Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/319 E. 2021/446 K. 01.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/319 Esas
KARAR NO: 2021/446
KARAR TARİHİ : 01/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı — plakalı aracın davacı tarafından —- bedelle satın alınması konusunda anlaşmış olduklarını, söz konusu bedelin davacı tarafından—- tarihinde davalıya ait —– no.lu hesabına transfer edildiğini , ardından tarafların satıştan vazgeçmiş olmaları sebebiyle davacı tarafından davalı hesabına gönderilen —iade edilmesi gerektiğini, davalı — tarihinde davacı hesabına —- ettiğini, ancak kalan —-davacının tüm taleplerine rağmen iade edilmediğini, borçlu şahısın daha önce —— icra dosyasına Hem Borca Hemde Yetkiye İtiraz ettiğini, İcra takibinin davalı şirket açısından yetkili icra dairesinde açılmadığı, davalı şirketin adresinin —- olduğu için icra takibinin—– İcra Dairelerinde yapılması gerekirken yetkisiz —– İcra Dairesinde açıldığı için yetkiye de itiraz ettikleri için icra dosyası yetkili icra dairesine gönderildiğini, borçlu şahsın ilk itirazında borca itiraz etmesi nedeni ile yetkili icra dairesine gönderilen icra dosyası dayanak yapılarak —– Esas sayılı dava dosyası ile İtirazın kaldırılmasının talep edildiğini, davacının —— açıklaması ile davalıya — havale yaptığını ve davalının da — açıklamasıyla davacıya —– havale yaptığı hususları dava dilekçesi ekinde yer alan belgeler ile birlikte göz önünde bulundurulduğunda davalının böyle bir borcunun bulunmadığı itirazının da geçersiz olduğunu ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere haksız olarak yapılan itirazın iptali ile icra takibinin devamına karar verilerek, borçlunun %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının, müvekkil şirket tarafından —– iade edilmediğine ilişkin iddiaları tamamen gerçek dışı olduğunu, müvekkili şirketin işbu bedeli iade ettiğini, müvekkili şirketin faaliyet alanı, otomobil alım satım ve araç kiralama olduğunu, davacı şirket ile ticari ilişkisi de bu şekilde başladığını, dava —– yönlendirmesi ile müvekkil şirketten araç almak istediğini belirten davacı, —- plakalı aracı satın almak üzere müvekkil şirkete— kaparo ödediğini, — davacının dava dışı —- borcundan ötürü —ödenmesini istemiştir. Bu hususa ilişkin olarak müvekkil, dava dışı — yazılı bir belge aldığını . İcra takibine ve huzurdaki davaya konu edilen bakiye — davacının talebi üzerine dava dışı —- ödenmiş olup davacı, kötüniyetli bir şekilde mükerrer tahsilat sağlamak niyetinde olduğunu, müvekkili aleyhine haksız ve hukuka aykırı bir şekilde başlatılan ve müvekkili zarara uğratmak kastı içeren icra takibi nedeniyle %20’den az olmamak kaydı ile davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini arz ve talep etmiştir.
Tarafların uhdesinde olan tüm delilleri ibraz ettikleri, getirtilmesi gereken delilleri ilgili yerlerden getirtilerek dosya içine alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı vekilinin davadan feragat ettiklerini belirtir — tarihli, davalı vekilinin —- tarihli yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmadığını belirtir dilekçe sundukları görülmüştür.
Dava dilekçesi ve tensip zaptı davalıya —– tarihinde tebliğ olunduğu, davalıların cevap dilekçesi sunduğu görülmüştür.
Davadan feragat, kesin hükmün yasal sonuçlarını doğuran ve davayı sonuçlandıran taraf işlemi olup, davalı tarafın veya Mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.
Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. (HMK. m. 307/1)
Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat veya kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. (HMK. m. 309/1-2)
Feragat ve kabul kayıtsız şartsız olmalıdır. (HMK. m. 309/4)
Vekilin feragat edebilmesi, için feragate ilişkin özel yetkisinin bulunması şarttır. (HMK. m. 74/1)
Buna göre; davacı vekili tarafından verilen, dava dilekçesinde ekli vekaletnamenin yapılan incelenmesinde; davacı vekilinin feragate ilişkin özel yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede; davacının davadan feragat ettiği, buna ilişkin feragat dilekçesi gönderdiği görülmekle feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın Feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Davadan feragat nedeniyle alınması gereken 39,53 TL harcın peşin alınan 426,94-TL’den mahsubu ile bakiye 387,41-TL harcın karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca yatırana iadesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı vekilinin beyanı doğrultusunda davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —— bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
7——- dosyasının iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki (2) haftalık yasal süre içerisinde —– Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere karar verildi.01/06/2021