Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/942 E. 2023/602 K. 22.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/942 Esas
KARAR NO : 2023/602

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 05/12/2022
KARAR TARİHİ : 22/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili —– tarafından ——aleyhine başlatılan icra takibine karşı borçluların haksız olarak itiraz etmesi sonucu duran takibin devamı için iş bu itirazın iptali davası ikame edildiğini, işbu davaya konu uyuşmazlığın sebebinin müvekkili şirkete ait —marka—— plakalı araç ile davalı araç sürücüsünün idaresindeki —–plakalı araç arasında —– 24.09.2020 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası oluşturduğunu, müvekkili şirketin işleteni olduğu, dava dışı araç sürücüsü olan —– idaresindeki—- plakalı araç ile kurallara uygun bir şekilde seyir halinde iken, davalı araç sürücüsü olan —– idaresindeki—— plakalı aracın, müvekkili şirkete ait araca arkadan çarpması ve çarpmanın etkisiyle müvekkili şirkete ait aracın önünde bulunan dava dışı——plakalı araca çarpması sonucunda maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, çarpmanın sonucunda müvekkili şirkete ait araçta ciddi hasar meydana geldiğini, taraflar arasında anlaşmalı olarak maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağı düzenlendiğini, tramer sorgu sonucuna göre de, davalı araç sürücüsü %100 kusurlu ve müvekkilinin zararını kusuru oranında gidermekle yükümlü olduğunu, müvekkili şirketin işletini olduğu aracın onarımının müvekkili şirket tarafından yapıldığını, onarıma ilişkin müvekkili şirkete —–. tarafından —— No’lu 34.948,18 TL tutarında fatura tanzim edildiğini, ekspertiz raporundan da anlaşılacağı üzere davalı araç sürücüsünün asli ve %100 oranında kusurlu olduğunu, hasara maruz kalan araç üzerinde gerçekleştirilen onarımlar sonucunda davalı sigorta şirketine, davalı araç sürücüsünün kuşum oranında, ——No’lu 34.948,18 TL tutarında yansıtma fatura tanzim edildiğini, hasarın tespiti için ekspertiz yapılmış olup ekspertiz ücreti 444,26 TL tutarında olup müvekkili şirket tarafından ödendiğini, davalı sigorta şirketi, müvekkil şirkete 22.135,12 TL tutarında ödeme de bulunmuş olup kalan hasar bedeli olan 12.813,06 TL nin tahsili için davalılar aleyhine için —–. İcra Müdürlüğü ——. sayılı icra dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalılar/Borçlular tarafından takibe, borca, faize ve ferilerine itiraz edilmesi üzerine takibin durmasına karar verildiğini, bunun üzerine arabuluculuk yoluna başvurulmuş olup büro dosya numarası —– arabuluculuk numarası ——olan arabuluculuk dosyasında anlaşmaya varılmaması neticesinde 01.06.2022 tarihinde arabuluculuk son tutanağı düzenlendiğini, hasarın oluşumunda davalı araç sürücüsü Karayolları Trafik Kanunu 84/1-d bendi uyarınca kusurlu olduğunu, araç malikinin işleten sıfatıyla kusursuz sorumluluğu bulunduğunu, davalı —— Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı sıfatı ile sorumluluğu bulunduğunu beyan ile, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla, haklı ve hukuka uygun davanın kabulünü, borçlunun takibe, asıl alacağa, ferilerine ve faize ilişkin haksız itirazlarının iptalini, —–. İcra Müdürlüğü——. sayılı icra dosyasındaki takibin devamını, alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatı talebinin kabulünü, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP :Davalı—— vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava şartı yokluğu nedeniyle huzurdaki davanın reddi gerektiğini, yürüyen bir ceza davası söz konusu olmadığından, ceza zamanaşımının uygulanması da söz konusu olmadığını, başvurunun usulden reddi gerektiğini, söz konusu kaza nedeniyle davacı tarafın aracında meydana gelen hasarın onarım bedeli olarak hasar ödemesi yapılmış olmakla, fazlaya ilişkin taleplerin reddi gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemekle, kusur oranlarının tespiti gerektiğini, kabul manasında olmamak üzere, davacının gerçek zararının bilirkişi tarafından tespiti gerektiğini, kabul manasında olmamak üzere, müvekkili şirketin söz konusu zarardan azami olarak poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, davacı yanın icra inkar tazminatına hükmedilmesi yönündeki taleplerinin reddi gerektiğini, kabul manasında olmamak üzere, müvekkili şirket söz konusu zarardan azami olarak poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, davacı tarafından oluştuğu belirtilen zararın gerçek zarar olup olmadığının değerlendirilmesi bilirkişi incelemesi sonucu yapılabileceğini, davayı kabul manasında olmamak üzere faizin dava tarihinden itibaren yasal faiz olması gerektiğini beyan ile, davanın esastan ve usulden reddini, —– İcra Müdürlüğü’nün——. Sayılı dosyas sayılı takibinin iptalini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.

CEVAP :Davalı sürücü ——- cevap dilekçesinde özetle; Zamanaşımı itirazında bulunduğunu, haksız fiilden kaynaklanan davalarda görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemeleri olduğunu, davalı taraf olarak kendinin tacir olmadığını ve dava konusu uyuşmazlık da ticari bir ilişkiden kaynaklanmadığını, dava konusu trafik kazasına karışan —– plakalı aracın, —— hem zorunlu mali mesuliyet sigortası ile hem de —– numaralı kasko ve ihtiyari mali mesuliyet sigortası ile sigortalanmış olduğunu, davacının kasko kapsamında sigorta şirketine başvurmadan doğrudan tarafına dava yöneltmesinin haksız olduğunu, bu nedenle davanın, —— ihbar edilerek kasko poliçesi sorumluluğu açısından da davaya katılmasının sağlanmasını talep ettiğini, olası bir borçtan, kendisinin değil, —– sorumlu olduğunu, dava konusu kazanın tarihi 24.09.2022 olmasına rağmen davacının, eksper raporunu 16.09.2021 tarihinde yani kazadan 1 yıl sonra aldırdığını, davacıya ait aracın sürücüsünün aniden durmak suretiyle kazaya kendi kusuruyla sebebiyet verdiğini, bu nedenle uğradığı zarardan kendisinin sorumlu olduğunu beyan ile, davanın reddi ile her türlü yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini, davanın—– kasko ve ihtiyari mali mesuliyet sigortası sorumluluğu açısından da ihbar edilerek davaya katılmasının sağlanmasını arz ve talep etmiştir.

RAPOR: Bilirkişi raporunda özetle; “KUSUR YÖNÜNDEN: Davalı sürücü——plaka sayılı araç sürücüsü) —–%100 (Yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, Dava konusu araç sürücüsü —– plaka sayılı—– model sürücüsü) dava dışı —– kusursuz olduğu, Dava dışı sürücü—–plaka sayılı araç sürücüsü)——kusursuz olduğu, HASAR YÖNÜNDEN: 24/09/2020 tarihinde meydana gelen olaya ait trafik kazası tespit tutanağındaki tespitlerin, ——- plakalı araçta meydana gelen maddi hasar ile uyumlu olduğu, Söz konusu aracın toplam hasar tutarının KDV dahil 34.948.18 TL olabileceği, hesaplanan tutarın serbest piyasa koşullarında kabul edilebilir makul fiyat aralığında günün rayicine ve dosya kapsamına uygun olabileceği, davalı sürücünün %100 kusur oranı dikkate alındığında; (34.948,18 TL Hasar Tutarı x %100 Kusur oranı) 34.948,18 TL olabileceği, Dosya kapsamında dava konusu aracın onarımına ilişkin —–antetli, KDV dahil toplam 34.948,18 TL tutarlı e-Fatura, —– antetli, 16.09.2021 tarih ve —- nolu —— plaka sayılı aracın ekspertiz ücreti açıklamalı KDV dahil 444,26 TL tutarlı fatura fotokopisi bulunduğu, İTİRAZIN İPTALİ YÖNÜNDEN : İcra takip talebine göre: Davacı – alacaklı —–. tarafından dosya borçluları 1) —–aleyhine olarak 05.İ2.2021 tarihinde ( Ödeme Emri Tarihi)—– İcra Müdürlüğü—— Esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibinde, dosya borçluları tarafından borca ve faize yapılan itirazın iptali ile 13.257,32 TL. asıl alacak 694,26 TL işlemiş yasal faizi olmak üzere toplam 13.951,58 TL. üzerinden icra takibinin devamı gerektiği, asıl alacağa işletilmesi gereken faiz nev’inin yasal faiz olduğu, İtirazın iptali harca esas değere göre: Davacı taraf itirazın iptali talebine ilişkin yöneltilen iş bu davada, harca esas değeri 12.813,06 TL. olarak belirtmiştir. İcra dosyasında talep edilen eksper ücreti alacağı ve işlemiş faiz toplamına göre harca esas değere ilave etmediği anlaşılmaktadır. Bu itibarla, dava harca esas değere göre, —– İcra Müdürlüğü—— Esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibinde, dosya borçluları tarafından borca ve faize yapılan itirazın iptali ile 12.813,06 TL. asıl alacak üzerinden icra takibinin devamı gerektiği, asıl alacağa işletilmesi gereken faiz nevinin yasal faiz olduğu.” şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, trafık kazası nedeniyle hasar kaybı maddi zarardan kaynaklı itirazın iptalı istemine ilişkindir.
Mahkememizce kusur durumunun tespiti ve davacının aracında meydana gelen hasar bedelinin tespiti bakımından bilirkişi raporları aldırılmıştır.

17/04/2023 tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle: ”
Söz konusu aracın toplam hasar tutarının KDV dahil 34.948,18 TL olabileceği, hesaplanan tutarın serbest piyasa koşullarında kabul edilebilir makul fiyat aralığında günün rayicine ve dosya kapsamına uygun olabileceği, davalı sürücünün %100 kusur oranı dikkate alındığında; (34.948,18 TL Hasar Tutarı x %100 Kusur oranı) 34.948,18 TL olabileceği, ” yönünde kanaat bildirildiği görülmüştür.
İtirazın iptali davası İcra İflas Kanunun 67. Maddesinde “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” şeklinde düzenlenmiştir. —- İcra Dairesinin —— esas sayılı icra dosyası fiziken celp edilmiş, davacının 4.750,00 TL asıl alacak 305,69 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.055,96 TL alacak talebinde bulunduğu, borçlunun ödeme emrine süresi içerisinde itiraz ederek takibi durdurduğu tespit edilmiştir.Dosyaya kazandırılan belgelerden davalı sigorta şirketinin davacıya 03/05/2021 ve 17/08/20212 tarihinde hasar dosyasına istinaden toplamda 34.755,95 TL ödemede bulunduğu anlaşılmıştır. Davalı ——ZMMS poliçesi kapsamında sorumlu olduğu teminat limit miktarının 41.000,00 TL olduğu görülmüştür. Aynı şekilde davalı —– adına kayıtlı ve olay tarihinde—– sevk ve idaresindeki —–plakalı araç, davaya konu 24.09.2020 trafik kaza tarihini kapsayan 31.05.2020 / 31.05.2021 tarihleri arası davalı —– Genişletilmiş — Sigorta Poliçesine Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğu—teminat limit miktarı (100.000,00) TL., olduğu tespit edilmiştir.
İddia, savunma, trafik kazası tespit tutanağı, icra dosyası, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı nazara alındığında; 17/04/2023 tarihli bilirkişi raporuna göre davacı adına kayıtlı aracın meydana gelen trafik kazası nedeniyle kaza tarihi itibariyle toplam hasar tutarının 34.948,18 TL olduğu, oluşan zararların kusur oranı ile paralel olarak %100 oranına isabet eden 34.948,18 TL’nin davalıların sorumluluğunda olduğu, davalı sigorta şirketinin 22.135,12 TL hasar ödemesi yaptığı, böylelikle 12.813,06 TL bakiye ödeme kaldığı anlaşılmıştır.
Sonuç olarak, davacı – alacaklı şirket tarafından dosya borçluları aleyhine olarak —– İcra Müdürlüğü —— Esas sayılı dosyasından yapılan icra takibinde, dosya borçluları tarafından borca ve faize yapılan itirazın iptali ile takibin devamı istenildiği ancak 12.813,06 TL asıl alacak ve 1.200,57 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 14.013,63 TL üzerinden (08/05/2023 tarihinde) harcın tamamlandığı anlaşılmış olup bilirkişi hesaplaması nazara alınarak 12.813,06 TL asıl alacak ve 694,26 TL işlemiş faiz üzerinden davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Alacağın likit olmaması ve yargılamayı gerektirmesi hususları bir arada değerlendirilerek davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmemiştir.
Davada hükmolunün miktarın 2023 yılı kesinlik sınırı olan 17.830,00 TL nin altında kalması nazara alınarak kesin olarak karar verilmiştir. Zira —–Bölge Adliye Mahkemesinin—- Hukuk Dairesi’nin —- esas ve—— karar sayılı ilamında benzer konuya ilişkin; ” … karar altına alınan miktarın yıllar itibariyle yeniden değerlendirme oranları nazara alındığında 2021 yılı istinaf kesinlik sınırı olan 5.880,00 TL’ nin altında kaldığı, dolayısıyla istinafa gelen davalı yönünden kabul edilen dava miktarı itibariyle mahkeme kararının tutar itibariyle kesin nitelikte olduğu anlaşıldığından tarafça yapılan istinaf başvurusunun bu sebeplerle reddinin gerekeceği, kanunun bahşetmediği bir hakkın ise mahkemece taraflara verilemeyeceği, dolayısıyla yerel mahkeme kararında istinaf yasa yolunun açık olduğunun bildirilmesinin taraflar lehine kazanılmış hak doğurmayacağı üzere davalı vekilinin istinaflarının esastan incelenemeyeceği anlaşılmıştır. ” şeklinde karar verildiği görülmüştür.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, davacı tarafından davalılar aleyhine —-. İcra Müdürlüğü—— Esas sayılı dosyası ile yapılan takibe davalıların vaki itirazının 12.813,06 TL asıl alacak ve 694,26 TL faiz olmak üzere toplam 13.507,26 TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin 506,37 TL’ nin reddine,
2-Yasal şartları koşulları oluşmayan icra inkar tazminat talebinin reddine,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 922,68 TL harçtan, dava açılırken peşin olarak alınan 142,18 TL ve 21,00 TL tamamlama harcından mahsubu ile bakiye 759,5‬0 TL karar harcının davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvuru harcı, 142,18 TL peşin harç ve 21,00 TL tamamlama harcının toplamı 243,88‬ TL ile 4.516,25‬ TL ( Bilirkişi ücreti, tebligat gideri, müzekkere gideri, dosya ücreti) olmak üzere toplam 4.760,13‬ TL yargılama giderinden davanın kabul 0,96 ve red 0,04 oranına göre hesaplanan 4.569,72 TL’sinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından dava dosyasına yatırılan bir gider avansı bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Arabuluculuk ücreti 1.600,00 TL’nin kabul oranına 1.536‬,00 TL’sinin göre davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Arabuluculuk ücreti 1.600,00 TL’nin red oranına 64‬,00 TL’sinin göre davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-Taraflarca dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
9-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 5.100,00 TL vekâlet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
10-Davalı ——Şirketi davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesaplanan 506,37 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı —– Şirketi’ ne verilmesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, dava değeri kesinlik sınırının altında kalması nazara alınarak KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.