Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/170 E. 2023/202 K. 02.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/170 Esas
KARAR NO : 2023/202

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 09/03/2022
KARAR TARİHİ : 02/03/2023
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
DAVA: Davacı vekili 09/03/2022 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilİ şirket yetkililerinden alınan bilgiye göre, 07/03/2022 tarihinde, —— adresinde veterinerlik alanında faaliyet gösteren müvekkilİ şirkete ait işyerine sabah gelindiğinde, işyerini borudan su sızması sonucu su bastığı, birçok evrak/malzeme ile birlikte şirkete ait karar defteri ve pay defterinin de bulunamadığı, bu hususta aynı adreste şirket çalışanı —— tanık olduğunu, sayın Mahkemeden bulunamayan karar defteri ile pay defterine ilişkin zayi belgesinin verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, Türk Ticaret Kanunu’nun 82/7. maddesi gereğince açılmış zayi belgesi verilmesi talebine ilişkindir.
6102 Sayılı TTK’nın 82/7. maddesinde; “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.” şeklinde düzenleme yapılmakla tacirlere ticari defter ve kayıtlarını saklama ve ibraz hususunda zorunluluk getirilmiştir.TTK’nın 82/7. maddesinde, zayi belgesi verilmesini gerektirecek zayi olma durumları sınırlı olarak sayılmamış ise de tacirin zayi belgesi isteyebilmesi için, defterlerin zayi olmasında kusur ve sorumluluğunun bulunmaması, tedbirli bir tacir gibi davranmasına rağmen zayi olayına engel olamamış durumda olması gerekir.Somut olayda; davacı tarafın şirkete ait pay defteri ve genel kurul toplantı ve müzakere defterinin iş yerini su basması sebebiyle zayi belgesi verilmesi istemine yönelik davayı açtığı, davacı tarafça iş yerini su basmasına yönelik herhangi bir şikayet veya başvuru yapılmadığı gibi herhangi bir tutanak da tutulmadığı, dinlenen tanık ——- beyanlarının şirket defterlerinin ziyaına yönelik ispata muhtaç durumda ki şirket yetkilisi——- beyanlarını doğrular mahiyet arz etmediği bu haliyle de zayi belgesi verilmesi istenilen defterlerin ne şekilde ve ne zaman zayi olduğuna dair kesin ve inandırıcı kanıtın sunulmadığı, davacı tacirin belgelerini muhafazada gerekli dikkat ve özeni göstermesi gerektiği ancak defterlerin muhafazasında gerekli dikkat ve özeni göstermediği, zayii belgesi verilmesi koşulları mevcut olmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 179,90 TL harçtan peşin yatırılan 80,70 TL harcın düşümü ile geri kalan 99,20 TL harcın davacı taraftan tahsili ile hazineye İRAD KAYDINA ,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının davacı tarafa İADESİNE,Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.