Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1190 E. 2021/894 K. 07.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/1190 Esas
KARAR NO : 2021/894

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 31/12/2019
KARAR TARİHİ : 07/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA /TALEP :
Davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; 06/10/2019 tarihinde sürücü —– sevk ve idaresindeki —– plakalı çekici ve buna bağlı ———- istikametinden —- seyir halinde iken km 38+650 metreye geldiğinde aracının direksiyon hakimiyetin kaybederek — istikametine gidişe göre yolun sağ tarafına doğru yoldan çıkarak yaya kaldırımı üzerinde bulunan otobüs durağında beklemekte olan yaya —– aracının ön kısımlarıyla çarpması sonucunda çift taraflı, ölümlü trafik kazası meydana geldiğini, bu kazanın sonucunda yaya konumunda olan müvekkili —-yaralandığını, müvekkilinin kazadan sonra uzun süre yoğun bakımda kaldığını, kısmi felçli olarak hayata dönebildiğini, bu sebeple sürekli olarak iş göremez hale geldiğini, maddi anlamda mağdur olduğunu, herhangi bir kusuru bulunmadığını, müvekkili olan davacının aynı trafik kazasında annesi — kaybettiği için tüm iyileşme sürecinde bakıma muhtaç halde kalmış olduğunu, davaya konu trafik kazasında yaya kaldırımında bulunan — beklemekte olan müvekkili —- herhangi bir kusurunun bulunmadığını,— plaka sayılı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı olduğunu dermeyan etmiş, fazlaya ilişkin talep ve ek dava açma hakları saklı kalmak kaydıyla , müvekkili olan davacının geçirdiği trafik kazası yaralanması sebebiyle maddi zararlarının tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda artırılmak üzere şimdilik asgari 100-TL ( müvekkilinin uğramış olduğu sürekli iş göremezlik zararı için 80-TL ve bakıcı gideri zararı için 20-TL olmak üzere) maddi tazminat bedelinin diğer kusurlu kişilerin kusurlarına düşen sorumluluk dahil olmak üzere limit sınırları içerisinde temerrüt tarihi olan 20/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt (avans) faizi ile birlikte davalıdan müşterek ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; Davacı tarafın maluliyet sebebiyle uğradığı zararını ispat etmesi gerektiğini, müvekkili şirketin sorumluluğu poliçede yazılı limitle sınırlı olduğunu, kusur oranlarının tespiti için dosyanın—- gönderilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu, maluliyet oranının belirlenmesi halinde maluliyet oranının tespiti bakımından dosyanın— sevk edilmesi gerektiğini, maluliyet oranının belirlenmesi halinde maluliyet oranının tespiti bakımından dosyanın—edilmesi gerektiğini, davacı tarafın sigortalının kusurunu ve kusur ile maluliyeti arasında illiyet bağı bulunduğunu, usulen ispat etmesi gerektiğini, hesaplanacak tazminattan davacının kaza sebebiyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gerekli olduğunu, davacının kazanç kaybı talepleri teminat dışı kalan hallerden olduğu için müvekkili şirketin sorumluluğunda olmadığını, bakıcı giderine ilişkin taleplerin teminat dışında kalması gerektiğini, faizin dava tarihinden itibaren yasal faiz olması gerektiğini, tazminata hükmedilmesi halinde ıslah edilmemiş tutar için tazminat faiz sorumluluğunun dava tarihinden itibaren, ıslah edilmiş tutara ilişkin tazminat ve faiz sorumluluğunun ise ıslah tarihinden başlatılması gerektiğini beyan ederek davanın usulden ve esastan reddine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Haksız fiil iddiasına dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar vekili UYAP sistemi üzerinden göndermiş olduğu 22/10/2021 tarihli dilekçesi ile; davadan, davalı ile sulh olmaları nedeniyle işleten ve sürücü yönünden hakları saklı kalarak feragat ettiklerini beyan etmiştir.
Davacılar vekili — dilekçesi ile; davalının davaya konu ödemeyi yapmış olduğunu ve karşılıklı sulh olunduğunu, bu nedenle davadan feragat ettiklerini ve tarafların karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin de olmadığını beyan etmiştir.
Mahkememizin 09/11/2021 tarihli celsesinde davacı vekilinin feragat dilekçesinin davalı vekiline tebliğine, masraf ve vekalet ücreti yönünden talepleri bulunup bulunmadığına ilişkin beyanda bulunmak üzere 2 haftalık kesin süre verildiği, yine aynı tarihli celsede davacı vekiline, yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda taraflar arasında sulh protokolü var ise sunmak üzere 2 haftalık kesin süre verildiği anlaşılmıştır. Davacı vekilince —- tarihli dilekçe ekinde sulh protokolünün fotokopisinin sunulduğu, feragat beyanları doğrultusunda davanın sonuçlandırılmasının talep edildiği anlaşılmıştır.
Davalı vekilince UYAP sistemi üzerinden gönderilen 17/11/20212 tarihli dilekçesi ile davacı vekili —— tarihinde—- ödeme yapıldığını, talepler bakımından davanın konusuz kalmış olduğunu, davanın reddine karar verilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinden feragat ettiklerini beyan etmiştir.
Davadan feragat, kesin hükmün yasal sonuçlarını doğuran ve davayı sonuçlandıran taraf işlemi olup, davalı tarafın veya Mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.
Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. (HMK. m. 307/1)
Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır.
Feragat veya kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. (HMK. m. 309/1-2)
Feragat ve kabul kayıtsız şartsız olmalıdır. (HMK. m. 309/4)
Vekilin feragat edebilmesi için feragate ilişkin özel yetkisinin bulunması şarttır. (HMK. m. 74/1)
Buna göre, dava dilekçesine ekli vekaletnamenin yapılan incelenmesinde, davacı vekilinin feragate ilişkin özel yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davacı vekilinin davadan feragat ettiği, buna ilişkin feragat dilekçesi, taraflar arasındaki sulh protokolü fotokopisi, davalı vekilinin yargılama giderleri ile vekalet ücretinden feragat ettiğine ilişkin beyanlarının dosyaya sunulduğu, davacı vekilinin davadan feragate dair vekâletnamesinde özel yetkisi bulunduğu görülmekle feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiş olup, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-)Davanın Feragat Nedeniyle REDDİNE,
2-)Davacının işleten ve sürücüye karşı haklarının saklı tutulmasına,
3-)Karar ve ilâm harcı olan 59,30 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın Davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
4-)Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile —-bütçesinden ödenen —- arabuluculuk ücretinin davadan feragat eden davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
5-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-)Davalı tarafından yargılama gideri ve vekalet ücreti talep edilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-)Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca yatırana iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki (2) haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere karar verildi.