Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/307 E. 2022/116 K. 08.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/307 Esas
KARAR NO: 2022/116
DAVA: Garanti Sözleşmesi
DAVA TARİHİ: 14/06/2018
KARAR TARİHİ: 08/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Garanti Sözleşmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP VE DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı —-arasında kısa —- poliçesi imzalandığını, davalı tarafından düzenlenen alıcı limit onayı belgeleri ile——- tarihleri arasında yapılan sevkıyatlarda geçerli olmak üzere ——- arasında yapılan sevkiyatlarda geçerli olmak üzere—-tutarında alıcı limit onayı tahsis edildiğini, adı geçen — gerçekleştirilen ve primi ödenen toplam — tutarındaki sevkiyat bedelini tahsil edemediğini, bu sevkiyatların ödenmesi talebiyle davalıya — — vadesi geçmiş alacaklar aylık bildirim formu ile başvurduğunu; anılan müracaat sonrası —– tahsilat yaptıklarını ve tahsilatları davalıya bildirdiklerini, tahsilat sonrası alacaklarının—- düştüğünü, poliçenin “Zararın Kesinleşmesi” başlıklı 15/b maddesinde zararın vade tarihini takip eden — bitiminde kesinleşmiş sayılacağının hüküm altına alındığını, ilk başvuru tarihinden bir yıl geçmesi üzerine davalı nezdinde girişimde bulunulduğunu, şifahen zararı tazmin edeceğini ifade eden davalının—-tarihinde ret yazısı ile ödemeyeceğini bildirdiğini; davalının vadesi geçmiş alacak bildiriminin süresinde yapılmadığı gerekçesiyle tazminat talebini reddettiğini; davalının ödememesine gerekçe gösterdiği poliçe hükümlerinin TTK m. 1446’ya aykırı olduğunu; bu nedenle poliçe hükümlerinin değil Kanun hükümlerinin uygulanmasının gerektiğini; poliçenin 15/b maddesinde zararın vade tarihini takip eden -ayın bitiminde kesinleşmiş sayılacağının düzenlendiğini; davalının talep ettiği tüm belge ve bilgiler iletildiği halde tazminat ödemesinin – yılı aşkın şekilde sürmesinin haklı sebebi bulunmadığını, poliçeye göre davalının zararı %90 oranında ve—olarak tazmin edeceğini, davalının poliçenin 9/b maddesi uyarınca reddettiği sevkiyatlar için ödemesi gereken tazminatın —- olduğunu” iddia ederek ‘fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı tutularak toplam —- ödeme günündeki —karşılığının temerrüt tarihinden itibaren devlet bankalarının—- mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı ———-detayları belirtilen gümrük beyannameleri tahtında gerçekleştirilen sevkiyatlara ilişkin olarak toplam ——- tutarındaki alacağına ilişkin olarak tazminat başvurusunda bulunduğu; sigortalının alacaklarının tahsili için alıcı ile doğrudan ve———ayrıca ödeme yaptığını belirttiği; cari hesap ekstrelerinin birbirini tutmadığı; alıcıya gönderilen fatura vadelerinin farklı olduğu ve komisyon usulü çalışıldığı gibi itirazlarda bulunduğu; alıcının—–borcunun kaldığını bildirdiği; ancak yine alıcının beyanına göre maaş ödemeleri dahi bu yekun üzerinden yapıldığından alıcının ikrar ettiği kalan borç tutarının sigorta konusu sevkiyatlarla ilgili olup olmadığının tespit edilemediği; poliçenin 2/m maddesi uyarınca alıcının ödememekte haksız olduğunu gösteren bir ilam sunulmadıkça tazminat ödemesi yapmamasının hukuka uygun olduğu; kaldı ki poliçenin 9/b maddesi uyarınca süresinde bildirim yapılmadığından kendisinden tazminat talep edilemeyeceği; poliçenin 30. maddesi gereği hileli talep söz konusu olduğundan sorumluluğunun bulunmadığı” savunmasında bulunarak “davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Mahkememiz tarafından, deliller toplanılmış, ilgili belgeler ve icra dosyası celp edilerek dosya içerisine alınmıştır.
Mahkememizde yargılama devam ederken davacı vekilinin davayı geri alma beyanına istinaden 6100 sayılı HMK’nın 123. Maddesi gereğince dosya duruşmadan alınarak, dosya üzerinden inceleme yapılmasına karar verilmiştir.
Mahkememiz tarafından davacı vekilinin vekaletnamesinde davadan vazgeçme ve geri alma yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosyanın incelenmesinde, 6100 sayılı HMK’nın 123. Maddesi gereğince, Mahkememizin işbu dosyasının duruşmasının ——– bırakıldığı, ancak davacı vekili tarafından sunulan dilekçe ile duruşma günü beklenmeksizin dosyanın ele alınmasını ve davadan vazgeçilme nedeniyle karar verilmesini istediği dosya kapsamı ile sabittir.
Davanın geri alınması müessesi 6100 sayılı HMK’nın 123. Maddesinde düzenlenmiş olup, hüküm kesinleşinceye kadar davacı yanın davalının açık muvafakati ile davayı geri alabileceği düzenlenmiş olup, dosyamızda davanın geri alınması koşullarının oluştuğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede;
Davacı vekilinin talebi doğrultusunda duruşma günü beklenmeksizin dosya ele alınmış ve 6100 sayılı HMK’nın 123. Maddesinde davacı, hüküm kesinleşinceye kadar davasını geri alabileceği, davalı vekilinin, davanın geri alınmasına —– günlü dilekçe ve sonrasında sunduğu düzeltme dilekçesi kapsamı ile, davanın geri alınmasına davalı yanın açık muvaafakatının bulunduğu, davacının açtığı davanın, geri almanın hukuki sonuçları göz önünde bulundurularak, davanın ilgililer tarafından ileride gerekirse yeniden açılabilmesi hakkını davacı yanda saklı olduğu dikkate alınarak, davanın esası hakkında hüküm tesisine yer olmadığına ilişkin yargılamaya dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu son verilerek aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Davacı tarafından açılan davanın, 6100 sayılı HMK’nın 123. Maddesi gereğince davanın geri alınması ve davalı yanın buna açık muvafakatinin bulunması nedeniyle, davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Karar ve ilâm harcı olan 80,70 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30-TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Taraflar, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinden karşılıklı olarak feragat etmiş bulunmaları nedeniyle taraflar lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine HÜKMEDİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
4-Tarafların yaptığı masrafların ilgili taraflar üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Kullanılmayan gider avansının HMK madde 333/1 uyarınca YATIRAN TARAFA İADESİNE,
Dair taraf vekillerinin yokluklarında dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu iki haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere tensiben karar verildi.08/03/2022