Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/195 E. 2023/367 K. 11.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/195 Esas
KARAR NO : 2023/367

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 18/03/2022
KARAR TARİHİ : 11/04/2023
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; 14.02.2018 tarihinde müvekkil şirkete ait, —- sevk ve idaresindeki—–plakalı aracı ile—–caddesi üzerinde seyir halinde giderken davalı —–nezdinde sigortalı, davalı—– ait, —–sevk ve idaresindeki olan —– plakalı araç dikkatsiz ve tedbirsizce ters yönden gelerek sağ orta kısımdan müvekkile ait araca çarpası ile maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiştir. Müvekkil şirkete ait araç işbu kaza neticesinde 11.632,32 TL ‘ye onarıldığını, Kazadan sonra düzenlenen Kaza Tespit Tutanağı’nda—– plakalı araç sürücüsü —–plakalı araca sağ orta kısımdan çarptım” beyanını yazmış ve imza atarak kusuruyla müvekkil şirkete ait araca çarptığını ikrar etmiştir. Kaza tespit tutanağı ve kaza fotoğrafları ile tespit olunduğu üzere —— plakalı araç sürücüsü %100 kusurludur.
Davalı —–adına kayıtlı bulunan menkul ve gayrimenkuller üzerine yargılama sonuna kadar kötü niyetli devirlerin önlenmesi amacıyla HMK 389 ve devamı maddeleri gereği ihtiyati tedbir konulmasına,
– Fazlaya dair tüm dava ve talep haklarımız saklı kalmak kaydıyla; davalıların —– Esas sayılı dosyasına yaptığı haksız itirazın iptali ile takibin devamına ve %20’ den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazimatına, yargılama masrafları ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Sigortalı aracın kazaya karıştığı somut olarak ispatlanmadığından davanın reddine, kabul anlamına gelmemek kaydı ile kusura ilişkin rapor alınmasına, işin esasına geçilecek olması halinde, Bilirkişiye araç üzerinde fiziki inceleme yapma yetkisi verilmesine, Sayın Bilirkişi tarafından inceleme yapılması durumunda, hesaplamalarda Eşdeğer veya ömrünü tamamlamış araçlar mevzuatı kapsamındaki araçlardan elde edilen orijinal ve muadil parçalar da göz önüne alınarak bir hesaplama yapılmasına, Araç kaza tarihi itibarı ile anlaşmalı olduğu onarım merkezinde onarılsaydı uygulanacak parça, tedarik, işçilik ve diğer hususlara göre belirlenecek bedele göre hesaplama yapılmasına, Araç Mahrumiyet Bedeline ilişkin talep teminat dışı olup, Anayasa Mahkemesinin verdiği iptal kararı ile durumun bir ilgilisi olmadığından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
—– esas sayılı dosya sureti, Sigorta hasar dosyası ve faturalar, —–Noterler Birliğinden gelen müzekkere cevabı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.01/11/2022 tarihli ara karar ile dosyanın bir kusur ve hasar konusunda uzman bilirkişisine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve 27/02/2023 tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.Bilirkişi raporunda özetle; —-Noterler Birliği 1402/2022 tarihli verilerine göre Kaza tarihinde —- Plakalı araç——Şirketi adına, —– Plakalı—–adına tescillidir. ——Plakalı araç sürücüsü —– 2918 sayılı KTK’nu Madde: 84/b/h kuralına uymadığı ve %75 oranında Asli kusurlu olduğu kanaatindeyim.—–Plakalı araç sürücüsü—– 2918 sayılı KTK’nu Madde: 52/a kuralına uymadığı ve %25 oranında tali kusurlu olduğu kanaatindeyim. —— Plakalı aracın hasar toplamı olarak; davacı tarafın sunduğu belgelerden 8.205,17 TL olarak hesaplandığı görülmüştür.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kazasından kaynaklı olarak hasar tazminatı talebine yönelik başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İtirazın iptali davası İcra İflas Kanunun 67. Maddesinde düzenlenmiştir. İcra dosyası celp edilmiş, davalıların ödeme emrine süresi içerisinde itiraz ederek takibi durdurduğu ve huzurdaki davanın ikame edildiği tespit edilmiştir.2918 sayılı KTK.nun 109/4. maddesinde “Motorlu araç kazalarında tazminat yükümlülerinin birbirlerine karşı rücu hakları, kendi yükümlülüklerini tam olarak yerine getirdikleri ve rücu edilecek kimseyi öğrendikleri günden başlayarak iki yılda zamanaşımına uğrar.” hükmüne yer verilmiştir. 6098 sayılı TBK’nın 154. maddesi zamanaşımının kesilmesi durumlarını belirtilmiş, ikinci maddede gibi alacaklı dava veya defi yoluyla mahkemeye veya hakeme başvurmuşsa, icra takibinde bulunmuşsa zamanaşımının kesileceğini hüküm altına almıştır. TBK’nın 156. maddesine göre zamanaşımının kesilmesi ile yeni bir süre işlemeye başlar.
Somut olayda, dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde davalı sürücü —–%100 kusurlu olduğu, davacının aracında kaza ile uyumlu tamir masrafının 11.682,32 TL olduğunun 27/02/2023 tarihli bilirkişi raporunda tespit edilmiş, davalı sigorta şirketinin yapmış olduğu ödemeler 8.025,16 TL’nin mahsup edilmesi ile davacının bakiye zararının 3.657,16 TL olduğu sonucuna varılmış, davalı —–bakımından kaza tarihinden itibaren işleyen faizin 642,06 TL, davalı sigorta şirketi bakımından temerrüt tarihi 08/03/2018 tarihinden itibaren işleyen faizin 622,22 TL olduğu tespit edilmiş ise de;
Somut uyuşmazlıkta, davaya konu trafik kazasının 14/02/2018 tarihinde meydana geldiği, olayın, maddi hasarlı trafik kazası olması nedeniyle, uzamış ceza zamanaşımı süresinin uygulanmasını gerektirir bir durumun bulunmadığı, bu sebeple , davaya konu talep yönünden 2 yıllık zamanaşımı süresi geçerli olduğu, davacı tarafından davalılar aleyhine 27/01/2020 tarihinde icra takibi başlatılması ile 2 yıllık zaman aşımı süresinin kesildiği, ilgili icra dosyasında davacı tarafça en son yapılan işlemin 25/02/2020 tarihinde takibin durdurulmasına ilişkin karar olduğu ve o tarihten itibaren iş bu davanın açıldığı 18/03/2022 tarihine kadar zaman aşımı süresini kesen başka bir işlem bulunmadığı ,25/02/2020 tarihinden sonra 2 yıllık zaman aşımı süresinin 25/02/2022 tarihi itibariyle dolduğu , davalılar tarafça da cevap dilekçesinde ve yasal süresi içerisinde zamanaşımı definin ileri sürmüş olduğu anlaşılmasına göre davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememize açılan davanın zamanaşımı nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gerekli 179,90 TL harçtan peşin yatırılan 80,70 TL harcın düşümü ile geri kalan 99,20 TL harcın davacı taraftan tahsili ile hazineye İRAD KAYDINA ,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA ,
4-Davacı tarafça peşin yatırılmış olan gider avansından artan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
5-Davalılar kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 5.010,13 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
6-1.360,00 TL Arabulucu ücretinin davacıdan tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekili ve Davalı —–şirketi vekilinin yüzüne karşı, davalı sigorta vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.