Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/107 E. 2023/166 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/107 Esas
KARAR NO : 2023/166

DAVA : Alacak (Kooperatif Üyeliğinin Sona Ermesi Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 16/02/2023
KARAR TARİHİ : 22/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kooperatif Üyeliğinin Sona Ermesi Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dilekçesinde özetle Davacı —–mirasçısı, diğer davacılar —— mirasçısı olduklarını, Murisler ——-davalı kooperatif yerleşim yeri taşınmazında hissedarlar olduklarını, Her birinin 7 ‘şer parsel ile 7 şer üyeliklerinin bulunduğunu, 1989 yılında Taşınmazdaki paylarını bir miktar ödeme ve 7 adet arsa karşılığında kooperatife devrettiklerini, Hak sahiplerinin vefatı üzerine davacı mirasçıların kooperatife başvurduklarını ancak kooperatif yöneticilerinin davacılar murislerinin kooperatifte hiçbir hakları kalmadığı, üyelik aidat ve borçlarını ödememiş olmaları sebebiyle üyeliklerinin düşürüldüğünü nihayetinde üyelikten çıkarıldıklarını böylece arsalarına el konduğu bilgisini verdiklerini, davalı kooperatifin tasfiye sürecinde olduğunu, Müteveffa ——-bir kısım hisselerini devretmiş olsalar da kalan arsalarının akıbetini bilmediklerini, İşbu arsa /hisselerin haksız ve hukuksuz şekilde başkalarına vrildiğini,davacılara herhangi bir bedel ödenmediğini, Davalı kooperatifin kuruluşundan itibaren şaibeli işlemler yaptığını üyeleri mağdur ettiğini,yönetim ve bazı üyelerin de destekleriyle kişisel menfaatler sağladıklarını, davacıları usulsüz olarak ihraç ettiklerini, Murislerin kardeşi ——- ile Kooperatif ve diğer üçüncü kişi ile görülen ve kesinleşen davada bilirkişilerce kooperatif kayıtları üzerinde ayrıntılı inceleme yapıldığını ve üyelikten çıkarma işlemlerinin usulsüz geçersiz olması nedeniyle ——- üyeliğinin devam ettiği yönünde görüş bildirdiklerini, ——– tarafından Kooperatife karşı üyeliğin devamının tespiti ve tazminat talepli olarak——– sayılı dosyası üzerinden dava açılmış olup, söz konusu davanın halen derdest olduğunu, Davanın tarafları ve konuları aynı olduğundan somut dava dosyasıyla birleştirilmesini talep ettiklerini, Davacıların davalı Tasfiye Halinde Sınırlı Sorumlu Toprak 89 Konut Yapı kooperatif üyeliğinin tespiti ile devamına ve Davacıların arsalarının kendilerine iadesine ,mümkün olmaması halinde tasfiye paylarının tespiti ile taşınmazların bedellerinin güncel değerleri hesaplanarak devir tarihlerinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.6100 sayılı HMK’nın 14/2. Maddesi ” (2) Özel hukuk tüzel kişilerinin, ortaklık veya üyelik ilişkileriyle sınırlı olmak kaydıyla, bir ortağına veya üyesine karşı veya bir ortağın yahut üyenin bu sıfatla diğerlerine karşı açacakları davalar için, ilgili tüzel kişinin merkezinin bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir.” hükmüne haizdir.—–sayılı kararında ” ——-davalı kooperatif ve diğer davalı ile olan üyelik ilişkisinden kaynaklandığından, uyuşmazlığın 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan HUMK’nm 17. (HMK’nın 14.) maddesine göre, kooperatifin ortaklarına ya da ortakların bu sıfatla diğer ortaklar veya kooperatife açacağı davalarda kooperatif merkezinin bulunduğu yer mahkemesi yetkilidir. Anılan yetki kuralı, kamu düzenine ilişkin ve kesin nitelikte olduğundan, davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece re’sen dikkate alınması da gerekir…” belirtmiştir.
Kooperatifle ortağı arasındaki ihtilaflarda kooperatifin bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir. (——–Sayılı ilamı ) Dava mahiyeti itibarı ile kooperatif üyesi olduğunu iddia eden davacılarla davalı kooperatif arasında üyeliğin tespiti, arsaların iadesi, mümkün olmaması halinde taşınmazların bedellerinin güncel değerleri hesaplanarak devir tarihlerinden itibaren işleyecek faizleri ile birlikte davalı kooperatiften tahsiline ilişkindir. Yukarıda alıntılanan emsal yüksek mahkeme kararlarında da belirtildiği üzere kooperatif üyeleri( üyesi olduğunu iddia eden davacılar da dahildir.) ile kooperatif arasında görülen davalarda kooperatifin bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkili olup bu husus resen dikkate alınması gereken durumlardandır. Davacının birleştirme istemini de ancak görevli ve yetkili mahkeme değerlendirebilir.Tüm dosya kapsamı ve kamu düzeninden olan yetki kuralı nedeni ile mahkememizin yetkisizliğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin yetkisiz olması nedeniyle davanın 6100 sayılı kanunun 14, 114/1-ç, 115/2. Maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan dolayı USULDEN REDDİNE,
2-HMK 20. Maddesi uyarınca kararın kesinleşme tarihinden, İstinaf yoluna başvurulması halinde bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren taraflardan birinin 2 hafta içerisinde mahkememize başvurması halinde dosyanın görevli NÖBETÇİ ——–ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,( Ticaret mahkemesi sıfatı ile ) Aksi taktirde mahkememizce Resen davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına ( ihtaratın gerekçeli kararın tebliği ile yapılmasına)
3-HMK 331/2. Maddesi uyarınca yargılama giderleri hakkında görevli mahkemece karar verilmesine,
4-Yetkisizlik kararının kesinleşmesinden itibaren iki (2) hafta içerisinde dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi için taraflardan biri tarafından başvuruda bulunulmadığı takdirde, mahkememizce dosyanın re’sen ele alınarak, 6100 Sayılı HMK’nın 20/1. maddesi gereğince davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesine, harç, yargılama gideri, vekalet ücreti, gider avansı vd hususların talep halinde, 6100 Sayılı HMK’nın 331/2. ve 331/2. maddesi gereğince mahkememizce hüküm altına alınmasına,Dair karar, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun İstinafa ilişkin hükümleri doğrultusunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki (2) haftalık süre içerisinde (HMK’nın 345. maddesi), mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak (HMK’nın 343. maddesi) ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamen ödemek (HMK’nın 344. maddesi) suretiyle, ——–Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.