Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1093 E. 2021/431 K. 27.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/1093 Esas
KARAR NO: 2021/431
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 24/12/2019
KARAR TARİHİ: 27/05/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin yurtdışında bulunduğunu ve yurtdışında otoban geçiş indirimi vb işler ile uğraştığını, taraflar arasında ticari ilişki olduğunu, davacı şirketin, davalı şirkete ait araçlarını otoban geçiş ücretleri için fatura düzenlediğini ve faturaları davalı şirkete tebliğ ettiğini, davalı şirketin borçlarını düzenli olarak ödememesi sebebiyle davacının davalıya ——— vade farkı faturası düzenlediğini, davalının iş bu faturalara itirazda bulunmadığını, elektronik posta ile iş bu faturaların ödeneceğini teyit ettiği ancak herhangi bir ödemenin yapılmadığını, iş bu alacak için icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından iş bu takibe itiraz edildiği ve icra takibinin durdurulduğu, Davalının —– Sayılı takip dosyasına yapmış olduğu haksız itirazının iptali ile takibin devamına, Davalının asıl alacağın yüzde yirmisinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı tarafa yüklenmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı şirketin dava dosyasında sundukları cevap dilekçesinin olmadığı tespit edilmiştir. Davalı şirkette inceleme günü tebliğ edildiği (T.K. 35.madde), davalı şirketin inceleme günü olan —— tarihinde ticari defterlerini ibraz etmediği ve yerinde inceleme talebinde bulunmadığı tespit edilmiş olup davalı şirketin ticari defterlerinde inceleme yapılamamıştır.
Tarafların uhdesinde olan tüm delilleri ibraz ettikleri, getirtilmesi gereken delilleri ilgili yerlerden getirtilerek dosya içine alınmıştır.
Dosya tüm delillerin ibrazından sonra konusunda uzman teknik bilirkişiye tevdi edilmiş, teknik bilirkişi ayrıntılı raporunda;
Davacı şirketin yurtdışında mukim bir şirket olduğu, ticari defterleri ibraz edemediklerini dolayısıyla davacı tarafın ticari defterlerinin incelenemediği, dava dosyası kapsamında inceleme yapıldığı,
Davalı şirketin inceleme günü olan —— tarihinde ticari defterleri ibraz etmemesi ve yerinde inceleme talebinde bulunmaması sebebiyle davalı tarafın ticari defterlerinin incelenemediği, dava dosyasın kapsamında inceleme yapıldığı,
Dava dosyasında bulunan belgelere göre; davacı şirketin davalı şirkete dava konusu olan—–adet vade farkı faturası düzenlediği, karşılığında davalı şirketin davacı şirkete ödeme yapmadığı, neticesinde takip tarihi itibari ile davacı şirketin davalı şirketten ——- alacaklı olduğu, taraflar arasındaki elektronik mektup yazışmalarında anlaşıldığı üzere; davacının davalıya düzenlemiş olduğu vade farkı faturaları ve davacının davalıdan olan toplam alacağının davalı şirket tarafından kabul ve teyit edildiği,
Davacının davalıyı —— tarihinde elektronik mektup ile temerrüde düşürdüğünü, iş bu tarih üzerinden yapılan hesaplama neticesinde takip öncesi işlemiş faizin —— olduğu,
Davacı şirketin davalı şirketten takip sonrası talep edebileceği faiz miktarının tutarının infaz aşamasında İcra Dairesi’nce hesap edilebileceği,
Davacı şirketin icra inkâr tazminatı taleplerine ilişkin takdirin, Sn. Mahkeme’ ye ait olduğunu rapor etmiştir.
DELİLLER
———- Esas sayılı icra dosyası
*Taraf şirketlere ait BA-BS ——— formları
*Bilirkişi raporu
*Tüm dosya kapsamı
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava; davacı tarafından başlatılan icra takibine davalının yaptığı itirazın iptaline ilişkindir.
————Esas sayılı dosyası celp edilmiş ve incelenmiştir.
Taraflara ticari defterlerini sunmak üzere ihtaratlı kesin süre verilmiş, davacı ticari defter ve kayıtlarını sunmuş,davalı şirketin inceleme günü olan ——– tarihinde ticari defterleri ibraz etmemesi ve yerinde inceleme talebinde bulunmaması sebebiyle davalı tarafın ticari defterlerinin incelenemediği anlaşılmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu/ Ticari Defterlerin İbrazı ve Delil Olması – Madde 222 – (1): “Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.”
(2): “Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.”
(3): “İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. ——— Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
(4): “Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.”
(5): “Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.”
Türk Ticaret Kanunu madde 64- (1): ——- Her tacir, ticari defterleri tutmak ve defterlerinde, ticari işlemleriyle ticari işletmesinin iktisadi ve mali durumunu, borç ve alacak ilişkilerini ve her hesap dönemi içinde elde edilen neticeleri, bu Kanuna göre açıkça görülebilir bir şekilde ortaya koymak zorundadır. Defterler, üçüncü kişi uzmanlara, makul bir süre içinde yapacakları incelemede işletmenin faaliyetleri ve finansal durumu hakkında fikir verebilecek şekilde tutulur. İşletme faaliyetlerinin oluşumu ve gelişmesi defterlerden izlenebilmelidir.”
(2): “Tacir, işletmesiyle ilgili olarak gönderilmiş bulunan her türlü belgenin, fotokopi, karbonlu kopya, mikrofiş, bilgisayar kaydı veya benzer şekildeki bir kopyasını, yazılı, görsel veya elektronik ortamda saklamakla yükümlüdür.”
Madde 83- (1): “Ticari uyuşmazlıklarda mahkeme, yabancı gerçek veya tüzel kişi bile olsalar, tarafların ticari defterlerinin ibrazına, resen veya taraflardan birinin istemi üzerine karar verebilir.”
Ticari defterler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 222 ve devamı ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu madde 64 ve devamında açıkça düzenlenmiştir.
Ticari defterlere anılan Kanun’larda delil olarak hüküm ve sonuç bağlanmıştır.
Tacirler, Türk Ticaret Kanunu’nun amir hükmü uyarınca ticari defter tutmak zorundadır.
Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK. m. 222/1).
Yine Türk Ticaret Kanunu madde 83/1’de ticari uyuşmazlıklarda Mahkemenin ticari defterlerin re’sen ibrazına karar verebileceği, Mahkeme re’sen ticari defterlerin ibrazına karar vermese dahi taraflardan birinin istemi üzerine ticari defterlerin ibrazına Mahkemece karar verilebileceği hüküm altına alınmıştır.
Ticari defterler, bazı şartların varlığı durumunda sahibi lehine delil olarak kullanılabilir. Şöyle ki: Uyuşmazlık ticari bir işten kaynaklanmalıdır. Bu iş, her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmelidir. Taraflardan yalnızca biri için ticari iş niteliğinde olan uyuşmazlıklarda, arada sözleşme olsa bile defterler lehe delil olarak kullanılamaz. Uyuşmazlığın her iki tarafı da tacir sıfatını haiz olmalıdır. Taraflardan birinin ya da her ikisinin tacir olmaması halinde ticari defterler lehe delil olarak kullanılamaz. Öte yandan ticari defterler Kanun’a uygun tutulmuş olmalıdır. Tutulması zorunlu defterler eksiksiz, usulüne uygun tutulmalı, açılış kapanış onayları yapılmış olmalıdır. (TTK. m. 64) Ayrıca, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (HMK. m. 222/3)
Davacı taraf bir ticaret şirketidir. Davalı taraf da bir ticaret şirketi olup tacirdir. Uyuşmazlık tarafların ticari işletmesinden ve ticari bir işten kaynaklanmaktadır.
Dosya tüm delillerin ibrazından sonra konusunda uzman teknik bilirkişiye tevdi edilmiş, teknik bilirkişi ayrıntılı raporunda;
Davacı şirketin yurtdışında mukim bir şirket olduğu, ticari defterleri ibraz edemediklerini dolayısıyla davacı tarafın ticari defterlerinin incelenemediği, dava dosyası kapsamında inceleme yapıldığı,
Davalı şirketin inceleme günü olan —— tarihinde ticari defterleri ibraz etmemesi ve yerinde inceleme talebinde bulunmaması sebebiyle davalı tarafın ticari defterlerinin incelenemediği, dava dosyasın kapsamında inceleme yapıldığı,
Dava dosyasında bulunan belgelere göre; davacı şirketin davalı şirkete dava konusu olan—- tutarlı —– adet vade farkı faturası düzenlediği, karşılığında davalı şirketin davacı şirkete ödeme yapmadığı, neticesinde takip tarihi itibari ile davacı şirketin davalı şirketten ——— alacaklı olduğu, taraflar arasındaki elektronik mektup yazışmalarında anlaşıldığı üzere; davacının davalıya düzenlemiş olduğu vade farkı faturaları ve davacının davalıdan olan toplam alacağının davalı şirket tarafından kabul ve teyit edildiği,
Davacının davalıyı ——-tarihinde elektronik mektup ile temerrüde düşürdüğünü, iş bu tarih üzerinden yapılan hesaplama neticesinde takip öncesi işlemiş faizin —– olduğu,
Davacı şirketin davalı şirketten takip sonrası talep edebileceği faiz miktarının tutarının infaz aşamasında İcra Dairesi’nce hesap edilebileceği,
Davacı şirketin icra inkâr tazminatı taleplerine ilişkin takdirin, Sn. Mahkeme’ ye ait olduğunu rapor etmiştir.
Davalı şirkete ara kararlar tebliğ edilmiş, ticari defter ve kayıtlarını bilirkişi incelemesine esas olmak üzere Mahkememize sunması istenmiş, ara kararlara ve yapılan tebligatlara rağmen davalı şirket davaya yanıt vermemiş ve ticari defterlerini Mahkememize ibraz etmemiştir.
Dosyaya sunulu bilgi ve belgeler, bilirkişi incelemesine davacı tarafından ibraz olunan faturalar ve ilgili belgeler, dosyada yer alan ve davalı şirketçe tanzim edildiği anlaşılan taahhütname sureti, mübrez bilirkişi raporu dosya kapsamıyla birlikte kül halinde düşünülüp değerlendirildiğinde; davacı ile davalı şirket arasında ticari ilişki bulunduğu, davacı şirketin —- menşeili olduğu, —- ülkelerinde faaliyet gösteren nakliye şirketlerine —–otoyollarından indirimli otomatik geçiş hizmeti sunduğu, davacı şirketin sunduğu hizmetle davalının yukarıda bahsedilen otoyollardan indirimli geçtiği ve davalının davacıya toplu halde otoban geçiş ücretini ödediği, davalı şirketin işbu ödeme sisteminden faydalandığı, davalı şirket araçlarının otoyol geçiş ücretlerine ilişkin davacı tarafından düzenlenen faturaların davalı şirkete tebliğ edildiği, davalının ara karara ve tebligata rağmen ticari defterlerini Mahkememize ibraz etmediği, hâlböyleyken davalının HMK. m.222/3 uyarınca davacının kayıtlarını kabul etmiş sayıldığı, Mali Müşavir bilirkişi tarafından yapılan tespit ve hesaplamaya göre davacının faturalardan kaynaklı —- vade farkı alacağı ——işlemiş faiz alacağı bulunduğu, davacının dava dilekçesinde —- alacak talep ettiği görülmekle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, takibin —— üzerinden devamına karar verilmiştir.
Davacının, davalıdan para alacağı bulunduğu, işbu alacağın likit (bilinebilir) -muayyen- mahiyette olduğu gözetilerek; İcra İflas Kanunu madde 67/2 uyarınca asıl alacak ——– üzerinden %20 icra inkâr tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesi kararlaştırılmış, ——- açılmış 1 yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı uygulanmak suretiyle duran takibin —– üzerinden devamına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
-Davalının —- sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin — faiz olmak üzere toplam —– işleyecek faiz yönünden asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar değişen oranlarda yasal faiz hesaplanmak suretiyle devamına,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde alınması gerekli 3.613,00- TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 651.50- TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.961,50- TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——–bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan başvuru gideri, tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 957-TL yargılama giderinin davanın kabul oranına göre belirlenen 951,39 TL sini ve davacı tarafça peşin olarak yatırılan. 651,50 TL harç gideri toplamı 1.602,89- TL nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve kabul oranına göre belirlenen 7.674,31-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Teminatın iadesi hususunda HMK m.392/2 uyarınca işlem yapılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzene karşı davalının yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde ——- Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/05/2021