Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/546 E. 2023/119 K. 09.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/546 Esas
KARAR NO: 2023/119
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 28/07/2022
KARAR TARİHİ: 09/02/2023

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dilekçesinde özetle; Davalıya karşı ——-Sayılı dosyası ile işçilik alacağının rücusu hakkında başlatılan icra takibine karşı davalı şirketin 16.06.2022 tarihinde haksız ve hukuka aykırı olarak yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, takibe haksız olarak itiraz eden davalı şirketin takip konusu alacağın %20’sinden asağı olmamak kavdıvla icra inkar tazminatı ve takipte birikmis faizi ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhinde açılmış bulunan dava haksız ve mesnetsizdir. Davacı şirketle yapılan sözleşme kapsamında dava dışı ———Sayılı kararı ile hem davalı müvekkilii hem davacı tarafı işçilik alacaklarından dolayı müşterek ve müteselsilen sorumlu kılan bir karar verdiğini, İşbu kararın akıbeti hakkında bu aşamada bilgi sahibi değilim ve fakat dosyanın celbini talep etmek zarureti bulunmaktadır. Davacı tarafından, başlatılan icra takibi sonrası —— isimli işçiye yaptığı ödemeyi müvekkili şirketten rücuen tazminat davası ile ödenmesini talep etmekte ise de bu talebi haksız ve taraf iradelerine aykırı olduğunu, Taraflar arasından akdedilmiş sözleşmede her ne kadar müvekkili şirket tarafından söz konusu alacaklar ödeneceği yazıyor olsa da sözleşmenin kül halinde iradesini anlamak esastır. Şöyle ki; müvekkiliin bu ödemeleri yapıp karşılığında iki katı tutarında hak ediş faturası keseceği ifade edilmiştir. müvekkili firmaya hakkedişleri ödenmemiş olduğu halde ayrıca işçilik alacaklarının müvekkili tarafından ödenmesini beklemek iyiniyet ve dürüstlük kuralları ile de bağdaşmamaktadır. Dava dışı işçiye yapılan ödemelerde müvekkili aslında vasıta görevi gördüğünü, Olaya tersinden bakmak gerekir ise dava dışı işçi icra vasıtası ile müvekkiliden alacağını tahsil etmiş olması halinde müvekkili şirket sözleşme gereği bunun üzerine sözleşme gereği bedeli de ekleyerek fatura kesip davacı firmadan fatura alacağına ilişkin yasal süreç takip edecek idi.Fazla mesailerin dahi ayrıca davacı tarafa fatura edileceği madde ve iradesi dahi son olarak sorumluyu belirlemektedir. Yani işçilik alacaklarından kaynaklı ödemelerde nihai sorumlu davacı taraf olduğu sözleşme bütünü ve ruhu ile açıkça anlaşılmaktadır. Ayrıca, kötüniyet tazminatı talebi de yersiz olduğu kanaatindeyiz. Söz konusu alacak iddiası halli-muhakeme gerektirmektedir. Bu nedenle likit ve sebepten mücerret bir alacak olmadığı halde kötüniyet talebi hukuken mesnetsizdir. Arabuluculuk görüşmelerinde de taleplerinin haksız ve yersiz sözleşmeye aykırı bulduğumuzdan uzlaşılması mümkün olmadığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.

DELİLLER:Sözleşme,—– esas sayılı dosya sureti, ——sayılı dosya sureti, Bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
—- tarihli ara karar ile dosyanın bir icra iflas hukukunda uzman nitelikli hesaplama uzmanı bilirkişisine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve—- tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.
Bilirkişi raporunda özetle; Tahsil Harcı: İlgili ödemenin takip dosyasına yapılmış olması halinde harç oranı % 4,55 olacaktır. Takip Alacağı :Takip toplam alacak miktarı, takip tarihi için 19.972,30 TL ‘dir. İcra vekil ücreti itirazdan sonra hesaplandığından tam olarak hesap edilmiştir. söz konusu hizmet sözleşmesine dayalı İcra takibinin ödeme yapılmaması nedeniyle takip borçlusu lehine olarak ve taleple bağlılık ilkesi gereği, Takip Miktarı asıl alacak 19.928,08 TL ve Faiz Bilgisi 44,22 TL ‘dir. Son durumda takip miktarı 19.972,30 TL olacağı şeklinde tespitte bulunduğu görülmüştür.

DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:Dava, rücu istemine ilişkin alacağa dayalı itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
Somut olayda ; taraflar arasında hizmet sözleşmesinin bulunduğu, yapılacak iş bakımından taraflar arasında üst işveren ve alt işveren ilişkisinin bulunduğu, davalı alt işverenin işçilerinden —- işçilik alacaklarının tahsili talebi ile ——- Karar Sayılı dosyasında dosyamızın tarafları olan üst işveren ve alt işveren aleyhinde dava ikame ettiği ve dava işçinin alacakları bakımından davanın kısmen kabulüne karar verildiği, dava dışı işçinin alacağının tahsili amacıyla —— dosyasında icra takibi başlatmış olduğu, davacının 01/06/2022 tarihinde 19.808,40 TL’lik yapmış olduğu ödemeyi davalıdan tahsili amacıyla ——- dosyasında davalı aleyhine icra takibi başlattığı ve davalı tarafından borca itiraz edildiği ve davacı tarafından itirazın iptali amacıyla huzurdaki dava ikame ettiği,
İtirazın iptali davası İcra İflas Kanunun 67. Maddesinde düzenlenmiştir. İcra dosyası celp edilmiş, borçlunun ödeme emrine süresi içerisinde itiraz ederek takiplerinin durmuş olduğu, davacı tarafın asıl alacağına yönelik itirazın iptali talebiyle mahkememizde süresi içerisinde huzurdaki davayı ikame etmiş olduğu,
Davacı ve davalının TBK md 167/1 gereğince dava dışı işçiye ödenecek tazminat ve yargılama giderlerinden eşit derecede sorumlu oldukları kural olarak ise de sözleşme serbestliği ilkesi gereğince taraflarca değiştirilebileceği, taraflar arasında yapılan 01/03/2016 tarihli sözleşmede rücuya ilişkin düzenleme bulunduğu, sözleşmenin 11.6.maddesinde çalıştırılan personelin alacaklarından davalının sorumlu olduğuna ilişkin düzenleme mevcut olduğu, dava dışı işçinin 01/11/2013 ile 05/10/2016 tarihleri arasındaki çalışmasına ilişkin olarak işçilik alacaklarına ilişkin yargılama yapıldığı gözetilerek, davacının yapmış olduğu ödemeyi davalıdan talep edilebileceği sonuç ve kanaatine varılarak, davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. Davacının icra inkar tazminatı talepleri bakımından dava konusu alacak miktarının likit olduğundan davacının tazminat talebinin yerinde olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, davalı tarafından —- sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazın 19.808,40 TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Asıl alacak üzerinden hesaplanan %20 oranındaki 3.961,68 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Harçlar yasası uyarınca davanın kabul edilen 19.808,40 TL lik kısım yönünden alınması gereken 1.353,11 TL harçtan peşin alınan 240,69 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.112,42 TL karar harcının davalıdan tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,
4-Harçlar yasası uyarınca davacı tarafından yatırılan 240,69 TL peşin harç ve 80,7 TL başvcuru harcının toplamı olan 321,39 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 119,68 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafından yapılan toplam 1250,00 TL bilirkişi ücreti ve 73,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 1323,00 TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre belirlenen 1.315,05 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE, geri kalan bakiyenin davacı üzerinde BIRAKILMASINA, kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa İADESİNE, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer OLMADIĞINA,
8- Kabul red oranına göre belirlenen 1.312,07 TL Arabulucu ücretinin davalıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına, yine Kabul red oranına göre belirlenen 7,93 TL Arabulucu ücretinin davacıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
Dair; Reddedilen miktar bakımından kesin olmak üzere, kabul edilen miktar bakımından gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.09/02/2023