Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/29 E. 2023/295 K. 23.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/29 Esas
KARAR NO : 2023/295

DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/08/2022
KARAR TARİHİ : 23/03/2023
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
DAVA: Davacı vekili 02/08/2022 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacı vekilinin 02.08.2022 tevzii tarihli dava dilekçesi ile özetle: davalı idaresindeki —– plaka nolu kamyon ile müvekkiline ait —– plakalı araca çarptığını davalının kusurlu olduğunu müvekkilinin kazadan dolayı yoğun bakıma yatıp tedavi gördüğünü kazadan dolayı müvekkilinin beyninde hasarlar olduğunu kaza nedeniyle kemik kırılmasından dolayı fizik tedavisi gördüğünü tedavi masraflarının fazla olduğunu ve kendisinin çalışmadığını bu nedenle 5.000,00 TL maddi 100.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 105.000,00 TL tazminatın olay tarihi olan 05.02.2022 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline kazaya karışan ——-plakalı aracın trafik kaydına tensiple ihtiyati tedbir konulmasını masraf ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
CEVAP: Davalı Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; geçici iş göremezlik tazminatı, tedavi gideri ve geçici bakıcı gideri “sağlık giderleri teminatı” içerisinde değerlendirildiğini, bu suretle izah ettikleri ilgili yasa, genel şart hükümleri ve itiraz hakem heyeti kararı doğrultusunda bu yöndeki taleplerin poliçe teminatı dışında kaldığını belirtir başvurunun reddine karar verilmesi gerektiğini, itirazlarının kabul edilmemesi halinde, yeni genel şartlar uyarınca maluliyet tazminatı hesaplamaları türk borçlar kanunu hükümlerine göre değil, ZMM genel şart ekinde yer alan TRH-2010 kadın/erkek tablosu ve %1,65 teknik faiz kullanılarak hesaplama yapılması gerektiğini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklı yönelik maddi tazminat istemine ilişkindir.
—– Asliye Hukuk Mahkemesinin 04/08/2022 tarih ——karar sayılı görevsizlik ilamıyla mahkememize tevzi edilerek mahkememizin——- Esasına kaydedildiği, mahkememizin 30/01/2023 tarihli tensip tutanağının ——- nolu ara kararı ile davacı tarafa son tutanak aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış örneğini dosyaya sunmak üzere 1 hafta kesin süre verilmesine, kesin sürede sunulmazsa davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verileceğinin ihtarının yapıldığı, davacı vekili tarafından arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğinin sunulmadığı anlaşılmıştır.Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde ; 6102 Sayılı TTK. ‘nın 5/A maddesi gereğince ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmasından önce arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı olarak düzenlenmiş olması ve 7155 Sayılı Kanunun ( 23. ) maddesi ile 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa eklenen 18/A ( 2 ) maddesi ile “Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hlinde herhangi bir işlem yapılmakszın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir” hükmü getirilmiştir.6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 115. maddesi gereğince; Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde; Yüksek Mahkeme kararlarında görevsizlik kararı verilmesinden sonra görevli mahkemede davanın esasına girmeden önce arabulucuğa başvuru dava şartının tamamlanabileceğinin açıklandığı, bu nedenlerle davacı vekiline süre verildiği, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114 (2) ve 115. maddeleri gereğince, alacağa yönelik ticari dava niteliğindeki dava yönünden dava tarihine göre zorunlu arabulucuya başvurulmadan işbu davanın açılmış olduğu ve mahkememizde gelinen aşama itibariyle zorunlu arabuluculuğa başvuruya ilişkin dava şartının tamamlanabilir dava şartı olmadığı anlaşıldığından, davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Arabuluculuk şartının yerine getirilemediğinden dava şartı yokluğundan davanın REDDİNE,
2- Peşin alınan 1.793,14 TL harçtan, alınması gerekli 179,90 TL peşin harcın düşümü ile geri kalan 1.613,24‬ TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ,
4-Davacı tarafça peşin yatırılmış olan gider avansından artan kısmın, karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davalı —— kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T 7/2. Maddesine göre 4.600,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.