Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/522 E. 2023/179 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/522 Esas
KARAR NO : 2023/179

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/07/2022
KARAR TARİHİ : 23/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan, davalıya ait dava dilekçesi ekinde sunulan listede belirtilen—– plakalı araç ile gerçekleştirilen ihlalli geçişler nedeniyle yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarı ile yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla taraflarınca——Esas Sayılı dosyası ile takibin başlatılmış olduğunu, ödeme emrinin davalıya tebliğ edilmiş olduğunu, borçlunun herhangi bir borcu bulunmadığı iddiasıyla borcun tamamına itiraz ettiğini, yapılan haksız ve hukuka aykırı itirazın iptali amacıyla işbu davanın açılmasının taraflarınca zaruri hale geldiğini, arz ve izah ettiğimiz sebepler ile mahkememizce resen dikkate alınacak nedenlere istinaden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, ——-sayılı dosyası kapsamında yapılan kötü niyetli itirazın iptaline, takibin 1.407,50 TL asıl alacak üzerinden devamına, davalı borçlunun %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Mahkememiz nezdinde davacı tarafından davalı müvekkiline itirazın iptali talepli dava açılmış olduğunu, dava dilekçesinin müvekkile 01.08.2022 tarihinde tebliğ edilmiş olduğunu, davacı dava dilekçesinde özetle —–tescil plakalı aracın ihlali geçiş yaptığını, süresinde ödeme yapılmadığı başlatılan takibe itiraz edildiğini beyan ettiklerini, dava konusu aracın 12.01.2022 tarihinde müvekkili tarafından satın alındığını, ihlaller de anlamış oldukları kadarıyla müvekkilinin aracı satın almasından öncesi olduğunu, müvekkili şirket yetkililerinin ihlalli geçiş yapmamış olduklarını, satıştan önceki geçişin de müvekkiline ait olmadığını, ayrıca müvekkiline icra takibinden önce ihlalli geçişe ilişkin bildirimin de gelmediğini, bu nedenle davanın reddini talep ettiklerini, arz ve izah ettiğimiz nedenlerle, davanın reddi ile mahkeme harç ve masraflarıyla vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
RAPOR: Bilirkişi raporunda özetle; “Davacı tarafından ispat amaçlı paylaşılan ve geçiş anını gösteren fotoğraflara göre, ——plakalı aracın davacı idaresindeki otoyolu kullandığı, her ikisi de 12.01.2022 tarihli olan kullanımlardan ilkinin —–giriş-çıkışı, diğerinin —–tarafı) giriş-çıkışı olduğu, aracın otoyol kullanımından önce davalı tarafın mülkiyetine ve tesciline geçmiş olduğunun anlaşılması sebebiyle, davalının söz konusu ihlalli olduğu belirtilen geçişlerden sorumlu ve tahakkuk edilen ücretleri ödemekle yükümlü olduğu yönünde görüş ve kanaate varılmıştır. —-Batı giriş-çıkışının 37.-TL, ———30 giriş-çıkış ücretinin 244,50.-TL olarak davalı tarafından doğru şekilde tahakkuk ettirildiği, ancak araçta geçiş anlarında ve sonraki 15 günde tanımlı bir ——ürünü olmadığı için geçiş ücretlerinin tahsil edilemediği anlaşılmış, ilgili Kanun hükümleri gereğince davacı alacak miktarının 1.407,50.-TL’ ye yükseldiği hesaplanmıştır.” şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığını beyan etmiştir.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, genel haciz yolu ile takipte ödeme emrine itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir.
Davacı şirket, davalı şirkete ait olan —— plaka sayılı aracın, işletmecisi olduğu köprü veye otoyoldan geçiş bedellerinin ödememesi nedeniyle geçiş ücreti ve 4 katı ceza bedelinin ödenmesi için davalı şirket aleyhinde—— Esas sayılı takip dosyasında genel haciz yolu ile icra takibi başlatmıştır. Davalı tarafından, borcun bulunmadığı ileri sürülerek borca, faize ve fer’ilere itiraz edilmiştir.Davacı şirket, takipteki alacağını köprü geçiş ücreti ve geçiş ihlalinden kaynaklanan ceza bedeline dayandırmaktadır.Davacı şirket tarafından işletilen otoyolda yer alan tüm gişelerde —— mevcut olduğu, provizyon alınamaması veya geçiş ücreti tahsilatı yapılamaması halinde gişelerde yer alan bariyerlerin açılmadığı, bu durumda gişe memuru tarafından geçiş ücretinin nakit ya da kredi/banka kartı vasıtasıyla tahsilatının yapılabildiği, buna rağmen ücretin ödenmemesi halinde, sürücüye ihlalli geçiş bildirimi verilerek 15 günlük süre içerisinde geçiş ücretinin yatırılmasının talep edildiği, geçiş ücretinin 15 günlük süre içerisinde ödenmesi halinde herhangi bir ceza tahakkuk ettirilmediği, fakat bu süre içerisinde geçiş ücretinin yatırılmaması halinde 6001 S.lı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 30/5’inci maddesi uyarınca geçiş ücretinin 4 katı tutarında cezanın genel hükümlere göre tahsil edileceğinin düzenlendiği,Davacı şirketin kamuya arz ettiği hizmetin genel icap niteliğinde olduğu, bu hizmetten yararlanmak isteyen davalının, davacı tarafından işletilen otoyolu kullanma yönündeki iradesinin kabul niteliğinde olduğu, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin bu şekilde gerçekleştiği, geçiş ücreti ve ceza bedeli —— yayımlanarak yürürlüğe giren kanun ve tarifelerde yer almakta olup, geçiş ihlali halinde ceza bedeli ödeneceği hususunun davalı tarafça da bilindiği varsayılarak sözleşme ilişkisinin kurulduğu,Geçiş ihlali halinde ceza bedeli ödenmesinin yasada düzenlendiği, ayrıca bu konuda Anayasa Mahkemesi’nin önüne itiraz yolu ile gelen incelemede anayasaya aykırılık görülmediği ——-Geçiş ihlaline,—— hesabı bulunan aracın geçişi sırasında elektronik bariyerin otomatik olarak açılmaması halinde vakıf olunacağı, bariyerin açılmaması halinde geçiş ücretinin ödenmemesinden haberdar olunmamasının mümkün olmadığı, bu şekilde gişe görevlisi tarafından sürücüye ihlal bildirimi verilerek geçiş ücretinin 15 günlük süre içerisinde ödenmesinin ihtar edileceği,Somut olayda, davalı şirkete ait aracın, davacının işletmiş olduğu köprüden (veya otoyoldan) 12/01/2022 tarihinde toplam 2 geçiş yaptığı, aracın geçiş ücretinin kanunda belirtilen 15 günlük süre içerisinde ödenmediği, 7144 S.lı Kanunla yapılan değişiklik de dikkate alınarak davacının ayrıca geçiş ücretinin dört katı tutarındaki ceza bedeline de hak kazandığı, davalının geçiş ihlalini yapan aracın maliki olduğu ve ihlalli geçişlerin yapıldığı tarihlerde ——hesabında bakiye bulunmadığı tespit edildiğinden kaçak geçişlere ilişkin ödeme yapılmadığı, toplam 2 kaçak geçiş ücreti, geçiş ücreti ve ceza ücreti olmak üzere toplam 1.407,50 TL olarak bilirkişi tarafından hesaplandığı anlaşıldığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.—– karar sayılı ilamında belirtildiği üzere; “—–konusu alacağın yargılamayı gerektirmesi nedeni ile likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE.” şeklindeki hukuki değerlendirmelerin ışığı altında alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
Davada hükmolunün miktarın 2023 yılı kesinlik sınırı olan 17.830,00 TL nin altında kalması nazara alınarak kesin olarak karar verilmiştir. Zira —–Bölge Adliye Mahkemesinin —– Hukuk Dairesi’nin —– karar sayılı ilamında benzer konuya ilişkin; ” —– karar altına alınan miktarın yıllar itibariyle yeniden değerlendirme oranları nazara alındığında 2021 yılı istinaf kesinlik sınırı olan 5.880,00 TL’ nin altında kaldığı, dolayısıyla istinafa gelen davalı yönünden kabul edilen dava miktarı itibariyle mahkeme kararının tutar itibariyle kesin nitelikte olduğu anlaşıldığından tarafça yapılan istinaf başvurusunun bu sebeplerle reddinin gerekeceği, kanunun bahşetmediği bir hakkın ise mahkemece taraflara verilemeyeceği, dolayısıyla yerel mahkeme kararında istinaf yasa yolunun açık olduğunun bildirilmesinin taraflar lehine kazanılmış hak doğurmayacağı üzere davalı vekilinin istinaflarının esastan incelenemeyeceği anlaşılmıştır. ” şeklinde karar verildiği görülmüştür.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; davalı tarafından —–. İcra Dairesinin ——-sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİNE,
2-Takip konusu alacağın yargılamayı gerektirmesi nedeni ile likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 179,90 TL karar ve ilam harcının, dava açılırken peşin olarak alınan 80,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 99,2‬0 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 1.407,50 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvuru harcı, 80,70 TL peşin harç toplamı 161,4‬0 TL ile 1.308,00 TL ( Bilirkişi Ücreti, Kep Reddiyatı, Posta Masrafı, Elektronik Posta Masrafı ve Dosyadaki Diğer Masraflar) olmak üzere toplam 1.469,4‬0 TL olan yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk ücreti 1.560,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Davalı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansı bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine,Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı dava değeri kesinlik sınırının altında kalması nazara alınarak KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.