Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/914 E. 2022/778 K. 28.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/914 Esas
KARAR NO : 2022/778

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 25/10/2022
KARAR TARİHİ : 28/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı yan dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket ortaklarından —— adına kayıtlı—— taşınmazın davacı şirkete sermaye olarak koymak istediklerini belirtmiş, taşınmazların mahkemece görevlendirilecek bilirkişiler marifetiyle sermaye değerinin tespitinin yapılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, şirkete ayni sermaye olarak konulacak taşınmazın değerinin bilirkişi marifetiyle tespiti istemine ilişkin —- tespit davasıdır.
Dava konusu taşınmazın ——— incelenmiş, taşınmazın dava dışı şirket yönetim kurulu başkanı——- adına kayıtlı olduğu görülmüştür.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 342. Maddesi ” Üzerlerinde sınırlı ayni bir hak, haciz ve tedbir bulunmayan, nakden değerlendirilebilen ve devrolunabilen, fikrî mülkiyet hakları ile sanal ortamlar da dâhil, malvarlığı unsurları ayni sermaye olarak konulabilir. Hizmet edimleri, —-” hükmünü getirmiştir.
Aynı kanunun 343. Maddesi ” Konulan ayni sermaye ile kuruluş sırasında devralınacak işletmelere ve ayınlara, —- bulunacağı yerdeki asliye ticaret mahkemesince atanan bilirkişilerce değer biçilir. Değerleme raporunda, uygulanan değerleme yönteminin somut olayın özellikleri bakımından herkes için en adil ve uygun seçim olduğu; sermaye olarak konulan alacakların gerçekliğinin, geçerliğinin ve 342 nci maddeye uygunluğunun belirlendiği, tahsil edilebilirlikleri ile tam değerleri; —- tahsis edilmesi gereken pay miktarı ile Türk Lirası karşılığı, tatmin edici gerekçelerle ve hesap verme ilkesinin icaplarına göre açıklanır. Bu rapora kurucular (…)(1) ve menfaat sahipleri itiraz edebilir. Mahkemenin onayladığı bilirkişi kararı kesindir” hükmünü getirmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 114/1-d madde ve fırkası tarafların dava ve taraf ehliyetlerine sahip olmasını dava şartı olarak düzenlemiştir. Aynı kanunun 115. Maddesi mahkemenin dava şartı noksanlığını yargılamanın her aşamasında resen dikkate alması gerektiğini belirtmiştir. Davacının ayni sermaye olarak koymak istediği ve bu nedenle değerinin tespitini talep ettiği taşınmazların davacı şirket adına tescilli olmadığı görülmüştür. ——– incelendiğinde taşınmazın dava dışı—gerçek şahıs adına tescilli olduğu görülmüştür. Bu davanın dava dışı—- hasımsız olarak davacı şirketin ——olarak konulmak istendiği belirtilmek sureti ile ) açılması gerekmektedir. Aktif husumet dava şartı olup yargılamanın her aşamasında dikkate alınması gerekmektedir. Davacının dava açmak için aktif husumeti olmadığı görülmüş bu nedenle davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının —- tespitine yönelik davasının 6100 sayılı HMK’nın 114/1-115/2 maddeleri gereği USULDEN REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince var ise kalan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair karar, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 597. maddesi gereğince kesin olmak üzere, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, oy birliği açıkça okunup usulen anlatıldı.