Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/17 Esas
KARAR NO: 2023/96
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 07/01/2022
KARAR TARİHİ: 02/02/2023
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
DAVA: Davacı vekili 07/01/2022 harç tarihli dava dilekçesinde özetle;Davacının malik olduğu —– plaka sayılı —- tarihinde davalı tarafından trafik sigortası ile sigortalanmış —- plaka sayılı —– çarpması neticesinde davacının aracının hasarlandığı ve değer kaybına uğradığı; davacının aracının hasarlanıp değer kaybına uğradığı kaza ile ilgili olarak—— göre davacı yan tam kusurlu bulunmuş ise de; davacı tarafından bağımsız ekspere aldırılan eksper raporu ve bu kapsamda mütalaada bulunan uzman görüşüne göre davacının aracında —- dahil 9.870,42 TL hasar ve 5000 TL değer kaybının meydana geldiği ve davalının sigortalısının da % 25 oranında kusurlu olduğunun tespit edilmiş olduğu, bu kusur oranına göre davacının aracında meydana gelen hasarıı 2.467,612 TL sından ve değer kaybının 1.250,00 TL sından davalının sorumlu olacağı;Davalı sigortacıya yapılan başvuruya rağmen davacıya herhangi bir ödeme yapılmadığı belirtilerek;
Davacının aracında meydana gelen şimdilik 100 TL değer kaybı bedeli, 198,00 TL Eksper Ücreti, ——- Kusur Mütalaa Raporu Ücreti, 100 TL Hasar bedeli, 354 TL Eksper Ücreti olmak üzere 1.106 ,31 TL sının temerrüt tarihinden işleyecek olan yasal faizi ile birlikte davalı sigortacıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin davalıya tahmiline karar verilmesi talep etmiştir.
CEVAP: Davalı——- vekili tarafından cevap dilekçesinde özetle; Davalı sigortacının sorumluluğunun teminat limitleri dahilinde ve sigortalısının kusuru ile orantılı olduğu davacının taleplerine konu olan trafik kazasında sigortalı sürücüsünün kusurunun bulunmadığı, davacının aracının değer kaybının tespitinde aracın kilometresi ve rayiç değerinin dikkate alınarak değer kaybının ——-göre belirlenmesinin gerektiği, kabul anlamana gelmemekle birlik de davalı sigortacının tedarik iskontolu tutardan sorumlu olduğu, davacının gerçek zararının tamirinin ekonomik olup olmadığının tespit edilmesinin gerektiği, davacının talep ettiği eksper ücretinin teminat kapsamı dışında olduğu ve belirsiz alacak için açılan davada alacağın tespiti için kullanılmamış olduğundan makul ve iyi niyetli gider olarak kabul edilmeyeceği, davalının talep edilen eksper ücretinden sorumlu olmayacağı, davanın tale edileceği faizin yasal faizi olabileceği belirtilerek davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; TBK’nın 49.maddesi kapsamında trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat talebine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; —– tarihinde meydana gelen trafik kazasında—– plaka sayılı araç sürücüsü trafik kazasının oluşumunda %75 kusuru olduğu, davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda % 25 kusuru olduğu bilirkişi incelemesi ile tespit edildiği, mahkememizce yapılan bilirkişi incelemesi ile dava konusu kaza nedeniyle —— plaka sayılı araçta —- hasar bedeli ve —— değer kaybı bedeli belirlenmiş olduğu, hesaplanan hasar bedelinin dava dışı kasko sigortası tarafından dava öncesi karşılanmış olması karşısında hasar onarım bedeli yönünden davanın reddine, bununla birlikte değer kaybı bedelinden davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücünün % 25 kusuru oranında 1.250,00 TL üzerinden davalı sigorta şirketinin sorumlu olacağı kanaatiyle değer kaybı bedeli yönünden davanın kabulüne, yapılan eksper masrafının kusur oranına istinaden 138,07 TL yargılama gideri olarak kabulü gerekeceği hususu da hep bir arada değerlendirilerek aşağıdaki şekilde davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde temerrüt tarihinden itibaren faiz talebinde bulunduğu davacı tarafça sigorta şirketine—- tarihinde başvurduğu anlaşılmıştır. Benzer konuya ilişkin —— ilamında; “…davacı tarafın sigorta şirketine başvuru tarihi dolayısıyla bundan 8 iş günü sonrasında davalı sigorta şirketinin temerrüde düştüğü tarih belirlenerek o tarihten itibaren tazminata faiz yürütülmesi gerekirken; mahkemece olay tarihinden itibaren faiz yürütülmesi doğru olmamıştır.” şeklindeki açıklamalarının ışığı altında davacının davalı sigorta şirketine 20/01/2021 tarihinde yapmış olduğu başvurudan 8 iş günü sonrası olan 02/02/2021 tarihi itibariyle temerrüde düştüğü kabul edilerek faize karar verilmiştir.
——- karar sayılı ilamında benzer konuya ilişkin; ” …Ekspertiz gideri yargılama giderlerinden olup yargılama giderlerine eklenerek davanın kabul ve red oranına göre karar verilmesi gerekirken, asıl alacak içerisinde hükmedilmesi yerinde olmayıp bozmayı gerektirmiştir….” şeklindeki açıklamalarının ışığı altında somut olayımızda davacı tarafından yapılan—– yargılama gideri olarak kabul edilmiştir.
Davada kabul edilen miktarın —kesinlik sınırı olan —– altında kalması nazara alınarak kesin olarak karar verilmiştir. Zira —— karar sayılı ilamında benzer konuya ilişkin; ” … karar altına alınan miktarın yıllar itibariyle yeniden değerlendirme oranları nazara alındığında —– istinaf kesinlik sınırı olan 5.880,00 TL’ nin altında kaldığı, dolayısıyla istinafa gelen davalı yönünden kabul edilen dava miktarı itibariyle mahkeme kararının tutar itibariyle kesin nitelikte olduğu anlaşıldığından tarafça yapılan istinaf başvurusunun bu sebeplerle reddinin gerekeceği, kanunun bahşetmediği bir hakkın ise mahkemece taraflara verilemeyeceği, dolayısıyla yerel mahkeme kararında istinaf yasa yolunun açık olduğunun bildirilmesinin taraflar lehine kazanılmış hak doğurmayacağı üzere davalı vekilinin istinaflarının esastan incelenemeyeceği anlaşılmıştır. ” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile;
-Hasar onarım bedeli yönünden davanın reddine
-Değer kaybı bedeli yönünden davanın kabulü ile 1.250,00 TL değer kaybı bedeli tazminatının temerrüt tarihi olan 02/02/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Değer kaybı bedeline yönelik alınan ve yargılama masrafı olarak kabul edilen (kusur oranına istinaden) 138,07 TL ekspertiz ve rapor ücretinin yargılama masrafları içerisinde ele alınmasına,
3-Harçlar yasası uyarınca davanın kabul edilen 1.250,00 TL’lik kısım yönünden alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL karar harcının davalıdan tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,
4- Harçlar yasası uyarınca davacı tarafından yatırılan 80,70 TL peşin harç ve 80,70 TL başvurma harcı davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 1.250,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafından yapılan toplam 2.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 62,05 TL posta gideri ile 138,07 ekspertiz ve rapor ücreti olmak üzere toplam 2.200,12 TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre belirlenen 2.037,14 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, geri kalan bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına, kalan gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Kabul red oranına göre belirlenen 1.222,22 TL Arabulucu ücretinin davalıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına, Yine Kabul red oranına göre belirlenen 97,77 TL Arabulucu ücretinin davacıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
Dair; 6100 Sayılı HMK’nın 341/2. Maddesi uyarınca KESİN olarak verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.02/02/2023