Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/435 E. 2023/301 K. 28.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/435 Esas
KARAR NO: 2023/301
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 14/06/2022
KARAR TARİHİ:28/03/2023

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dilekçesinde özetle; 18/11/2017 günü saat 12:30 sıralarında müteveffa sürücü —-sevk ve idaresindeki —- plaka sayılı ———– bağlı — plaka sayılı çekici ile —-istikametinden —- yönüne seyir halinde iken olay —– mevkiine geldiğinde direksiyon hakimiyetini kaybederek ——- sol ön kısımlarıyla, karşı yönden—- istikametinden gelip —– yönüne seyir halinde olan sürücü —– sevk ve idaresindeki —- plaka sayılı ——– bağlı —- plaka sayılı —- sol yan kısımlarına çarptığı, akabinde —- plaka sayılı——— kabin kısmının savrularak —- plaka sayılı —– gerisinden gelip aynı yöne doğru seyir halinde olan sürücü — sevk ve idaresindeki — plaka sayılı ——- sol üst yan kısımlarına çarpıp savrularak, — plaka sayılı —- gerisinden gelip aynı yöne doğru seyir halinde olan sürücü — sevk ve idaresindeki —- plaka sayılı —- ön kısımlarına çarpıp yolun sol tarafına doğru savrularak yoldan çıkıp yeşil alana düştüğü, bu çekiciye bağlı—- plaka sayılı yarı römorkun da ön kısımlarıyla —– plaka sayılı —– gerisinden gelip aynı yöne doğru seyir halinde olan sürücü — sevk ve idaresinde olan —- plaka sayılı —– sol kısımlarına çarpıp savrularak, —- plaka sayılı otobüsün gerisinden gelip aynı yöne doğru seyir halinde olan sürücü —– sevk ve idaresinde olan —- plaka sayılı —- ön kısımlarına çarpıp sol tarafta bulunan demir bariyerlere çarparak durması, dereye yuvarlanan — plaka sayılı ——– sürücüsü —– ölümü ile sonuçlanan ölümlü ve yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini beyan ederek, Trafik kazasında ölüm nedeniyle davacı eş ve çocuklar için, 6100 sayılı Yasa’nın 107.maddesi uyarınca belirlenecek fazlaya dair hakkı saklı kalmak üzere-şimdilik 5.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının, davalıdan olay tarihinden itibaren işletilecek faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte zincirleme tahsiline karar verilmesini davacılar adına vekâleten talep etmiştir.

CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kazaya karışmış olan—- plakalı araç, müvekkili şirkette, — tarihleri arasında geçerli olmak üzere ——— sigortalı olduğunu, İşbu poliçeden dolayı sorumluluğumuz, sigortalımızın kusuru oranında olmak üzere, bedeni zararlarda şahıs başına azami 330.000,00 TL ile sınırlıdır. Poliçe limitini bildirmemiz davayı ve iddiaları kabul anlamında değildir. Poliçeye müstenit müşterek müteselsil sorumluluğumuz poliçe limitiyle sınırlı olup, keza masraf ve vekâlet ücreti sorumluluğumuz da bu miktara isabet eden oranlarda olacaktır. Poliçe limiti maktuen ödenecek rakam değildir. Hiçbir surette işbu davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla; ——sorumluluk sigortası olup, bu nedenle bu sigorta ile sigorta ettiren kişinin işleteni olduğu motorlu araçların üçüncü kişilere verdikleri zararların karşılanması amaçlanır. Huzurdaki davanın “dava şartı eksikliği” sebebiye usulden reddi gerekmektedir.
müvekkili şirketin sorumluluğundan bahsedebilmek için, öncelikle sigortalı araç sürücüsünün kusurunun ispat edilmesi gerekmektedir.
Tüm bu açıklamaları neticesinde müvekkili şirketin meydana gelen zarardan herhangi bir sorumluluğu olmadığının kabulü ile işbu başvurunun reddini, kabul anlamına gelmemekle birlikte sayın komisyonunuzun aksi kanaatte olması halinde tüm dosyanın (savcılık evraklarının da eklenerek)—– gönderilerek buradan kusur raporu alınmasını talep etiklerini, yine kabul etmemek şartıyla aleyhlerine bir karar verilmesi durumunda hesaplanan tutardan müterafik kusur indirimi yapılması gerekiğini, somut olayda ise, ——–plakalı araçta sürücü konumunda olan müteveffanın takılması zorunlu olan emniyet kemerini takıp takmadığı belirsizdir. Bu bakımdan davacınun müterafik kusurlu olduğu tartışmazdır. Karşı tarafın kaza sırasında emniyet kemerini takıldığını ispat etmesi gerekmektedir. Hiç bir şekilde davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla; müteveffanın anne, baba ve başkaca çocuklarının hayatta olması durumunda bu kişiler için de destekten yoksun kalma paylarının ayrılması gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte müteveffanın çocuklara desteğinin devam edip etmediğinin tespiti ile davacı çocukların yaşlarının tespiti gerektiğini, yukarıdaki itirazlarının kabul edilmemesi halinde, yeni genel şartlar uyarınca maluliyet tazminatı hesaplamaları Türk Borçlar Kanunu hükümlerine göre değil, —- ekinde yer alan ——– teknik faiz kullanılarak hesaplama yapılması gerekmektedir. Yukarıda sunulan nedenlerle; müvekkili sigorta şirketi aleyhine ikame edilen işbu davanın öncelikle usule ilişkin belirtmiş olduğumuz gerekçelerle usulden reddine; bu talebimizin kabul edilmemesi halinde ise esastan reddine, masraf ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER:
—- yazı cevabı, —– soruşturma dosya sureti, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
— tarihli ara karar ile dosyanın —– Kürsüsünden seçilecek 3 kişilik uzman öğretim üyelerine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve 06/03/2023 tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.
Bilirkişi raporunda özetle; Kazanın meydana gelişinde müteveffa sürücü—— % 100 (yüz) KUSURLU olduğu, Kazanın meydana gelişinde diğer sürücüler ———- atfı kabil kusuru bulunmadığı, —– dava konusu trafik kazasının meydana gelişinde kusursuz olduğu şeklinde tespitte bulundukları görülmüştür.

DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatına ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere——– yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1 maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, ———-Genel Şartlarının A-1.maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı —işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, —— motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Bu düzenlemelere göre, araç işleteni veya araç işleteninin bağlı bulunduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilecek; sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi ise kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilecektir.
Görülmektedir ki, destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir.
O halde destek sayılabilmek için yardımın eylemli olması ve ölümden sonra da düzenli bir biçimde devam edeceğinin anlaşılması yeterli görülür.
Bununla birlikte destekten yoksun kalan kimse devamlı ve gerçek bir ihtiyaç içerisinde bulunmalıdır. Genel olarak bakım ihtiyacı, sosyal düzeye uygun olan yaşamın devamını sağlamak için gerekli olanaklardan yoksun kalmayı anlatır. Eğer ölenin eylemli olarak baktığı davacı, ölüm yüzünden bu bakımın sağladığı yaşama düzeyinin altına düşmüş olursa, ihtiyaç bulunma koşulu gerçekleşmiş sayılır. Burada önemli olan, destekten yoksun kalan kimsenin ve ailesinin temsil ettiği sosyal ve ekonomik düzeye göre normal karşılanan giderlerdir——–
Diğer taraftan, —– sayılı kararının gerekçesinde de: “Destekten Yoksun Kalma Tazminatının eylemin karşılığı olan bir ceza olmayıp, ölüm sonucu ölenin yardımından yoksun kalan kimsenin muhtaç duruma düşmesini önlemek ve yaşamının desteğin ölümünden önceki düzeyde tutulması amacına yönelik sosyal karakterde kendine özgü bir tazminat olduğu” hususu vurgulanmış; ——— ilamında da aynı esaslar benimsenmiştir.
Somut olayda; 18/11/2017 günü saat 13:00 sıralarında müteveffa sürücü ——- sevk ve idaresindeki —- plaka sayılı ———- bağlı —-plaka sayılı—- takiben —istikametinden —– yönüne seyir halinde iken olay mahalli —– mevkiine geldiğinde direksiyon hakimiyetini kaybederek çekicinin sol ön kısımlarıyla, karşı yönden —- istikametinden gelip — yönüne seyir halinde olan sürücü —- sevk ve idaresindeki —- plaka sayılı çekiciye bağlı—- plaka sayılı — sol yan kısımlarına çarptığı, akabinde —-plaka sayılı çekicinin kabin kısmının savrularak —- plaka sayılı —-gerisinden gelip aynı yöne doğru seyir halinde olan sürücü —– sevk ve idaresindeki —– plaka sayılı —- sol üst yan kısımlarına çarpıp savrularak, —- plaka sayılı — gerisinden gelip aynı yöne doğru seyir halinde olan sürücü —-sevk ve idaresindeki—– plaka sayılı —– ön kısımlarına çarpıp yolun sol tarafına doğru savrularak yoldan çıkıp yeşil alana düştüğü, bu çekiciye bağlı —- plaka sayılı — ön kısımlarıyla —— plaka sayılı —- gerisinden gelip aynı yöne doğru seyir halinde olan sürücü —— sevk ve idaresinde olan —-plaka sayılı—- sol kısımlarına çarpıp savrularak, —- gerisinden gelip aynı yöne doğru seyir halinde olan sürücü —- sevk ve idaresinde olan ——- ön kısımlarına çarpıp sol tarafta bulunan demir bariyerlere çarparak durması sonucu ölümlü ve yaralanmalı trafik kazası meydana gelmiştir.
Davaya konu —– plakalı aracın davalı—– poliçesi ile sigortalı olduğunu, Davalı ——– şirketi sigorta ettiği aracın işletilmesinden doğan zararları poliçe kapsamında teminat altına almıştır. Bu kapsamda davalı sigorta şirketi zarardan sigorta hukukunin genel ilkeleri ve poliçe koşulları çerçevesinde sorumlu olacaktır.
Dosyada mevcut poliçeden; —- plakalı aracın ——–tarihleri arasında davalı sigorta şirketi nezdinde —- sigortalı olduğu anlaşılmıştır.
Dosyada alınan bilirkişi heyet raporunda destek sürücünün kazanın meydana gelmesinde tam ve asli kusurlu olduğunun bildirilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve kaza tarihinde yürürlükte olan —– göre, aracın —– davalı sigorta şirketi, işletenin ve dolayısıyla sürücünün üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına, davacı sürücünün zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunmadığına göre davacının zarar talebinin teminat kapsamında olmadığı, davalı sigorta şirketi davacının zararından sorumlu olmadığı sonuç ve kanaatine varılarak, heyet raporu denetime elverişle olmakla, davanın reddi ile aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememize açılan davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 179,90 TL harçtan peşin yatırılan 80,70 TL harcın düşümü ile geri kalan 99,20 TL harcın davacı taraftan tahsili ile hazineye İRAD KAYDINA ,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA ,
4-Davacı tarafça peşin yatırılmış olan gider avansından artan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
5-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 5.000,00 avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-1.560,00 TL Arabulucu ücretinin davacıdan tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,
Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/03/2023