâm harcı olan 5.191,56-TL harçtan, peşin alınan 978,28-TL’nin mahsubu ile bakiye 4.213,28-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
5-)Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13,11 maddeleri ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——– bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
6-)Davacı vekille temsil olunmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Genel Hükümler 13/1-2 maddeleri uyarınca davanın kabul edilen miktarı dikkate alınarak 10.680,00-TL vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-)Davalı vekille temsil olunmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Genel Hükümler 13/1-2 maddeleri uyarınca davanın kabul edilen miktarı dikkate alınarak 5.000,00-TL vekâlet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
8-)Davacı tarafça yatırılan 1.029,08 -TL harç ve 5.744,10 -TL bilirkişi, posta, tebligat gideri olmak üzere toplam 6.773,18-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
9-)Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK. madde 333/1 uyarınca yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, verilen kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içeresinde—– ilgili dairesinden istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 15/06/2022