Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/155 E. 2023/324 K. 30.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/155 Esas
KARAR NO : 2023/324

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/12/2020
KARAR TARİHİ : 30/03/2023
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Davacı—– tarafından keşide edilen; —-Şubesi olan Keşide yeri —-olan, 31.10.2018 keşide tarihli ——nolu 128.000,00 TL bedelli çekden bakiye kalan 126.400,00 TL, —– Şubesi, Keşide yeri —–olan 31.10.2018 keşide tarihli ——- nolu 150.000,00 TL bedelli çekten bkaiye kalan 148.400,00 TL olmak üzere toplam 274.800,00 TL alacağının kabulü ile taraflarına hükmedilmesine, çeklere keşide tarihinden itibaren temerrüt faizi işletilmesine, konkordato keşide tarihinden itibaren temerrüt faizi işletilmesine, konkordoto tedbir kararından önce çeklerin karşılıksızdır yazılmasına sebebiyet verildiğinden, çek tutarları üzerinden %10 karşılıksız çek tazminatının ödenmesine hükmedilmesine, çekişmeli alacak olarak açılan iş bu davanın ve alacak taleplerinin—-Asliye Hukuk Mahkemesi —–sayılı dosyasına ve bu dosyada belirlenen komiserler bildirilmesine, tüm yargılama giderleri ve birlikte vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili —– Mahkemesi’nin 07/09/2020 tarih —- Esas —– Karar sayılı kararı ile tasdik olunduğunu mahkememizde açılan davanın 23/12/2020 tarihinde açıldığını, yasanın bu konuya ilişkin hükmü açık olduğunu, bu kapsamda alacaklının proje tasdik kararının ilanından itibaren alacaklının 1 ay içerisinde alacağına ilişkin olarak alacak davasını açması gerektiğini, icra ve İflas Yasası’ndaki tüm süreler hak düşürücü süreler olduğunu, dolayısıyla alacağına ilişkin olarak 1 aylık hak düşürücü süre içerisinde alacağına ilişkin olarak dava açmayan karşı tarafın süresinden sonra açtığı bu davanın kabulü hukuken mümkün olmadığını, her ne kadar karşı tarafın dava dilekçesinde “alacaklılar toplantısının kendilerine tebliğ edilmediği bu nedenle toplantıya katılmadıkları” şeklinde beyan sunmuş olsa da bu beyan hukuken kabul edilebilir nitelikte olmadığını, davacı taraf her ne kadar usulüne uygun çağrı yapılmadığını iddia etmişse de kanunen komiserin her alacaklıya toplantıyı bildirme zorunluluğu bildirme zorunluluğu bulunmadığını, müdahale talebini bildirdiğini beyan eden davacının alacaklar kurulu ilanını takip etmesi gerektiğini, adi ve rehinli alacaklılar toplantısı 22/10/2019 tarihinde ilan olduğunu, ilan toplantıdan önce tüm alacaklılara çağrı niteliğine haiz olduğundan alacağını bildirdiğini beyanına karşın davacının keyfiyetle konkordato sürecini takip etmediğini, İşleyen konkordato sürecinde alacaklılar alacaklı olduklarını iddia ettikleri borcu takip ile yükümlü olduğunu, davacı bankaya 05/11/2019 tarihinde yazılı olarak rehin ve adi alacakların bildirilmesi için iadeli taahhütlü posta gönderildiğini, bu postaya ait belgeler konkordato komiserinden istendiği takdirde teslim edileceğini, davacı banka bu toplantı davetine rağmen toplantıya katılmamış ve alacağını bildirmediğini, dolayısıyla konkordato sürecinde sadece müdahale talebi gönderilerek alacağının reddine veyahut kabulüne ilişkin bir değerlendirme yapılıp yapılmadığını takip etmeyen alacağına ilişkin toplantılara haberdar olmasına karşın 2018’de yaptığı müdahale talebini dayanak göstererek 2021 yılında ve konkordato tasdik kararının ilanından aylar sonra bu davayı açmasının hukuken kabul edilebilirliği bulunmadığını, iş bu nedenle açılan yasal süresi içerisinde açılmayan söz konusu alacak davasının hem usul hem de esas açısından hukuka ve hakkaniyete aykırı olup reddi gerektiğini beyan ederek; Dava harç, gider ve vekalet ücretinin davacı tarafa bırakılmasına talep etmiştir.
DELİLLER:
—- Asliye Hukuk Mahkemesinin —– esas sayılı dosya sureti—-noterler Birliğinden gelen müzekkere cevapları ile tüm dosya kapsamı.
Dosyanın —- Bölge Adliye Mahkemesi —–. Hukuk Dairesinin —– Esas —— Sayılı ilamı ile mahkememizin —– sırasına kaydedildiği görüldü.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, çekten dolayı bakiye alacağının tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizin—–Esas ve —-Esas sayılı dava dosyasında görevsizlik kararı verildiği, —–Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —- Esas ve —–Esas sayılı dava dosyasında karşı görevsizlik kararı verildiği,—- Bölge Adliye Mahkemesi’nin —– Esas ve—– Karar sayılı ilamı ile “Dava konusu somut olayda uyuşmazlık, davacı bankanın iki adet çekten dolayı davalı şirketten olan alacağının tahsili taleplidir. Bir diğer ifadeyle talep, alacağın tasdik edilen konkordato projesine dahil edilmesi, İİK.nun 308b maddesine göre alınmış teminattan faydalanılması değildir. Talep çeke dayalı bakiye alacağın tahsili talebine ilişkin olup genel hükümlere göre ilk tevzi edilen ——. Asliye Ticaret Mahkemesince davanın görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir” gerekçesiyle mahkememizin yargı yeri olarak belirlenmiştir.Çek asıllarının incelenmesinde, —–seri numaralı —–Şubesine ait —–Keşide yeri, 31/10/2018 tarihli 150.000,00 TL bedelli, —— emrine, —— Tarafından keşide edilen, çekin arka yüzünün incelenmesinde birinci cironun —— tarafından yapıldığı akabinde ——Ticari Şubesinin kaşe ve ıslak imzasının bulunduğu, devamında 07/11/2018 tarihinde ——- tarafından ibraz edildiği ve karşılıksız olduğunun anlaşıldığı,
—– seri numaralı —–Şubesine ait—-Keşide yeri, 31/10/2018 tarihli 128.000,00 TL bedelli,—– emrine, —–Tarafından keşide edilen, çekin arka yüzünün incelenmesinde birinci cironun —–tarafından yapıldığı akabinde —–Ticari Şubesinin kaşe ve ıslak imzasının bulunduğu, devamında 07/11/2018 tarihinde —–tarafından ibraz edildiği ve karşılıksız olduğunun anlaşılmıştır.
Davaya konu çekler, kambiyo senedi vasfında olup illetten mücerret olduğu, davalı yanca konkordato sürecini takip etmediğini ve huzurdaki davanın süresinde açılmadığını savunulmuş ise de davacının talebinin alacağın tasdik edilen konkordato projesine dahil edilmesi talebine ilişkin olmayıp, çekten dolayı bakiye alacağının tahsili istemine ilişkindir. 6102 sayılı TTK’nın 814.maddesi uyarınca çekin ibraz süresinin bitim tarihinden itibaren 3 yıl geçmekle çek zamanaşımına uğrar. Dolayısıyla TTK 814 ve TTK 732. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde davaya konu uyuşmazlıkta zamanaşımı süresi, çekin ibraz süresinin bitiminden itibaren 3 yıl olduğu, dava tarihi itibariyle çekin zamanaşımı süresi dolmamıştır ve kambiyo vasfı muteberdir.Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava konusu çeklerin kambiyo vasfına haiz olduğu, bakiye bedel bakımından davalı keşidecinin sorumluluğu bulunduğu sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; davalı —– tarafından keşide edilen—– ait 31.10.2018 keşide tarihli —–nolu 128.000,00 TL bedelli çekden bakiye kalan 126,400,00 TL alacak ve —– Şubesi, Keşide Yeri —– olan, 31.10.2018 keşide tarihli, ——nolu 150.000,00 TL bedelli çekten bakiye kalan 148,400,00 TL alacak olmak üzere toplam 274,800,00 TL alacağın keşide tarihi 31/10/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Dava konusu çek tutarlarının (278.000,00 TL) %10 üzerinden hesaplanan 27.800,00 TL çek tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 18.771,58 TL harçtan, peşin yatırılan 4.692,90 TL harcın düşümü ile geri kalan 14.078,68‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan 4.692,90 TL peşin harç, 54,40 TL başvuru harcı ve 1279,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 6.026,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 41.472,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
7-1.320,00 TL Arabulucu ücretinin davalıdan tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.