Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/606 E. 2023/108 K. 07.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/606 Esas
KARAR NO: 2023/108
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 23/08/2022
KARAR TARİHİ: 07/02/2023

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilii —– aleyhine başlatılan icra takibine karşı borçluların haksız olarak itiraz etmesi sonucu duran takibin devamı için iş bu itirazın iptali davası ikame edildiği, davaya konu uyuşmazlığın sebebini müvekkil şirkete ait —–araç ile davalı araç sürücüsünün idaresindeki—-plakalı araç arasında —- meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası oluşturduğu, müvekkilii şirkete ait araç kurallara uygun bir şekilde park halindeyken, —– plakalı davalı araç sürücüsünün müvekkilii şirkete ait araca çarpması ve bu çarpmanın etkisiyle müvekkilii şirkete ait aracın dava dışı başka bir araca çarpması sonucunda maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, davalı araç sürücüsünün kusurlu olduğu, meydana gelen hasarın tespiti için 213,78 TL tutarında ekspertiz ücreti ödediği, davacı şirketçe onarım bedelinin ödendiği, Davalı sigorta şirketi, müvekkilii şirkete 8.641,09 TL tutarında ödeme yaptığı, bakiye hasara- tazminatının bulunduğu, fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulüne, Borçlunun takibe, asıl alacağa, ferilerine ve faize ilişkin Haksız itirazlarının iptaline, ——– sayılı icra dosyasındaki takibin devamına, Alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatının kabulüne, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin Davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kaza 09.12.2018 tarihinde gerçeklemiş olup; dava 2 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açılmamıştır. Davacının talepleri zamanaşımına uğramış olup davanın reddi gerektiğini, davacı tarafın araç hasarı tazminatı karşıladığını, aleyhlerine açılan davanın reddi gerektiğini, Davacının değer kaybı talebi ile davadan önce yaptığı başvuru üzerine şirketlerinin nezdinde —–hasar dosyası açıldığını, müvekkili şirket tarafından ekspertiz incelemesi yapıldığını, yapılan ekspertiz incelemesi neticesinde —— olarak tespit edildiği, davacı’ya 10.03.2019 tarihinde ödendiğini, ödeme yapıldığı halde aleyhimize dava açıldığını, sigortalının kusuru ve davacının zararı konularında bilirkişi tetkikatı yapılması gerektiği, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için alacağın likit olması ve taraflar arasında belirlenebilir olması yanında ayrıca takibe itirazda borçlunun kötü niyetli olması gerektiği, davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.

DELİLLER:Hasar dosyası, eksper raporu,——- dosya sureti, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı. —- tarihli ara karar ile dosyanın bir makine mühendisi bilirkişisine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve —-tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.
Bilirkişi raporunda özetle; .Dava konusu olayda davalı sürücü —- % 100 (Yüzdeyüz) oranında asli ve tam kusurlu olduğu, Davacı şirketin davalı şirketten talep edebileceği bakiye maddi zararının 2.374,35 TL olduğu, Davacı şirketin talep edebileceği ekspertiz ücretinin —- olduğu şeklinde tespitte bulunduğu görülmüştür.

DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kazasından kaynaklı olarak hasar tazminatı talebine yönelik başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davası İcra İflas Kanunun 67. Maddesinde düzenlenmiştir. İcra dosyası celp edilmiş, davalıların ödeme emrine süresi içerisinde itiraz ederek takibi durdurduğu ve huzurdaki davanın süresi içerisinde ikame edildiği tespit edilmiştir.
Kural olarak haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında gerçek zarar ilkesi geçerlidir. Zarar gören ancak haksız fiil sebebiyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilir.
Zarar bir eksilmeyi ifade eder. Haksız fiilin borç doğurmasının sebebi doğan zararı giderme yükümlülüğünden kaynaklanır. Haksız fiil faili bu fiili ile yaratmış olduğu eksilmeyi gidermek, zarar gören kişiyi fiilden önceki durumuna getirme borcu altına girmiştir. Haksız fiil failinin borcu doğan bu zararı tazmin etmeye dayanır. Buna göre haksız fiilden doğan tazminat borcunun üst sınırını doğan zarar oluşturur.—— Zarar belirlenirken, uğranılan gerçek zararın dışına taşılamaz. Zarar görenin zararla ilgisi saptanamayan giderleri zarar kapsamının dışında tutulmalıdır.
—— poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder. Araçta meydana gelen hasar bedeli gibi bu hasardan kaynaklanan değer kaybı zararı da——–teminatı kapsamındadır.
Türk Borçlar Kanunu’nun 49.maddesi vd, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1, 85/1ile ilgili madde düzenlemeleri gözetildiğinde; davalı —– araç sürücüsü olarak, davalı—– araç maliki işleten olarak, davalı sigorta şirketinin diğer davalıya ait aracın trafik sigortacısı olup —-poliçesi gereği, davacının aracında meydana gelen hasara ilişkin gerçek zarar miktarı ile sınırlı sorumludur.
Somut olayda; davacı adına kayıtlı —- plaka sayılı aracın park halinde iken davalı araç sürücüsünün kullanmış olduğu —– plakalı sayılı aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek park halindeki davacı aracına çarpması neticesinde araçlar arasında meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasında, davalı sürücünün kusurunun kazanın meydana gelmesinde %100 olduğu, meydana gelen trafik kazası sonucu —- plaka sayılı araçta meydana hasarın kazanın oluş şekli ile uyumlu olduğu, bilirkişi raporunda hasarın —- olduğunun tespit edildiği, davalı Sigorta şirketi tarafından 8.641,09 TL hasar tazminatının davacıya ödendiği anlaşılmakla, davacının bakiye zararının 2.374,35 TL olduğu anlaşıldığı, eksper ücreti 213,78 TL davacı tarafça ödeme yapıldığı, davacının toplam alacağının 2.588,13 TL olduğu, itirazın iptali dava konusu değerlendirildiğinde takibe konu işlemiş faizin dava konusu yapılmadığı, trafik kazası sonucu davacı aracına zarar veren davalı taraf, davacının bu kaza nedeniyle oluşan gerçek zararını gidermekle yükümlü olduğu sonuç ve kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
İİK’nun 67/2. maddesi hükmünce, icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için, alacağın gerçek miktarının belli/ belirlebilir olması gerekir.Davalının sorumluluğu kusur sorumluluğu hükümlerine göre belirlendiğinden alacağın likit olduğu kabul edilemez. Bu nedenlerle icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, davalılar tarafından——-sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazın 2.588,13 TL asıl alacak üzerinden iptali ile, takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz İŞLETİLMESİNE,
3-Alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
4-Harçlar yasası uyarınca davanın kabul edilen 2.588,13 TL lik kısım yönünden alınması gereken 176,79 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL karar harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,
5- Harçlar yasası uyarınca davacı tarafından yatırılan 80,70 TL peşin harç ile 80,70 TL başvuru harcının toplamı olan 161,4‬0 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 2.588,13 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafından yapılan toplam 1.750,00 TL bilirkişi ücreti ve 230,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.980,50 TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre belirlenen takdiren 1.980,50 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya VERİLMESİNE, kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer OLMADIĞINA,
8-Arabulucu ücreti olan 1.600,00 TL ‘nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,
Dair;6100 Sayılı HMK’nın 341/2. Maddesi uyarınca kesin olarak verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı diğer davalıların yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.07/02/2023