Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/141 E. 2021/677 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/141 Esas
KARAR NO: 2021/677
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 16/09/2019
KARAR TARİHİ : 30/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin, davalı taraftan, taraflar arasındaki — tarihli danışmanlık sözleşmesinden kaynaklanan —alacağının tahsili için—– sayılı dosyası ile tarafımızdan ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak davalı tarafından işbu dosya kapsamında haksız ve kötü niyetli olarak borca ve ferilerine itiraz edildiğini, akabinde ticari uyuşmazlıklarında dava şartı olması sebebiyle taraflarınca arabuluculuğa başvuruda bulunulduğunu,—– Arabuluculuk görüşmelerinde anlaşma sağlanamadığını, itirazın iptali konulu davanın ikame edilmesi zorunluluğu hasıl olduğunu, müvekkili ile davalı-borçlu arasında başta—– üzere —- verdikleri/verecekleri, mevcut ve ileride gündeme gelecek destek, teşvik ve kredilerinden yararlanma amaçlı olarak —- imzaladıklarını, işbu sözleşme kapsamında davalı danışman şirket sözleşme yükümlülüğünü yerine getirmediğini, müvekkil sözleşme süresi boyunca destek/teşvik/krediden yararlanmadığını, sözleşme kapsamında davalı —- olduğu yükümlülükleri yerine getirmediğinden müvekkil şirket herhangi bir destek/teşvik/krediden yararlanmadığını, dilekçe ekinde sundukları, —– gereğince davalı- borçlu tarafın, müvekkil şirket tarafından kendisine ödenmiş olan —– iade edeceği kararlaştırıldığını, taraflarca akdedilen sözleşme kapsamında sözleşme bedeli olarak —– ücret belirlendiğini, sözleşme gereğince davalı- borçlu taraf üstlenmiş olduğu yükümlülükleri yerine getirmediğini kabul ederek, yıllık ücret bedelinin bir kısmı olan — müvekkil şirkete iade etmiş ancak kalan bakiye borcu — müvekkil şirkete iade etmemesi sebebiyle taraflarınca işbu bedelin tahsili için—– dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, taraflar arasında akdedilen sözleşme kapsamında davalı-borçlunun sözleşmeye uygun olarak edimlerini yerine getirmemesi sebebiyle, müvekkil şirketi zarara uğrattığını, taraflar arasındaki sözleşme doğrultusunda davaya konu alacağın likit olduğu ve davalı- borçlunun haksız ve hukuka aykırı olarak icra takibine itiraz ettiği izahtan vareste olduğunu, icra takibine haksız ve kötü niyetli itirazda bulunan davalı borçlunun icra-inkar tazminatına mahkum edilmesi gerektiğini, somut olayda icra inkar tazminatının şartları gerçekleşmiş olup; haksız ve kötü niyetle icra takibine itiraz eden davalı borçlunun alacağın %20′ sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesi gerektiğini, haksız ve dayanaksız itirazın iptali ile takibe kötü niyetle itiraz eden davalı borçlunun alacağın % 20’den aşağı olmamak üzere icra-inkâr tazminatına mahkum edilmesi ve takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı ile Müvekkil şirket arasında—-imzalandığını, bu sözleşme gereğince müvekkil şirket davacıya başta—olmak üzere ilgili —- verdikleri/verecekleri, mevcut veya ileride gündeme gelecek teşvik ve kredilerden yararlanma amaçlı danışmanlık hizmeti vereceğini, —– Bu sözleşmenin—- yükümlülükleri açıkça düzenlendiğini, davacının yükümlülükleri arasında —– verilen bilgilerin doğru olması şartı bulunmadığını, —– süresi içerisinde hiçbir destek/teşvik/krediden yararlanmaması halinde — gereği alınan ücretin iadesi kararlaştırıldığını, ancak iş bu maddede — istediği evrakların zamanında —-tarafından teslim edilmemesi ve bu nedenle— destek/teşvik/krediden yararlanamaması halinde —- ücret iadesi yükümlülüğü yoktur.” İbaresi konularak —– istisna getirildiğini, ayrıca Müvekkil şirket tarafından Davacı şirkete ekte sunmuş olduğumuz ve davacı şirketin çalışanı ve müvekkil şirket ile iletişim sorumlusu olan —- adlı şahsın imzalamış olduğu —diye başlayan bir yazı ile —– işlemlerinde Davacı firmanın yapmış olduğu yanlış işlemler nedeniyle sorunlar yaşandığı bildirilmiş ve bu hususlara dikkat edilmesi önemle hatırlatıldığını,— tarihli bu bilgilendirme yazısında — giriş ve çıkışlarında gerekli özenin gösterilmediği, bu nedenle—– tarafından teşvik ve desteklerin iptal edildiği bildirilerek; – ——– personel teşviki alan çalışanın iş akdine son verildiği takdirde iş akdinin son verildiği ay içerisinde yerine firma çalışanı olmayan yeni bir girişin yapılması gerektiği,—- güncellenip müvekkil şirkete ulaştırılması gerektiği —- teşviki alan çalışanın nakli yapıldı ise personel listesinin güncellenip müvekkil şirkete ulaştırılması gerektiği, —- alan çalışana yapılan maaş, avans, haciz ve sair tüm ödemeler için ayrı ayrı banka dekontları alınması ve müvekkil şirkete ulaştırılması gerektiği, —-personel teşviki alan çalışanların iş akdi sona erdirilecekse bir iş günü öncesi müvekkil şirkete bilgi verilmesi gerektiği — alımı yapılacak ise iki iş günü öncesi müvekkil şirkete bilgi verilmesi gerektiği Davacı tarafa bildirilmiştir. 3- Müvekkil şirket sözleşmenin imzalanmasından itibaren tüm teşvik kurullarını gerek Davacı firma yetkilileri ve personelleri ile yaptıkları toplantılarda ve gereke telefon görüşmelerinde defalarca anlattıklarını, sözleşmenin imzalanması ile birlikte — çalışmalara başlandığını, davacı firmaya ——- kapsayacak şekilde teşvik müracaatında bulunduğunu, başvurulan —- Davacı firmanın personel çıkarmaması ve çıkaracak ise de aynı ay içerisinde çıkardığı kadar yeni personel alması gerektiğini, ancak davacı firma daha ilk ayda —–çıkarmış ve yerine yeni bir personel alınmadığını, bu nedenle teşvik kuralları ihlal edildiğinden teşvik iptal edilmediğini, davacı firmanın mağdur olmaması adına müvekkil şirketin tekrar — işlemlerine başlandığını, — teşvik tekrar yürürlüğe girdiğini, yine davacı personellerinden —- işten çıkartıldığını, davacı teşvik kapsamında iki personelini işten çıkartıp yerine iki yeni personel alması gerekirken — tarihinde ——teşviki kapsamında projeli bir teşvik için çalışmalara başlandığını, gerekli proje bedeli müvekkil tarafından ödenerek teşvik çıkartıldığını,—- makine ve ekipman alım süreci beklenirken Davacı şirket yetkilisi —-şirketi arayarak teşvik sürecini kendisi iptal ettiğini, davacı taraf —– yerine getirmediğini, müvekkil şirketin çıkartmış olduğu teşvik kurallarını ihlal etmiş gerekli dikkat ve özeni yerine getirmediğini, bilgi ve belgeleri müvekkile zamanında ulaştırmadığını, taraflar arasında imzalanan —— —- tarafından teslim edilmemesi ve bu nedenle ——— destek teşvik/krediden yararlanamaması halinde —- ücret iadesi yükümlülüğü yoktur.” Hükmü gereği müvekkil şirketin Davacıya bir ödeme yapması gerekmediğini, Davanın reddine, haksız ve kötü niyetli olarak icra takibi başlatan Davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
Tarafların uhdesinde olan tüm delilleri ibraz ettikleri, getirtilmesi gereken delilleri ilgili yerlerden getirtilerek dosya içine alınmıştır.
Dosya tüm delillerin ibrazından sonra konusunda uzman teknik bilirkişiye tevdi edilmiş, teknik bilirkişi ayrıntılı raporunda;
5.1.Davacı tarafından ibraz edilen —– yılına ilişkin ticari defterlerin; açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı ve dava konusu ile sınırlı kaymak kaydıyla defter kayıtlarının birbiri doğruladığı, davacı şirketin defterlerinin Kayıt nizamı bakımından uygun olduğu, davacı şirket lehine veya aleyhine delil kabiliyetleri ——- takdirinde olduğu,
5.2.Davalı tarafından ibraz edilen —- yılına ilişkin ticari defterlerin; açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı ancak davalı şirketin ticari defterlerinin Kayıt nizamı bakımından uygun OLMADIĞI, davalı şirket lehine veya aleyhine delil kabiliyetleri — takdirinde olduğu,
5.3.Taraflar arasında — tarihli —- bedeli —–yapıldığı; iş bu sözleşme gereği davacının davalıya —– ödeme yaptığı, davalının davacıya —- iade ettiği, davalının davacıya fatura düzenlemediği neticesinde takip tarihi itibariyle davacının davalıdan kaydi —– alacaklı olduğu,
5.4.Davalının davacı şirket adına fatura düzenlemediği dolayısıyla tarafların —– bildirimlerinin bulunmadığı,
5.5.Dava dosyasında — gelen, davacı firmanın —-şekilde teşvik başvurusu ile ilgili herhangi bir belgenin olmadığı, dava dosyasında bulunan —– belgelerde anlaşılan taraflar arasındaki sözleşmenin geçerli olduğu tarihlerde davacının herhangi bir destekten yararlanamadığı,
5.6.Dava dosyasında bulunan cep telefonu mesajlarında anlaşıldığı üzere; davacının davalıya —ödeme yaptığı, davacının— herhangi bir ödeme almadığı, davalının davacıya —– iade ettiği ve kalan bakiyeyi iade edeceğini beyan ettiği ancak kalan bakiye olan — göndermediği tespit edilmiş olup iş bu konudaki nihai takdirin —- ait olduğunu bildirir görüş ibraz etmiştir.
DELİLLER
—–
—–
—-
—-

İNCELEME VE GEREKÇE-:
Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı davalı ile aralarındaki — tarihli —- —- alacağının tahsili için ——-dosyası ile tarafımızdan ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak davalı tarafından işbu dosya kapsamında haksız ve kötü niyetli olarak borca ve ferilerine itiraz edildiğini, itirazın iptalini talep etmiştir.
Davalı ise, — tarihli — imzalandığını, bu —müvekkil şirket davacıya başta —- olmak üzere ilgili ——– verdikleri/verecekleri, mevcut veya ileride gündeme gelecek teşvik ve kredilerden yararlanma amaçlı danışmanlık hizmeti vereceğini, —–yükümlülükleri açıkça düzenlendiğini, ———- süresi içerisinde hiçbir ——- ücretin iadesi kararlaştırıldığını, ancak iş bu maddede —– istediği evrakların zamanında —- tarafından teslim edilmemesi ve bu nedenle —- —– yararlanamaması halinde ——-ücret iadesi yükümlülüğü yoktur.” İbaresi konularak —- istisna getirildiğini, ayrıca Müvekkil şirket tarafından Davacı şirkete ekte sunmuş olduğumuz ve davacı şirketin çalışanı ve müvekkil şirket ile iletişim sorumlusu olan —- adlı şahsın imzalamış olduğu—-diye başlayan bir yazı ile —- yapmış olduğu yanlış işlemler nedeniyle sorunlar yaşandığı bildirilmiş ve bu hususlara dikkat edilmesi önemle hatırlatıldığını, —- tarihli bu bilgilendirme yazısında —giriş ve çıkışlarında gerekli özenin gösterilmediği, bu nedenle — tarafından teşvik ve desteklerin iptal edildiğini, davalının sorumlu olmadığını savunmuştur.
—– sayılı icra dosyası ve taraflar arasındaki Danışmanlık sözleşmesi, mail yazışmaları, cep telefonu yazışmaları incelenmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlığın çözümü için ticari defterlerin incelenmesine karar verilerek taraflara defterlerini sunmak üzere kesin süre verilmiş, taraflar defterlerini sunmuştur.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu/ Ticari Defterlerin İbrazı ve Delil Olması – Madde 222 – (1): “Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.”
(2): “Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.”
(3): “İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. —– Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
(4): “Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.”
(5): “Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.”
Türk Ticaret Kanunu madde ———Her tacir, ticari defterleri tutmak ve defterlerinde, ticari işlemleriyle ticari işletmesinin ——-, borç ve alacak ilişkilerini ve her hesap dönemi içinde elde edilen neticeleri, bu Kanuna göre açıkça görülebilir bir şekilde ortaya koymak zorundadır. Defterler, üçüncü kişi uzmanlara, makul bir süre içinde yapacakları incelemede işletmenin faaliyetleri ve finansal durumu hakkında fikir verebilecek şekilde tutulur. İşletme faaliyetlerinin oluşumu ve gelişmesi defterlerden izlenebilmelidir.”
(2): “Tacir, işletmesiyle ilgili olarak gönderilmiş bulunan her türlü belgenin, fotokopi, karbonlu kopya, mikrofiş, bilgisayar kaydı veya benzer şekildeki bir kopyasını, yazılı, görsel veya elektronik ortamda saklamakla yükümlüdür.”
Madde 83- (1): “Ticari uyuşmazlıklarda mahkeme, yabancı gerçek veya tüzel kişi bile olsalar, tarafların ticari defterlerinin ibrazına, resen veya taraflardan birinin istemi üzerine karar verebilir.”
Ticari defterler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 222 ve devamı ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu madde 64 ve devamında açıkça düzenlenmiştir.
Ticari defterlere anılan Kanun’larda delil olarak hüküm ve sonuç bağlanmıştır.
Tacirler, Türk Ticaret Kanunu’nun amir hükmü uyarınca ticari defter tutmak zorundadır.
Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK. m. 222/1).
Yine Türk Ticaret Kanunu madde 83/1’de ticari uyuşmazlıklarda Mahkemenin ticari defterlerin re’sen ibrazına karar verebileceği, Mahkeme re’sen ticari defterlerin ibrazına karar vermese dahi taraflardan birinin istemi üzerine ticari defterlerin ibrazına Mahkemece karar verilebileceği hüküm altına alınmıştır.
Ticari defterler, bazı şartların varlığı durumunda sahibi lehine delil olarak kullanılabilir. Şöyle ki: Uyuşmazlık ticari bir işten kaynaklanmalıdır. Bu iş, her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmelidir. Taraflardan yalnızca biri için ticari iş niteliğinde olan uyuşmazlıklarda, arada sözleşme olsa bile defterler lehe delil olarak kullanılamaz. Uyuşmazlığın her iki tarafı da tacir sıfatını haiz olmalıdır. Taraflardan birinin ya da her ikisinin tacir olmaması halinde ticari defterler lehe delil olarak kullanılamaz. Öte yandan ticari defterler Kanun’a uygun tutulmuş olmalıdır. Tutulması zorunlu defterler eksiksiz, usulüne uygun tutulmalı, açılış kapanış onayları yapılmış olmalıdır. ——- Ayrıca, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (HMK. m. 222/3)
Davacı taraf bir ticaret şirketidir. Davalı taraf da bir ticaret şirketi olup tacirdir. Uyuşmazlık tarafların ticari işletmesinden ve ticari bir işten kaynaklanmaktadır.
Dosya tüm delillerin ibrazından sonra konusunda uzman teknik bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişi raporu alınmıştır.
Taraflar arasında yer alan —– tarihli —– incelendiği, bu sözleşme gereğince davalı şirket davacıya başta ——- olmak üzere ilgili—- mevcut veya ileride gündeme gelecek teşvik ve kredilerden yararlanma amaçlı danışmanlık hizmeti vereceğini, —- Davacı yükümlülükleri düzenlendiği, — — Davacının sözleşme süresi içerisinde hiçbir —-yararlanmaması halinde —– gereği alınan ücretin iadesinin kararlaştırıldığı, ancak iş bu maddede — istediği evrakların zamanında —- tarafından teslim edilmemesi ve bu nedenle ——- yararlanamaması halinde —– ücret iadesi yükümlülüğü yoktur.” şeklinde düzenlendiği, —- bilgilendirme yazısında ——gerekli özenin gösterilmediği, bu nedenle —- tarafından teşvik ve desteklerin iptal edildiği bildirilerek, —- personel teşviki alan çalışanın iş akdine son verildiği takdirde iş akdinin son verildiği ay içerisinde yerine firma çalışanı olmayan yeni bir girişin yapılması gerektiğinin davalı tarafından davacıya bildirildiği, davacı tarafından da personellerinden —- tarihinde —– işten çıkartıldığını, davacı teşvik kapsamında üç personelini işten çıkartıp yerine üç yeni personel alındığını—- tarihinde mail yolu ile davalıya bildirdiği, davalının itirazlarının yerinde olmadığı anlaşıldığı, ayrıca taraflar arasında yer alan mesaj içeriklerinde davalının kalan bakiyeyi iade edeceğini belirttiği, taraflar arasında yer alan —- olarak değerlendirildiğinde davalının takibe itirazlarının haksız oladuğu kanaatine varılarak itirazın iptaline karar vermek gerekmiştir.Alacağın likit (bilinebilir) mahiyette bulunduğu gözetilerek İcra İflas Kanunu madde 67/2 uyarınca asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesi kararlaştırılmış olup aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
-Davalının —– sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin toplam —- asıl alacak ve işleyecek faiz yönünden asıl alacağı takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek değişen oranlarda avans faiziyle devamına,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde alınması gerekli — harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan —– harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——- bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan başvuru gideri, tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.064,60 TL yargılama gideri ve davacı tarafından peşin olarak yatırılan 301,94 TL harç toplamı 1.366,54TL nin davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde —– Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/09/2021