Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/947 Esas
KARAR NO:2023/507
DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:05/12/2022
KARAR TARİHİ:30/05/2023
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
DAVA:Davacı vekili——— harç tarihli dava dilekçesinde özetle; — tarihinde sürücü —- sevk ve idaresindeki —–istikametine seyir halinde iken —— uygulama yerine yaklaşıp aynı yön ve istikametteki ——yönetimindeki —arka arkaya yaklaşıp durakladıkları sırada aynı yönde ve istikamette belirtilen araçların arka kısmından sürücü —–, sevk ve idaresindeki — plakalı aracı ile önünde duraklayan — plakalı aracın arka kısmına çarpmasıyla —- plakalı aracın arka kısmına —- plakalı araç çarpmanın etkisiyle —- plakalı aracın arka kısmına —- plakalı araçta—— plaka aracın arka kısmına çarparak zincirleme yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiştir. Meydana gelen kazada müvekkil ağır şekilde yaralanmıştır.Müvekkil ———- tedavi görmüştür.Davanın safahatında rapor alındığında davacı müvekkilin maluliyet oranı ———-açığa kavuşacaktır.Kaza ile ilgili olarak kaza tespit tutanağı ekte sunulmuştur. Müvekkil sürücü konumundadır. Müvekkilin kusursuz olduğu açıkça ortadadır.Söz konusu trafik kazası ——– tarafından soruşturma yürütülmüştür. ————Kusur durumu yargılama safahatında alınacak bilirkişi raporu ile netlik kazanacaktır.
Kazanın meydana gelmesine neden olan aracı sigortalayan davalı, kaza tarihindeki poliçe üst limiti ile sınırlı olmak kaydı ile ve sigortalısının kusuru oranında müvekkile tazminat ödemekle yükümlüdür. ——–plaka sayılı araç kaza tarihi olan —- itibari ile davalı —– teminat altına alınmıştır. —- davalı şirketten istenmesi talep olunmaktadır.
Müvekkilimizin belirtilen kazadan kaynaklı geçici ve kalıcı maluliyetinin tespiti ile bu maluliyete tekabül eden maddi zararının davalı —– tazmini talep olunmaktadır.—tarihinde kabul edilen 6704 sayılı yasanın MADDE 5- 2918 sayılı Kanunun 97 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir: “Zarar görenin,——- öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.”. O halde, —- gereğince davalı —— yazılı başvuruda bulunulmuştur. Davalı — tarafından 15 günlük yasal süre içerisinde verilen cevapta birtakım eksik evrak bildiriminde bulunulmuş ve bu evrakların içerisinde sağlık kurulu raporuna da yer verilmiştir. Ancak kaza tarihi dikkate alındığında kesin ve tam rapor alınabilmesi, tedavi sürecinin bitmesi ve en azından kaza tarihi üzerinden 1 yıl geçmesi ile mümkündür. Tüm bu sebeplerle kazanın üzerinden 1 yıl geçmemiş olması ve tedavi süreci halen devam eden müvekkilin herhangi bir sağlık kuruluşundan ivedi şekilde alacağı rapor davacı müvekkilin hak kaybına uğramasına sebep olacaktır. Sayın mahkemenizce yazılı başvurumuza verilen cevabın, ilgili yasa maddesinde yer alan —-içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması“ olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu nedenle hukuk uyuşmazlıklarında dava şartı arabuluculuğa başvurulmuş, davalı —– görüşmeler olumsuz sonuçlanmış ve anlaşma sağlanamamıştır. Ekte ——— numaralı tutanak yer almaktadır. (Arabuluculuk tutanağı taraflarca e-imzalı olarak tanzim edilmiş olup arabuluculuk tutanağının e-imzalı aslı işbu dilekçemiz ekinde sunulmaktadır.)Tüm bu sebeplerle yazılı başvuru şartını ve arabuluculuk dava şartını yerine getiren davacı müvekkil adına işbu davayı açma gereği hasıl olmuştur.İkame ettiğimiz dava Hukuk Muhakemeleri Kanunun Belirsiz alacak davası başlıklı 107. maddesi gereğince belirsiz alacak davası olup, davanın gerçek değeri belirli olduğunda eksik harç tarafımızca ikmal edilecektir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun Belirsiz alacak davası başlıklı 107. maddesinde; “(1) Davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkansız olduğu hallerde, alacaklı, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir.” denmektedir.Müvekkilime ait tazminat miktarı açıkça belirlenebilir nitelikte olmadığından alacağımızın tespiti bilirkişi incelemesi gerektirdiğinden uyuşmazlık konusu bütün alacak için zaman aşımını kesmek ve ileride tespit edilecek bütün alacağa temerrüt tarihinden itibaren faiz işletilmesini temin etmek amacıyla belirsiz alacak davası niteliğinde yukarıda anılan kanun maddesinden yararlanarak iş bu davayı açmış bulunmaktayız. ” denmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; “Dava açmadan önce sigorta şirketine usule uygun şekilde yazılı hasar başvurusunda bulunulmamış olduğundan kanunen aranan dava şartı yerine getirilmemiştir. bu nedenle öncelikle dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddi gerekmektedir.davacının dava konusu kaza nedeniyle maluliyeti bulunup bulunmadığı hususu ——– tarafından “erişkinler için engellilik değerlendirmesi hakkında yönetmelik” doğrultusunda incelenmelidir. müvekkil şirket sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında tazminat ödemesi yapmakla yükümlüdür. kusur oranları arasındaki çelişkilerin giderilmesi için dosyanın bu kez itirazlarımız doğrultusunda itü öğrenim görevlilerinden oluşacak bilirkişi heyetine tevdiini talep ederiz. dava konusu kaza nedeniyle tazminat hesabı yapılmasına karar verilmesi halinde hesaplamanın, sigorta aktüerleri yönetmeliği uyarınca hazine müsteşarlığınca yetkilendirilen aktüerler listesine kayıtlı, lisanslı aktüerler tarafından ve ——– tablosunda yer alan verilere göre yapılması gerekmektedir.davacının dava konusu trafik kazası nedeniyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gereklidir. her durumda, müvekkil şirketin sorumluluğu poliçede belirtilen limit ile sınırlıdır. dava dilekçesinde talep edilen geçici iş göremezlik zararları poliçe kapsamı dışında kaldığından her halde bu talepler yönünden davanın reddine karar verilmelidir. dava konusu kaza nedeniyle birden fazla kişinin zarar görmüş olması halinde teminatın paylaştırılması gerekmektedir. davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla, dava konusu tazminat “ancak dava tarihinden itibaren” işleyecek “yasal faiz” ile birlikte talep edilebilecektir.” denmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı vekili 29/05/2023 tarihli e- imzalı UYAP sisteminden sunduğu dilekçesi ile davadan feragat ettiğini beyan etmiştir.
Davalı vekili 09/03/2023 tarihli e- imzalı UYAP sisteminden sunduğu dilekçesi ile davadan feragat nedeniyle yargılama ve vekalet ücreti talebinde bulunmadığını beyan etmiştir.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 307. maddesi gereğince davadan feragat davayı sona erdiren taraf işlemlerindendir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerin değerlendirilmesine göre, davacı vekilinin davadan vaki feragati sebebiyle davanın feragatten dolayı reddine, davalı vekilinin talebi doğrultusunda vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, masrafların davacı tarafın üzerinde bırakılmasına karar verilmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
Hüküm;Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Alınması gerekli 179,90 TL harcın peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Yapılan masrafların masrafı yapan taraf üzerinde bırakılmasına,
4-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde avansı yatıran tarafa veya ahzu kabza yetkili vekillerine iadesine,
5-Davalı vekilinin talepleri doğrultusunda vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,
6- 3.120,00 TL Arabulucu ücretinin davacıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekilinin yokluğunda karar verildi.30/05/2023