Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/237 E. 2022/643 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/237 Esas
KARAR NO:2022/643

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:01/04/2022
KARAR TARİHİ:20/10/2022
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
DAVA: Davacı vekili — harç tarihli dava dilekçesinde özetle; Dava tarihinden önce — müracaatında bulunduğunu, —görüşmeleri neticesinde uzlaşma sağlanamadığını, davacı — tarihli kaza nedeniyle —- Esas sayılı Mirasçılık Belgesiyle—-kimlik numaralı —- tarihinde ölümü ile mirası —- pay olarak kabul edilerek —-mirasçı olduğunun tespit edildiğini, —- tarihinde dava dışı — idaresindeki —-plaklı aracın, —- seyir halinde iken dava dışı —-idaresindeki —plakalı — sol arka kısmına çarpması neticesinde trafik kazası meydana geldiğini, Müteveffa — plakalı araçta yolcu olarak bulunmakta olup kazanın meydana gelmesinde veya kazayı önleme adına yapabileceği iş veya eylem bulunmadığından herhangi bir kusurunun olmadığının kabulü gerektiğini, bu nedenle araç sürücüsü—- kusurlu olup olmaması veya kusur oranın, davacı müvekkili açısından herhangi bir önemi bulunmadığını, müteveffa— vefatı nedeniyle müvekkil annesinin desteğinden yoksun kaldığını, destekten yoksun kalma sebebine dayalı olarak maddi tazminat talebi talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan —- plaka sayılı araç müvekkili şirket nezdinde—– sigortası ile sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğu sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, davanın reddi talebi asıl olmakla, değer kaybı talepleri, genel şartlar’ da açıkça belirlenmiş olup, yapılacak hesaplamada genel şart hükümlerinin esas alınması gerektiğini,—- kusur raporu alınması gerektiğini, zarar hesabı için seçilecek —-siciline kayıtlı kişilerden olması gerektiğini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacılar vekili—-olarak —sisteminden — tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini beyan etmiştir.6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 307. maddesi gereğince davadan feragat davayı sona erdiren taraf işlemlerindendir.Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerin değerlendirilmesine göre, davacı vekilinin davadan vaki feragati sebebiyle davanın feragatten dolayı reddine, masrafların davacı tarafın üzerinde bırakılmasına karar verilmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacılar vekili tarafından açılan davadan feragat edildiği anlaşıldığından HMK’nın 307. maddesi gereğince davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2- Peşin alınan —harçtan, alınması gerekli —peşin harcın düşümü ile geri kalan—- harcın karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
3-Yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına ,
4-Davacı tarafça peşin yatırılmış olan gider avansından artan kısmın, karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
5-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ye göre —-vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
6—–Arabulucu ücretinin davacılardan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
Dair, Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren—-hafta içinde— istinaf yolu açık olmak üzere davacılar vekilinin ve davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.