Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/933 E. 2023/436 K. 04.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/933 Esas
KARAR NO : 2023/436

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 14/04/2022
KARAR TARİHİ : 04/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Alacaklı müvekkili şirketin; davalı/borçlular aleyhine —–sayılı dosyası ile hasar ödemesi sebebi ile rücu alacağına yönelik olarak ilamsız icra takibi başlattığını, davalı/borçluların, taraflarınca yapılan işbu icra takibinde borca, faize ve tüm ferilere kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, yapılan itirazın tamamen haksız ve kötü niyetle yapılmış olduğunu, iptali ile takibin devamının gerektiğini, şöyle ki; Müvekkili şirket sigortalısı dava dışı —– poliçe numaralı “karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk —–Trafik Sigorta Poliçesi” ile —–plakalı aracını sigortalattığını, 11/03/2021 tarihinde saat 08.07 sıralarında —– sürücü —- idaresindeki —– plakalı aracın sol arka kısımlarına sürücü —-idaresindeki —–plakalı aracın sağ ön kısımları ile çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkili —–hasar oluşmasının akabinde sigortalısına ödeme yaparak araçtaki hasarı karşıladığını, akabinde hasara sebebiyet veren davalı/borçlu araç sahibi —– aleyhine —–. İcra Müdürlüğü ——sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattığını, ancak davalı/borçlular tarafından işbu takibe haksız şekilde itiraz edildiğini belirterek—-. İcra Müdürlüğü —– sayılı dosyasına davalı/borçlular tarafından yapılan haksız itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, Davalıların %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, Yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 14 Mayıs 2015 tarihinde —–yayınlanan “karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları b.4. zarar görenlerin haklarının saklı tutulması ve sigortacının sigortalıya rücu hakkı sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemeyeceğini, ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigortalıya rücu edebileceğini, 11/03/2021 tarihinde saat 08.07 sıralarında—-sürücü —– idaresindeki —– plakalı aracın sol arka kısımlarına sürücü —– idaresindeki —– plakalı aracın sağ ön kısımları ile çarpması neticesinde gerçekleşen maddi hasarlı trafik kazasında tarafların kusur oranı %50 olarak hesaplandığını, Sigortacının sigortalıya rücu edebileceği durumları numerus clausus ilkesi gereğince yasa koyucunun düzenlediğini, Davacı adına rücu etme hakkının oluşması için gerekli şartların gerçekleşmediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.

RAPOR: Bilirkişi raporunda özetle;”KUSUR YÖNÜNDEN: Dava konusu araç sürücüsü (—– plaka sayılı —– marka/tip,—–model araç sürücüsü) —– %100 (Yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, Davacı tarafa sigortalı araç sürücüsü (—– plaka sayılı —– marka/tip, —– model) dava dışı —– kusursuz olduğu, Söz konusu kazaya ait —–SBM Kaza İhbar Nolu TRAMER kaydındaki kazaya karışan araç sürücülerinin ŞİRKETLER ARASI MUTABAKAT ile sonuçlanan kusur durumu değerlendirmesinde; —– plaka sayılı araç sürücüsünün kusursuz (%0) olduğu, diğer dava konusu —– plakalı araç sürücüsünün (%100) kusurlu olarak tespit edildiği görülmüş olup, tarafımca tespit edilen kusur durumunun TRAMER kusur durumu ile uyumlu olduğu. HASAR YÖNÜNDEN: 11/03/2021 tarihinde meydana gelen kaza sonucu oluşan hasara ilişkin ——- rapor/kayıt tarihli —— dosya nolu) Ekspertiz Raporu kapsamındaki parça-malzeme ve işçilik kalemleri ile ilgili tespitlerin,—– plakalı araçta meydana gelen maddi hasar ile uyumlu olduğu, aracın onarımının ekonomik olduğu, Dava konusu —– plaka sayılı —– marka/tip, —–model araçta meydana gelen toplam hasar tutarının (KDV hariç 9.500,00 TL) KDV dahil 11.210,00 TL olabileceği, hesaplanan tutarın serbest piyasa koşullarında kabul edilebilir makul fiyat aralığında, günün rayicine ve dosya kapsamına uygun olduğu, SİGORTA SORUMLULUĞU VE İTİRAZIN İPTALİ YÖNÜNDEN: Hesaplanan miktar ve taleple bağlı kalınarak davacı alacaklı —-tarafından dosya borçlusu —– aleyhine olarak 22.12.2021 tarihinde—- İcıa Müdürlüğü —– Esas sayılı dosyasından yapılan icra takibinde, dosya borçlu tarafından borca ve faize yapılan itirazın iptali ile 4.750.00 TL. asıl alacak 305,69 TL işlemiş reeskont avans faizi olmak üzere toplam 5.055,69 TL. üzerinden icra takibinin devamı gerektiği.” şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava, kasko sigorta poliçesine dayalı olarak ödenen bedelin rücuen tazmininden kaynaklı itirazın iptali istemine ilişkindir.Mahkememizce kusur durumunun tespiti ve davacının aracında meydana gelen hasar bedelinin tespiti bakımından bilirkişi raporları aldırılmıştır.11/04/2023 tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle: ” Hesaplanan miktar ve taleple bağlı kalınarak davacı alacaklı—–tarafından dosya borçlusu
—– aleyhine olarak 22.12.2021 tarihinde —– İcra Müdürlüğü —-Esas sayılı dosyasından yapılan icra takibinde, dosya borçlu tarafından borca ve faize yapılan itirazın iptali ile 4.750,00 TL. asıl alacak 305,69 TL işlemiş reeskont avans faizi olmak üzere toplam 5.055,69 TL. üzerinden icra takibinin devamı gerektiği ” tespit edilmiştir. İtirazın iptali davası İcra İflas Kanunun 67. Maddesinde “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” şeklinde düzenlenmiştir. —– İcra Dairesinin —–esas sayılı icra dosyası fiziken celp edilmiş, davacının 4.750,00 TL asıl alacak 305,69 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.055,96 TL alacak talebinde bulunduğu, borçlunun ödeme emrine süresi içerisinde itiraz ederek takibi durdurduğu tespit edilmiştir.Dosyaya kazandırılan belgelerden davacının dava dışı sigortalısının aracına istinaden 20/05/2022 ve 25/05/2022 tarihinde hasar dosyasına istinaden ödemede bulunduğu anlaşılmıştır.İddia, savunma, trafik kazası tespit tutanağı, icra dosyası, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı nazara alındığında; davacı sigorta şirketinin —— plakalı araçta meydana gelen trafik kazası nedeniyle 11/04/2023 tarihli bilirkişi raporuna göre kaza tarihi itibariyle toplam hasar tutarının 9.500,00 TL olduğu, oluşan zararların kusur oranı ile paralel olarak %50 oranına isabet eden 4.750,00 TL’nin davalının sorumluluğunda olduğu anlaşılmıştır.Sonuç olarak, davacı – alacaklı sigorta şirketi tarafından dosya borçlusu aleyhine olarak —–İcra Müdürlüğü —— Esas sayılı dosyasından yapılan icra takibinde, dosya borçlu tarafından borca ve faize yapılan itirazın iptali ile 4.750,00 TL. asıl alacak 305.69 TL. işlemiş yasal faiz olmak üzere toplam 5.055,69 TL. üzerinden icra takibinin devamına karar vermek gerekmiştir.Yargıtay ——. Hukuk Dairesi——, ve 14.11.2017 tarihli ilamında; “Rücu davalarında faiz başlangıcı, gelir ve aylıklar yönünden, gelir veya aylığın kurumun yetkili organınca onaylandığı, diğer ödemeler yönünden ise ödeme tarihidir.” şeklindeki açıklamaları kapsamında temerrüd tarihi ödeme tarihi olan 20/05/2022 tarihi kabul edilerek davacının talep ettiği faiz miktarının yerinde olduğu anlaşılmakla talep kadar faize hükmedilmiştir.Alacağın likit olmaması ve yargılamayı gerektirmesi hususları bir arada değerlendirilerek davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmemiştir.Davada hükmolunün miktarın 2023 yılı kesinlik sınırı olan 17.830,00 TL nin altında kalması nazara alınarak kesin olarak karar verilmiştir. Zira —–Bölge Adliye Mahkemesinin —–. Hukuk Dairesi’nin —— karar sayılı ilamında benzer konuya ilişkin; ” … karar altına alınan miktarın yıllar itibariyle yeniden değerlendirme oranları nazara alındığında 2021 yılı istinaf kesinlik sınırı olan 5.880,00 TL’ nin altında kaldığı, dolayısıyla istinafa gelen davalı yönünden kabul edilen dava miktarı itibariyle mahkeme kararının tutar itibariyle kesin nitelikte olduğu anlaşıldığından tarafça yapılan istinaf başvurusunun bu sebeplerle reddinin gerekeceği, kanunun bahşetmediği bir hakkın ise mahkemece taraflara verilemeyeceği, dolayısıyla yerel mahkeme kararında istinaf yasa yolunun açık olduğunun bildirilmesinin taraflar lehine kazanılmış hak doğurmayacağı üzere davalı vekilinin istinaflarının esastan incelenemeyeceği anlaşılmıştır. ” şeklinde karar verildiği görülmüştür.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davanın KABULÜNE, davacı tarafından davalı aleyhine —–. İcra Müdürlüğü —— Esas sayılı dosyası ile yapılan takibe davalının vaki itirazının iptali ile takibin devamına,
2-Yasal şartları koşulları oluşmayan icra inkar tazminat talebinin reddine,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 345,35 TL karar ve ilam harcının, dava açılırken peşin olarak alınan 86,34 TL harçtan mahsubu ile bakiye 259,01‬ TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.055,69 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvuru harcı, 86,34 TL peşin harç toplamı 167,04‬ TL ile 4.489,00 TL ( Bilirkişi Ücreti, Kep Reddiyatı, Posta Masrafı, Elektronik Posta Masrafı) olmak üzere toplam 4.656,04‬ TL olan yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk ücreti 1.560,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Taraflarca dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, dava değeri kesinlik sınırının altında kalması nazara alınarak KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.