Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/214 E. 2022/708 K. 08.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/214 Esas
KARAR NO : 2022/708

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/03/2022
KARAR TARİHİ : 08/11/2022
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; davalıların haksız rekabetinin tespitini, haksız rekabetin men’i ve davalıların haksız rekabet fiili sonucunda ortaya çıkan fazlaya dair haklarının saklı kalmak kaydıyla dav dışı müvekkilin ortağı olduğu ——Şirketine ödenmek üzere 100.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini, davalıların banka hesapları olmak üzere üçüncü şahıslarda yer alan hak ve alacaklarının, menkul ve gayrimenkullerinin üzerine ihtiyati haciz uygulanmasını, hükmün ilanına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından ,davalı müvekkilleri —— aleyhine hemen hemen aynı dilekçe ile ——sayılı dosyası ile dava açılmış olup iş bu dava halen devam ettiğini, TTK’nın 626/2.maddesi uyarınca açılan davalar ancak şirket tarafından rekabet yasağına aykırı hareket eden yönetici ve ortaklar aleyhine açılabilir. Davacı,—— ortağı olup, kendi adına TTK’nın 626 maddesi uyarınca dava açamayacağını, davacının aktif husumet ehliyeti bulunmamakta olup davanın husumet yokluğu sebebi ile reddi gerektiğini, Hal böyle olunca huzurdaki davanın derdestlik sebebi ile usul yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini beyan etmiştir.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, davacının ortağı olduğu şirketin davalıların haksız rekabeti nedeniyle zarara uğratıldığından bahisle açılan maddi tazminat, haksız rekabetinin tespitini ve haksız rekabetin men’i istemine ilişkindir.——- şirketlere ilişkin olarak TTK’nın Bağlılık yükümlülüğü ve rekabet yasağı başlıklı 613.maddesi ” (1) Ortaklar, şirket sırlarını korumakla yükümlüdür. Bu yükümlülük şirket sözleşmesi veya genel kurul kararıyla kaldırılamaz. (2) Ortaklar, şirketin çıkarlarını zedeleyebilecek davranışlarda bulunamazlar. Özellikle, kendilerine özel bir menfaat sağlayan ve şirketin amacına zarar veren işlemler yapamazlar. Şirket sözleşmesiyle, ortakların, şirketle rekabet eden işlem ve davranışlardan kaçınmak zorunda oldukları öngörülebilir. (3) Müdürler hakkında rekabet yasağı öngören 626 ncı madde hükümleri saklıdır. (4) Geri kalan ortakların tümü yazılı olarak onay verdikleri takdirde, ortaklar, bağlılık yükümüne veya rekabet yasağına aykırı düşen faaliyetlerde bulunabilirler. Esas sözleşme birinci cümledeki onay yerine ortaklar genel kurulunun onay kararını öngörebilir. ” şeklinde düzenlendiği,
TTK’nın Özen ve bağlılık yükümü, rekabet yasağı başlıklı 626.maddesinin “(1) Müdürler ve yönetimle görevli kişiler, görevlerini tüm özeni göstererek yerine getirmek ve şirketin menfaatlerini, dürüstlük kuralı çerçevesinde, gözetmekle yükümlüdürler. 202 ilâ 205 inci madde hükümleri saklıdır. (2) Şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemiş veya diğer tüm ortaklar yazılı olarak izin vermemişse, müdürler şirketle rekabet oluşturan bir faaliyette bulunamazlar. Şirket sözleşmesi ortakların onayı yerine ortaklar genel kurulunun onay kararını öngörebilir. (3) Müdürler de ortaklar için öngörülmüş bulunan bağlılık borcuna tabidir.” şeklinde düzenlendiği,
Somut olayda; Ticaret Sicil Kayıtlarına göre davalı —— şirket ortağı ve müdürü olduğu, davacı gerçek kişinin haksız rekabet ile ilgili iddialarla doğrudan bir ilgisi bulunmadığı, ileri sürülen iddiaların davacının ortağı olduğu ——-ilgilendiren vakıalar olduğu, 6102 sayılı TTK’nın 626/2. maddesi uyarınca açılan davalar ancak şirket tarafından rekabet yasağına aykırı hareket eden yönetici ve ortaklar aleyhine açılabileceği, davacı gerçek kişinin davacı şirkette salt ortaklık sıfatının olmasının böyle bir davayı kendi adına açması için yeterli olmadığı, bu nedenlerle davacı, şirketin ortağı olup, kendi adına TTK’nın 626 maddesi uyarınca dava açamaz. ——-davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Diğer yandan, TTK m. 56/1’de haksız rekabetten kaynaklanan davaları, müşterileri, kredisi, meslekî itibarı, ticari faaliyetleri veya diğer ekonomik menfaatleri zarar gören veya böyle bir tehlikeyle karşılaşabilecek olan kişilerin açabileceği düzenlenmiştir.
Somut dava konusu olaydaki davaların ancak şirket tarafından rekabet yasağına aykırı hareket eden yönetici ve ortaklar aleyhine açılabileceği gözetildiğinde; davalıların kurduğu yeni şirketle ticari faaliyetlerine devam etmesinin rekabet etmeme yükümlülüğüne aykırı olduğu ve haksız rekabet teşkil ettiği ileri sürülmüş olup tüzel kişilerde doğrudan zarara uğraması söz konusu olmayan ortakların ve yönetim kurulu üyelerinin şahsen dava açma hakları bulunmamaktadır. Bu durumda davacı haksız rekabete dayalı olarak açılan davalı şirket davada aktif dava ehliyetine sahip değildir.
Bu nedenle davacının davalılara yönelik talepleri yönünden davacının aktif daha ehliyeti bulunmaması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememize açılan davanın dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Peşin alınan 3.415,50 TL harçtan, alınması gerekli 80,70 TL peşin harcın düşümü ile geri kalan 3.334,8‬0 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA ,
4-Davacı tarafça peşin yatırılmış olan gider avansından artan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
5-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ——- davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-1.320,00 TL Arabulucu ücretinin davacıdan tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.