Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/874 E. 2022/723 K. 11.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/874 Esas
KARAR NO : 2022/723

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 06/07/2022
KARAR TARİHİ : 11/11/2022

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Dava konusu olayda, kusuruyla kazaya sebebiyet veren—— sevk ve idaresindeki —— plaka sayılı aracın ———- incelendiğinde de görüleceği üzere, —– olarak belirlendiğini, ————. Tarafından yapılan hasar ödemesi yalnızca —– olup, ———- teminatı kapsamında diğer davalılarla birlikte müvekkilin aracında meydana gelen değer kaybından müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, müvekkiline—- meydana gelen şimdilik————- değer kaybı zararı ile aracın—- kullanılamamasından kaynaklanan —–zarar olmak üzere——– kaza tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı … —–cevap dilekçesinde; davanın kısmi dava olarak açılamayacağı, davacının iddia ettiği alacak miktarı için davacı, dava açmadan önce davalı ..—– herhangi bir talepte bulunmamış, davalı böyle bir talepten bu dava ile haberdar olduğunu, davalının böyle bir zarara sebep verdiği iddia ediliyorsa, bu miktar davalıdan bir bildirim yoluyla talep edilebildiğini, nitekim davacının iddia etmiş olduğu zararı da davalının illiyet bağı kurulabilir bir eylemiyle ortaya çıkmamış olduğunu, kabul etmemekle birlikte davacının zararının varlığı —- edilse dahi, davalının —- eylemi bulunmadığını, bu yönüyle davalı, davacının zararından sorumlu tutulamayacağından, davanın reddi ile yargılama gideri, masraf ve vekâlet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Mahkememizin —– dosyasının —— tarihli duruşmasının ara kararı gereğince davacı vekilinin dosya kapsamından dava konusu ettiği taleplerinin .—–bakımından mahkememizin ——- dosyasına tefrikine karar verilerek işbu esas numarasına kaydının yapıldığı görülmüştür.
Somut olayda ; dava trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1. maddesinde; “Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir.” hükmü yer almaktadır. HMK 114/1.c maddesi uyarınca “Mahkemenin görevli olması” dava şartlarından olup, HMK 138 maddesi dikkate alınarak dava şartlarının öncelikle karara bağlanması gerekmektedir. HMK 115. maddesinde ise “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir…” düzenlemesi yer almaktadır.
TTK’nun 4. maddesinde ticari davalar tanımlanmıştır. Anılan maddenin 1.fıkrasında “her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan ———- tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın; bu Kanunda …” sayılan davaların ticari dava olduğu öngörülmüştür.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 12. maddesinde “Bir ticari işletmeyi, ——-, kendi adına ——- kişiye tacir denir” hükmünü içermektedir.
6102 sayılı TTK 16/1.maddesinde: ——-, amacına varmak için ticari bir işletme————veya ticari şekilde işletilmek üzere——— —–tacir sayılırlar.” ve TTK’nun 19. maddesinde “Bir tacirin borçlarının ticari olması asıldır. Ancak, gerçek kişi olan bir tacir, işlemi yaptığı anda bunun ticari işletmesiyle ilgili olmadığını diğer tarafa açıkça bildirdiği veya işin ticari sayılmasına durum elverişli olmadığı takdirde borç adi sayılır. Taraflardan —– —— niteliğinde olan sözleşmeler, Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, diğeri için de ticari iş sayılır” hükmü bulunmaktadır.
Yapılan bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; açılan dava TTK’nın 4/1. maddesinde açıklandığı şekilde ticari dava niteliğinde olmadığı, başka bir ifadeyle davacı ile davalı gerçek kişiler arasındaki uyuşmazlık, haksız fiil niteliğinde olup, haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında görevli mahkeme,—-mahkemesi olan asliye hukuk mahkemesi olduğu anlaşılmakla; dava şartı yokluğu nedeniyle usuldan reddi ile mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-HMK 20. Maddesi uyarınca kararın kesinleşme tarihinden, İstinaf yoluna başvurulması halinde bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren taraflardan birinin 2 hafta içerisinde mahkememize başvurması halinde dosyanın görevli——– GÖNDERİLMESİNE, aksi taktirde mahkememizce Resen davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARINA,
3-HMK 331/2. Maddesi uyarınca yargılama giderleri hakkında görevli mahkemece KARAR VERİLMESİNE,
4-Görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren iki (2) hafta içerisinde dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi için taraflardan biri tarafından başvuruda bulunulmadığı takdirde, mahkememizce dosyanın re’sen ele alınarak, 6100 Sayılı HMK’nın 20/1. maddesi gereğince davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesine, harç, yargılama gideri, vekalet ücreti, gider avansı vd hususların talep halinde, 6100 Sayılı HMK’nın 331/2. ve 331/2. maddesi gereğince mahkememizce hüküm altına ALINMASINA,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair tarafların yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.