Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1019 E. 2022/157 K. 18.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/1019 Esas
KARAR NO : 2022/157

KARAR TARİHİ : 18/03/2022
YAZILDIĞI TARİH : 24/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket, ödenmeyen fatura bedellerinin tahsilinin sağlanması amacıyla —-Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlattığını, müvekkili şirketin — sunmasına ve kullandırmasına rağmen davalı taraf aldığı hizmetten kaynaklı borcunu ödemediğini, davalının işbu haksız ve mesnetsiz, itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesi gerektiğini, 2004 Sayılı İcra İflas Kanunu Madde 67’nin ikinci fıkrasında da belirtildiği üzere “(Değişik: 9/11/1988 – 3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Davalı borçlu adına —- müvekkil şirket tarafından sağlanan hizmet karşılığında davalının borcunu ödemediği gerçeği ile alacağın varlığı ve belirlenebilir olduğunu, bu minvalde bilerek, kötü niyetle müvekkil şirketin icra takibine konu olan likit ve muayyen alacağına haksız yere itiraz eden davalı tarafın %20’den aşağı olmamak üzere İcra İnkar tazminatı ödemesine karar verilmesi gerektiği, davamızın kabulüne, davalının haksız ve hukuki mesnetten yoksun itirazının iptali ile takibin devamına, davalı tarafın % 20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, vekalet ücreti ve diğer yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalının cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Huzurdaki dava, Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan itirazın iptali davasıdır.
Ticari davalarda zorunlu arabuluculuk son tutanak aslı dosyaya sunulmuştur.
—- Esas sayılı dosyası celp edilmiştir.
Mahkememizce alınan—- bilirkişi raporunda özetle; —— enerji tüketim harcandığı,—- ödeme tarihli 1.201,26 TL tutarında fatura kesildiği, muhtelif mahsup olarak 364,30 TL sinin üşülerek, ödenmesi gereken tutarın 836,99 TL olarak belirlendiği görülmüştü Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 36. Maddesi ikinci ve üçüncü fıkrası kapsamında, —ödeme bildiriminin yapıldığı tarihten itibaren bir yıl içerisinde tedarikçiye itiraz edilebileceği, itirazın yapılmış olması ödeme yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağı, İtiraza konu tüketim bedeli ile tüketicinin bir önceki tüketim döneminde ödemiş olduğu tüketim bedeli arasındaki farkın yüzde otuzdan fazla olması durumunda tüketici, bir önceki dönem tüketim bedeli kadarını son ödeme tarihine kadar ödeyebileceği,— tarafından başvuru tarihini izleyen en geç 10 iş günü içerisinde incelenerek sonuçlandırılacağı belirtilmiş olup bu kapsamda dava dosyasında davalı şirket tarafından faturaya bir itirazın yapıldığının görülmediğini, zamanında ödenmeyen borçlar konusunda, yine aynı yönetmeliğin 35. Maddesinin ikinci, üçücü ve dördüncü fıkrasında, tüketicinin —- tüketimine ilişkin ödemelerini son ödeme tarihine kadar yapmaması durumunda görevli—- — olarak en az 5 iş günü ödeme süresini içeren ikinci bildirimde buluna ikinci bildirimde ödeme yükümlülüğünün belirtilen sürede yerine getirilmemesi halinde — kesileceği de belirtileceği, tüketicinin öngörülen ödemelerini, ikinci bildirimde belirtilen çerisinde de yapmaması halinde, görevli —- şirketinin bildirimi üzerine, bildirim tarihinden itibaren en geç 5 iş günü içerisinde — tarafından kesme bildirimi düzenlenmek suretiyle kullanım yerinin elektriği kesileceği ve kesme bildiriminin bir örneği kullanım yerine bırakılacağı hükmü konduğunu, Aynı yönetmeliğin 35. Maddesi beşinci fıkrasının a ve b bendinde ise, kullanım yerinin elektriği kesilen tüketicinin borçlarına ilişkin; Tüketicinin birikmiş borçlarını gecikme zamlarıyla birlikte 30 gün içinde ödememesi — tarafından belirlenen — dahilinde ödemeyi taahhüt etmemesi halinde — bedelinden mahsup edileceğine, güncellenmiş güvence bedeli, son ödeme tarihinden itibaren uygulanan gecikme zammını içeren toplam fatura tutarından düşük ise güncellenmiş güvence bedeli toplam fatura tutarına mahsup edileceği, tüketiciye gönderilen bildirimde güncellenmiş güvence bedelinin toplam fatura tutarını karşılamadığı, fark tutarın bildirim tarihinden itibaren 15 gün içerisinde ödenmesi, borcun ödenmemesi durumunda sözleşmenin fesih edilebileceği ve muaccel hale gelmiş borcun yasal yollarla tahsiline gidileceğine ilişkin hususlar belirtileceği açıklanmış olup tüketicilerin zamanında ödenmeyen borçlarına, görevli tedarik şirketi Tarafından bu Yönetmelikte belirlenen oranı aşmamak üzere, gecikme zammı uygulanacağı belirtildiğini, dava konusu—— tarafından belirlenen —— dönemi—– ait, tek tarifeli —- —– —-olarak hesaplandığı, güncellenmiş — bedeli ——- gereken tutar: 1.194,9073 TL-364,30-TL= 830,6073 TL faturada muhtelif mahsup şeklinde düşülen tutarın güvence bedeli olduğu düşünüldüğü için elektrik tüketiminden çıkartıldığı, faturada hesaplanmış olan 5,,37 TL değerindeki gecikme faizi anlaşılmadığı için dikkate alınmadığı, icra takibi açıldığı güne kadar ki gecikme zammı toplam —-, gecikme —–görüşünü belirtilmiştir.
Mahkememizce dosyada bulunan bilgi ve belgeler, dosyada alınan rapor sonucunda; davacı tarafın enerji tüketim bedelinin tahsili için icra takibi başlatmış olduğu, icra takibine itiraz edildiği, ——- göre, /—-son ödeme tarihli —- tutarında fatura kesildiği, muhtelif mahsup olarak 364,30 TL sinin üşülerek, ödenmesi gereken tutarın 836,99 TL olarak belirlendiği, mahkememizce alınan bilirkişi raporunda icra takibi açıldığı güne kadar ki gecikme zammı toplam ——-, gecikme zammı+—- — toplam 920,77 TL olduğu yönünde hesaplama yapılmış olduğu, tüm dosya içeriği bir bütün halinde değerlendirilmiş olup; usul ve yasaya uygun bilirkişi raporu hükme esas alınarak davacının davalıdan alacaklı olduğu, duran takibin 830,61 TL asıl alacak, 76,41 TL gecikme zammı, 13,75 TL KDV olmak üzere toplam 920,77 TL üzerinden, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %24 faiz ve bu faize işletilecek yıllık %18 KDV ile birlikte devamına karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Davacının fatura alacağı olduğu, asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine şeklinde aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABUL, KISMEN REDDİNE,
2—– sayılı icra dosyasına yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, duran takibin 830,61 TL asıl alacak, 76,41 TL gecikme zammı, 13,75 TL KDV olmak üzere toplam 920,77 TL üzerinden, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %24 faiz ve bu faize işletilecek yıllık %18 KDV ile birlikte DEVAMINA, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-Asıl alacak olan 830,61 TL üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalı şirketten tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Karar tarihinde alınması gerekli 80,70-TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 44,40-TL harçtan mahsubu ile bakiye 36,30-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-6325 sayılı Kanunun 18A/11. Maddesi gereğince yargılama giderlerinin tamamından davalı sorumlu olmak üzere, davacı tarafından — yargılama gideri ve davacı tarafından yatırılan harç tutarı olan 44,40-TL toplamı 1.058,90-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli—- esaslara göre ve kabul oranına göre belirlenen — vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile ——arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usûlen anlatıldı.