Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/702 Esas
KARAR NO : 2023/209
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/09/2022
KARAR TARİHİ : 02/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkil şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan, davalıya ait, dava dilekçesi ve delil listesi ekinde sunulan listede belirtilen muhtelif plakalı araçlar ile gerçekleştirilen ihlalli geçişler nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarının ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla —– Esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibinden gönderilen ödeme emrinin, davalıya tebliğ edildiğini, borçlunun, müvekkil şirkete borcu olmadığını öne sürmek suretiyle borcun tamamına itiraz ettiğini, itiraz konusu alacak hakkında takibin devamı amacıyla işbu davanın ikame edildiğini, Davalının takipte, müvekkil şirkete herhangi bir borcu bulunmadığı iddiası ile asıl alacağa ve ferileri bakımından takibe itiraz ettiğini beyan ettiğini ve takibi durdurduğunu, bu doğrultuda ihlalli geçiş vakıasına itiraz etmemiş olduğunun açık olduğunu, müvekkil şirketin, 3996 sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin—— Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun uyarınca bir anonim şirket olarak kurulmuş olup, ülkemizdeki en büyük alt yapı projelerinden biri olan ——-modeli ile yapımı ve işletilmesini üstlenmiş bulunduğunu,——–öncelikle, itiraza konu borcun sebebini teşkil eden ihlalli geçiş fiilinin tanımlanmasının gerektiğini, ihlalli geçişin, müvekkil şirket tarafından yapımı ve işletmesi üstlenilen ——- geçiş ücreti ödenmeksizin kullanılması anlamına geldiğini, yasa gereği ihlalli geçiş vakıası ödemesiz geçişin anında tamamlandığını ve ihlalli geçişin cezası ödemesiz geçiş anında kesinleştiğini, ancak yasada öngörülen 15 günlük yasal süresi içinde geçiş ücretinin ödenmesi halinde ihlalli geçiş cezasının yine yasa hükmü gereği kendiliğinden terkin olduğunu, müvekkil şirketin bu kapsamdaki sorumluluğunun sadece geçiş esnasında, geçiş yapan araçlarda bulunan yeterli bakiyeye sahip, sağlam ve çalışır durumdaki ——etiketlerinden geçiş ücretinin tahsil edilmesi amacıyla sorgulama yapılması ile sınırlı bulunduğunu, ——-kurulu olup, araçların bariyer uygulamasında zaman kaybetmeden geçişi ile trafik akışının sürekliliğinin sağlandığını, bu bağlamda geçiş ücretinin tahsilat sürecinin özetle aşağıdaki adımlardan oluştuğunu; tünelin ücret toplama sisteminin köprü ve otoyoldan geçen her aracın plakasının önden ve arkadan fotoğrafını çekmekte ve aracın plakası ile—– etiketini okuduğunu, araç geçiş yaptıktan sonra, aracın plakası sistem tarafından kesin olarak okunabilmiş ise, banka alt yapısıyla entegre çalışan ücret sorgulama sistemi yaklaşık beş dakika sonra araç sahibinin ——-hesabından geçiş ücretine yetecek bakiyenin olup olmadığını sorguladığını ve varsa geçiş ücretinin hesaptan tahsil edildiğini, müvekkil şirketin kanuni yükümlülüğünün yukarıda sayılan iki adımın uygulanması ile sona erdiğini, belirtilen sebepler ve mahkemece resen dikkate alınacak nedenlerle; yapılacak yargılama neticesinde davalının——- Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazının iptali ile takibin devamına ve borçlu aleyhine yüzde yirmiden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderlerinin davalı üzerine, lehlerine vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
RAPOR: Bilirkişi raporunda özetle;”Davalı şirkete ait ——- plakalı araçların Tablo-l’de belirtilen tarih ve saatlerde, davacı——-tarafından işletilen, —— geçtiğine dair, giriş-çıkış gişelerine ait fotoğrafların dava dosyasına sunulduğu, ——-Noterler Birliği Sicil ve Tescil Hizmetleri Müdürlüğü tarafından, dava dosyasına sunulan tescil bilgilerine göre,——– plakalı araçların Tablo-l’de belirtilen geçiş tarihlerinde, davalı——–adına tescilli (kayıtlı) olduğunun tespit edildiği, Davaya konu——- plakalı araçların, Tablo-2′ de detayları belirtildiği üzere, geçişler anında—— hesaplarında geçişler için yeterli bakiye bulunmadığından ve geçişleri izleyen 15 gün içinde de araçlara tanımlı ——- hesaplarında geçişler için yeterli bakiye yüklemesi yapılmadığından, davacı şirket tarafından geçiş ücretlerinin tahsilatının yapılamadığı, Davacı şirket alacağının, 1.675,50 TL geçiş ücreti ve 6.702,00 TL geçiş ceza bedeli olmak üzere. Toplam 8.377,50 TL olacağı.” şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, genel haciz yolu ile takipte ödeme emrine itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir.
Davacı şirket, davalı şirkete ait olan——-plaka sayılı aracların, işletmecisi olduğu köprü veye otoyoldan geçiş bedellerinin ödememesi nedeniyle geçiş ücreti ve 4 katı ceza bedelinin ödenmesi için davalı şirket aleyhinde ——- Esas sayılı takip dosyasında genel haciz yolu ile icra takibi başlatmıştır. Davalı tarafından, borcun bulunmadığı ileri sürülerek borca, faize ve fer’ilere itiraz edilmiştir.Davacı şirket, takipteki alacağını köprü geçiş ücreti ve geçiş ihlalinden kaynaklanan ceza bedeline dayandırmaktadır.Davacı şirket tarafından işletilen otoyolda yer alan tüm gişelerde—– mevcut olduğu, provizyon alınamaması veya geçiş ücreti tahsilatı yapılamaması halinde gişelerde yer alan bariyerlerin açılmadığı, bu durumda gişe memuru tarafından geçiş ücretinin nakit ya da kredi/banka kartı vasıtasıyla tahsilatının yapılabildiği, buna rağmen ücretin ödenmemesi halinde, sürücüye ihlalli geçiş bildirimi verilerek 15 günlük süre içerisinde geçiş ücretinin yatırılmasının talep edildiği, geçiş ücretinin 15 günlük süre içerisinde ödenmesi halinde herhangi bir ceza tahakkuk ettirilmediği, fakat bu süre içerisinde geçiş ücretinin yatırılmaması halinde 6001 S.lı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 30/5’inci maddesi uyarınca geçiş ücretinin 4 katı tutarında cezanın genel hükümlere göre tahsil edileceğinin düzenlendiği,Davacı şirketin kamuya arz ettiği hizmetin genel icap niteliğinde olduğu, bu hizmetten yararlanmak isteyen davalının, davacı tarafından işletilen otoyolu kullanma yönündeki iradesinin kabul niteliğinde olduğu, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin bu şekilde gerçekleştiği, geçiş ücreti ve ceza bedeli ——- yayımlanarak yürürlüğe giren kanun ve tarifelerde yer almakta olup, geçiş ihlali halinde ceza bedeli ödeneceği hususunun davalı tarafça da bilindiği varsayılarak sözleşme ilişkisinin kurulduğu,Geçiş ihlali halinde ceza bedeli ödenmesinin yasada düzenlendiği, ayrıca bu konuda Anayasa Mahkemesi’nin önüne itiraz yolu ile gelen incelemede anayasaya aykırılık görülmediği (——Geçiş ihlaline, —— hesabı bulunan aracın geçişi sırasında elektronik bariyerin otomatik olarak açılmaması halinde vakıf olunacağı, bariyerin açılmaması halinde geçiş ücretinin ödenmemesinden haberdar olunmamasının mümkün olmadığı, bu şekilde gişe görevlisi tarafından sürücüye ihlal bildirimi verilerek geçiş ücretinin 15 günlük süre içerisinde ödenmesinin ihtar edileceği,Somut olayda, davalı şirkete ait araçların, davacının işletmiş olduğu köprüden (veya otoyoldan) farklı tarihlerde yukarıda plakaları belirtilen araçlar ile toplam 19 geçiş yaptığı, araçların geçiş ücretinin kanunda belirtilen 15 günlük süre içerisinde ödenmediği, 7144 S.lı Kanunla yapılan değişiklik de dikkate alınarak davacının ayrıca geçiş ücretinin dört katı tutarındaki ceza bedeline de hak kazandığı, davalının geçiş ihlalini yapan araçların maliki olduğu ve ihlalli geçişlerin yapıldığı tarihlerde—— hesabında bakiye bulunmadığı tespit edildiğinden kaçak geçişlere ilişkin ödeme yapılmadığı, toplam 19 kaçak geçiş ücreti, geçiş ücreti ve ceza ücreti olmak üzere toplam 8.377,50 TL olarak bilirkişi tarafından hesaplandığı anlaşıldığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.—–Bölge Adliye Mahkemesi—–Hukuk Dairesi’nin ——-esas ve —— karar sayılı ilamında belirtildiği üzere; “.——konusu alacağın yargılamayı gerektirmesi nedeni ile likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE…” şeklindeki hukuki değerlendirmelerin ışığı altında alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.Davada hükmolunün miktarın 2023 yılı kesinlik sınırı olan 17.830,00 TL nin altında kalması nazara alınarak kesin olarak karar verilmiştir. Zira —–Hukuk Dairesi’nin —- esas ve ——karar sayılı ilamında benzer konuya ilişkin; ” ——karar altına alınan miktarın yıllar itibariyle yeniden değerlendirme oranları nazara alındığında 2021 yılı istinaf kesinlik sınırı olan 5.880,00 TL’ nin altında kaldığı, dolayısıyla istinafa gelen davalı yönünden kabul edilen dava miktarı itibariyle mahkeme kararının tutar itibariyle kesin nitelikte olduğu anlaşıldığından tarafça yapılan istinaf başvurusunun bu sebeplerle reddinin gerekeceği, kanunun bahşetmediği bir hakkın ise mahkemece taraflara verilemeyeceği, dolayısıyla yerel mahkeme kararında istinaf yasa yolunun açık olduğunun bildirilmesinin taraflar lehine kazanılmış hak doğurmayacağı üzere davalı vekilinin istinaflarının esastan incelenemeyeceği anlaşılmıştır. ” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; davalı tarafından ——- sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİNE,
2-Takip konusu alacağın yargılamayı gerektirmesi nedeni ile likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 572,26 TL karar ve ilam harcının, dava açılırken peşin olarak alınan 101.18 TL harçtan mahsubu ile bakiye 471,08 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 8.377,50 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvuru harcı, 101.18 TL peşin harç toplamı 181,88 TL ile 1.866,50 TL ( Bilirkişi Ücreti, Kep Reddiyatı, Posta Masrafı, Elektronik Posta Masrafı ve Dosya Masrafı) olmak üzere toplam 2.048,38 TL olan yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine
6-Arabuluculuk ücreti 1.560,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Davalı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansı bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, dava değeri kesinlik sınırının altında kalması nazara alınarak KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.