Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/95 E. 2023/263 K. 16.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/95 Esas
KARAR NO: 2023/263
DAVA: Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 13/03/2020
KARAR TARİHİ: 16/03/2023

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket tarafından; ithalatçı firmanın ——– olduğu ———- plakalı aracı; —- ilave olarak— —- içeren—- ilave edilerek—— tarihinde sipariş edilmiş ve özel sipariş edilmiş bu araç —- tarihinde teslim alınmış olduğunu, söz konusu araçta mevcut olan özellikler hem —— faturada yazmakta olup, müvekkil i şirket tarafından da satın alma öncesinde araçta mutlaka olmasını istediği; “Aracın önüne yaya, bisiklet veya araç çıkması halinde veya ani bir dalgınlık vb. hallerde aracın fren yapması, öndeki araç hızına göre aracın kendi hızını ayarlamasını sağlayan ——– özellikleri açıkça vurgulanmış olduğunu, bu iki özelliğin araçta bulunması müvekkili şirketin aradığı asli özellik olup, müvekkili şirket tarafından bu durum belirtilerek ve koltuklar ve güneş korumalı arka camlarda içeren ——–donanımlarda ilave edilerek özel araç siparişi verildiğini, aracın teslim edilmesi sonrasında, araçta özellikle olmasının arandığı belirtilen ve olduğu zannedilen (zira evraklarda da söz konusu özelliklerin olduğu yazılmaktadır), ——özelliği kullanılmak istendiğinde ise bu özelliğin çalışmadığı fark edildiğini, akabinde de —— yetkili satıcı olan ——- görüşülerek bu ayıp bildirildiğinde —- özelliğinin—– olmadığı, bunun sadece —— açıklaması ile karşılaştığını, söz konusu aracın müvekkili şirket tarafından özelleştirilerek sipariş edilmesinin en önemli nedenlerinden biri olan ve aracın —– güvenlikle ilgili bölümünde —- paketinin bir parçası olarak açıkça tanımlanan —————Güvenli sürüşün sıkıcı olduğunu kim söyledi? —- kendinizi güvende hissettiğinizde yeni maceralardan daha fazla keyif alacağınızı düşünüyoruz. ——- çarpışma ve yaya uyarısı gibi özellikler sunar. Ön camdaki kamera kritik durumları belirler, iki adımlı bir uyarı verir ve tepki süresini kısaltmak üzere fren sistemini hazırlar. Aynı zamanda trafik işareti tanıma, uzun ———-fonksiyonlarda içerir. Ayrıca, —- hem sizi koruyan hem de——-geliştirerek diğer ————güvenlik özelliklerini de bulabilirsiniz. —–kamerası işin zorlu kısmını sizin yerinize gerçekleştirir ve size yalnızca eğlenmek kalır.” denilerek ——–mevcut olduğunun açıkça ifade edildiğini, müvekkili şirket tarafından teslim alınan ve satış öncesi yapılan bilgilendirmelerde, faturalarda, anlaşma içeriğinde, internet sitesinde araç içerisinde var olduğu belirtilen —- özelliği müvekkil şirket tarafından satın alınmış araçta mevcut olmayıp AYIPLI MAL TESLİMİ söz konusu olduğunu, davalılara karşı ———– tarihli ihtarname keşide edilmiş olup, ihtarnameye süresi içerisinde olumlu bir dönüş yapılmaması akabinde de ——— tarihinde ———dosya numaralı iş bu ———- Sağla namadığı için iş bu davayı açma zorunluluğumuz hasıl olduğunu beyan ile, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere; dava konusu aracın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini ———–, aracın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesi mümkün değil ise ayıbın satış bedeline etkisinin tespiti ile birlikte ayıp oranında satış bedelinde indirim yapılmasını ve satış tarihinden itibaren faizi ile birlikte müvekkile ödenmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasını, Sayın Mahkemeden arz ve talep etmiştir.

CEVAP:Davalı ——– vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Ayıp iddialarını kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davacı taraf, yasanın öngördüğü ayıp ve ihbar yükümlülüğüne uygun davranmamış olup bu nedenle de dava hakkı ortadan kalktığını, davacı tarafın talepleri terditli olup Türk Borçlar Kanunu uyarınca seçimlik haklardan birinin belirlenmesi ve hasredilmesi gerektiğini, davacı taraf dava dilekçesinin talep kısmında “dava konusu aracın ———— özelliği —– özelliği taşıyan ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesi, bu mümkün olmaması halinde ayıp oranında bedel indirimi yapılması ve satış tarihinden itibaren faiziyle tahsilini”ni talep ettiğini, davacı tarafın talepleri terditli olup, davacının terditli, usule ve yasaya aykırı taleplerinin reddi gerektiğini, müvekkili şirket, dava konusu aracın ithalatçısı olup satış bedelini tahsil eden taraf olmaması itibari ile bedel iadesi gibi mali yükümlülükleri bulunan taleplerin müvekkil —- şirkete yöneltilmesinin doğru olmadığını, dava konusu aracın ithalatçısı Müvekkili Şirket iken; satıcısı diğer davalı ——– olduğunu, davacı taraf ile sözleşmesel ilişki içinde olan ve satış bedelini tahsil eden tarafın müvekkili şirket olmadığını, satış bedelini tahsil etmeyen taraftan bu bedelin iadesinin istenmesinin mümkün olmadığını, davacı tarafın HMK 109. maddesine göre kısmi dava açmasının mümkün olmadığını, davacının talebini açık olarak belirlemesi ve başvuru harcını ikmal etmesi gerektiğini, davacı tarafın delilleri taraflarına tebliğ edilmemiş olup; bu nedenle davacı tarafın sunacağı delil listesinin kabul edilmemesini talep ettiklerini, davaya konu araçta davacı iddialarının aksine üretimden kaynaklanan ve hukuken “ayıp” olarak nitelenebilecek herhangi bir kusur bulunmadığını, dava konusu araçta herhangi bir üretim hatası veya ayıp mevcut olmadığını, dava konusu araç 1 yılı aşkın bir süredir kullanılmakta olup her ne kadar davanın reddine karar verilmesi gerekirse de sayın mahkemenin aksi kanaatte olması halinde hakkaniyet ilkeleri gereği makul bir tutarda bedel indirimine karar verilmesi gerektiğini, her ne kadar davanın reddine karar verilmesi gerekirse de sayın mahkeme aksi kanaatte olması halinde dava konusu araçta meydana gelen değer kaybının ve araçtan elde edilen faydaların iade edilmesi gerektiğini, hâlihazırda davacının kullanımında olan araca faiz işletilmesi talebi hukuka aykırı olup söz konusu davacı taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiğini beyan ile, davacının iddialarının reddi ile, davacının ayıp ve ihbar yükümlülüğüne uyulmamış olması nedeniyle davanın reddini, terditli talebin reddini, davacının yasa gereği taraflarına tebliğ ettirmesi gereken ama tebliğ edilmeyen delillerinin tebliğin –, davacının eksik harcı ikmalini, haksız ve hukuka aykırı faiz talebinin reddini, esas yönünden haksız ve mesnetsiz olan davanın reddini, yargılama giderleri ile yasal vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini, arz ve talep etmiştir.
Davalı —– vekilinin cevap dilekçesinde özetle;Dava konusu araçta ayıp olduğunu kabul etmemekle birlikte araçta ayıbın mevcut olduğu kabul edilecek dahi olsa , hak düşürücü sürelerin aşıldığını, dava konusu aracın —— tarihinde müvekkili şirketten satın alındığını, davacı ise —- tarihli ihtarname ile aracın üretimden kaynaklı ayıbının olduğunu iddia ettiğini, yani aracı satın aldıktan yaklaşık 2 ay geçtikten sonra müvekkil—– şirkete göndermiş olduğu ihtarname ile seçimlik haklarını kullanmak istediğini, davaya konu aracın davacı alıcısı ve davalı satıcısı da tacir olduğunu, dava konusu aracın ayıplı olduğunu kabul etmemekle birlikte bir an için ayıplı olduğunu düşünülse dahi davacı taraf Borçlar Kanunu’nda düzenlenen derhal ihbar sürelerine ilişkin yükümlülüğünü yerine getirmediğini, her ne kadar ayıp iddialarını kabul etmeseler de davacı tarafın, 6098 sayılı T.B.K.’nunda sayılı seçimlik haklardan birini talep etmek zorunda olduğunu, davacının kısmi dava açmada hukuki yararı bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı taraf 1.000,00-TL tazminat talep etmekte olup, esasında bahse konu tazminat taleplerinin hangi nedenlerle talep edildiği anlaşılamadığını, dava konusu araçta davacının iddia ettiğinin aksine üretim hatasından kaynaklı herhangi bir ayıp bulunmadığını, müvekkili şirketin—— marka araçların yetkili satıcısı ve servis sağlayıcısı olduğunu, müvekkili şirket gerek aracın satış işlemleri gerek servis işlemlerinin gerçekleştirilmesi noktasında yetkili satıcı ve servis sağlayıcı bayi olarak üzerine düşeni eksiksiz yerine getirdiğini, davacının ayıp iddialarının gerçeği yansıtmadığını, davaya konu—— özelliği olmadığını, davacının aracı satın alır iken bu yönde özel bir bilgi talebi ya da sipariş talebi de olmadığını, aracı satın alırken müvekkili şirket satış danışmanı tarafından bu yönde bir bilgi ve taahhüt de verilmediğini, davacının aracı satın alırken —— Özelliğini özellikle siparişlerine eklettiğine ilişkin iddialar gerçeği yansıtmadığını, davacı taraf, aracı satın alırken —– paketini siparişlerine eklettiği için —- pakette yer aldığı yanılgısına düştüğünü, davacı tarafın sadece —–Sipariş etmiş ve bu özellik de halihazırda davaya konu araçta ——- olarak mevcut ve sorunsuzca çalışır halde olduğunu, davacı taraf muhtemelen———–özelliklerinin ayırımını bilmemekte ve bu özellikleri birbiriyle karıştırmakta olduğunu, davacı tarafın aracın ayıplı olduğuna ilişkin iddiaları esasında davacının kendi yanılgısından kaynaklandığını beyan ile, davanın, davacı tarafın hak düşürücü süre ve zamanaşımı süresi içinde ayıp ihbarında bulunmamış olması nedeniyle reddini, davanın esasına girişilmesi durumunda esas yönünden haksız ve mesnetsiz olarak açılan davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini, arz ve talep etmiştir.

DELİLLER:
——- tarihli ihtarname, Trafik kayıtları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
Makine mühedisi bilirkişi ve nitelikli hesaplama uzmanı tarafıundan düzenlenen —- tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle; Dava konusu ——- model aracın dosya kapsamındaki tüm alım-satım belgelerinde —- bulunduğu; Ancak dava dilekçesinde belirtilen —–yapılan araştırmalarda ——olduğu anlaşılan” özellik bulunmadığı, —-satılan araçlarda —- özellikte araca rastlanmadığı, Yukarıdaki teknik açıklamalardan da anlaşılacağı üzere——sistemlerindeki ekipmanların farklı olduğu, bu nedenle araca ait tüm alım-satım belgelerinde olmayan bir özellikten dolayı ayıplı olduğunun söylenemeyeceği, kaldı ki kabul biçimi itibariyle de, TTK.m.23’de öngörülen sürelerde bir ayıp ihbarı da bulunmadığı; olduğu görüş ve kanaatine varıldığı görülmüştür.
Mahkememiz dosyası, davacı vekili tarafından — tarihinde istinaf edildiği,—–sayılı ilamı ile davacı vekilinin istinaf talebi kabul edilerek mahkememizin—- sırasına kaydedildiği görüldü.
Bilirkişi ek raporunda özetle; Dava konusu —- model aracın dosya kapsamındaki tüm alım-satım belgelerinde ——– bulunduğu; Ancak dava dilekçesinde belirtilen —- özelliği “yapılan araştırmalarda —- olduğu anlaşılan” özellik bulunmadığı—-üzerinden satılan araçlarda—– özellikte araca rastlanmadığı,Yukarıdaki teknik açıklamalardan da anlaşılacağı üzere—— ekipmanların farklı olduğu, bu nedenle araca ait tüm alım-satım belgelerinde olmayan bir özellikten dolayı ayıplı olduğunun söylenemeyeceği, Kaldı ki kabul biçimi itibariyle de, TTK.m.23’de öngörülen sürelerde bir ayıp ihbarı da bulunmadığı belirtildiği, Davacı vekilince —-tarihli rapora itiraz dilekçesinde belirtilen —– tamamının —– ait olduğu, dava konusu araç —– marka araç ile ilgili olmadığı, yine itiraz dilekçesinde belirtilen —— satılan araçlarda ————– olduğunu belirtilen bir ifadeye rastlanmadığı, (dilekçe ekinde dava dışı —— ilgili ek konulmuş olduğu, ancak itirazda belirtilen hususlar ile ilgili dava konusu —- marka araç ile ilgili herhangi bir belge-ek bulunmadığı) ek rapor tanzim sırasında da——-satılan araçlarda ve kataloglarda———-sabitleyici ibaresine rastlanmamıştır hali hazırda satılan araçlarda dava konusu araçta da bulununan —- bulunduğu, talep edilen-belirtilen —— hız sabitleyici —– bulunmadığı, yine tarafımızca yapılan araştırmalarda —- dava konusu —- marka aracın satışını yapan yetkili/yetkisiz bayiler ile/kişiler ile yapılan görüşmelerde, — satışı yapılan—- marka araçların son modellerinde dahi —-gelmediğinin belirtildiği, dava konusu aracın belgelerinde bulunan — bir donanım olduğu, Dava konusu aracın —- karşılığındaki fiyatının —olduğu, Bu donanımın —-dikkate alınarak yalın fiyatı — olarak hesaplandığı, bu tutarın — fiyatla uyumlu olduğu, — — içerisinde de bulunan —– paketi olduğu —- ancak; araca ait tüm alım-satım belgelerinde—- bulunmadığı, —- olduğu, fatura tarihindeki —- dikkate alınarak yalın fiyatının —- olarak hesaplandığı, Yukarıda —- uygun olarak detaylı şekilde açıklandığı üzere dava konusu araçta bulunan——– paket olmayıp, ilave bir donanım olduğu, talep edilenin ise; ——- içerisindeki donanımlardan biri olduğu, Araçta bulunan —– farklı olduğu, kök rapordaki tespitleri değiştirecek nitelikte yeni bir bilgi-belgenin dosyaya eklenmediği, Sonucuna varıldığı şeklinde tespitte bulundukları görülmüştür.
13/10/2022 tarihli ara karar ile dosyanın bir makine mühendisi bilirkişi ile nitelikli hesaplama uzmanı bilirkişisine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve 13/02/2023 tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.
Bilirkişi 2.ek raporunda özetle,Görev tevdi eden ara kararında işaret edilen dava dilekçesinin —– nolu ekinin alındığı belirtilen —–yılında erişilen linkinde —– ifadesinin bulunduğu; Davalı tarafından sunulan —– yılına ilişkin dava konusu araç ve modelinin katalog/broşüründe —–özelliğinin bulunmadığı; Gerek —yılında gerekse rapor tarihi itibarıyla bahse konu dava konusu aracın —–satımına sunulan modellerinde —– kontrol özelliğinin bulunmadığı, Davacının ödediği satım bedelinin anılan tarihte —— kontrol özelliği bulunmayan araçlarla uyumlu olduğu; Araca ait tüm alım-satım belgelerinde ——–ve —– ilişkin ek bedeli bulunmadığı; Hal böyle olunca, aracın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesi; mümkün değil ise ayıbın satış bedeline etkisinin tespiti ile birlikte ayıp oranında satış bedelinde indirim yapılması taleplerinin yasal şartlarının yukarıda açıklanan duruma göre oluşup oluşmadığının takdiri Sayın Mahkemeye ait olduğu tespitinde bulunulmuştur.

DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, satış sözleşmesi uyarınca satın alınan ve ayıplı çıktığı iddia edilen aracın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesi, mümkün değil ise ayıbın satış bedeline etkisinin tesbiti ile ayıp oranında satış bedelinden indirilerek satış tarihinden itibaren faizi ile birlikte davacıya ödenmesi istemine ilişkindir.
HMK. 109/1 Maddesinde ki;” Talep konusunun niteliği itibarıyla bölünebilir olduğu durumlarda, sadece bir kısmı da dava yoluyla ileri sürülebilir,” hükmü gözetildiğinde davacının dava dilekçesindeki öncelikli talebinin ayıplı çıkan aracın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesine yönelik olduğu ve bu talep bölünebilir bir talep olmadığından HMK. 109/1 Maddesi uyarınca kısmi dava olarak açılamayacağı, bu durumda mahkemece, davacı tarafa talebini ve dava değerini açıklatıp eksik harcın ikmali için süre verildiği, davacı yanca eksik harcın yatırıldığı anlaşılmıştır.
Kaldırma ilamı doğrultusunda davacı vekilin bilirkişi raporuna karşı verdiği beyan dilekçesindeki itirazları doğrultusunda ve — —- özelliğinin ——- sürüş asistanı paketinin içerisinde ve bu paketin bir parçası olup olmadığı yönünde ek rapor alınmasına karar verildiği, dosyanın bilirkişilere tevdi edilerek rapor tanzim edildiği, ek raporda dava dilekçesinde belirtilen——-özelliğinin —— araçta bulunmadığı, tüm alım-satım belgelerinde bulunmayan özelliğinin ayıp niteliğinde olmadığı, araçta —— bulunduğu, —–sitesinde —-olduğunu belirten ifade bulunmadığı, dava konusu aracın belgelerinde bulunan —- ilave bir donanım olduğu, ———- bulunmadığı, Araçta bulunan sürücü asistanı donanımı ile sürücü yardım paketi’nin farklı olduğunun bildirildiği,Bilirkişi 2.ek raporunda; dava dilekçesinin —— nolu ekinin alındığı belirtilen ———yılında erişilen ——ifadesinin bulunduğu, Davalı tarafından sunulan —– yılına ilişkin dava konusu araç ve modelinin ——–özelliğinin bulunmadığı, gerek —– yılında gerekse rapor tarihi itibarıyla bahse konu dava konusu aracın ——- satımına sunulan modellerinde —- özelliğinin bulunmadığı, davacının ödediği satım bedelinin anılan tarihte —–özelliği bulunmayan araçlarla uyumlu olduğunun bildirilmiştir.
Somut olayda; davacının davalı şirketten —- model araç satın almış olduğu, aracın —-özelliğinin çalışmadığı iddiasıyla davalılara —– numaralı ihtarnamenin gönderildiği görülmüştür.
Ayıp, alıcının dürüstlük kuralı gereğince beklediği vasıfların satılanda bulunmaması ve satılanın kullanım amacı bakımından taşıması gereken vasıfları taşımaması durumudur. TBK Madde 219/1’e göre “…nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumludur”. Bilindiği üzere, TTK.m.23/1-c’de üç ayıp türü öngörüldüğü; açıkça belli olanlar, teslim sırasında muayene edilmeye gerek olmaksızın belli ayıplar olduğu; bu tip ayıpların 2 gün içinde ihbarı gerektiği; satılanın teslimi sırasında açıkça belli olmayan fakat olağan bir muayene ile meydana çıkacak ayıplar ——; bu tür ayıplar olağan bir muayene ile görülebilecek ayıplar olmakla, 8 gün içinde ihbarı gerektiği; gizli ayıp ise, maddi ve olağan bir muayene ile meydana çıkmayan, ancak kullanılmasından belli bir süre sonra ortaya çıkan arızalanma hali olduğu; bu ayıbın ise, öğrenilmesi halinde, TTK.m.23’ün yaptığı gönderme sebebiyle, TBK’nın 223. maddesi uyarınca, ortaya çıkar çıkmaz derhal satıcıya bildirilmesi gerektiği; davanın dayanağı, 6098 sayılı TBK’nun 227. maddesinde, “Satıcının tekeffülü altındaki satılanın ayıbı anlaşıldığı zaman alıcı muhayyerdir; dilerse, satılanı redde hazır olduğunu beyanla satımın feshedilmesi ile bedelin iadesini dilerse, satılanı alıkoyup kıymetinin noksanı mukabilinde semenin tenzilini isteme hakkı bulunduğu ya da aşırı bir masraf gerektirmediği taktirde bütün masrafların satıcıya ait olmak üzere, satılanın ücretsiz onarılmasını isteme hakkı; imkân varsa satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme hakkı yanı sıra, alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkının saklı olduğu” düzenlemesinin yer aldığı görülmektedir.
Tüm dosya kapsamı ve hükme esas teşkil eden bilirkişi raporu birlikte incelendiğinde; aracın faturasının —–tarihli olduğu; dava dilekçesinde aracın —- da teslim alındığının belirtildiği, dava dilekçesinde belirtilen ——– plaka sayılı ——————- araçta bulunmadığı, dava konusu aracın belgelerinde bulunan —— bir donanım olduğu, araçta bulunan sürücü — ile sürücü — farklı olduğu, —— —– olduğu, araca ait tüm alım-satım belgelerinde ——– bulunmadığı anlaşılmakla, tüm alım-satım belgelerinde bulunmayan özelliğinin ayıp niteliğinde olmadığı sonuç ve kanaatine varılarak, davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının aracın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesi talebinin REDDİNE,
2-Mahkememize açılan dava terditli olarak açıldığından asıl talebin reddedildiği gözetilerek ayıp oranında satış bedelinden indirim talebinin REDDİNE,
2-Peşin alınan 54,40 TL harç ve tamamlama harcı olarak alınan 4.955,00TL’den alınması gerekli 179,90 TL peşin harcın düşümü ile Hazineye irat kaydına, bakiye kalan 4.829,5‬0 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
4-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA ,
5-Davacı tarafça peşin yatırılmış olan gider avansından artan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
6-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T 13/2. maddesi uyarınca 43.334,96 TL nispi avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
7-1.320,00 TL arabulucu ücretinin davacı taraftan tahsili ile hazineye İRAD KAYDINA,
Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/03/2023