Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/604 E. 2023/163 K. 21.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/604 Esas
KARAR NO : 2023/163

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/11/2019
KARAR TARİHİ : 21/02/2023

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 11/11/2019 tarihli dilekçesi ile, davalı tarafın işleteni olduğu — plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde— kapsamında sigortalı olduğunu, davaya konu trafik kazasının,— meydana geldiğini, maddi hasarlı trafik kazası, davalı tarafın işleteni olduğu — plakalı aracın, sürücüsü— sevk ve idaresinde iken sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybederek—- araca çarpması neticesinde meydana geldiğini, kaza sonrası kolluk görevlileri tarafından tutulmuş olan 24/10/2017 tarihli kaza tespit tutanağında— araç sürücüsü — K.T.K’da yer alan 56/1-a maddesinde sayılan, (şerit izleme ve değiştirme kurallarına uyma) kuralını ihlal ettiğinin belirtildiğini, söz konusu kaza tespit tutanağında müvekkili şirket nezdinde sigortalı aracın sürücüsünün alkollü olduğunun belirtildiğini, hasara uğrayıp değer kaybeden — plakalı araç için davalı sigortalı ile müvekkili sigorta şirketi arasındaki —-poliçesi teminatı kapsamında,—tazminatı ödemesi yapıldığını, müvekkili sigorta şirketinin ödemiş olduğu tazminat dolayısıyla, sigortalısına rücu hakkı bulunduğunu, alacağın tahsili—- dosyası ile icra takibi başlatıldığını ancak davalının itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla haksız itirazın iptali ile takibin devamına, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili — cevap dilekçesi ile, görev dava şartı yokluğu itirazında bulunarak, müvekkilinin —-yapan bir tacir olduğunu, dava konusu aracı ticari ve mesleki amaçla dava dışı— kiraladığını ve teslim ettiğini, dava konusu kazanının kiralama işleminden— meydana geldiğini ve uzun süreli kiralama olduğunu, dava dışı —- tarihinde—- plaka sayılı araçla maddi hasarlı trafik kazası yapmış ve kaza sonrası muayene esnasında dava dışı —alkollü olduğu tespit edildiğini ve karşı aracın hasar bedeli olduğu iddia edilen— davacı sigorta şirketi tarafından araç sahibine ödendiği iddiası ile işbu dava müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER:
Dosyanın mahkememize —- sayılı yetkisizlik kararı ile mahkememize esasına kaydedildiği görüldü.
Hasar dosyası, poliçe suretleri, ödeme dekontları, ———– cevabı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
—– tarihli ara karar ile dosyanın dosyanın hasar ve kusur uzmanı bilirkişi, sigorta bilirkişisi ve nörolog bilirkişiye tevdii edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve 26/01/2023 tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.
Bilirkişi raporunda özetle; Kusur ile ilgili olarak: Yukarıda detaylandırıldığı üzere bu kazanın oluşumunda, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ilgili maddeleri uyarınca, —- plakalı araç sürücüsü ——- %100 (Yüzde Yüz) oranında asli ve tam kusurlu olduğu,
Davacı sigorta şirketinin hasar bedelini ödemiş olduğu ——– plakalı araç sürücüsü —- herhangi bir kusur atfedilemediği , Hasar ile ilgili olarak; Dava konusu trafik kazası neticesinde hasarlanan — plakalı aracın —— için olayın meydana geliş tarihini müteakip — tarihinde tanzim edilmiş olan bu rapordaki (KDV dahil) toplam— tutarındaki toplam hasar bedelinin— olduğu, Alkol yönünden nörolojik değerlendirme: Dava konusu trafik kazasının meydana gelmesine; — plakalı aracın dava dışı sürücüsü— münhasıran (sırf) alkollü olmasının etkili olduğu; Sigorta yönüyle ilgili olarak: Davacı sigorta şirketinin — Genel Şartları B4 maddesi gereğince,— akidi davalı sigortalısına sürücünün alkollü olması nedeni ile rücu edebileceği , Davacı —- tarafından mağdur araç —plakalı aracın kasko sigortacısı— yapıldığı, ödeme dekontunun dosyada mübrez olduğu, ancak davacı tarafça dava dilekçesinde —- hasar ödemesi yapıldığının belirtildiği, fakat bu miktarı gösterir bir ödeme dekontunun bulunmadığı şeklinde tespitte bulundukları görülmüştür.

DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklı 3.kişiye yapmış olduğu ödemenin davalı sigortalısından rücuen tazminatın tahsili amacıyla başlatılan vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davası İcra İflas Kanunun 67. Maddesinde düzenlenmiştir. İcra dosyası celp edilmiş, davalının ödeme emrine süresi içerisinde itiraz ederek takibi durdurduğu ve huzurdaki davanın süresi içerisinde ikame edildiği tespit edilmiştir.
Somut olayda, davacı — kendi —- olan davalı şirkete karşı dava açmış olup, taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunduğu—Sigortasının TTK’da düzenlenmiş olmasına göre davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Somut olayda ; ——— tarihinde davalının maliki olduğu ——plaka ———sürücüsü ve dava dışı 3.kişinin sevk ve idaresindeki ——— sayılı araç sürücüsünün karışmış olduğu maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, davalı tarafın maliki olduğu aracın müvekkili şirket ——-kapsamında sigortalı olduğunu, davacı sigorta —– araçta meydana gelen zarara yönelik yapmış olduğu ödemeyi sigortalısı davalıya rücu talebinde bulunduğu, trafik kazasının meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğu, bilirkişi raporunda —– plakalı araçta meydana gelen maddi hasar ile uyumlu olduğu ve hasarın durumunun kazanın oluş şekline alınan darbelere uygun olduğunun, dosya kapsamına göre zararın KDV dahil —-olduğunun tespit edildiği,
Kusur ve hasar bakımından; Davacı tarafa sigortalı, davalının maliki olduğu araç sürücüsü dava dışı — yönetimindeki — sayılı otomobil ile —- İstikametine yönünde bölünmüş yolun sol şeridinde sevk idaresinde iken orta şeride geçmek isterken aracın sağ arka yan kısımları ile aynı istikamette orta şeritte seyir halinde ——- aracın sol ön yan kısımları ile çarpması neticesinde trafik kazasının meydana gelmesi şeklinde —– eden olayda davalı adına kayıtlı araç sürücüsünün 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 47/d maddesinde düzenlenen yükümlülüğe aykırı davranmak suretiyle kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğu, —- plaka sayılı araç sürücüsünün kusursuz olduğu, trafik kazasından kaynaklı toplam zararın —- olduğu,
—- yerleşik uygulamalarında; sürücünün aldığı alkolün oranının doğrudan doğruya sonuca etkisi bulunmadığından, mahkemece nöroloji uzmanı ve trafik konusunda uzman kusur bilirkişilerden oluşan bilirkişi kurulu aracılığıyla olayın salt alkolün etkisiyle gerçekleşip gerçekleşmediğinin, alkol dışında başka unsurlarında olayın meydana gelmesinde rol oynayıp oynamadığının saptanması, sonuçta olayın tek başına alkolün etkisiyle meydana geldiğinin saptanması durumunda, oluşan hasarın poliçe teminatı dışında kalacağından davanın reddine aksi halde kabulüne karar verilmesi gerekeceği ilkesi benimsenmektedir. ——
Dosyada kazanın meydana gelmesinde başka etken olup olmadığı, kazanın münhasıran alkolün etkisi ile gerçekleşip gerçekleşmediği konularında içinde nöroloji uzmanı da bulunan bilirkişi kurulundan alınan raporda aracın hasarlanmasına sebebiyet veren araç sürücüsü, hasarlı trafik kazasının meydan geldiği sırada 1,94 promil alkollü olduğu, kazada yüzde yüz kusurlu olduğundan, kazanın oluşumunda başkaca bir sebep de
bulunmadığından, kazanın tıbben münhasıran alkol etkisinde olduğu, dava konusu hasarın Sigorta Genel Şartları gereğince teminat dışında kaldığı ve davacı siğorta şirketinin davalı sigortalısına rücu edebilme şartlarının oluştuğu, kazanın meydana gelmesinde münhasıran alkolün etkisi bulunduğu ve davalının hasardan sorumlu olduğundan anlaşılmakla, davacı yanca davalının icra takibi öncesinde temerrüte düşürülmediği anlaşılmakla işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. Davacı yanca avans faizi talep edilmiş ise de aracın hususi olması gözetilerek yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE; davalı tarafından —- esas sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazın 23.345,00 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz İŞLETİLMESİNE,
3-Harçlar yasası uyarınca davanın kabul edilen 23.345,00 TL lik kısım yönünden alınması gereken 1.594,69 TL harcın davalıdan tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan—— alınması gereken 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden hesaplanan —- alınması gereken 7.471,29 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan toplam 3.750,00 TL bilirkişi ücreti ve 295‬,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 4.045‬,00 TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre belirlenen 3.064,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE, geri kalan bakiyenin davacı üzerinde BIRAKILMASINA, kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa İADESİNE, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer OLMADIĞINA,
7-Kabul red oranına göre belirlenen 999,97 TL Arabulucu ücretinin davalıdan tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA, Yine Kabul red oranına göre belirlenen 320,02 TL Arabulucu ücretinin davacıdan tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,
8————-sayılı icra takip dosyasının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.