Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1083 E. 2022/158 K. 18.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/1083 Esas
KARAR NO: 2022/158
KARAR TARİHİ : 18/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil —-toplantı neticesinde bazı kararlar alındığını, —- için karar alındığını, borcun ödenmesine binaen borçlu yan ile defalarca görüşüldüğünü sonuç alınamadığını, kooperatif ile şifahi olarak yapılan görüşmelerden bir netice alamamasından dolayı haklı olan alacağını tahsil etmek amacı ile —dosyasından davalı aleyhine — olmak üzere toplam —- aidat alacaklarına istinaden icra takibi başlatıldığını davalı borçlu tarafından yetki itirazında bulunulduğunu, dosyanın sehven —- İcra Dairelerine gönderilmişse de —- bulunduğu Anadolu mahkemeleri ve icra daireleri olduğunu, alacağın tahsili talebine ilişkin ödeme emri davalı tarafa tebliğ olmuş ve borçlu davalı yetki ve borca itirazda bulunduğunu, davaya konu icra takibi yetki itirazı nedeniyle—– kaydı yapıldığını, borçlu/davalı iş bu dosyada da borca itiraz ettiğini müvekkili davacı dava şartı olan arabulucuya müracaat ettiklerini ancak taraflar anlaşamadıklarını davanın Kabulüne, İtiraz nedeni ile duran —-dosyası üzerinden takibin devamına, davalı yanın haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz etmesi nedeni ile %20 ‘den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; — göre davacı — mevcut olmadığı, aynı dava konusunun iki kez mahkeme kararları ile reddedildiği, ayrıca — tarihinin zaman aşımını gerektirdiği, — dosyasında —— dosyasında birleşen genel kurul iptal davalarının derdest olduğu, genel kurulların tescil ve ilanı yapılmadığı dolayısıyla geçerli olmadıklarını beyanla icraya itiraz iptalinin reddine karar verilmesi talep edilmektedir genel kurulların tescil ve ilanı yapılmadığı dolayısıyla geçerli olmadıklarını beyanla icraya itiraz iptalinin reddine karar verilmesi talep edilmektedir.
Tarafların uhdesinde olan tüm delilleri ibraz ettikleri, getirtilmesi gereken delilleri ilgili yerlerden getirtilerek dosya içine alınmıştır.
Dosya tüm delillerin ibrazından sonra konusunda uzman teknik bilirkişiye tevdi edilmiş, teknik bilirkişi ayrıntılı raporunu ibraz etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, kooperatif alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptaline ilişkindir.
Mahkememiz tarafından alınan bilirkişi raporunda özetle; Davalı kooperatif tarafından yapıldığı anlaşılan —- toplantısı tutanağı olarak değerlendirilmesi mümkün görünmemektedir. Davacı —– ortaklar toplantısı, ilgili bakanlığa göre bir —- olmadığını, toplantı tutanağını noter onayladığını, ancak toplantı noter huzurunda da yapılmadığını, kanun ve ana sözleşme hükümleri kapsamı dışında düzenlendiği anlaşılan —- tarihli toplantıda alınmış olan aidat kararlarının da yasal açıdan geçerliliğinin olamayacağı açıkça anlaşıldığını, — yazısından da anlaşılacağı üzere —-niteliği olmadığı anlaşılan toplantıda alınan aidat kararına dayalı olarak davacı kooperatif tarafından yapılmış olduğu anlaşılan icra takibinin de yasal dayanağının olmadığı anlaşıldığını, genel kurul aidat kararlarının tescil ve ilanının zorunlu olduğu, —tarihli toplantı tutanağının tescil ve ilan edilmediği, —- —– hükümleri doğrultusunda davacı —– toplantıya ait olduğu ileri sürülen tutanağı ilgili bakanlığa intikal ettirmediği gibi, — de intikal ettirmediğinin anlaşıldığı, —- tarihli tutanakta alınmış olduğu anlaşılan aidatla ilgili kararın yasal dayanaktan yoksun olması nedeniyle, davacı —- tarafından yapılmış olduğu anlaşılan icra takibine itirazın iptali tateplerinde haklı olamayacakları sonucuna varıldığını görüşünü beyan etmiştir.
Mahkememiz tarafından dosyada bulunan bilgi ve belgeler incelenmiş olup; — kararlarının tescil ve ilanının zorunlu olduğu, —- tarihli toplantı tutanağının tescil ve ilan edilmediği,—– doğrultusunda davacı —- tarihli toplantıya ait olduğu ileri sürülen tutanağı ilgili bakanlığa intikal ettirmediği gibi, —- de intikal ettirmediğinin anlaşıldığı,—-tarihli tutanakta alınmış olduğu anlaşılan aidatla ilgili kararın yasal dayanaktan yoksun olması nedeniyle, davanın reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davacının kötü niyetli olarak icra takibi başlattığına ilişkin kanaat oluşturacak bilgi ve belge bulunmaması sebebiyle, şartları oluşmayan davalının kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Şartları oluşmayan davalının kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Karar ve ilâm harcı olan 80,70-TL harcın peşin alınan 44,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 36,30-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip HMK madde 333/1 uyarınca yatıran tarafa iadesine,
7-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —— bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibari ile kesin olmak üzere karar verildi.18/03/2022