Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/758 E. 2022/827 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/667 Esas
KARAR NO : 2022/779

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 21/03/2022
KARAR TARİHİ : 29/11/2022

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
DAVA: Davacı vekili—— harç tarihli dava dilekçesinde özetle; Dava konusu kaza, —- tarihinde davalı —-tarafından sigortalanmış —- plakalı aracın —- —— —- yönünden —- yönüne orta şeritte seyir halinde iken kaza yerine geldiğinde önünde bulunan başka bir aracı geçmek üzere sol şeride doğru manevraya başladığında arkasından sol şeritten gelmekte olan müvekkil —- aracın ön kısmı ile geçme hareketine —– kısmından çarpması sonucu meydana geldiğini, müvekkilinin aracının ——- kapsamında yapıldığını, meydana gelen kaza sonrasında davalı—- hasar dosyası açılmış olup —— müvekkile —– ödeme yapıldığını, ancak davalı —– tarafından yapılan ödeme, müvekkilimizin aracının kaza sebebiyle uğramış olduğu hasarı karşılamaktan uzak olduğunu, müvekkilinin aracının hasarı yapılacak araştırma ve bilirkişi incelemeleriyle de ortaya çıkacağı —– fazla olduğunu,——tarafından hasar bedelinin eksik yatırılması sebebiyle tarafımızca davalı —- şirketine başvuru yapılmış olup yapılan başvuruya davalı —————– nihai bir cevap gelmediğini, davalı ——— olup anlaşma sağlanamadığını, alacak miktarı tam ve kesin olarak belirlenebilir hale geldiği anda HMK 107/2 uyarınca artırım yapma hakları saklı kalmak üzere; fazlaya ilişkin tüm dava ve talep haklarının saklı kalarak ——– bedelini olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı ——— tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı —— şirketinden alınarak davacı müvekkiline ödenmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; yetkili mahkeme —-olduğunu, her ne kadar müvekkilimiz hakkında sayın mahkemeniz nezdinde dava ikame edilmişse de; müvekkil —— ——- olduğunu, iş bu sebeple yetkisizlik kararı verilerek davanın usulden reddini talep ettiklerini, müvekkil şirket nezdinde hasar süreci: davacı tarafından, müvekkil ——– gelen hasarın bedeli talep edildiğini, söz konusu poliçe muafiyetli olup poliçenin 47. Maddesinde düzenlenen——- bedeline %15 muafiyet uygulanarak ödeme yapıldığını, dava konusu kaza, haksız fiilden kaynaklanmış olup, ticari iş olarak nitelendirilemeyeceğini, uygulanması gereken faiz yasalın faiz olduğunu, bu nedenlerle davacı tarafından ikame olunan haksız ve mesnetsiz davanın reddini, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davacı tarafa tahmiline, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
—– Ticaret Mahkemesinin —- yetkisizlik kararı gereğince dosyanın mahkememize tevzi edildiği ve yukarıdaki esas sayılı sırasına kaydının yapıldığı görüldü.
Dava, ——– kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekilinin dava dilekçesi incelendiğinde ———- —–ile —– olan müvekkiline ait —- plaka sayılı aracın ——— meydana gelen kaza sonrası araçta hasar oluştuğu, —- davalının ödeme yapmadığı, bu haliyle davacının—-şirketine karşı dava açtığı anlaşılmıştır. Her ne kadar davacı taraf dava dilekçesinde davalı taraf için —- tabirini kullanmış ise de davalının, dilekçe ekinde ki —— poliçesinde de görüleceği üzere davacının —- olduğu açıktır.
—- tarihli —— yayımlanan ve — tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (TKHK) 2. maddesinde kanunun kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında —– dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında —– dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır.
Taraflar arasında akdi bir ilişki olup davalının sorumluluğunun kaynağı davacıyla yaptığı —- sözleşmesidir ve —- sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda görevli mahkeme Tüketici mahkemeleridir ( ——TARİHLİ KARARI VE ——– KARARLARI) Görev, kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınmalıdır.Davalı şirket ile davacı arasındaki ilişki ise 6502 sayılı Kanunun 3/1 maddesi kapsamında kalan tüketici işlemlerinden kaynaklanmaktadır.
Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tüketici hakkında öncelikli uygulanması gereken özel nitelikteki 6502 sayılı TKHK uyarınca uyuşmazlığın Mahkememizin görevine girmediği, görevin tüketici işleminden kaynaklanan uyuşmazlıklara ilişkin olması nedeniyle tüketici mahkemesine (TKHK m.73) ait olduğu, mahkemenin görevli olmasının(HMK m.114/1-c) dava şartlarından olduğu, mahkemece, dava şartlarının mevcut olup olmadığının, davanın her aşamasında kendiliğinden(HMK m. 115/1) nazara alınacağı, tespit edilen dava şartı noksanlığının giderilmesinin mümkün olmadığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak yargılama harç ve giderleri görevli mahkemede değerlendirilmek üzere Mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının açtığı davada, mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın, HMK’nun 115/2.maddasi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli —– ———edilmek üzere ——- Mahkemeleri ——————Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.