Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/90 E. 2022/71 K. 01.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/90 Esas
KARAR NO: 2022/71
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 10/02/2021
KARAR TARİHİ: 01/02/2022
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
DAVA: Davacı vekili —- harç tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin,—-içerisinde sigortaladığını, —-tarihinde sigortalı iş makinesinin şantiye sahasında çalıştığı sırada hasar meydana geldiğini, hasar sonrasında —— nakledildiğini, eksper tarafından yapılan inceleme sırasında hasar nedeninin tespiti uzmanlık gerektirdiğinden —– görüşülerek hasarın oluşum sebebi konusunda bilirkişi yardımları istendiğini, yapılan inceleme sonucunda bilirkişiler tarafından hasarın üretici kaynaklı olduğunun tespit edildiğini, makinenin faal durumda iken sigortalıya teslim edildiğini, hasar bedelinin —-olarak tespit edildiğini, bu bedelden toplam — bedelinin düşüldüğünü ve sigortalıya —ödenmesi gereken tazminat tutarının— olarak tespit edildiğini, yapılan hasar ödemesi sonrası müvekkili şirketin — tutarındaki alacağı ve işlemiş faizinin tahsili amacıyla —- dosya ile icra takibine giriştiğini, ancak davalının itirazı suretiyle takibi durdurduğunu, açıklanan nedenlerle; müvekkilinin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile; davalının ödeme emrine karşı yaptığı itirazın iptalini,— işlemiş faiz olmak üzere toplam —– üzerinden takibin devamını, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesini, davalı aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davacı taraf dava dilekçesinde özetle; davacının iddiaların kabulünün mümkün olmadığını, makinedeki zararın üretici kaynaklı değil, müşteri kullanımı ile bakım yükümlülüğünün ihmalinden kaynaklandığını, —– arızanın, şanzıman yağında bozulma ve bunun sonucu oluşan yetersiz yağlama sebebiyle oluşan bir arıza olduğunu, yapılacak bilirkişi incelemesi ile sübut edeceğini, bu sebeple; davacı tarafın makinedeki arızanın, üreticiden kaynaklı bir arıza olduğunun yönündeki peşin iddialarının kabul edilmesinin mümkün olmadığını, makinenin teslim tarihi ile arıza tarihi arasında uzun bir zaman dilimi olmadığını, ——– şekilde müşteriye teslim edildiğini, icra inkar tazminatı şartları oluşmadığını, davacı sigorta şirketinin ödemiş olduğu tazminatın fahiş olduğunu, davacı tarafın; tazminattan müvekkili şirketin sorumlu olduğu iddiasını kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davacı sigorta şirketi tarafından sigortalıya ödenmiş olan —— tazminat bedelinin fahiş ve kabul edilemez olduğunu, bu nedenlerle; davacının itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebinin reddini, davacının icra takibinin konusu olan meblağın %20’sinden aşağı olmamak üzere, kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava,rücuen tazminat talebine dayanan —- dosyasına yapılan itirazın iptali davasıdır.
—-dosyamız içerisine fiziken celp edildiği görüldü.
—- tarihli ara karar ile dosyanın —– uzman bilirkişi ve nitelikli hesaplama uzmanı bilirkişisine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve —– tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.
Bilirkişi kök raporunda özetle; “Arızanın yuvasını aşındırıp yerinden çıkan segman dan dolayı olduğunu iddia etmek doğru değildir. Arızanın — oluştuğunu iddia etmek te doğru değildir. — bilir. —durumundadır. Ayrıca —- kestiği resmi fatura dosyada değildir. —- görevlendirdiği ekspertiz firmalarının teknik raporları teknik anlamda ikna edici değildir. • Davalı —- konu hakkındaki görüşleri, sunduğu deliller ve yaklaşımı teknik anlamda daha doğru, daha akla yatkın, ve inandırıcıdır. • Belirtilen nedenlerle makineye gelen hasarın üretim hatasından kaynaklandığını gösteren bir veriye rastlanmadığı, makineye gelen hasarın gerekli bakımların yapılmamasından kaynaklandığı sonucuna varıldığı, bu nedenle hasardan davalının sorumlu tutulamayacağı sonucuna varıldığı; davalının sorumluluğuna gidilmesi durumu için de ekspertiz raporunda belirlenen —- üzerinden sigorta ettiren—- ödendiği” sonuç ve kanaatine varıldığı görülmüştür.
— tarihli ara karar ile dosyanın yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınması yönünde ara karar kurulmuş ve — tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.
Bilirkişi kök raporunda özetle; —-Dava konusu —- dosya kapsamındaki dava konusu —-göre; — tarihinde şanzımanda oluşan hasar ile ilgili bilgi-belgelere göre HER YIL DEĞİŞMESİ GEREKEN ŞANZIMAN YAĞININ arıza tarihine kadar —-değişmemiş olduğu, hasarın Kök Nedeninin tespitine yönelik ARIZALI ŞANZIMANDAN ÇIKAN YAĞDAN NUMUNE ALINMAMIŞ OLDUĞU, Kök Nedenin tespitine yönelik Laboratuvar ortamında kimyasal, fiziksel ve —– YAPILMAMIŞ OLDUĞU, HASARLI PARÇALAR ÜZERİNDE hasarın Kök Nedeninin tespitine yönelik —- fiziksel ve —– İNCELEME YAPILMAMIŞ OLDUĞU, —- hazırlanmış —— incelemelere sonucu —– kavramanın devreye sokulmasıyla oluşan yük nedeniyle yuvasında dönerek çalışmaya zorlanmasından dolayı meydana geldiği” belirtilmiş ise de, —- yapılan inceleme sonucuna göre hasarın üretici kaynaklı olduğunun net olarak söylenmeyeceği, Dava konusu —— olabileceği, yedek parça ve işçilik tutarının serbest piyasa koşullarında kaza tarihi itibariyle kabul edilebilir makul fiyat aralığında ve dosya kapsamına uygun olabileceği, —– Hukuki durumun nihai taktir ve değerlendirmesi —- ait olmak üzere, davacı sigorta kuruluşunun ödemiş olduğu miktarın, davalı yandan rücuan tahsilinin talep etmesinin mümkün olduğunu — kabulü halinde bu taktirde: Davacı – alacaklı —- tarafından davalı borçlu —- aleyhine olarak — tarihinde —- dosyasından başlatılan icra takibinde, dosya borçlusu tarafından icra dosyasına yapılan borca itirazın iptali ile—- işlemiş yasal faizi olmak üzere toplam — üzerinden, icra takibinin devamı gerektiği” sonuç ve kanaatine varıldığı görülmüştür.
TTK’nın 1472/1 maddesinde düzenlenen halefiyet, yasal, sınırlı ve cüz’î halefiyet niteliğindedir. Bu maddeden doğan halefiyet hakkına istinaden açılan veya açılacak olan dava, esas itibariyle sigortalının, kendisine zarar verene karşı açacağı tazminat davasının, onun halefi sıfatıyla sigortacı tarafından açılmasıdır. —–uyarınca sigortacı, sigorta bedelini ödedikten sonra hukuken sigorta ettiren yerine geçer ve dava, tazmin ettiği bedel nisbetinde sigortacıya intikal eder. Bu şekilde sigortalısının haklarına halef olan sigorta şirketinin, ödediği tazminat miktarınca hukuken sigortalı yerine geçerek açtığı rücû davası, aslında bir tazminat davası olup, bu niteliği itibariyle aynı zamanda şahsî nitelikte bir eda davasıdır. Burada sigortacı, sigorta ettiren yerine geçtiği için şahsî ve rücûu ödediği bedelle sınırlı olduğundan dolayı da cüz’î haleftir. Sigortacının, sigortalıya ödediği tazminat oranında sigortalının yerine geçeceği ve onun kanunî halefi olacağı, ilke olarak ——, sigortacının, zarara sebebiyet veren aleyhinde açtığı rücû davasının, kanundan doğan halefiyete dayandığı ve halef olanın, halefiyet yolu ile nasıl bir hak iktisap etmiş ise o hakka sahip olacağı vurgulanmış; haklarına halef olunan dava açsa idi ne şekilde dava görülecek idiyse halef olanın açacağı rücu davasının da aynı şekilde görüleceği belirtilmiştir.
Eldeki dosya incelendiğinde davacı sigorta ile dava dışı sigortalı arasında —— ilişkin ——- sigorta poliçesinin akdedildiği ve poliçeye konu iş makinesinde meydana gelen hasar nedeniyle davacı sigortanın dava dışı sigortalısına ödeme yaparak —-uyarınca sigortalısın haklarına halef olarak davalı satıcıya talebini yöneltmiş olduğu görülmüştür.Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında dava dışı sigortalı hasar nedeniyle nasıl talepte bulunacak ise dvacı sigorta da davalıya yönelik aynı şekilde talepte bulunabilecektir.Dava dışı sigortalı ile davalı arasındaki hukuki ilişki taşınır satışına ilişkin olduğundan taşınır satışını düzenleyen ——- uyuşmalığa uygulanması gerekmektedir.Eldeki dosyada dva dışı sigortalı alıcı iken davalı satıcıdır.Dolayısıyla davalının edim yükümü satılanın mülkiyetini geçirmek amacıyla satılanın zilyetliğini alıcıya devretmektir.——– satıcı,alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması nedeniyle sorumlu olduğu gibi nitelik veya niceliği etkileyen niceliğine aykırı olan ,kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi,hukuki ya da ekonomik ayıplardan sorumludur.Teslimi ispat külfeti satıcının üzerindeyken ,teslim edilen taşınırın ayıplı olduğunu ispat külfeti 6100 sayılı HMK’nın 190 ve 4721 sayılı kanunun 6.maddesi uyarınca alıcının üzerindedir.Hükme esas alınan — tarihli bilirkişi heyet raporunda tespit edildiği üzere,—- şanzımanında meydana gelen hasar tarihine dek ,her yıl değişmesi gerekli şanzıman yağının değiştirilmemiş olduğu,davacı tarafından hasarın kök nedenine yönelik tespit için alınan raporda arızalı şanzımandan çıkan yağdan numune alınmamış olduğu,kök nedenin tespitine yönelik laboratuvar ortamında kimyasal ,fiziksel inceleme yapılmamış olduğu,sigorta eksperi ile makine mühendisleri odası raporunda tespitlerin sadece gözle yapılan incelemeyle yapıldığı olduğu ve bu nedenle hasarın üretici kaynaklı olduğunun belirlenemeyeceği göz önüne alınarak ,ayıplı ifanın olduğunun, alıcının haklarına halef olan davacı tarafından ispatlanamadığı görülmekle davanın reddine karar verilmiştir.
Ayıbın üretici kaynaklı olduğunun ispatlanamamasının kötü niyete neden olmayacağı gözetilerek kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Yukarıda belirtilen gerekçeler ışığında davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3- Peşin alınan 680,87 TL harçtan, alınması gerekli 80,70 TL peşin harcın düşümü ile geri kalan 600,17‬ TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafça peşin yatırılmış olan gider avansından artan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ 13/4e göre 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-1.320,00 TL Arabulucu ücretinin davacıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.01/02/2022