Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/402 E. 2023/178 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/402 Esas
KARAR NO: 2023/178
DAVA: Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 19/04/2021
KARAR TARİHİ: 23/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkilinin——- tarihleri arasında davalı banka nezdinde bulunan hesabından toplam —– kendisinin kusuru olmaksızın 3. şahıslar tarafından çekilmesi nedeniyle oluşan 40,000,00 TL maddi zararının 24/08/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile beraber davalı bankadan tahsili ve müvekkilinin ——- tarihinde — talimatı olmaksızın —– çevrilmesi nedeniyle oluşan—–maddi zararının, —- tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı bankadan tahsiline karar verilmesini, açıklanan nedenlerden dolayı; müvekkilinin —– tarihleri arasında davalı banka nezdinde bulunan hesabından toplam 40.000,00 TL’nin kendisinin kusuru olmaksızın 3. şahıslar tarafından çekilmesi nedeniyle oluşan 40.000,00 TL maddi zararının —-tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile beraber davalı bankadan tahsiline, müvekkilinin, —- tarihinde — talimatı olmaksızın —- çevrilmesi nedeniyle oluşan —— maddi zararının, 18/11/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı bankadan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Banka müşterileri, bankalardan aldıkları banka kartı ve kredi kartları ile kendilerine verilen özel ve gizli şifreleri kullanmak suretiyle işlemlerin yapabilmekte olduğunu, dava konusu banka kartı da, müvekkil banka tarafından münhasıran davacı’nın kullanımına tahsis edilmiş bir kart olduğunu, —— yapılan tüm işlemler münhasıran davacının kullanımında olması gereken özel ve gizli kalması gereken şifrelerin, üstelik tek seferde girilmesi suretiyle gerçekleştiğini, müvekkili bankaya herhangi bir kusur ve sorumluluk atfedilmesinin mümkün olmadığından, huzurdaki davanın öncelikle bu nedenle reddine karar verilmesine, fazlaya ilişkin hakları ile diğer sebep ve ilişkilerden doğmuş ve doğacak her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak üzere, arz ve izah edilen nedenlere binaen, haksız ve hukuka aykırı davanın tüm talepler yönünden reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
RAPOR: Bilirkişi raporunda özetle;—– hesabından——— çekildiği, Müşteri’nin bu tutarların kendi bilgi ve talimatı dışında çekildiğini iddia ettiği, iadesini talep ettiği, Müşteri’nin —– yaptığı şikayet başvurusunun sonuçsuz kaldığı, görüntülerden —- para çekimi yapan kişinin net olarak belli olmadığı ancak yukarıda belirtilen yargıtay kararlarında da değinildiği üzere, kusurun ve sorumluluğun, bir güven kurumu olarak mevduat hesabında duran paranın güvenliğini sağlayamayan, kötü niyetli kişilerin işlemlerine karşı koruma sağlayamayan, bu kişilerin eylem ve işlemlerine karşı etkili mekanizmayı ve güvenlik önlemlerini geliştiremeyen, bu sebeple de usulsüz işlemleri engelleyemeyen, objektif özen yükümlülüğünün yerine getirilmemesinden kaynaklanan hafif kusurlardan dahi sorumlu olan bankada olduğu, Ayrıca Müşteri hesabından toplamda—— alış işlemi yapılıp —– hesabına aktarıldığı, Müşteri’nin bu tutarın de bilgisi dışında yapıldığını beyan ettiği, dekontlar üzerindeki ad-soyad ile imzaların farklı bir kişiye olduğunun görüldüğü, Banka’nın döviz alış talimatının Müşteri tarafından verildiğine dair bir belge dosyaya sunmadığı, İşlemlerin Müşteri talimatı dışında yapılmaları nedeniyle 40.000,00 TL’nin iadesinin gerektiği, Müşteri’nin avans faizinden faiz talep etmesi nedeniyle, dava tarihi itibarı ile hesaplanan avans faiz tutarının 3.982,33 TL olduğu, EUR işlemi için oluşan zararın da iade edilmesi gerektiği, bu tutarın da 482,76 TL olduğu,” şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.

DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:Dava, bankacılık hizmetleri sözleşmesi gereğince açılan katılım hesaplarındaki paranın yetkisiz kişilerce çekilmesi ve döviz hesabının —— çevrilmesi nedeniyle uğranılan zararın tazmini davasıdır.
Somut olay incelendiğinde, davacı—-tarafından davalı bankanın —- bulunan ——esabından bilgisi ve rızası dışında 4 farklı zamanda toplam 40.000 TL çekilmek suretiyle yine euro hesabındaki —— rızası dışında — çevrilmek suretiyle zarara uğratıldığından bahisle hesaplarından kendi rızası dışında çekilen paraların faizi ile birlikte iadesi aynı zamanda euro hesandaki paranın ——çevrilmesinden kaynaklı oluşan zararın istemine ilişkin işbu dava açılmıştır.
Bankalar kendilerine yatırılan paraları mudilere istendiğinde veya belli bir vadede ayni veya misli olarak iade etmekle yükümlüdür. Bu tanımlamaya göre, mevduat ödünç ile usulsüz tevdi sözleşmelerinin niteliklerini taşıyan kendine özgü bir sözleşmedir. Borçlar Kanunun 306 ve 307. Maddeleri uyarınca ödünç alan, akdin sonunda ödünç verilen parayı eğer kararlaştırılmışsa faizi ile iadeye mecburdur. Aynı yasanın 372/1. Maddesi uyarınca usulsüz tevdide paranın nef’i ve hasarı mutlak şekilde saklayana geçtiği için ayrıca açıklamaya gerek kalmadan saklayan bu parayı kendi yararına kullanabilir. Bu açıdan değerlendirildiğinde usulsüz işlemle çekilen paralar aslında doğrudan doğruya bankanın zararı niteliğinde olup mevduat sahibinin bankaya karşı alacağı aynen devam etmektedir.
Dosyada mevcut, ——– cevabi yazısında konu hakkında; “…Kopyalama noktasına dair tespitimiz bulunmamaktadır. İşlemlerin kopya kart takılarak şifre girilmesi suretiyle gerçekleştirildiği görülmüştür.” şeklinde izahatta bulunduğu anlaşılmıştır.
Deliller toplandıktan sonra rapor alınması için dosya hesap uzmanı ve bankacı bilirkişilerden oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş olup, bilirkişi heyeti raporunda özetle; art arda müşteri’nin hesabından 4 günde toplam 40.000,00 TL çekildiği, müşteri’nin bu tutarların kendi bilgi ve talimatı dışında çekildiğini iddia ettiği, iadesini talep ettiği, müşteri’nin—– yaptığı şikayet başvurusunun sonuçsuz kaldığı, görüntülerden —-para çekimi yapan kişinin net olarak belli olmadığı ancak yukarıda belirtilen—– kararlarında da değinildiği üzere, kusurun ve sorumluluğun, bir güven kurumu olarak mevduat hesabında duran paranın güvenliğini sağlayamayan, kötü niyetli kişilerin işlemlerine karşı koruma sağlayamayan, bu kişilerin eylem ve işlemlerine karşı etkili mekanizmayı ve güvenlik önlemlerini geliştiremeyen, bu sebeple de usulsüz işlemleri engelleyemeyen, objektif özen yükümlülüğünün yerine getirilmemesinden kaynaklanan hafif kusurlardan dahi sorumlu olan bankada olduğu, müşteri hesabından toplamda 845,00 —- alış işlemi yapılıp —–hesabına aktarıldığı, müşteri’nin bu tutarın de bilgisi dışında yapıldığını beyan ettiği, dekontlar üzerindeki ——- farklı bir kişiye olduğunun görüldüğü, —— alış talimatının müşteri tarafından verildiğine dair bir belge dosyaya sunmadığı, işlemlerin müşteri talimatı dışında yapılmaları nedeniyle 40.000,00 TL’nin iadesinin gerektiği, müşteri’nin avans faizinden faiz talep etmesi nedeniyle, dava tarihi itibarı ile hesaplanan avans faiz tutarının 3.982,33 TL olduğu, EUR işlemi için oluşan zararın da iade edilmesi gerektiği, bu tutarın da 482,76 TL olduğu belirtilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde —– çevrilmesinden kaynaklı 7.748,65 TL zararın oluştuğunu ileri sürmüştür. Oysa bilirkişi heyeti, usulsüz döviz alışveriş işleminin yapılmasından sonra söz konusu paranın hesapta kalındığını tespit etmişlerdir. —— hesabına aktarılan —— karşılığı olarak hesapta kalan bedelin tamamının tahsilinin yerinde olmadığı, bilirkişi heyeti tarafından hesaplanan ——- tahsilinin yerinde olacağı vicdani kanaatine ulaşılmıştır.
Somut olayda, tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, davacının hesaplarından 3.kişi tarafından yapılan 40.000 TL’lik işlemler nedeniyle davacının kusurunun varlığı davalı yanca ispatlanamamıştır. Davalının davacının dava konusu işlemler hakkında kendi kusuru ve sorumluluğu çerçevesinde olan işlemler olduğunu iddia etmiş olsa da ——- sayılı alımının göl göstericiliği karşısında, bankanın, davacının zararın oluşmasında şifre veya korunması gereken bilgileri özenle korumadığı vicdani kanaati ile dosyaya sunulan bilirkişi heyet raporunun denetime el verişli ve hüküm kurmaya yeterli olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; ——— tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2——– tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 2.765,37 TL harçtan, dava açılırken peşin olarak alınan 810,82 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.954,55‬ TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvuru harcı, 810,82 TL peşin harç toplamı 870,12 TL ile 2.393,80 TL ( Bilirkişi ücreti, tebligat gideri, müzekkere gideri, Dosya ücreti) olmak üzere toplam 3.263,92‬ TL yargılama giderinden davanın kabul 0,84 ve red 0,16 oranına göre hesaplanan 2.741,69 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 60,00 TL (tebligat ve müzekkere gideri) yargılama giderinden davanın red 0,16 ve kabul 0,84 oranına göre hesaplanan 9,6‬0 TL’sinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Arabuluculuk ücreti 1.320,00 TL’nin kabul oranına 1.108,8‬0 TL’sinin göre davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Arabuluculuk ücreti 1.320,00 TL’nin red oranına 211,2‬0 TL’sinin göre davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-Taraflarca dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
9-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 9.200,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
10-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesaplanan 7.265,89 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde——–Adliye Mahkemesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/02/2023