Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/213 E. 2021/896 K. 09.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/213 Esas
KARAR NO: 2021/896
DAVA: Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ: 23/09/2019
KARAR TARİHİ: 09/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı bankanın — müşteri numaralı vadeli ve vadesiz olmak üzere — sahibi olduğunu, emekli maaşını da davalı banka aracılığıyla aldığını, —- tarihinde müvekkilinin izni ve bilgisi dışında, internet bankacılığı yolu ile kredi kartından —- ıban numaralı — yapıldığını, bu — müvekkilinin telefonuna herhangi bir — mesajı veya işlem bilgilendirme mesajının gelmediğini, müvvekkilinin — işlemi yapılırken internet şubesini kullanmadığını, kimseyle hiçbir şekilde bilgi paylaşımı yapmadığını, yine aynı gün müvekkiline ait —-vadeli hesabının bozularak hesapta bulunan paranın —– isimli hesaba gönderilmesi yönünde—- verildiğini, bu işlem sonucu müvekkilinin vade sonu faiz kazancından mahrum kaldığını, müvekkilinin adına kredi başvurusunda bulunulduğunu, bankanın ancak o zaman müvekkili—- işlemler yönünde bilgisi olup olmadığının sorulduğunu, bankanın araması ile davacı müvekkilinin yapılan işlemleri öğrendiğini, işlemlerin kendisine ait olmadığını söyleyerek işlemlerin iptalini istemişse de yalnızca kredi başvurusu ve — tutarındaki vadeli hesabında bulunan paranın —-gönderilmesine mani olunduğuna, ancak vadeli hesabının banka tarafından onay aranmaksızın bozulmasına ve kredi kartından nakit çekim ile yapılan — mani olamadığını, davalı bankanın geç bilgilendirmesi, ihmali yeterli güvenlik önlemi almaması neticesinde müvekkilinin —–nakit kaybının hem de vadeli hesabının bozulmasından doğan faiz kaybının vaki olduğunu, davalı banka tarafından davacı müvekkilinin cep telefonuna işlem sırasında ve sonrasında herhangi bir bilgilendirme mesajının gelmediğini, söz konusu işlemler gerçekleştirildikten sonra işlemlerin yapılmış olduğunu bildirir e posta gönderildiğini, davanın kabulüne karar verilmesini, davalı bankanın kendi kusurundan ötürü çalınmasına sebep olduğu paranın müvekkilinin hesabından farklı zamanlarda haksız yere tahsil edilmesinden kaynaklanan tüm zarar ve ziyanın hesaplanarak elde edeceği mevduat faizleri, kredi kartı borcuna kesilen tüm bedeller, yapılan —- miktarının işlem tarihinden itibaren yürütülecek avans faizi ile birlikte şimdilik ——— davalıdan tahsili ile davacı müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacının mezhur eylemi gerçekleştiren şahıs veya şahıslara karşı huzurdaki davayı açmasının gerektiğini, davacının kusuru olmayan bankaya dava açtığını, davayı internet bankacılığı yolu ile kredi kartından——- isimli şahsın hesabına para gönderildiğini bu sebeple davayı bu kişiye yöneltmesi gerektiğini, bu nedenle davanın sıfat yokluğundan reddine karar verilmesini, davaya konu —– gerçekleşen işlemlerde, davaya konu olayın meydan gelmesinde müvekkil bankanın kusurunun bulunmadığını, davacının uğradığını iddia ettiği tüm zararların belli olmasına rağmen davasını belirsiz alacak davası olarak ikame ettiğini, bu sebeple davanın usulden reddine karar verilmesinin gerektiğini, müvekkil bankanın yüksek güvenirliğe sahip olduğunu davaya konusu işlemlerin davacının ihmali veya kusuruyla meydana geldiğini, şayet davacının bir zararı söz konusuysa kendi kusuruyla bu zarara sebebiyet verdiğini, ayrıca gerçekleştirilen transfer işlemlerinin müvekkili banka güvenlik sistemi tarafından riskli görülerek —– yanıt sistemi aracılı ile aramanın gerçekleştirildiğini, —- konuşma metni tamamlanmadan tuşlama izninin verilmediğini, konuşma metninin davacıya iletildiğini, işlem bilginiz dahilinde ise ——-şeklinde tarafa bilgi verildiğini, müvekkili banka tarafından alınması gereken her türlü önlemin alındığını, işlemlerin güvenliğinin en üst seviyede sağlandığını, davacının meydana gelen zararı ispat edemediğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte zararın varlığı kabul edilse bile bu zarara davacının ağır kusurunun sebebiyet verdiğini, müvekkil bankanın haksız fiil sorumluğunun bulunmadığını, davaya konu yapılan işlemlerin üçüncü kişilerin ağır kusurunun sebebiyet verdiğini, illiyet bağının kesildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Tarafların uhdesinde olan tüm delilleri ibraz ettikleri, getirtilmesi gereken delilleri ilgili yerlerden getirtilerek dosya içine alınmıştır.
Dosya tüm delillerin ibrazından sonra konusunda uzman teknik bilirkişiye tevdi edilmiş, teknik bilirkişi —–tarihli ayrıntılı raporu sonuç kısmında;
1—-numaralı vadesiz hesabından üçüncü şahıs veya şahıslar tarafından yetkisiz ve usulsüz olarak yapılan—– anapara olmak üzere dava tarihi itibariyle toplam —-
2—-numaralı kredi kartından üçüncü şahıs veya şahıslar tarafından yetkisiz ve usulsüz olarak yapılan nakit avans işlemi sebebiyle —- anapara olmak üzere dava tarihi itibariyle toplam —
3—- numaralı vadeli — hesabının üçüncü şahıs veya şahıslar tarafından yetkisiz ve usulsüz olarak vadesinden önce kapatılması sebebiyle — avans faizi olmak üzere —-
4—- numaralı vadeli — hesabının davalı banka tarafından vadesinden önce kapatılması sebebiyle — avans faizi olmak üzere— avans faizi olmak üzere —-
-Genel toplamda —avans faizi olmak üzere toplam —-olduğu sonuç ve kanaatine varıldığının bildirildiği görülmüştür.
Teknik bilirkişi —- tarihli ek raporunda; tarafların bilirkişi raporu ile ilgili beyan ve itirazlarının— tarihli kök raporunda açıklanan tespit ve hesaplamalar ile görüşünü değiştirecek nitelikte olmadığı sonuç ve kanaatine varıldığını ek raporunda beyan etmiştir.
Davacı vekilinin—- tarihli ıslah dilekçesi sunmuş olduğu ——– olarak açılan davamızı ıslah ederek toplam— davalı ———– alınarak davacı müvekkilimize ödenmesine;
Müddeabih değerinin —– dava tarihinden itibaren avans faiz işletilmesine,
Islah edilen tutar olan —— ıslah tarihinden itibaren avans faiz işletilmesi hususlarının talep edildiği görüldü.
DELİLLER ;
* Bilirkişi Raporu,
*Banka kayıtları, hesap özetleri,
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, davacının banka hesabında ve kredi kartında bulunan paranın rızaları olmadan dava dışı—– aktarılması nedeniyle davacı bankadan tahsili talebine ilişkindir.
Ticari davalarda zorunlu arabuluculuk son tutanağı dosya içerisindedir.
—- Soruşturma sayılı dosyası celp edilmiş ve incelenmiştir.
Davacının varsa alacak kalemlerinin tespiti ve hesaplanması için dosya—– tevdi edilmiştir. Bankacılık alanında uzman bilirkişi—— tarafından tanzim edilen rapor Mahkememize sunulmuştur.
Davacı vekili ; davalı bankanın —- müşteri numaralı vadeli ve vadesiz olmak üzere iki ayrı hesap ve —- sahibi olduğunu, emekli maaşını da davalı banka aracılığıyla aldığını, — tarihinde müvekkilinin izni ve bilgisi dışında, internet bankacılığı yolu ile kredi kartından — yapıldığını, bu—- müvekkilinin telefonuna herhangi bir —- mesajı veya işlem bilgilendirme mesajının gelmediğini, müvvekkilinin — yapılırken internet şubesini kullanmadığını, kimseyle hiçbir şekilde bilgi paylaşımı yapmadığını, yine aynı gün müvekkiline ait —- numaralı vadeli hesabının bozularak hesapta bulunan paranın ——– hesaba gönderilmesi yönünde—–verildiğini, bu işlem sonucu müvekkilinin vade sonu faiz kazancından mahrum kaldığını, müvekkilinin adına kredi başvurusunda bulunulduğunu, bankanın ancak o zaman müvekkili—– arayarak şüpheli işlemler yönünde bilgisi olup olmadığının sorulduğunu, bankanın araması ile davacı müvekkilinin yapılan işlemleri öğrendiğini, işlemlerin kendisine ait olmadığını söyleyerek işlemlerin iptalini istemişse de yalnızca kredi başvurusu ve — tutarındaki vadeli hesabında bulunan paranın— gönderilmesine mani olunduğuna, ancak vadeli hesabının banka tarafından onay aranmaksızın bozulmasına ve kredi kartından nakit çekim ile yapılan —- mani olamadığını, davalı bankanın geç bilgilendirmesi, ihmali yeterli güvenlik önlemi almaması neticesinde müvekkilinin —– kaybının hem de vadeli hesabının bozulmasından doğan faiz kaybının vaki olduğunu beyan etmiştir.
Davalı vekili beyanında; davacının —- gerçekleştiren şahıs veya şahıslara karşı huzurdaki davayı açmasının gerektiğini, davacının kusuru olmayan bankaya dava açtığını, davayı internet bankacılığı yolu ile kredi kartından —— şahsın hesabına para gönderildiğini bu sebeple davayı bu kişiye yöneltmesi gerektiğini, bu nedenle davanın sıfat yokluğundan reddine karar verilmesini, davaya konu internet üzerinden gerçekleşen işlemlerde, davaya konu olayın meydan gelmesinde müvekkil bankanın kusurunun bulunmadığını, davacının uğradığını iddia ettiği tüm zararların belli olmasına rağmen davasını belirsiz alacak davası olarak ikame ettiğini, bu sebeple davanın usulden reddine karar verilmesinin gerektiğini, müvekkil bankanın yüksek güvenirliğe sahip olduğunu davaya konusu işlemlerin davacının ihmali veya kusuruyla meydana geldiğini, şayet davacının bir zararı söz konusuysa kendi kusuruyla bu zarara sebebiyet verdiğini, ayrıca gerçekleştirilen transfer işlemlerinin müvekkili banka—– riskli görülerek— sesli yanıt sistemi aracılı ile aramanın gerçekleştirildiğini,—-aramasında konuşma metni tamamlanmadan tuşlama izninin verilmediğini, konuşma metninin davacıya iletildiğini, işlem bilginiz dahilinde ise ——– tuşlayınız şeklinde tarafa bilgi verildiğini, müvekkili banka tarafından alınması gereken her türlü önlemin alındığını, işlemlerin güvenliğinin en üst seviyede sağlandığını, davacının meydana gelen zararı ispat edemediğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte zararın varlığı kabul edilse bile bu zarara davacının ağır kusurunun sebebiyet verdiğini, müvekkil bankanın haksız fiil sorumluğunun bulunmadığını, davaya konu yapılan işlemlerin üçüncü kişilerin ağır kusurunun sebebiyet verdiğini, illiyet bağının kesildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
—- çalışması yapacak bir müşteriye—-tarafından öncelikle bir hesap açılmakta, açılan bu hesap— tanıtılmakta, —-giriş için gerekli olan kullanıcı bilgileri ile statik bir şifre verilmekte ve hesap sahibinin ———- numarası sisteme kayıt edilmektedir.
Bilahare kullanıma açılan hesap üzerinden yapılacak —- işlemlerinde; hesap sahibi tarafından;; hesap bilgileri -statik şifre kullanılarak — girilmekte ve yapılacak —-işlemi ile ilgili meblağ ve diğer bilgiler işlenerek, banka tarafından —-gönderilen —, yine hesap sahibi tarafından sisteme girilerek işlem onaylanmakta ve ——–gerçekleştirilmektedir.
——işlemleri ile ilgili dolandırıcılık olaylarının engellenebilmesi için; müşteri adına —- tarafından açılan hesabın ve hesap bilgileri ile müşteriye verilen statik şifrenin banka tarafından — korunması, tek kullanımlık şifrenin, müşterinin sistemde kayıtlı olan —- gönderilmesi gerek tiği gibi—–de kendisine verilen hesap bilgileri ile statik şifresini, kullanmış olduğu bilgisayarında uygulayacağı güvenlik sis temleri ile koruması ve sisteme kayıtlı —- — derhal iptal ile bankaya bildirmesi ve —- hesap bilgileri ile şifresini ve telefonuna —- şifreyi üçüncü kişilerle paylaşmaması gerekmektedir.
Belirlenen bu kurallardan herhangi birisine uyulmaması halinde; uyulmayan tarafın kusurlu ve sorumlu olduğu, söylenebilecektir.
Davaya konu — incelendiğinde; davacının, davalı bankanın—- numaralı kredi kartından,— tarihinde internet bankacılığı yolu ile kredi kartından—yapıldığını, bu —-davacının telefonuna herhangi bir—- bilgilendirme mesajının gelmediği, yine aynı gün davacıya ait — numaralı vadeli hesabının bozularak hesapta bulunan paranın—-hesaba gönderilmesi, bankanın davacı —–arayarak şüpheli işlemler yönünde bilgisi olup olmadığının sorulduğunu, bankanın araması ile davacının yapılan işlemleri öğrendiğini, işlemlerin kendisine ait olmadığını söyleyerek işlemlerin iptalini istemişse de yalnızca kredi başvurusu ve — tutarındaki vadeli hesabında bulunan paranın ——gönderilmesine mani olunduğu anlaşılmaktadır.
Müşterinin hesap bilgileri ile —- ulaşıldığı anlaşılamamış olmakla birlikte; davacının; telefonunu kaybetmediği,—-değiştirilmediği, başkalarına kullandırmadığı ve olayla ilgili olmak üzere telefonuna —- şifre gelmediği,—- şifrenin üçüncü kişilerle paylaşmadığı, anlaşılmaktadı—– tedbirlerini en üst düzeyde almış olmakla; davacı hesap sahibinin hesap bilgilerine,—– girilerek ulaşılması mümkün görülmemektedir.
Davacının kusurundan söz edebilmek için hesaba girişte kullanılan şifre gibi kişisel bilgilerin davacının özensiz davranış sergilemesi sonucu ya da davacı kanalı ile ele geçirildiğinin somut delillerle kanıtlanması gerekmektedir. İspat yükü kendi üzerinde olan davalı banka bu konuda somut bir veri ortaya koyamamıştır. Olay olur olmaz davacının kullandığı bilgisayarda da güvenlik ve trojan tipi casus yazılımlar açısından teknik bir inceleme yapılmamıştır.—- sahiplerinin hak ve menfaatlerini korumaktır. Bu nedenle —- en hafif kusurlarından dahi sorumlu bulunmaktadırlar. Tüm işlemlerinde özen gösterme yükümlülükleri söz konusudur. —- kararları da davalı banka ların en hafif kusurlarından dahi mesul olduklarını teyit etmektedir. Müterafik kusurla ilgili ispat yükü kendi üzerinde olan davalı Banka, davacının kişisel statik bilgilerinin dolandırıcılar tarafından davacı kanalı ve ihmalkâr davranış sergilemesi sonucu ele geçirildiğine dair, dava dosyasında somut bir delil ortaya koyamadığı, davaya konu olaydaki zararda davacının müterafik kusurundan söz edilemeyeceği, dosyada davacının kasıtlı ve kusurlu davrandığına ilişkin somut bir veri de görülemediğinden denetlenebilir bilirkişi raporu doğrultusunda davacı tarafın haklı olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerektiği ve davacının hesabından çekilen paranın iadesinin gerektiği, davacı tarafın talebi doğrultusunda söz konusu tutara yasal faiz işletilmesi gerektiği anlaşılarak aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M – : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
——- birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde alınması gerekli 469,90- TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 521,58- TL harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, bakiye kısmın yatıran tarafa iadesine,
4-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——– bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan tebligat posta gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 910,40- TL yargılama gideri ve davacı tarafından peşin olarak yatırılan 170,78- TL peşin harç, 44,40TL başvuru harcı, 7,80TL vekalet harcı ve 300-TL ıslah harcı olmak üzere toplam yapılan harç ve masraf 522,98-TL’ nin davalıdan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 5100- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde ——– Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/12/2021