Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/807 Esas
KARAR NO: 2023/995
DAVA: Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ: 15/11/2023
KARAR TARİHİ: 04/12/2023
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
DAVA:Davacı vekili 15/11/2023 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; “Müvekkil, 10.08.2022 tarihinden bu yana … ortağıdır. Şirketin sermayesi beheri 1.000.000 Türk Lirası değerinde olup müvekkilin 500.000,00 TL toplam itibari değerde 2000 payı mevcuttur. Diğer davalı ortağın payı ile eşit durumdadır. Şirket yönetim kurulunu ise iki ortağın kardeşleri olan—— ve ——- müştereken yetkili olarak temsil etmektedir. Davalı taraf ile müvekkil … %50-%50 oranlarında birlikte ortak oldukları ——– şirketi ile ilgili daha evvel keşide edilmiş ve işbu dilekçemiz ekinde dosyaya ibraz edilen ihtarnamelerde belirtildiği üzere kanundan doğan denetim ve inceleme yetkisini kullanması bizzat davalı tarafından engellenmekte ve iyi niyetli tüm çabalara, görüşmelere rağmen ortaklığın devamına yönelik olumlu bir gelişme elde edilememektedir. Müvekkil tarafından şirket adresinde kendisi adına imza yetkisini kullanacak ve yine müvekkil adına şirket kasa ve ön muhasebe işlemlerini denetleyecek ——– ile ona yardımcı olacak müvekkilin şahsi denetime ve muhasebe işlemlerine muktedir personelinin şirket adresinde bulunmasının davalı tarafından istenmeyerek engellenmesi buna ilişkin zorluk çıkartılması müvekkilin ortağı olduğu şirkete yönelik denetim ve gözetim hakkını açık şekilde ortadan kaldırmaktadır. Keza geçen süreç içerisinde şirket kredi kartından müvekkilin bilgisi ve onayı dışında yüklü tutarlarda dayanağı belirsiz kişi ve şirketlere ödemeler yapılmış olup yapılan tüm ödemeler müvekkilin denetimi ve onayı dışında meydana geldiğinden ötürü şirket mali kaynağı tamamen diğer ortağın kontrolsüz şeklide ortaya koyduğu iş ve işlemler ile tükenme noktasına gelmiştir. Davalı tarafından şirketin iki ortaklı yapısını adeta unutarak iş ve eylemlerde bulunulması müvekkil tarafından kabul edilemez ve katlanılamaz bir hal almıştır. … ve … arasında mevcut 28.12.2022 tarihli ortaklık sözleşmesi ve yine buna ek protokolü kapsamında şirketin hedeflediği ciro hedefini ve karlılığı yakalamadığı gibi müşteri sayısındaki belirgin düşüş ve müvekkile olan borçların yerine getirilmediği ortada olmasına rağmen halen şirket yönetiminin kötü bir şekilde yürütülmesi ile davalı tarafından uğratılan yönetim zafiyeti ve boşluğu şirketi maddi olarak çıkmaza sokmuştur. Müvekkil, ortaklığın başladığı tarihten bugüne kadar şirketin iş ve işleyişiyle ilgili diğer ortaktan bilgi alamadığı gibi,kar dağıtımı yapılmamakta, şirket bilançoları ve muhasebe kayıtları kendisine gösterilmemektedir. Ayrıca şirketin sicilde kayıtlı gösterilen adresinde faaliyetine devam etmesine rağmen davalı diğer ortak tarafından müvekkilin ——– ülkesinde yaşaması fırsat bilinerek denetim için gönderdiği personel ——— şirket içerisinde sokulmamakta ve adeta fiilen şirket dışında bırakılmaktadır. Hatta ——— isimli personel 10.11.2023 tarihinde istifa beyanı olmamasına rağmen diğer ortağın haksız emir ve talimatı ile ——— kaydında işten çıkartılmıştır. Müvekkilin şirketin iş ve işleyişinden, muhasebesel durumundan hiçbir haberi bulunmamaktadır. Bu nedenle Müvekkil, T.T.K. gereğince haklı sebeplerle davalının şirket ortaklığından çıkartılmasını talep etmektedir. Davalı şirket, faaliyet konusundan uzaklaşmış, zarar etmiş, malvarlığı israf edilmiş ve akıbeti belirsiz bir hale diğer ortaklar tarafından sokulmuştur. Bu durum müvekkilin aile birliğini tehdit eder konuma gelmiştir. İki ortak arasında sözlü ve fiili iletişim ise bitmiştir. Müvekkilin bilgi edinme hakkı ortadan kaldırılmıştır. Ortaklar arasındaki güven ilişkisi sona ermiş ve sürekli güvensizlik ortamı oluşmuş, diğer ortağın kendi kusurundan kaynaklı şirketin kuruluş gayesinin gerçekleşmesinde hukuki ve ekonomik imkansızlık meydana gelmiştir. Şirket devamlı olarak zarar etmiş ve kar sağlayamamakta, şirket yönetiminde yolsuzluklar yapıldığı kanaati güçlenmiş, imza yetkilisi davalının kardeşi olan ——— ile birlikte restoran müdürü olan ———- ——– davalı ortağın emir ve talimatları ile müvekkil aleyhine işlemlerde bulunmuşlardır. Salt diğer ortak … kötüniyetli ve diğer ortağa zarar verici faaliyetleri kapsamında tamamen sözlü talimat ile yetkisiz bir şekilde ortak olan müvekkilin şirket muhasebe sistemine ve restoran kamera kayıtlarına erişimi ———- tarafından yapılan işlem ile sona erdirilmiş yine müvekkilin imza yetkilisi olarak atayacağı denetime yetkili personeli olan ——— 10.11.2023 tarihinde ortada herhangi bir istifa beyan ve dilekçesi olmamasına rağmen —— Kodu (istifa) ile işten çıkartılmış tüm bu iş ve eylemler davalının sözlü emri ile gerçekleştirilmiştir. TTK düzenlemesinde “Her ortak, haklı sebeplerin varlığında diğer ortağın şirketten çıkarılmasına karar verilmesi için dava açabilir.” mevcuttur. TTK m. 245’te, “bir ortağın şirketin yönetim işlerinde veya hesaplarının çıkarılmasında şirkete ihanet etmiş olması” veya “bir ortağın kendisine düşen asli görevleri ve borçları yerine getirmemesi” ve bunlara benzer haller haklı sebep olarak nitelendirilmiştir. Keza taraflar arasında mevcut 28.12.2022 tarihli ortaklık sözleşmesi ve yine buna ek protokolü kapsamında beraber ortak oldukları ——– Ticaret Sicil Memurluğunun ——– sicil nosunda kayıtlı … ile ilgili kuruluş aşamasında müvekkilin hem şirkete borç olarak verdiği hem de şahsen davalı taraf … verilen şahsi borçlar tutarları ile birlikte karşılıklı olarak kabul edilerek imza edilmiştir. Gelinen aşamada müvekkil tarafından davalı tarafa verilen şahsi borçların tasfiyesine yönelik olarak protokolde belirtildiği üzere şirket gerçekçi bir kar yakalayamamış olup protokoldeki yükümlülüklerin … tarafından yerine getirilemeyeceği anlaşılmıştır. Diğer yandan davalı tarafından şirkete imza yetkilisi yönetici yönetim kurulu başkanı olarak atanan ——— tarafından şirket yönetiminde eksiklikler ve finansal planlamalarda hatalar yapıldığı tespit edilmiş olup …nin finansal tablolarının görüşülmesi ve yine ortak … şirkete kaynak borç olarak aktardığı tutarların ne şekilde ve hangi tarihlerde tasfiye edileceğinin açık ve net bir ödeme planına bağlanması noktasında genel kurulun toplanması ve bilgi edinilmesi bakımından ihtarname keşide edilmiş ancak müvekkilin gönderdiği sayısız ihtarname sonuçsuz kalmıştır. Ortaklar arasında çıkan anlaşmazlık nedeniyle anonim şirket organlarının iş göremez hale gelmesi ve gerekse şirketin organsız kalması nedeniyle ayrıca şirket yönetmine kayyum atanmasını talep ederiz Yukarıda ki açıklamalarımız ışığında Türk Ticaret Kanunu hükümleri uyarınca davalının haklı sebeplerle şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmesi için mahkemenize başvurmak zorunluluğu doğmuştur.” denmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:6100 sayılı HMK’nın 114/1-h madde ve fıkrası uyarınca davacının dava açmakta hukuki yararının olması dava şartıdır. Aynı kanunun 115. Maddesi gereği dava şartları davanın her aşamasında resen dikkate alınması gerekmektedir. 115/2 madde ve fıkrası gereği dava şartı noksanlığı durumunda davanın usulden reddine karar verilmelidir.——– Sayılı ilamında “…Hukuki yarar, mahkemeden hukuksal korunma istemi ile bir davanın açılabilmesi için, davacının bu davayı açmakta veya mahkemeden hukuksal korunma istemekte bir çıkarının bulunması anlamına gelir. Davacının dava açmakta hukuk kuralları tarafından haklı bulunan, korunan, bir yararı olmalı; hakkını elde edebilmesi için mahkeme kararına ihtiyacı bulunmalıdır. Hukuki yarar HMK’nın 114. maddesi gereği dava şartı niteliğinde olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden dikkate alınması zorunludur.” denmiştir. Somut olayda her ne kadar davacı vekili davalının şirket ortaklığından çıkartılmasını talep etmiş ve TTK 245 Maddesinde yer bulan haklı sebepleri saymış ise de; anılan maddenin kollektif şirketlere ilişkin bir madde olduğu ve anonim şirketlere uygulanamayacağı, anonim şirketlerde, ortağın doğrudan doğruya haklı sebepler ileri sürerek bir diğer ortağı ortaklıktan çıkarmayı talep hakkının bulunmadığı, anonim şirketlerde TTK’nın 531. maddesi uyarınca haklı sebeplerin bulunması halinde şirket ortağının sadece şirketin fesih ve tasfiyesini talep edebileceği bununla birlikte ayrıca hisselerini devrederek ayrılma yolunu tercih edebileceği bu haliyle böyle bir davanın açılmasının yasal dayanağı bulunmadığından davanın hukuki yarar yokluğu sebebiyle usulden reddine dair aşağıda ki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın hukuki yarar yokluğu nedeni ile 6100 sayılı kanunun 114/1-h, 115/2. Maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3- Yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça peşin yatırılmış olan gider avansından artan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair karar, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun İstinafa ilişkin hükümleri doğrultusunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki (2) haftalık süre içerisinde (HMK’nın 345. maddesi), mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak (HMK’nın 343. maddesi) ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamen ödemek (HMK’nın 344. maddesi) suretiyle, ——— Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/12/2023