Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/543 E. 2023/693 K. 08.08.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/543
KARAR NO : 2023/693

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 04/08/2023
KARAR TARİHİ : 08/08/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlulardan —-işleteni olduğu ve dava konusu kaza tarihi itibariyle diğer davalı —- kiralanan —- plakalı numaralı aracın %100 kusuru ile müvekkili şirket sigortalısı —– plakalı araca verdiği hasara ilişkin kasko poliçesinden ödenen tutarın tazmini doğrultusunda müvekkili şirket tarafından davalılar aleyhine —-. İcra Müdürlüğünün—–Esas sayılı dosyası ile girişilen icra takibine ilişkin davalılar tarafından yapılan haksız itirazın iptalini, fazlaya ilişkin alacak ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla, takip konusu alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yasal (sonradan lehimize değişen ve artan oranlarda) faiziyle birlikte takibin devamını ve davalılardan alınarak müvekkili şirkete verilmek üzere davalılar aleyhine alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini ve İ.İ.K 257 maddesi doğrultusunda davalıya ait—– plakalı ait aracın ve borcun karşılanmasına yetecek tutarda davalının menkul ve gayrimenkullerin ihtiyati haczine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, haksız fiile dayalı olarak (halefiyet ilkeleri kapsamında) sigorta şirketi tarafından hasar tazminatı talebi ile başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
—- Bölge Adliye Mahkemesi —-. Hukuk Dairesinin —- esas ve —– karar sayılı ilamında; ” Somut olayda, davacı —– TTK anlamında tacir olmasına karşın sigortalısı —— gerçek kişi, sigortaladığı araç hususidir. Davacı sigorta şirketinin yukarıda açıklanan halefiyet ilkesi uyarınca yerine geçtiği dava dışı sigortalı —–arasındaki uyuşmazlık sigorta sözleşmesinden değil, haksız fiilden kaynaklanmaktadır. Bu nedenle yukarıda açıklanan Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca davaya bakma görevi genel görevli mahkeme niteliğindeki asliye hukuk mahkemesine ait olduğunun anlaşılması karşısında, HMK’nin 114’üncü maddesinin 1’inci fıkrasının “c” bendi ve aynı Kanunun 115’inci maddesinin 2’nci fıkrası uyarınca, davaya bakma görevinin asliye ticaret mahkemesine ait olmaması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken yargılamaya devam olunarak hüküm kurulması isabetsizdir. ” şeklindeki tespit ve değerlendirmelerin ışığı altında dava dışı araç maliki —- gerçek kişi olduğu, kaza nedeniyle zarar gören aracın —– hususi araç olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın sigorta sözleşmesinden değil, haksız fiilden kaynaklandığı, bu nedenle davaya bakma görevi genel görevli mahkeme niteliğindeki asliye hukuk mahkemesine ait olduğunun anlaşılması karşısında davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının açtığı davada, mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın, HMK’nun 115/2.maddasi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli—- Asliye Hukuk Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere —–Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
Dair 5235 Sayılı Kanunun geçici 2.maddesine göre Bölge Adliye Mahkemelerinin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 ve —- sayılı—-ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde—–Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.