Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1125 E. 2023/335 K. 13.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/1125 Esas
KARAR NO: 2023/335 Karar
DAVA: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 26/12/2019
KARAR TARİHİ: 13/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı alacaklı ———– kooperatifi tarafından davalı müvekkile yönelik ———- E. sayılı dosyasıyla kooperatif üyeliğinden kaynaklı alacak nedeniyle ilamsız takibe geçmiş olup, takibin giyaben kesinleşmiş olması nedeniyle de takip konusu alacağı haciz tehdidi altında ödemek zorunda kalmıştır. Davacı müvekkil kooperatif üyesi olmadığından takip yersiz ve kötü niyetlidir. Davalı alacaklı tarafından kooperatif üyeliğinden kaynaklı alacaklar nedeniyle ikame etmiş olduğu ———- sayılı dosyasıyla görülen davada ilk derece mahkemesi davacı müvekkil … kooperatif üyesi olmadığından bahisle davanın reddi yönünde hüküm tesis etmiş olup, dava halen istinaf mahkemesindedir. Her iki dava arasında hukuki ve fiili birliktelik olması nedeniyle istinafta olan dosyanın bekletici mesele yapılmasını öncelikle talep etmekteyiz. Yukarıda yer alan ———– sayılı mahkeme kararına göre, davalı alacaklı tarafın hiçbir hak ve alacağı olmadığını bilerek haksız ve kötü niyetli olarak takibi başlatmış olduğu açıktır. İcra İflas Kanunu’nun 72/7 maddesinde belirtildiği gibi davacı müvekkil, borçlu olmadığı halde dava konusu edilen 34.659,82 TL. ödemek zorunda kalmıştır. ———- E. Sayılı dosyasıyla menfi tespit davasını ikame etmemizden sonra tahsilat nedeniyle istirdat davasına dönüşmüş olması davalının kötü niyetli takibi nedeniyle % 20 den aşağı olmamak üzere davacı müvekkil lehine kötü niyet tazminatını da talep etmekteyiz. Arz ve izah edilen nedenlerle icra tehdidi altında İcra Dairesine ödenen bedelin davacı müvekkile iadesi gerektiğinden işbu davayı ikame etme zarureti hâsıl olmuştur. Usul ve esas yönünden haklı olan davamızın kabulüyle, Borçlu olmadığı halde ödemek zorunda kaldığı 34.659,82 TL. bedelin ödeme tarihi olan 12.09.2019 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte istirdadına, Kötü niyetli takip nedeniyle davacı müvekkil lehine % 20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına, Yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yüklenmesi yönünde karar verilmesini ” talep ve dava etmiştir.Taraf teşkilinin usulüne uygun yapıldığı görüldü.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davacının dayandığı ————-Asliye Ticaret Mahkemesinin kararı aleyhine kooperatif tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Bölge Adliye Mahkemesinin kararı beklendiğinden henüz kesinleşmemiştir. 1163 sayılı Kooperatifler Yasasının 81.maddesinde tasfiye sürecine girmiş kooperatiflerde, çıkan ya da çıkarılan kooperatif ortağının konutu geri alınmasa da tasfiye giderlerine katılma yükümlülüğünün devam ettiği açıkça belirtilmiştir. Davacı kooperatif tarafından kendisine teslim edilen konutu satıp üçüncü kişiye devir işlemini yaptığı ve ancak üyelik devrini yapmadığı halde, üyeliği de daha başka bir kişiye devrettiği gibi anlaşılmaz bir tutum içine girmiştir. Üyeliği devrettiği kişinin hangi amaçla üye olduğu açıklanamamaktadır, kooperatiften yeniden konut mu talep edecektir. Yasaya tam aykırılık eylemlerini gerçekleştirdiği halde kooperatiften kötü niyet tazminatı talep etmektedir. Bu durumda kötü olan kişinin kendisi olduğu, kendi eylemleriyle kanıtlandığından kötü niyet tazminatı isteminin reddi ve aksine kendisinden kötü niyet tazminatı alınması ve kooperatife verilmesi gerekmekte olduğunu, kötü niyetli ve yersiz istemde bulunması nedeniyle davacının davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.Tarafların uhdesinde olan tüm delilleri ibraz ettikleri, getirtilmesi gereken delilleri ilgili yerlerden getirtilerek dosya içine alınmıştır.Dosya tüm delillerin ibrazından sonra konusunda uzman teknik bilirkişiye tevdi edilmiş, teknik bilirkişi ayrıntılı raporu sonuç kısmında;” ——— Müdürlüğü’nün düzenlediği tahsilat makbuzunda görüldüğü üzere; davacı … haciz baskısı altında ödeme yaptığına dair beyanıyla 34.659,82TL.yi 12.09.2019 tarihinde alacaklıya verilmek üzere icra veznesine yatırdığı,Davacı … söz konusu tutarı yatırdıktan sonra istirdat davası açarak birinci derece mahkeme ve İstinaf mahkemesi kararları doğrultusunda yatırdığı paranın yasal faizi ile birlikte iadesini talep ettiği, Dava dilekçesinin Kooperatif yönetimine 27.01.2020 tarihinde tebliğ edildiği, İşlemiş faiz hesabı , 26.12.2019 dava tarihine kadar ve 07.03.2022 bilirkişi raporu tarihine kadar olmak üzere iki alternatifli olarak hesaplanmıştır.- 34.659,82 TL.nin icra dairesine yattığı 12.09.2019 tarihinden, 26.12.2019 dava tarihine kadar işlemiş faiz;34.659,82TL. X 9/100 X 105/365 — 897,36 TL.- 34.659,82 TL.nin icra dairesine yattığı 12.09.2019 tarihinden, İş bu raporun hazırlandığı 07.03.2022 tarihine kadar işlemiş faiz ;34.659,82TL X 9/100 X 902/365 – 7.708,72TL.olduğu ” görüşünü bildirir rapor tanzim edilmiştir. Raporun taraflara tebliğe çıkartıldığı, itirazlar doğrultusunda bilirkişiden ek rapor aldırıldığı görüldü. Teknik bilirkişi ayrıntılı Ek raporu sonuç kısmında ; ” Bilirkişi Heyetine verilen görevin kapsamı; davacı yanın istirdat alacağı bulunup bulunmadığı, işlemiş faiz var ise bunun miktarının tespiti ile sınırlıdır. Tarafımızdan dosyaya sunulan 07.03.2022 tarihli kök raporda verilen görev kapsamında bu hesaplamalar yapılarak Sayın Başkanlığa sunulmuştur.Kooperatif hukukunda geçerli olan acık kapı ilkesi uyarınca davacı …kooperatif ortaklığını ———- devrettiğinin davalı kooperatif tarafından diğer dava dosyalarında da kabul edilmiş olduğundan kök rapordaki görüşleri muhafaza ettiğimizi Sayın Mahkemenizin takdirine arz ederiz.Kök raporda yapılan değerlendirmeler kapsamında tespit edilen rakamlara ilişkin heyet görüşümüzde bir değişiklik bulunmamaktadır.” görüşünü bildirir rapor tanzim edilmiştir.

DELİLLER:*Bilirkişi ek ve kök raporu, *Tüm dosya kapsamı,

İNCELEME VE GEREKÇE:Dava, icra tehdidi altında ödenen paranın istirdadı istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.Davalı alacaklı ———- kooperatifi tarafından davalı müvekkile yönelik ———- E. sayılı dosyasıyla kooperatif üyeliğinden kaynaklı alacak nedeniyle ilamsız takibe geçmiş olup, takibin giyaben kesinleşmiş olması nedeniyle de takip konusu alacağı haciz tehdidi altında ödemek zorunda kalmıştır. Davacı … Kooperatifin ———- nolu ortağı iken ortaklığı dava dışı ———– devrettiğini bu nedenle aidat borcunun bulunmadığını iddia etmiştir.Dosyaya ibraz edilen evraklar içinde davacı … Kooperatifin ———- Nolu ortağı iken Kooperatifin Yönetim Kurulu Başkanlığına verdiği dilekçeler ile devir alan ———– verdiği dilekçeler mevcut iken taleplerin kabul edildiğine dair evrak bulunmamaktadır.Kooperatifler Kanunu’nun 10. maddesine göre her ortağın kooperatiften çıkma hakkı bulunmaktadır. Kooperatifler Kanunu, Borçlar Kanunu ve diğer kanunlar çıkma hakkının kullanılmasını ve bunun sınırlarını belirlemektedir. Ancak ana sözleşme ile çıkma hakkının aşırı derecede sınırlandırılması veya tamamen ortadan kaldırması mümkün gdeğildir. Nitekim Kanun’un 11. maddesine göre, bir ortağın hiçbir surette kooperatiften îıkanfayacağına dair bağlamlar hükümsüzdür. Emredici nitelikteki bu düzenleme, çıkma hakkının vazgeçilemez ve bertaraf edilemez bir hak olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Bir kooperatif ortağı, kanun ve ana sözleşmede öngörülen düzenlemelere uymak kaydıyla her zaman kooperatiften çıkabilir. Bu kurala aykırı olarak ana sözleşmeye konan hükümler geçersizdir. Çıkma hakkı, mutlak bir ortaklık hakkı niteliğindedir. Kanun, ortağa kooperatif ile ilişkisini tek taraflı bir irade açıklaması (çıkmanın ihbarı) ile kesebilme imkânı tanımaktadır. Kooperatifler Kanunu’nun 10. maddesine göre, her ortağın kooperatiften çıkma hakkı bulunmaktadır. Kanun’un 12. maddesine göre çıkma hakkı, bildirme yani çıkmanın kooperatife ihbar edilmesi suretiyle kullanır. Çıkma bildirimi, gerçek veya tüzel kişi ortak tarafından tek taraflı bir irade beyanı ile kullanılan bozucu yenilik doğuran bir haktır. Ortağın çıkma iradesini açıklaması ile çıkma gerçekleşmekte, ayrıca kooperatifin bunu kabul etmesine veya onaylamasına ihtiyaç bulunmamaktadır. Çıkmanın gerçekleşmesi ile birlikte ortaklıktan doğan hak ve yükümlülükler sona ermektedir. Kooperatifler Kanunu’nun 55. maddesinde, kanun ve ana sözleşme hükümlerine göre kooperatifin faaliyetlerini yöneten ve onu temsil eden icra organı yönetim kurulu olarak kabul edildiğinden, çıkma bildiriminin de yönetim kuruluna yapılması gerekmektedir.3476 sayılı Kanun m.3 ile değişik KK m.14/ili, c.1 hükmüne göre; kooperatif ortaklığı devredilebilir. Bu, devir sözleşmesi ile gerçekleştirilir. Yargıtay; kooperatifin özel statüsünün olmaması ve herhangi bir kısıtlılık halinin ileri sürülmemesi durumunda kooperatif payının devri için devir sözleşmesinin yapılmış olmasını yeterli görmektedir. Kooperatifler Kanunu’nun 13. maddesine göre; yönetim kurulu, ana sözleşmeye uygun olarak yapılacak isteğe rağmen, bir ortağın kooperatiften istifasını kabulden kaçınırsa, ortak çıkma iradesini noter aracılığı ile kooperatife bildirir. Bildirim tarihinden itibaren çıkma gerçekleşir. Bu hüküm, çıkma için kooperatifin kabulüne ihtiyaç bulunmadığını, bildirim yapılmasının yeterli olduğunu göstermektedir. Yönetim kurulunun istifayı kabul etmemesi veya hiç dikkate almaması, çıkma hakkını ortadan kaldırmamaktadır. Yönetim kurulunun istifayı kabul etmemesi, genelde çıkma hakkının ana sözleşmeye uygun kullanılmadığı gerekçesine dayanır. Bu durumda ortak yönetim kurulu ile aynı görüşte değilse, çıkma iradesini bu kez noter aracılığı ile kooperatife bildirmelidir. Kooperatifler Kanunu’nun 13. maddesine göre çıkma, çıkma bildiriminin noter vasıtasıyla kooperatife tebliğ edildiği tarih itibariyle gerçekleşir. Bildirimin noter vasıtasıyla yapılması ispata ilişkin bir husustur. Kooperatife ortak olmak isteyen gerçek ve tüzel kişiler kooperatif ana sözleşmesinde yer alan bütün hükümleri hak ve ödevleriyle birlikte kabul ettiklerini belirten bir dilekçe ile kooperatif Yönetim Kurulu’na başvururlar. Yönetim Kurulu, bu başvuruyu başvuru sahiplerinin ana sözleşmede gösterilen ortaklık şartlarını taşıyıp taşımadıklarını araştırarak inceler ve uygun görülenlerin ortaklığa kabulü için karar alır. Müracaatların sonuçları kabul veya ret olmak üzere 15 gün içerisinde ilgiliye yazı ile bildirilir. Her ortağın kooperatiften çıkma hakkı vardır. Bir ortağın hiçbir surette kooperatiften çıkamayacağına dair bağlamalar hükümsüzdür. Örnek ana sözleşmeye göre her ortak, hesap senesi sonundan en az bir ay önce yönetim kuruluna yazı ile başvurmak suretiyle ortaklıktan çıkabilir. Yönetim kurulu bu hükme uygun olarak yapılacak isteğe rağmen, yazılı başvurunun kooperatif kayıtlarına girişinden itibaren bir ay içinde kabulden kaçınırsa, ortak, çıkma dileğini noter aracılığı ile yönetim kuruluna bildirir. Bildiri tarihinden itibaren çıkma gerçekleşir.———— Müdürlüğü’nün düzenlediği tahsilat makbuzunda görüldüğü üzere; davacı … haciz baskısı altında ödeme yaptığına dair beyanıyla 34.659,82 TL.yi 12.09.2019 tarihinde alacaklıya verilmek üzere icra veznesine yatırdığı, davacı … söz konusu tutarı yatırdıktan sonra istirdat davası açarak birinci derece mahkeme ve İstinaf mahkemesi kararları doğrultusunda yatırdığı paranın yasal faizi ile birlikte iadesini talep ettiği, talebinin Kooperatifler Kanunun 13. Maddesi uyarınca haklı olduğu kanaatine varılarak 34.659,82 TL.nin icra dairesine yattığı 12.09.2019 tarihinden itibaren davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
2-34.659,82-TL nin 12/09/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Kötü niyet tazminat talebinin şartlar oluşmadığı anlaşıldığından reddine,
4-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ———- bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
5-Karar ve ilâm harcı olan 2.367,61-TL harçtan peşin alınan 579,18-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.788,43-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
6-Davacı vekille temsil olunmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 9200-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan 629,98-TL harç ve bilirkişi, posta, tebligat gideri olmak üzere, toplam 1.769,00-TL-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
8-Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin e duruşma ile yüzene karşı verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/04/2023